Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/120 E. 2018/471 K. 25.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

-K A RA R –
ESAS NO : 2015/120 Esas
KARAR NO : 2018/471

DAVA : Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 16/01/2015
KARAR TARİHİ : 25/04/2018

Davacılar vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili tarafından verilen dava dilekçesinde özetle; davacı —— kadın doğum uzmanı doktor —— tarafından hamileliğinin takip edildiğini doktorun genel olarak kötü uygulaması sonucunda down sendromunun hamilelikte teşhis edilmediğini; küçük—– down sendromlu olarak doğduğunu; davalı sigorta şirketinin doğum uzmanını tıbbi kötü uygulamalarına ilişkin zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile maddi ve manevi zarardan doğan sorumluluğunu üstlenmiş bulunduğunu sigortalının sorumluluğunu geriye dönük 10 yıllık süreyi kapsadığını davalı sigortalının tam kusurlu olarak müştereken ve müteselsilen talepte bulunulduğunu davalının sigortalısı doktorun tıbbi kötü uygulaması sonucunda bebeğin down sendromlu olduğunun saptandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 10.000,00 TL işgöremezlik ve bakıcı ücreti, 60.000,00 TL çocuk için manevi tazminat davacı anne ve baba için ayrı ayrı 30.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam:130.000,00 TL’nin avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, karar verilmesini; talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilince verilen davaya cevap dilekçesinde özetle; davalı sigorta şirketinin poliçe sorumluluk limitinin 400.000.00 TL ile sınırlı olduğunu sorumluluklarının sigortalının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu davacıların söz konusu kusuru ve zararı ispat etmesi gerektiğini ceza dosyasının sonucunun beklenmesi gerektiğini vekalet akdinin özen borcunu kapsamasına rağmen neticeyi garanti edemeyeceğini rahatsızlığın neden kaynaklandığının tespitinin gerektiğini manevi tazminatın fahiş olduğunu iş bölümü ve yetki itirazlarının kabulü ile davanın İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini savunarak davanın usul ve esastan reddine, karar verilmesini; talep etmiştir.
Dava; davalının sigortalısının eyleminde doğan maddi ve manevi zararların tazmini istemine; ilişkindir.
Davalı vekilinin mahkemenin yetkisine yönelik ilk itirazı hakkında 21/02/2018 tarihli oturumda; davalı şirketin işlem merkezi adresinin mahkememiz yargı çevresinde bulunduğu; HMK.nun. 6. maddesi uyarınca davanın, davalının işlem merkezinde açılmakla davalının mahkemenin yetkisine yönelik ilk itirazının reddine, karar verildiği; görülmüştür.
Sigorta poliçesinin incelenmesinde; dava dışı —— ve Doğum uzmanlık dalındaki tıbbi uygulamalarından doğan risklere karşı ——— A.Ş. (münfesih ——. ile birleşen) tarafından,———— Tıbbi Kötü Uygulamaya ilişkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi düzenlendiği; poliçenin düzenlendiği tarih itibariyle tıbbi kötü uygulamaya ilişkin zorunlu mali teminat limitinin 400.000,00 TL olduğu; görülmüştür.
——— Hastanesi Adli Sağlık Kurulu tarafından düzenlenen 03/08/2016 tarih ve —— sayılı rapora göre; 12/01/2013 doğumlu —– down sendromuna bağlı olarak gelişen fonksiyon kısıtlıkları ve arazları kapsamında, meslekte kazanma gücündeki azalma oranını %100 olarak bulunduğunu; şahısta meydana gelen ve maluliyet oluşturan işitme kaybı, zeka geriliği, nistagmus gibi bulgular, maluliyet oranının %100 olduğu için hesaplamaya katılmadığını; şahsın yaşı ve maluliyet oranı göz önüne alındığında bakıcıya ihtiyacı olduğu yönünde görüş bildirildiği; incelenen rapordan görülmüştür.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişiler——— tarafından müştereken düzenlenen 26/04/2017 tarihli rapora göre; davacılardan – hamileliği ile ilgili olarak gebelik takiplerinin Kadın Doğum Uzmanı ——- tarafından takip edildiğini; bu sürece ilişkin dosyadaki belgeler kapsamında yapılan değerlendirme sonucunda; davacı —- 13 haftalık gebelikte iken üçlü testin —- tarafından istendiği; hasta kayıtlarında olmasına rağmen testin sonucu hakkında dökümanın dosyada mevcut olmadığı; 11-14 haftalar arasında ultrasonografi ile ense kalındığı ve kombine testin dosyada görülmediğini; 16-20 haftalar arasında yapılması önerilen materyal serum —- testine dosyada rastlanılmadığını; yapılması önerilen testlerde olumsuz sonuç olması halinde ve anne adayı yaşının 35 yaş ve üzerinde olması halinde Amniyosentez önerisi gerektiğini; davacıların gebelik esnasında yapılması istenen bu testlere itiraz ettiğine dair herhangi bir tutanağa da dosyada rastlanılmadığını; dolayısıyla gebeliğin takibinde hekim ve hastane ihmalinin olduğunu dava dışı —– davacının 15-22 haftaları arasında birden fazla muayene olduğu ancak yapılması önerilen down sendromu tarama testlerinin istendiğine dair herhangi bir kayda rastlanılmadığı yönünde görüş bildirildiği; incelenen bilirkişi raporundan anlaşılmıştır.
Bilirkişi—– tarafından düzenlenen 05/07/2017 tarihli rapora göre; 12/01/2013 günü down sendromu teşhisi ile doğan %100 oranında beden gücü kaybı bulunan davacı küçük——— “sürekli güç kaybı tazminatı”nın, 800.572,50 TL olarak hesaplandığını; yaşam boyu bakım giderinin 1.189.975,78 TL olarak hesaplandığını; böylece davacının toplam maddi tazminatının 1.190.548,28 TL olarak hesaplandığını; davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun toplam teminat tutarı olarak belirlenmiş 400.000,00 TL ile sınırlı bulunduğu yönünde görüş bildirildiği; incelenen bilirkişi raporundan anlaşılmıştır.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmaları ile bilirkişi raporu içeriğine göre;
Taraflar arasında; davalı sigorta şirketi ile dava dışı kadın hastalıkları ve doğum uzmanı doktor —– tıbbi kötü uygulamalarına ilişkin mali sorumluluk sigorta poliçesinin bulunduğu; down sendromlu olduğu iddia edilen küçük davacı —– 12/01/2013 tarihinde doğduğu; konusunda herhangi bir uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; dava dışı sigortalı doktorun küçüğün down sendromlu olarak doğumundan dolayı sorumlu olup olmadığı sorumluluğunun varlığı halinde ise talep edilebilecek tazminat kalemleri ve miktarları noktalarında toplanmaktadır.
Kural olarak; T.B.K.nun 502/2. maddesi hükmü uyarınca, diğer iş görme sözleşmeleri hakkındaki yasal düzenlemelere tabi olmayan işlerde, vekalet hükümleri geçerlidir; somut olayda olduğu gibi dava dışı doktor ile hasta arasındaki uyuşmazlıkların vekalet sözleşmesine ilişkin hukuksal düzenlemelere göre çözülmesi gerektiği; vekil, vekalet görevini yerine getirirken, yöneldiği sonucun elde edilmemesinden sorumlu değilse de, bu sonuca ulaşmak için gösterdiği çabadaki özen eksikliğinden dolayı sorumluluk altındadır; Eğer, bu özen eksikliği nedeniyle müvekkil bir zarara uğramış ise, vekilin tazminat sorumluluğu gündeme gelecektir; Vekil, müvekkil ilişkisinde, vekilin özen ve sadakat borcuna aykırı davranışının bir zarar doğurduğu, müvekkilin buna dayanarak tazminat talep etme hakkını kazandığı durumlarda, müvekkilin tazminat isteme hakkının doğacaktır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişilerden alınan denetime elverişli rapor içeriklerine göre; davacılardan —– hamileliği ile ilgili olarak gebelik takiplerinin davalının sigortalısı dava dışı —- tarafından takip edildiği; davacı ———- 13 haftalık gebelikte iken üçlü testin —– tarafından istendiği; hasta kayıtlarında olmasına rağmen testin sonucu hakkında dökümanın dosyada mevcut olmadığı; 11-14 haftalar arasında ultra sonografi ile ense kalındığı ve kombine testin dosyada görülmediği; 16-20 haftalar arasında yapılması önerilen materyal serum AFB testine dosyada rastlanılmadığı; yapılması önerilen testlerde olumsuz sonuç olması halinde ve anne adayı yaşının 35 yaş ve üzerinde olması halinde amniyosentez önerisi gerektiği; davacı-anne ve/veya babanın gebelik esnasında yapılması istenen bu testlere itiraz ettiğine dair herhangi bir tutanağa da dosyada rastlanılmadığı; dolayısıyla, gebeliğin takibinde hekim ve hastane ihmalinin olduğunu dava dışı —— davacının 15-22 haftaları arasında birden fazla muayene olduğu; ancak, yapılması önerilen down sendromu tarama testlerinin istendiğine dair herhangi bir kayda rastlanılmadığı; bu sürecin sonucunda; davacı ——— down sendromlu olarak doğduğu; 12/01/2013 doğumlu —- down sendromuna bağlı olarak gelişen fonksiyon kısıtlıkları ve arazları kapsamında, meslekte kazanma gücündeki azalma oranını %100 olarak bulunduğu; davacı şahısta meydana gelen ve maluliyet oluşturan işitme kaybı, zeka geriliği, nistagmus gibi bulgular, maluliyet oranının %100 olduğu için hesaplamaya katılmadığı; şahsın yaşı ve maluliyet oranı göz önüne alındığında bakıcıya ihtiyacı olduğu; bu durumdan, davalının sigortalısı dava dışı ———— bilim ve teknolojinin getirdiği tüm imkanlar kapsamında kabul edilen tıbbi uygulamaların aksine davrandığı ve muhtemel ciddi riskler hakkında davacı-anne —- yeterince bilgilendirilmemesinden dolayı [hasta ile doktorlar arasındaki ilişkinin vekalet ilişkisi olduğu, vekilin özen görevinin bulunduğu, hafif kusurundan dahi sorumlu olduğunu dikkate alınarak] tamamen ağır kusurlu bulunduğu; davacı küçük —- “sürekli iş gücü kaybı tazminatı”nın, 800.572,50 TL ve yaşam boyu bakım giderinin de 1.189.975,78 TL olarak hesaplandığı; böylece, davacının, maddi tazminatlarının toplamı: 1.190.548,28 TL olarak belirlendiği; davalının, dava dışı sigortalısının kusuru ile oluşan maddi ve manevi zararların vekalet sözleşmesine dayalı olarak sorumluluğunu sigorta poliçesindeki şartlar dâhilinde teminatla sınırlı olarak yüklendiği ve davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun toplam teminat tutarı olarak belirlenmiş 400.000,00 TL ile sınırlı bulunduğu dikkate alındığında; davacı — — maddi zararlarının tazmini için işbu davayı açmakta haklı ve hukuki yararının bulunduğu görülmekle; davacı —–tarafından, davalı aleyhine açılan maddi tazminat davasının sübut bulduğundan kabulü ile 280.000,00 TL maddi tazminatın 16/01/2015 dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine; karar vermek gerekmiştir.
Davacılar tarafından, davalı aleyhine açılan manevi tazminat davasında; davacı —- down sendromlu olarak doğduğu ve maluliyet oranının %100 olduğu; şahsın yaşı ve maluliyet oranı göz önüne alındığında bakıcıya ihtiyacı bulunduğu; bu duruma bağlı olarak diğer davacı-anne ve babanın, down sendromlu davacı —— ile birlikte bir ömür boyu birlikte zorluklara katlanmak zorunda kalacakları gibi tüm davacıların, manevi yönden sürekliliği bulunan ağır bir travmaya maruz bulundukları gibi devam eden sürecin manevi yönden ağır ve meşakkatli olduğu; bu durumun, davacılar üzerinde ağır manevi üzüntü yarattığının izahtan vareste bulunduğu; bu durumdan, davalının sigortalısı dava dışı —–yukarıdaki ayrıntı olgusal ve hukuksal açıklamalar kapsamında, ağır kusurlu bulunduğu; davalının, dava dışı sigortalısının kusuru ile oluşan maddi ve manevi zararların sorumluluğunu sigorta poliçesindeki şartlar dâhilinde teminatla sınırlı olarak yüklendiği ve davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun toplam teminat tutarı olarak belirlenmiş 400.000,00 TL ile sınırlı bulunduğu dikkate alındığında; davacılar tarafından, davalı aleyhine açılan manevi tazminat davasının sübut bulduğundan kabulü ile davacı— için 60.000,00 TL, davacı ———ı için 30.000,00 TL ve davacı—— için 30.000,00 TL olmak üzere toplam 120.000,00 TL manevi tazminatın 16/01/2015 dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine; karar vermek gerekmiş olmakla; aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
K A R A R:Yukarıda açıklanan gerekçeler ile;
1-Davacı ——- tarafından, davalı aleyhine açılan maddi tazminat davasının kabulü ile,
280.000,00 TL maddi tazminatın 16/01/2015 dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Davacılar tarafından, davalı aleyhine açılan manevi tazminat davasının kabulü ile,
Davacı —– için 60.000,00 TL, davacı — için 30.000,00 TL ve davacı———- için 30.000,00 TL olmak üzere toplam 120.000,00 TL manevi tazminatın 16/01/2015 dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 27.324,00 TL karar ve ilam harcından 444,02 TL peşin harç ile 923,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 25.956,98 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına
4-Davacılar davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre;
a-maddi tazminat yönünden hesaplanan 22.750,00 TL TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı ——- verilmesine,
b-manevi tazminat yönünden hesaplanan 6.950,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı ———– verilmesine,
c)manevi tazminat yönünden hesaplanan 3.600,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacılar ———- verilmesine,
d)manevi tazminat yönünden hesaplanan 3.600,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacılar ——- verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 27,70 TL başvuru harcı ve 444,02 TL peşin harç ile 923,00 TL ıslah harcı toplamı: 1.394,72 TL ile aşağıda dökümü yazılı 3.182,10 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,
6-Davalının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-Davacılar tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren (2) hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda; oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Davacı Yargılama Giderleri :
Vekalet harcı : 4,10 TL
Posta Masrafı : 236,40 TL
Talimat Msrf : 141,60 TL
Bilirkişi Ücreti : 2.800,00 TL
TOPLAM : 3.182,10 TL