Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1210 E. 2022/513 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2015/1210 Esas
KARAR NO: 2022/513
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 09/12/2015
KARAR TARİHİ : 16/06/202 maddesine göre Türk Milleti adına yargılama yetkisini kullanan bağımsız İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesince, tarafça açılan dava üzerine yapılan yargılama nihayetinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
I.İDDİA :
Davacı vekili; müvekkili sigorta şirketine—- sigortalı—emtiasının, davalının sorumluluğunda araca —-tam ve sağlam olarak yüklendiğini ancak —– —- teslimat sırasında emtianın hasarlı olduğunun tespit edildiğini, yapılan uzman incelemesi sonucu hasarın, makinenin nakliyesini üstlenen davalı şirket kusuru meydana geldiğinin tespit olunduğunu, hasar nedeni ile müvekkili şirketin sigortalısına — tarihinde —– hasar tazminatı ödediğini ve yapılan ödeme ile TTK. 1472 maddesi gereğince müvekkil şirket, sigortalısının haklarına halef olduğunu, müvekkil şirketin, takip tarihindeki —-baz alınarak hesaplanan alacağını tahsil amacıyla —-dosyası ile takip yaptığını, borçlunun takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, açıklanan nedenlerle —- dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın asgari % 20’si kadar icra inkar tazminatı, mahkeme masrafları vekalet ücreti, işleyen faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
ll. SAVUNMA :
Davalı vekili; dava dışı — arasında bir taşıma faaliyeti olduğunu, bu taşımanın —- varışlı, konusu ——olan, —– plakalı araç ile yapıldığı konusunda bir ihtilaf bulunmadığını, halefiyet ilişkisinin sigorta priminin ödenmesiyle olacağının belirtildiğini, söz konusu somut olayda, aracın hasarlı olduğunun tespitinin yapıldığı — tarihinde hali hazırda mevcut bir —— olmadığını, davacı yanın sunduğu eklere bakıldığında sigorta poliçesini de ödeme günü olarak —— görüldüğünü, bu durum da sigortacı ile sigortalı aracında bir bağın olayın oluş tarihinden önce kurulmadığını, hasarlı malın tesliminden sonraki bir günde yapıldığını gösterdiğini, bu sebepler ile davacı yanın, sigortalının halefi olmadığını, bu sebeple de davanın reddi gerektiğini, davacı tarafın dosyaya sunduğu sigorta poliçesinde —-plakalı araç ile taşman emtianın sigortalandığının görüleceğini, ancak taşıması yapılan emtia —— plakalı araçla taşınmış olup, davacı tarafın dava konusu emtia ile ilgili geçerli bir poliçesi bulunmadığından davada bu yönüyle de husumet ehliyeti bulunmadığını, emtianın taşıma esnasından hasara uğradığı kabul edilse dahi bu hasarın sorumluluğunun müvekkilinde olmadığını, emtianın yükleme ve ambalajlanması işinin müvekkili tarafından yerine getirilmediğini, ambalajlama ve yükleme işinin gönderici tarafından yapıldığını, emtia araca yüklendikten sonra müvekkilinin gereken özeni göstererek spanzetler ile emtiayı araca sabitlediğini, ancak makine içindeki hareketli akşamlar sabitlenmediği için hasarın meydana geldiğinin ekspertiz raporundan tespit edildiğini, makine içindeki hareketli aksamların sabitlenmesinin gönderici tarafından yapılması gerektiğini, söz konusu somut olayda, nakliyat hasar ekspertiz raporunda da değinildiği üzere, ilgili emtia üreticisi firma ile iletişime geçilmiş ve —– bir onarım teklifi alınmış olduğunu, ancak dikkat edilmesi gereken hususun belge üzerinde yazan —– başlığı bu teklifin taslak aşamasında olduğunu gösterdiğini, bu teklif kesin teklif ve son ödenen miktarı göstermediğini, —–faturanın kati fatura haline getirilen ve dava dışı sigortalı ile davacı yan arasındaki faturanın aslı gerektiğini, mahkemeden ilgili faturanın celbini talep ettiklerini, CMR Konvansiyonun 30. Maddesi uyarınca müvekkiline 7 günlük yasal süre içinde yazılı şekilde ihbar da yapılmadığını, taşımadan kaynaklanan hasar iddialarının açıkça görülebilen hasarlarda emtianın teslimi anında, açıkça görülemeyen hasarlarda teslimden itibaren —- günlük süre içerisinde yazılı şekilde bildirimde bulunması gerekirken iddia edilen hasar için müvekkile yapılmış bildirim bulunmadığından davacı taleplerinin tümünün ve davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
lll.İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, sigortacının dava dışı sigortalısına aralarındaki sigorta poliçesine dayanarak ödediği hasar bedelinin 6102 Sayılı TTK’nın 1472. Maddesi uyarınca sorumlu davalı şirketten rücuen tahsili amacıyla açılan itirazın iptali davasıdır.
—tetkikinde davacı — tarafından borçlu—— alacağın tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, akabinde takibin durduğu anlaşılmıştır.
İtirazın iptali davalarının 2004 sayılı İİK’nın 67/1. fıkrası gereğince, takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bu cihette İcra takibindeki, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmemesi nedeniyle İİK nun 67.Maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü sürenin başlamadığı anlaşıldığından, davanın süresi içinde açıldığı kabul edilmiştir.
Uyuşmazlık; Davalı şirket tarafından——- nakledilecek olan ——uğramış olduğu zarardan davalının sorumlu olup olmadığı, zarar nedeniyle davalının kusurunun bulunup bulunmadığı, davalının sorumlu olması durumunda sorumlu olacağı miktarın tespiti ve emtianın davacı tarafından kaza anında sigortalanıp sigortalanmadığı, noktalarında toplandığı anlaşılmaktadır.
Rizikonun meydana gelmesinde davalının kusurunun bulunup bulunmadığının tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bu cihette uyuşmazlığa ilişkin —- bilirkişlerden aldırılan — tarihli kök ve — tarihli ek bilirkişi raporlarında; Davalı şirketin taşıdığı yüke özen gösterme sorumluluğu taşıması nedeniyle emtianın uğradığı zararın %25’inden sorumlu olduğu belirtilmiştir.
—tarihli taşıma uzmanı bilirkişi tarafından düzenlenen raporda, Davalının taşımayı üstlendiği emtiada meydana gelen zarardan dolayı CMR 17’nci madde kapsamında sorumlu olacağı, ancak CMR Konvansiyonu 23’üncü madde kapsamında davalının sorumlu olacağı üst sınırı tespit edebilecek verilerin dosya kapsamında mevcut olmadığı, Davacının tazmin ettiği zararın mevdana geld emtianın münferit poliçenin bağlı olduğu —- kapsam dışı tutulduğundan, mezkur poliçenin meydana gelen rizikoya sigorta teminatı sağlamadığı, Poliçe ile teminat sağlanmayan hasar için yapılan ödemenin bir lütuf ödemesi—— olarak kabul edileceği, Hatır ödemesi ile şartları gerçekleşmeyen halefiyete dayanarak ödenen hasar tazminatının rücuen talep edilemeyeceği bildirilmiştir.
Tüm dosya münderecatı kapsamında;
1 adet —-,—– sayılı araçla ——-getirildiği, makine indirildiğinde enjeksiyon ünitesinin bağlı olduğu —— kopmuş ve önünde bulunan — vurmuş olması nedeniyle hasar oluştuğunun —-tarihli tutanak ile tespit edildiği,
Ekspertiz tarafından yapılan incelemede; enjeksiyon ünitesinin kızak üzerinde hareket etmemesi nedeniyle spanzetlerle sabitlendiği, ancak —- kopması nedeniyle çarpma sonucu hasarın meydana geldiğinin, hasar bedelinin —- olarak belirtildiği,
Dava dışı —- davacı şirket arasında — tarihli abonman nakliyat sözleşmesi imzalanmış olduğu, bu kapsamda sigorta şirketi tarafından dava dışı sigortalı şirkete bu hasar bedelini ve——- tarihinde ödediği, sabittir.
6102 sayılı TTK’nın 1472. Maddesine göre; Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçeçeği, sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal edeceği düzenlemesi karşısında, bu kapsamda davacı sigorta şirketinin üçüncü kişilere rücu edebileceği,
Davacı sigorta şirketinin dava dışı sigortalıya yaptığı ödemeyi rücuen davalıdan isteyebilmesi için rizikonun meydana gelmesinde davalının kusurlu ve zarardan sorumlu olduğunu ispatlaması gerekmektedir.
Somut olayda, —- makine teslimat yapılmakta olup, birden fazla ülke söz konusu olduğundan CMR Konvansiyonu hükümleri uygulanacaktır.
CMR Konvansiyonunun ” taşıyıcının sorumluluğu” başlıklı 17.maddesine göre; Taşımacı, yükü teslim aldığı andan, teslim edinceye kadar, bunların kısmen veya tamamen kaybından ve doğacak hasardan sorumludur.
—- tarihli taşıma uzmanı bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere abonman poliçe çerçeve anlaşma niteliğinde olup, buna bağlı olarak düzenlen münferit poliçelerin, şartlarda bir değişiklik olduğuna dair bir zeyilnamenin yokluğunda, abonman poliçede belirlenen özel şartlara tabi olacağı, sevkiyat için yapılan —-nolu poliçenin bağlı olduğu ——İşbu poliçe ile verilen teminat, poliçe konusu emtianın kullanılmamış olması şartı ile geçerlidir şeklinde olduğu, emtia faturasında gerek emtianın ithalatı sırasında tescil edilen —- emtia tanımı; —– aksesuarları işe birlikte komple – kullanılmış —– olarak beyan edildiği, dolayısı ile taşınan emtianın kullanılmış (ikinci el) olduğunun sübuta ermesi nedeniyle, olayın teminat kapsamı dışında kalacağı ve buna rağmen yapılan ödemenin lütuf ödemesi olacağı, bu nedenle ödemeye dayanarak halefiyetin oluşamayacağı, davacının davalıdan rücu talebinde bulunamayacağının kabulü ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV.HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 456,91 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 376,21 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
3-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 477,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle,—–Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair taraf vekillerine yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/06/2022