Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/284 E. 2018/15 K. 12.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2014/284 Esas
KARAR NO : 2018/15

DAVA : Kat Karşılığı Sözleşmesi Uyarınca Tazminat
DAVA TARİHİ : 13/11/2008
KARAR TARİHİ : 12/01/2018

Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizde yapılan açık duruşması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVADA:
TALEP:
Davacı —- Tic. Ve San. Ltd. Şti. Vekili dava dilekçesinde müvekkili şirket ile davalılar arasında Kadıköy —- Noterliğinde 14/10/2004 gün— Y. Nolu düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini sözleşme ile birlikte inşaatın yapılacağı —- üzerindeki bağımsız bölümlere davalılar lehine teminat ipoteği tesis edildiğini ve daireler teslim edildiğinde teminat ipoteğinin kaldırılacağının kararlaştırıldığını, müvekkilinin arsa maliki olan davalılara sözleşme uyarınca düşen bağımsız bölümleri eksiksiz yapıp teslim etmesine rağmen davalıların teminat ipoteğini kaldırmadıklarını iddia ile müvekkili hissesine düşen —– üzerinde —- daireler üzerine davalılar lehine tesis edilen — Y. Nolu 40,000.00 TL bedelli inşaat teminat ipoteğinin konusunun kalmaması nedeniyle fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Yargılama sırasında davaya konu— daire dava açan davacı tarafından —‘ye devredilmiş, davacı vekili tapu kaydını da sunmak suretiyle —daire için vekaletnamesini almak suretiyle HUMK’nin 186. Md. Uyarınca davacı sıfatıyla satın alan —- adına davaya devam etmiştir. Bu nedenle karar başlığında davacı olarak gösterilmiştir.
SAVUNMA:
Davalılar cevap dilekçesi vermemişler, davalılar vekili duruşmadaki beyanı ile davayı kabul etmediklerini, dairelerin eksiksiz olarak teslim edilmediğini ayrıca geç teslim nedeniyle kira alacaklarının bulunduğunu, bunlarla ilgili dava açacaklarını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen Kadıköy —Asliye Ticaret Mahkemesinin — Esas sayılı dosyası yönünden :
TALEP:
Davalı şirketin davaya konu inşaatı 13/11/2006 tarihinde bitirip davacılara teslim etmesi gerekirken inşaatı 15/08/2007 tarihinde eksik biçimde bırakıp terkettiğini herhangi bir teslimat yapmadığını, taraflar arasında düzenlenen kat karşılığı inşaat sözleşmenin 6. Maddesi uyarınca daire başına aylık 500 USD ödemesi gerekirken ödemediğini, yapılan inşaatta müvekkili davacılardan …’ın 1,5 dairesi, …’ın 2 dairesi, —-‘nun 1,5 Dairesi, …’nun 1,5 dairesi, …’nün 1,5 dairesi ve …’nun 4,2 dairesi bulunmakta olup, 9 aylık gecikme karşılığı kira bedellerinin toplam olarak 58,500.00 USD tuttuğunu ve ödenmediğini, ayrıca müvekkillerinin dairelerinde eksiklik bulunduğunu iddia ile 58,500.00 USD kira tazminatı ve dairelerdeki kusur ve eksiklikler nedeniyle fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla 50,000.00 TL’nin dava tarihinden itibaren reeskont faiziyle birlikte davalıdan alınıp müvekkillerine verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili inşaatın gününde ve eksiksiz olarak teslim edildiğini, bu nedenle davacıların herhangi bir tazminat isteyemeyeceklerini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Dava Kadıköy —-. Asliye Ticaret Mahkemesinin — Esasında görülmekte iken bu mahkemenin 12/03/2009 gün — sayılı kararıyla mahkememizin dosyası ile birleştirilmiş ve her iki dava birlikte görülerek sonuçlandırılmıştır.
Yapılan yargılama sonunda mahkememizin 15/11/2011 gün —- esas — karar sayılı ilamıyla ” Birleşen Kadıköy—Asliye ticaret mahkemesinin — esas sayılı dosyası ile ilgili davanın ıslah edilmiş haliyle kısmen kabulüyle bu dosyanın davacısı … için 10.487 USD ve 29.203,18 TL , … için 3750 USD , 9.295,42 TL , —- için 3587,50 USD 8892, 62 TL,— için 3.662,50 USD 9.078,52 TL, … için 7.175 USD 17.785,23 TL , … için 3.587 USD 8.892,62 TL nin dava tarihi olan 13/11/2008 tarihinden itibaren hükmedilen USD ye 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca bir yıllık USD mevduatına kamu bankalarınca uygulanan en yüksek mevduat faizi ile hükmedilen TL cinsinden alacağı ise dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
Asıl dava dosyası ile ilgili olarak: Yukarıda 1.fıkrada hükmedilen miktarlar bu davacılara ödendiğinde davaya konu — üzerindeki— mesken üzerinde davacılar lehine 26/12/2005 tarih ve — Y.no ile konmuş ipoteğin fekkine, ” karar verilmiştir.
Kararı davacı vekilince temyiz etmiştir.
Yargıtay 23 HD nin 26/05/2014 gün 2014/715 Esas , 2014/4052 karar sayılı ilamıyla; mahkememiz kararının eksik incelemeye dayalı olması nedeniyle bozulmasına dair karar verilmiştir.
DELİLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Asıl davada davacı vekili, müvekkili ile arsa sahibi davalılar arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince taşınmaz üzerinde davalılar lehine teminat ipoteği tesis edildiğini, daireler teslim edildiğinde teminat ipoteğinin kaldırılmasının kararlaştırılmasına ve bu teslimin yapılmasına rağmen, davalıların teminat ipoteğini kaldırmadıklarını ileri sürerek, müvekkiline ait bağımsız bölümler üzerindeki davalılar lehine tesis edilen inşaat teminat ipoteğinin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalılar, cevap vermemiştir.
Birleşen davada davacılar vekili, sözleşmeye göre 13.11.2006 tarihinde bitirilip müvekkillerine teslim edilmesi gereken inşaatın, 15.08.2007 tarihinde eksik biçimde bırakılıp, davalı tarafça terk edildiğini, davalı yüklenicinin sözleşmenin 6. maddesi uyarınca her daire için aylık 500 USD ödemesi gerektiği ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere müvekkilleri lehine 58.500 USD gecikme tazminatı ile 50.000,00 TL eksik ve kusurlu imalat bedelinin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davalı vekili, inşaatın zamanında ve eksiksiz olarak teslim edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemizce, davacı tarafın daireleri teslim ettiğini ve oturmaya başlandığı iddiasını ispat edemediği, tanık beyanlarına göre henüz dairelerin tamamında oturulmadığı, yüklenicinin bazı eksiklikleri oturmaya başlandıktan sonra tamamladığının anlaşıldığı, bu nedenle asıl davada davacının dava tarihi itibariyle davasında haksız olduğu, ancak davalılar ayrı bir dava açmak suretiyle tazminat talebinde bulunduklarından dava ekonomisi ve birlikte ifa kuralı uyarınca davalıların kira tazminatı ve dairelerdeki eksik ve kusurlu işler karşılığının ödenmesi karşılığında, ipoteğin fekkine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, birleşen davanın kısmen kabulüne, asıl davada ise, birleşen davada hükmedilen miktarların birleşen davanın davacılarına ödendiğinde, davaya konu —- mesken üzerindeki davalılar lehine konulmuş ipoteğin fekkine dair karar verilmiş,
Verilen bu kararın asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekilinin temyiz istemi üzerine Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 07.11.2013 tarih ve 2013/ 5777 Esas, 6889 Karar sayılı ilamıyla temyiz edenin sıfatı ve ileri sürülen temyiz nedenlerine göre onanmıştır.
Asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekili, karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 26/05/2014 tarih 2014/715-4052 K. sayılı ilamı ile asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekilinin bir kısım karar düzeltme itirazlarının reddine ile “Hükme esas alınan bilirkişi raporunda inşaattaki asansörlerin sözleşmede kararlaştırılan 4 kişi kapasitesinde olmadığı görüşü bildirilmişse de dosyada asansör projesinin olmadığı ve bilirkişi kurulunda makina mühendisinin bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Öte yandan, sözleşme ile havuzun 168 m²’yi geçmeyeceği kararlaştırılmıştır. Bilirkişi rapor ve ek raporunda, yapılan havuzun 168 m²’den küçük olduğu belirtilmesine rağmen, zeminde fiilen kaç m² olduğu belirtilmediği gibi, projesine ve fiziki ortama göre alt sınır ölçüsü kararlaştırılmayan havuzun, makul olarak kaç m² yapılabileceği değerlendirilip, tartışılmadan, nasıl hesaplandığı anlaşılamaz ve denetime elverişli olmayacak şekilde 10.000,00 TL nefaset bedeli belirlenmiştir.
Diğer yandan, birleşen davada B-9 nolu dairenin salon döşemesiyle ilgili, davacılar tarafından sunulan 15.04.2008 tarihli 3.270,00 TL faturaya karşı, davalı yüklenici tarafça, dairenin ayıpsız teslim edildiği ve davacıların kiracısının kullanımı sonucunda döşemelerin zarar gördüğü savunulmuş olmasına rağmen, mahkemece bu savunma üzerinde durulmamıştır. Anılan dairenin salon döşemesinde meydana gelen zarar ile ilgili dosya kapsamında davadan önce yaptırılmış bir tespite ilişkin kanıt bulunmadığı gibi, arsa sahibi tarafından mevcut hali ile teslim alındığı anlaşılan dairedeki ayıbı kanıtlama yükümlülüğünün arsa sahibine ait olduğu hususu da gözden kaçırılmıştır.
Bu durumda, mahkemece, ilgili Belediye Başkanlığı’ndan dava konusu inşaata ilişkin onaylı asansör projesi getirtilip, uzman bir makina mühendisinin de içinde olacağı bilirkişi kurulu ile mahallinde keşif ve inceleme yapılarak, yukarıda açıklanan hususlarda davalının itirazlarını karşılar nitelikte ayrıntılı, denetime elverişli bir bilirkişi raporu alınarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye ve kısmen yetersiz bilirkişi raporuna dayalı olarak hüküm kurulmasının doğru görülmediği belirtilerek, hükmün bozulması gerekirken, onandığı anlaşılmakla, asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekilinin karar düzeltme itirazlarının kabulü ile hükmün asıl davada davacı-birleşen davada davalı yararına bozulması” gerekçesiyle mahkememizin kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce usul ve yasaya uygun bozma ilamına uyularak bilirkişi —-, —-‘dan aldırılan 04/11/2016 tarihli ek raporda ;
Dava ekonomisi bakımından davacı- karşı davalı şirketin payı üzerinde davalı- karşı davacı arsa paydaşları lehine tapuda tesis edilmiş olan teminat ipoteğinin davalı – karşı davacılar için TL ve USD bazında hesaplanan alacaklarının tahsili ile eş zamanlı olarak fek edilmesi gerektiği konusunda bilirkişi kurulunun görüş birliğine vardığı,
Konutların geç tesliminden kaynaklanan ceza yönünden davalı- karşı davacı alacaklarının 32.250 USD ( … İçin 3.750 USD, … için 7.175 USD, — için 3.587,50 USD, — için 3.662,50 USD, … için 3.587,50 USD, … için 10.487,50 USD) olarak,
Ayıplı ve noksan işlerden kaynaklanan davalı- karşı davacı alacakları 79.940,58 TL olarak (… İçin 9.295,42 TL, … için 17.785,23 TL , — için 8.892,60 TL, — için 9.078,52 TL, … için 8.892,62TL ve … için 25.996,18 TL) hesaplanmıştır.
Asıl dava, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı oluşturulan ipoteğin fekki; birleşen dava, ayıplı işten kaynaklanan tazminatın tahsili istemine ilişkindir.
Davalı-karşı davacılar vekili Av. … tarafından sunulan 24/06/2014 tarihli dilekçede ” davacı- karşı davalı —-Ltd Şti tarafından borcun tamamı tarafımıza ödenmiştir. Bu dosya ile ilgili olarak iş bu ilamdan ötürü hiçbir alacağımız kalmamıştır. Bu nedenle mahkemenizin ilamında belirttiği üzere alacağımız kalmadığı için bizde davalı- karşı davacı olarak dosyada sözü edilen gayrimenkuller üzerindeki ipoteklerin fekkine muvafakat ediyoruz” şeklinde açıklamanın bulunduğu görülmüştür.
—-Esas sayılı ana dosya yönünden;
Davanın konusu yüklenici davacı şirket tarafından arsa sahibi davalılar lehine konulan ipoteğin fekki davası olup mahkemimizin —- Esas — Karar sayılı ilamının 2 nolu fıkrasında ” 1 nolu fıkrada hükmedilen miktarlar birleşen dosya davacılarına ödendiği takdirde davacılar lehine konulan ipoteğin fekkine” dair karar verilmiş olup, bu ilamın Yargıtay 23 HD nin 2013/5577-6889 Karar sayılı ilamı ile onanması üzerine birleşen dosya davacıları vekili Av. … tarafından sunulan 24/06/2014 Tarihli dilekçe ile yüklenici davacı tarafından borcun tamamının ödenmesi nedeniyle bu ilamdan ötürü hiçbir alacaklarının kalmadığına, gayrimenkuller üzerindeki ipoteklerin fekkine muvafakat ettiklerine dair açıklama nedeniyle birleşen dosya alacaklarının tamamının ödenmiş olması göz önüne alındığında; —- üzerindeki —- mesken üzerinde 26/12/2015 tarih ve —-y.nolu ile konulmuş olan İpoteklerin Fekkine dair karar verilmiştir
Birleşen Kadıköy —-Asliye Ticaret Mahkemesinin — Esas sayılı dosyası yönünden;
Mahkememizin 15/11/2011 tarih ve —- Esas — Kara sayılı ilamının 1 nolu hüküm fıkrasında birleşen dosya davacıları lehine hükmedilen 32.500 USD kira tazminatı alacağı ile yüklenici tarafın sebebiyet verdiği kusur ve eksiklerin tazmini için hükmedilen 83.147,58 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile tahsiline dair verilen kararın Yargıtay 23. HD nin ilamı ile onanması akabinde mahkemece hükmen belirlenen alacakların birleşen dosya davalısı olan yüklenici şirket tarafından eksiksiz olarak arsa sahibi davacılara ödenmesi ve yapılan ödemenin bilirkişi kurulu tarafından ek raporla belirlenen 79.940,58 TL alacaktan daha fazla olması nedeniyle uyuşmazlık konusunun son bulması göz önüne alınarak esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir.
HÜKÜM:(Gerekçesi kararda açıklandığı üzere)
A—- Esas sayılı dosya yönünden;
1-)Davanin konusu yüklenici davacı şirket arafından arsa sahibi davalılar lehine konulan ipoteğin fekki davası olup mahkemimizn —- Esas — Karar sayılı ilamının 2 nolu fıkrasında ” 1 nolu fıkrada hnükmedilen miktarlar birleşen dosya davacılarına ödendiği takdirde davacılar lehine konulan ipoteğin fekkine” dair karar verilmiş olup, bu ilamın Yargıtay 23 HD nin 2013/5577-6889 Karar sayılı ilamı ile onanması üzerine birleşen dosya davacıları vekili tarafından sunulan 24/06/2014 Tarihli dilekçe ile yüklenici davacı tarafından borcun tamamının ödenmesi nedeniyle bu ilamdan ötürü hiçbir alacaklarının kalmadığına, gayrimenkuller üzerindeki ipoteklerin fekkine muvafakat ettiklerine dair açıklama nedeniyle birleşen dosya alacaklarının tamamının ödenmiş olması nedeniyle
—- mesken üzerinde 26/12/2015 tarih ve— y.nolu ile konulmuş İPOTEKLERİN FEKKİNE,
Asıl dosyada davacı olan yüklenici şirketin davanın açıldığı tarih itibariyle edimlerini tam olarak yerine getirmediği, davadan sonra yerine getirerek bu eksikliklerin giderildiği ve davanın açıldığı tarih itibariyle haklı olmadığı, bu yüzden ipoteklerin fekkini istemekte dava tarihi itibariyle haklı olmadığı anlaşılmakla asıl dosya davacısı olan yüklenici şirket tarafından yapılan yargılama giderlerinin bu davacı üzerinde bırakılmasına,
2-)Alınması gereken 2.732,40 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 540,00 TL harçtan mahsubu bakiye 2.192,40 TL nin davalılardan eşit oranda tahsili ile (… mirasçıları hariç) hazineye irad kaydına,
3-)Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince hesap edilen 4.750,00 TL vekalet ücretinin davacı şirketten alınarak kendisini vekil ile temsil ettiren davalılara eşit oranda verilmesine (… mirasçıları hariç)
4-)Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-)Taraflar tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
B-Birleşen Kadıköy—- Asliye Ticaret Mahkemesinin — Esas sayılı dosyası yönünden;
1-)Mahkememizin 15/11/2011 tarih ve—- Esas — Karar sayılı ilamının 1 nolu hüküm fıkrasında birleşen dosya davacıları lehine hükmedilen 32.500 USD kira tazminatı alacağı ile yüklenici tarafın sebebiyet verdiği kusur ve eksiklerin tazmini için hükmedilen 83.147,58 TL alacağın ödenmesine dair kararın Yargıtay 23 HD nin ilamı ile onanması üzerine birleşen dosya davalısı olan yüklenici şirket tarafından eksiksiz olarak arsa sahibi davacılara ödenmesi nedeniyle;
Uyuşmazlık konusunun son bulması göz önüne alınarak ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-)Alınması gereken 35,90 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 1.324,90 TL harçtan mahsubu bakiye 1.289,00 TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-)Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince hesap edilen 9.401,80 TL vekalet ücretinin davalı şirketten alınarak kendisini vekil ile temsil ettiren davacılara eşit oranda verilmesine (… mirasçıları hariç)
4-)Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-)Taraflar tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair Ana dosyada davacı- birleşen dosya da davalı vekili ile Ana dosyada davalı- birleşen dosya da davacılar vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/01/2018