Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/111 E. 2018/522 K. 10.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/111 Esas
KARAR NO : 2018/522

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/01/2015
KARAR TARİHİ : 10/05/2018

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin 20/01/2015 harç makbuz tarihli dava dilekçesinde özetle; 26/09/2013 günü dava dışı sürücü ……idaresinde bulunan ……. plakalı aracın direksiyon hakimiyetini kayıp ederek yolun sağında bulunan beton su arkına çarpması neticesinde araçta bulunan müvekkilinin yaralandığını, kaza sonrasında davalı tarafın müvekkiline hiçbir ödeme yapmadığını iddia ederek şimdilik sürekli maluliyet tazminatı yönünden 1.000,00 TL’nin avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava ettiği görüldü.
SAVUNMA: Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle;……. plakalı aracın müvekkili sigorta şirketine ZMMS sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, maluliyet ile trafik kazası arasında illiyet bağının olmadığını, davacıya ilgili hastane tarafından verilen özürlü sağlık kurulu raporuna göre %10 nispetindeki özürlüğülüğünün işitme kaybına ilişkin olduğunu ve trafik kazası ile ilgisinin bulunmadığını, kusur durumunun ve illiyet bağına ilişkin raporların adli tıp kurumunda alınması gerektiğini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
İncelenen tüm dosya kapsamında; Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine açılan Tazminat davasının devam eden yargılaması sırasında davacı vekilinin 31/03/2018 tarihli dilekçesinde davalı ile sulh olunduğunu bildirirek konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Sulh HMK mad. 313-315 maddelerinde düzenlenmiştir. Sulh görülmekte olan bir davada tarafların aralarındaki uyuşmazlığın kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla mahkeme huzurunda yaptıkları bir sözleşmedir. Sulh hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. Sulh ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur.
Davacı vekilinin vekaletnamesinde sulh ve ibra yetkisinin bulunması hususu da göz önüne alınmak ve dosya incelenmek suretiyle, 6100 sayılı HMK 313,314 ve 315 v.d. maddede düzenlenen sulhe ilişkin yasal hüküm de dikkate alınarak; taraflar arasındaki uyuşmazlığın son bulması ve davanın konusuz kalması nedeniyle davanın esası hakkındakarar verilmesine yer olmadığına; karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davası hakkında tarafların sulh olması nedeniyle karar verilmesine yer olmadğına,
2-Harçlar Kanunun 22. Maddesi uyarınca alınması gereken 23,93 TL karar ve ilam harcının, dava açılırken peşin olarak alınan 29,70 TL (27,70 TL Peşin Harç+2,00 TL Islah Harcı) harçtan mahsubu ile fazla alınan 5,77 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırına iadesine,
3-Davacının yaptığı masrafların üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından dava dosyasına yatırılan gider avansı olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı iş bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca hesaplanan 1.000,00 TL nispi vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde avansı yatıran tarafa veya ahzu kabza yetkili vekillerine iadesine,
Dair; Gerekçeli mahkeme kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.