Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1059 E. 2018/190 K. 27.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İstanbul Anadolu
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
-K A R A R-
ESAS NO : 2015/1059 Esas
KARAR NO : 2018/190

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 04/11/2015
KARAR TARİHİ : 27/02/2018

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde özetle; davacı şirket tarafından davadışı—- Sanayi ve Tic. A.Ş.’ye ait emtea — nolu nakliya emtea sigorta poliçesi ile sigorta kapsamına alındığını; sigortalı emtea davalının kontrolünde —- ve —- plakalı araçlar içinde Gürcistan’dan Türkiye’ye nakli sırasında Halkalı Gümrüğü yakınında 25/05/2015 tarihinde (61) kolisinin tamamen çalındığını; (5) adet kolinin ise açılmak sureti ile hasarlandığını; meydana gelen zarar sebebiyle davacı … şirketi tarafından sigortalımıza 6.725,00 EURO karşılığı (EURO=2.89400)olarak hesap edilen 19.463,02 TL’nin 02/07/2015 tarihinde ödendiğini; hasar, sigortalı emteanın davalı nakliyeci sorumluluğundayken çalınması sebebi ile meydana geldiğini; davalının hasardan tamamen sorumlu bulunduğunu; davalının bugüne kadar herhangi bir ödeme girişiminin olmadığını; bunun üzerine İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğü’nün — esas sayılı dosyası ile 19.463,02 TL rücuen tazminat alacağının ödeme tarihi olan 02/07/2015 tarihinden takip tarihi olan 22/10/2015 tarihine kadar işleyen 624,44 TL faiz ile birlikte 20.087,46 TL alacağın tahsili için icra takibi yapıldığını; ancak, iş bu takibe borçlunun itirazı üzerine itirazın iptali ve takibin devamına karar verilmesi için mahkemeye başvurmak zorunda kaldığını; davalı şirket itirazında her ne kadar hasarın CMR sigortası kapsamında kaldığını ve sigorta şirketinin ödemesi gerektiğini belirtmişse de davacı şirketçe takip öncesi yapılan rücu başvurusu … tarafından teminatında kalmadığı gerekçesi ile red edilmiş olduğunu; bu nedenle, takip dosyasına da bir ödeme yapılmadığını; bu nedenlerle, davalının icra takibine vaki itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini; talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilince verilen davaya cevap dilekçesinde özetle; davalıya dava dilekçesi ekli açıklamalı davetiye tebliğ edilmiş; ancak, davalının yasal süresi içinde davaya karşı cevap dilekçesi vermemiş olduğu; görülmüştür.
Dava; davacı şirketin, dava dışı sigortalısının maddi zararını tazmin ettikten sonra sigortalısı ile davalı şirket arasındaki taşıma sözleşmesine aykırı davranıldığından bahisle; TTK.nun 1472. maddesine uyarınca halefiyete dayalı olarak yapılan ödemenin, davalıdan rücuen tahsili için giriştiği icra takibine davalının yapmış olduğu itiraza yönelik yasal süresi içinde açılmış itirazın iptali ve takibin devamı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemine; ilişkindir.
İstanbul Anadolu— İcra Müdürlüğü’nün —- sayılı takip dosyasının incelenmesinde; 22/10/2015 tarihinde başlatılan takibin alacaklısının …., borçlusunun — Turizm İç ve Dış Ticaret Limited Şirketi olduğu; 02/07/2015 tarihli 19.463,02 TL tutarında—- San. ve Tic. A.Ş.’ye ait sigortalı emteanın, borçluya ait —- plakalı araç içinde taşınması sırasında 25/05/2015 tarihinde çalınması nedeniyle ödenen zarar bedelinin taşıyıcı borçluya rücu edilmesi açıklaması ile 19.463,02 TL taşıma sırasında sigortalı mala verilen zarar ve 624,44 TL geçmiş gün faizi olmak üzere toplam 20.087,46 TL’nin, fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; örnek no:7 ödeme emrinin borçluya 26/10/2015 tarihinde tebliğ edildiği; borçlu vekilince 02/11/2015 tarihli itiraz dilekçesi ile borca ve fer’ilerine itiraz edildiği; görülmüştür.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişiler Yrd. Doç. Dr. — tarafından müştereken düzenlenen rapora göre; davacının, emtia sigortacısı olduğu; 6.725,00 EURO karşılığı 19.463,02 TL ödemenin 02/07/2015 tarihinde yapıldığı ve tamamından davalının; dolayısıyla sorumluluk sigortacının sorumlu tutulması iddiasında bulunduğu; somut olayda taşıma Gürcistan’dan Türkiye’ye getirilen bir uluslararası taşıma olduğunu; davalı taşımayı tamamlamak üzere Halkalı gümrüğünde sırasını beklerken ve aynı zamanda sabah saatleri olduğu için 04:00 gibi geldiği gümrük sırasında sürücünün beklemeye geçtiği aşamada uyuması neticesi 06:35 sıralarında hırsızlığın gerçekleştiğini; bu olay devam ederken sürücünün hemen müdahale ettiğinin görüldüğünü; dosyada gerek davacı-emtia sigortacısı, gerekse CMR sorumluluk sigortacısı için düzenlenmiş iki adet sigorta ekspertiz raporunda hasarın hırsızlık şeklinde meydana geldiğinin teyit edildiğini; hırsızlık taşıma süreci tamamlanmadan gerçekleşmiş ve taşıyıcı CMR m.17/1. gereği olaydan sorumlu bulunduğunu; ancak, davalının aracı terketmediğini; araçların olağan şekilde Halkalı Gümrüğü için sıra beklediği bir sırada hırsızlık meydana geldiği gözetildiğinde; burada sürücünün kusurunun CMR.m.29. kapsamında kaldığının kabul edilemeyeceğini; her taşımacı gibi aracını terketmeden yük ve kapalı taşıtı içinde iken hırsızlığın gerçekleştiğini; CMR.m.29. kapsamında kusuru ispatın davacıda bulunduğunu; mevcut dosya kapsamındaki deliller sürücü ifade tutanağı vs. deliller incelendiğinde; somut olayda davalının kusuru olağan taşımacılık kusuru niteliğinde olup, davalı CMR.m.23/3. ile getirilen sınırlı sorumluluktan yararlanmaya devam edeceğini; toplam taşımaya alınan 1066 kap, 9847,50 Kg emtianın hırsızlık neticesi tahliyesi sırasında 61 kolinin eksik, 5 kolinin dağınık olduğu; yapılan sayım sonucunda 3459 adet brim fiyatı 1,99 EURO kıymetinde %100 pamuklu T-short emtiasının çalınmış-kısmi zayi olduğunun tespit edildiğini; toplam zayi ağırlığı da 534,49 kg miktarında bulunduğunu; gerek brüt Kg miktarı ve gerekse çıkış yeri fiyatları gözetildiğinde; yapılan hesaplama ve her iki ekspertiz raporu tespitlerinin kadri maruf olduğunun değerlendirildiğini; dosyada, gerek emtia sigortacısı için, gerekse sorumluluk sigortacısı için düzenlenen her iki ekspertiz raporunun örtüştüğünü; zararın, 6.675,87 EURO miktarında bulunduğunu; zira malın çıkış yeri-Gürcistan fiyatları gözetilerek yapılan hesaplama CMR.m.23.’e uygun düştüğünü; davacının 6.725,30 EURO zarar hesaplamasında navlun masrafının da eklenmiş olduğunun görüldüğünü; bu nedenle, farklılık oluştuğunu; CMR.m.23/4. gereği 49,43 EURO kısmi zayi olan malın navlunda katkısı olmakla, sınırlamaya dahil olmaksızın davacı ve sigortalısı tarafından tazmin talepleri arasında yer aldığını; bu çerçevede vaki zarar miktarının 6.675,87 EURO (emtia zararı) + 49,43 EURO (navlun zararı) olmak üzere 6.725,30 EURO hesaplandığını; CMR.m.23 gereği malın çıkış yeri fiyatları gözetilerek hesaplanan zararın brüt kg başına 8,33 SDR’den daha yüksek olması halinde tazminatın sınırlı olarak hesaplanmasının gerektiği; davalı taşıyıcının ve sorumluluk sigortacısının sorumluluğu 534,44 Kg x 8,33 SDR= 4.451,89 SDR olarak hesaplandığını; 25/05/2015 olay tarihi kurlarından bu hesapla 5.654,69 EURO karşılığı tazminat zayi eşya kaynaklı taşıyıcının sorumlu tutulabileceği azami tazminat olduğunu; buna ek olarak 49,43 EURO’da davacı tarafından, talep edilebileceğini; zira bu miktarın sınırlamaya dahil olmadığını; bu çerçevede davalının sorumlu tutulabileceği miktarın 5.704,13 EURO olarak hesaplandığını; davacının aralarında akdedilmiş sözleşme- protokol gereği CMR sorumluluk sigortacısına (Ergo Sigorta) başvurarak (3) ay içinde çözüm beklemesi ve ayrıca kabul halinde (1) ay içinde ödeme yapılmasını beklemesinin gerektiğini; davacının emtia sigortacısı olup tam tazminat ödemesi gerektiğini; ancak, sorumluluk sigortacısı veya davalı taşıyıcı CMR hükümlerine göre sorumlu olduğu miktarı ödemek durumunda bulunduğu; davalı ise sorumluluk sigortacısı ile birlikte zarar gören sigortalı veya davacı sigortacıya karşı müteselsil sorumlu olduğunu; davacıya sorumluluk sigortacısının ödeme teklifi sanki davalının ödeme teklifi gibi olduğunu; zira her ikisinin müteselsil sorumlu olduğu bir hasar tazminatı söz konusu olduğunu; davacının sigorta tazminatının 02/07/2015 tarihide TL olarak ödediğini; bu tarihte 1 EURO= 2.9987 TL kurunda bulunduğu; bu durumda, ödeme günü dikkate alındığında davacının rücu edebileceği 5.704,12 EURO karşılığı 17.104,94 TL miktarına denk geldiğini; her ne kadar davacı bu başvuruyu yaptığını ve olumsuz cevap aldığını belirtmekte ise de sunulan evrakın tarihi uyumsuz, gerçekliği tartışmalı bir evrak olduğunu; 21/10/2015 tarihinde davalının sigortacısı ısrarla 5.654,69 EURO ödeme yapmak için hesap bilgisi istediği; davacının 21/10/2015 tarihinde banka hesabı vermeyerek 22/10/2015 tarihinde takibe girişmesi ve 04/11/2015 tarihinde doğrudan itirazın iptali davası açması gözetildiğinde; takip ve dava sürecine kendisinin sebep olduğu, yönünde görüş bildirildiği; incelenen bilirkişi raporundan anlaşılmıştır.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmaları ile bilirkişi raporu içeriğine göre;
Taraflar arasında; davacı şirket tarafından dava dışı—- Sanayi ve Ticaret A.Ş ‘ye ait emtea —- nolu nakliya emtea sigorta poliçesi ile sigorta kapsamına alındığı; sigortalı emtea davalının kontrolünde —plakalı araçlar içinde Gürcistan’dan Türkiye’ye nakli sırasında Halkalı Gümrüğü yakınında 25/05/2015 tarihinde (61) kolisinin tamamen çalındığını; (5) adet kolinin ise açılmak sureti ile hasarlandığı; meydana gelen zarar sebebiyle davacı … şirketi tarafından sigortalımıza 6.725,00 EURO karşılığı (EURO=2.89400)olarak hesap edilen 19.463,02 TL’nin 02/07/2015 tarihinde ödendiği; davalı şirketin sigortalı … tarafından davacıya 04/11/2015 tarihinde saat:15:51 itibariyle 5.654,69 EURO ödeme yaptığı; hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davalı/ taşıyıcı tarafından taşınan sigortalı emteanın çalınmasından ve hasarlanmasından oluşan zararın miktarının ne olduğunun saptanması ve buna göre oluşan hasarda davalıya atfi kabil kusur bulunup bulunmadığı; bu kapsamda, davacı tarafından tazmin edilen zararın davalıdan rücuen tahsili koşullarının oluşup oluşmadığı; davacının rücu alacağını tahsil için davalı aleyhine icra takibi yapmakta haklı olup olmadığı; noktalarında toplanmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişilerden alınan denetime elverişli rapor içeriklerine göre; somut olayda taşıma Gürcistan’dan Türkiye’ye getirilen bir uluslararası taşıma olduğu; davalı taşımayı tamamlamak üzere Halkalı Gümrüğü’nde sırasını beklerken ve aynı zamanda sabah saatleri olduğu için 04:00 gibi geldiği gümrük sırasında sürücünün beklemeye geçtiği sırada uyuması sonucu 06:35 sıralarında hırsızlığın gerçekleştiği; olay devam ederken sürücünün hemen müdahale ettiğinin görüldüğü; dosyada gerek davacı-emtia sigortacısı, gerekse CMR sorumluluk sigortacısı için düzenlenmiş iki adet sigorta ekspertiz raporunda hasarın hırsızlık şeklinde meydana geldiğinin teyit edildiği; hırsızlık taşıma süreci tamamlanmadan gerçekleşmiş ve taşıyıcı CMR m.17/1. gereği olaydan sorumlu bulunduğu; ancak, davalının aracı terketmediği; araçların, olağan şekilde Halkalı Gümrüğü için sıra beklediği bir sırada hırsızlık meydana geldiği gözetildiğinde sürücünün, kusurunun CMR.m.29. kapsamında kaldığının kabul edilemeyeceği; her taşımacı gibi aracını terketmeden yük ve kapalı taşıtı içinde iken hırsızlığın gerçekleştiği; CMR.m.29. kapsamında, kusuru ispatın davacıda bulunduğu; mevcut dosya kapsamındaki deliller sürücü ifade tutanağı vs. deliller incelendiğinde; somut olayda, davalının, kusuru olağan taşımacılık kusuru niteliğinde olduğu; davalı CMR.m.23/3. ile getirilen sınırlı sorumluluktan yararlanmaya devam edeceği; toplam taşımaya alınan 1066 kap, 9847,50 Kg emtianın hırsızlık neticesi tahliyesi sırasında (61) kolinin eksik, (5) kolinin dağınık olduğu; yapılan sayım sonucunda 3459 adet brim fiyatı 1,99 EURO kıymetinde %100 pamuklu T-short emtiasının çalınmış-kısmi zayi olduğunun tespit edildiği; toplam zayi ağırlığı da 534,49 kg miktarında bulunduğu; gerek brüt Kg miktarı ve gerekse çıkış yeri fiyatları gözetildiğinde; yapılan hesaplama ve her iki ekspertiz raporu tespitlerinin kadri maruf olduğunun değerlendirildiği; dosyada, gerek emtia sigortacısı için, gerekse sorumluluk sigortacısı için düzenlenen her iki ekspertiz raporunun örtüştüğü; zararın, 6.675,87 EURO miktarında bulunduğu; zira, malın çıkış yeri-Gürcistan fiyatları gözetilerek yapılan hesaplama CMR.m.23.’e uygun düştüğü; davacının, 6.725,30 EURO zarar hesaplamasında navlun masrafının da eklenmiş olduğunun görüldüğü; bu nedenle, farklılık oluştuğu; CMR.m.23/4. gereği 49,43 EURO kısmi zayi olan malın navlunda katkısı olmakla, sınırlamaya dahil olmaksızın davacı ve sigortalısı tarafından tazmin talepleri arasında yer aldığı; bu çerçevede, vaki zarar miktarının 6.675,87 EURO (emtia zararı) + 49,43 EURO (navlun zararı) olmak üzere 6.725,30 EURO hesaplandığı; CMR.m.23 gereği malın çıkış yeri fiyatları gözetilerek hesaplanan zararın brüt kg başına 8,33 SDR’den daha yüksek olması halinde tazminatın sınırlı olarak hesaplanmasının gerektiği; davalı taşıyıcının ve sorumluluk sigortacısının sorumluluğu 534,44 Kg x 8,33 SDR= 4.451,89 SDR olarak hesaplandığı; 25/05/2015 olay tarihi kurları üzerinden yapılan hesaplama sonucunda; 5.654,69 EURO karşılığı tazminat zayi eşya kaynaklı taşıyıcının sorumlu tutulabileceği azami tazminat olduğu; buna ek olarak 49,43 EURO’da davacı tarafından talep edilebileceği; zira, bu miktarın sınırlamaya dahil olmadığı; bu çerçevede, davalının sorumlu tutulabileceği miktarın 5.704,13 EURO olarak hesaplandığı; davacının, sigorta tazminatını 02/07/2015 tarihinde TL olarak sigortalısına ödediği; bu tarihte, 1 EURO= 2.9987 TL kurunda bulunduğu; bu durumda, ödeme günü dikkate alındığında davacının rücu edebileceği 5.704,12 EURO karşılığı 17.104,94 TL miktarına denk geldiği; davacının, emtia sigortacısı olup tam tazminat ödemesi gerektiği; ancak, sorumluluk sigortacısı veya davalı taşıyıcı CMR hükümlerine göre sorumlu olduğu miktarı ödemek durumunda bulunduğu; davalı ise sorumluluk sigortacısı ile birlikte zarar gören sigortalı veya davacı sigortacıya karşı müteselsil sorumlu olduğu; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 162. maddesi hükmüne göre, eğer bir borç ilişkisinde müşterek ve müteselsil sorumluluk durumu mevcut ise alacaklı, borcun tamamını müşterek ve müteselsil sorumlulardan herhangi birinden istemek ve dolayısıyla borçluyu tercih etmek hakkına sahip olduğu; bu noktada, davacı tarafından davalı/taşıyan aleyhine işbu davanın açıldığı; davacının, aralarında akdedilmiş sözleşme- protokol gereği CMR sorumluluk sigortacısına (…) başvurarak (3) ay içinde çözüm beklemesi ve ayrıca, kabul halinde (1) ay içinde ödeme yapılmasını beklemesinin gerektiğine yönelik savunmanın; davalının, bu protokolün tarafı bulunmadığı/sözleşmelerin nisbiliği ilkesi uyarınca kural olarak sözleşmelerin tarafları yönünden bağlayıcılığının bulunduğu ve ayrıca, davacının, müteselsil sorumlulardan herhangi rücu alacağın talep etme hakkı bulunduğu da dikkate alındığında; bu noktada; davacı şirketin, meşru duruma göre [aksi/bir durumun kötü kazanılmış olduğu defi= nemo auditur propriam turpitudinem allegans] davalı hakkında icra takibi yapmakta ve itiraz üzerine de işbu davayı açmakta haklı ve hukuki yararının bulunduğu görülmekle; davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın sübut bulduğundan kısmen kabulü ile İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğü’nün —- sayılı takip dosyasında, davalının, 17.104,94 TL asıl alacak [17.104,94 TL x 125 gün (02/07/2015 ödeme gününden 22/10/2015 takip tarihine kadar) x yıllık 10,50 avans faizi/ 36000 =] 623,62 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam: 17.723,56 TL’ye yönelik itirazının iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, asıl alacak 17.104,94 TL’ye 22/10/2015 takip tarihinden itibaren [tarafların tacir olduğu ve uyuşmazlığın da taşıma sözleşmesinden kaynaklandığı dikkate alınarak] yıllık %10,50 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine, davacının, takibe geçmekte kötüniyetli olduğu kanıtlanamadığı için davalı yanın %20 kötüniyet tazminatı isteminin yasal koşulları bulunmadığından reddine, davalı adına dava dışı 3. kişi tarafından dava tarihinden sonra 04/11/2015 saat: 15:51 itibariyle yapılan 5.654,69 EURO karşılığı [5.654,69 EURO x 1 EURO’ nun efektif satış kuru 3,1103 kabul edilerek=] 17.587,79 TL’nin icra müdürlüğünce infaz aşamasında değerlendirilmesine; karar vermek gerekmiş olmakla; aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
K A R A R:Yukarıda açıklanan gerekçeler ile;
1-Davanın kısmen kabulü ile,
İstanbul Anadolu —-İcra Müdürlüğü’nün—sayılı takip dosyasında,
Davalının, 17.104,94 TL asıl alacak 623,62 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam: 17.723,56 TL’ye yönelik itirazının iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına,
Asıl alacak 17.104,94 TL’ye 22/10/2015 takip tarihinden itibaren yıllık %10,50 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Davacının, takibe geçmekte kötüniyetli olduğu kanıtlanamadığı için davalı yanın %20 kötüniyet tazminatı isteminin yasal koşulları bulunmadığından reddine,
Davalı adına dava dışı 3.kişi tarafından dava tarihinden sonra 04/11/2015 saat: 15:51 itibariyle yapılan 5.654,69 EURO karşılığı [5.654,69 EURO x 1 EURO’ nun efektif satış kuru 3,1103 kabul edilerek=]17.587,79 TL’nin icra müdürlüğünce infaz aşamasında değerlendirilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 1.210,70 TL harçtan peşin alınan 27,70 TL harç ve 100,44 TL icra harcının mahsubu ile bakiye 1.082,56 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden 2.180,00 TL maktu vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın reddedilen miktarı üzerinden hesaplanan 2.180,00 TL maktu vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 27,70 TL başvurma harcı ve 27,70 TL peşin harç ile 100,44 TL icra harcı toplamı:128,14 TL ile aşağıda dökümü yazılı yargılama giderinden davanın red 0,12 ve kabul 0,88 oranına göre hesaplanan 3.880,45 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.27/02/2018