Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1562 E. 2020/57 K. 27.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/1562
KARAR NO: 2020/57
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 08/10/2014
KARAR TARİHİ: 27/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davacı vekili ——— havale tarihli dava dilekçesinde Özet olarak; davalı şirketin inşaat sektöründe sanayi suyu satım işi ile iştigal ettiğini, davalı firma ise inşaat sektöründe inşaat malzemeleri alım satımı yaptığını, müvekkili şirketin ticari ilişki kapsamında ———TL alacağı bulunduğunu, davalı her hangi bir borçlan bulunmadığını beyan etse de taraflar arasında görülmüş olan menfî tespit davasında bu itirazın haksızlığının hükme bağlanmış olduğunu, bu kararın Yatgıtay tarafından onanmış olduğunu, yukarıda açıklanan nedenlerle itirazın iptaline, takibin devamına, davalının asıl alacağın %40’dan az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı tarafa yükletilmcsiue karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin ——— tarihli cevap dilekçesinde özet olarak; davaa tarafından açılan itirazın iptali davasının süresi bir yılı geçtiği için süresinde açılmayan davanın reddi gerektiğini, davacı vekili dava dilekçesinde yanlış beyanda bulunmakta olduğunu, ——–Asliye Ticaret Mahkemesi —– E. Sayılı dosyada verdiği hükümde müvekkili şirketin ——– İcra Müdürlüğü’nden başlattığı ———- esas sayılı dosyasından alacaklı olmadığına dair hüküm vermiş olduğunu, ayrıca davacı şirketin müvekkili şirketten ——TL alacaklı olduğuna dair hüküm bulunmadığım, müvekkili şirketin davacıdan —– TL asıl alacak olmak üzere alacaklı olduğunu, TBK Md. 139 hükmü gereğince müvekkili şirketin alacağına takas edilmesi gerektiğini, zira davacının 3 adet karşılıksız çıkan çekin toplam bakiyesinin ——-TL olduğunu, aynca karşılıksız çıkan —— TL’lik çek olmak üzere alacak hesabı yapılarak bu bedelin davacının alacaklı göründüğü ————- TL olan bedelden takas edilmesi gerektiğini, İİK md 67/1 hükmüne göre süresinde açılmayan davanın reddine, aksi durumda TBK 139 hükmü gereği takas uygulanmasını, davacı aleyhine %20 tazminata hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmişlerdir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE
Dava, Davacının davalı ile ticari ilişki kapsamında alacağı bulunduğundan bahisle——.İcra Dairesi’nin —– Esas sayılı dosyasında başlattığı icra takibine davalının yaptığı itirazın iptali istemidir.
Dava konusu ——İcra Dairesi’nin ——- Esas sayılı dosyasının incelenmesinde davacının davalı hakkında cari hesap alacağı olarak ——-TL asıl alacak üzerinden icra takibi başlattığı davalının süresinde itiraz ile takibi durdurduğu görülmüştür.
Davacı, taraflar arasında menfi tespit davası görüldüğünü, —-.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —-Esas —- Karar sayılı ilamı ile davacının borcu olmadığına tam tersine dava değeri kadar alacağı bulunduğuna karar verdiğini bu kararın Yargıtay tarafından onandığını ileri sürmüştür.
Davalı davacının iddialarını kabul etmemiş, —-Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —— Esas sayılı kararında davacının davalıdan ———TL alacaklı olduğunda dair hüküm vermediğini savunmuş, davalının 3 adet karşılıksız çıkan çek toplam bakiyesi olarak ——-TL asıl alacak olmak üzere davacıdan alacaklı olduğunu, bu alacağın davacı şirketin alacağına takas edilmesi gerektiğini, davacının fazladan açtığı miktar yönünden davanın reddini savunmuştur.
—Asliye Ticaret Mahkemesi’nin—- Esas —— Karar sayılı kararının incelenmesinde Davacıların ——- davalının ——- olduğu, davanın kabulüne ve dava konusu iki çekten dolayı davacıların davalıya borçlu olmadığının tespitine şeklinde karar verildiği ve bu kararın Yargıtay —–Hukuk Dairesi’nin —— Esas ——- Karar sayılı ilamı ile onandığı görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Mali müşavir bilirkişi raporunda özetle; davacı şirketin ibraz edilen ——— yılı ticari defterlerinin Hmk 222 maddesi uyarınca sahibi lehine delil niteliği bulunmadığı, davalının defterlerini ibrazdan kaçındığı, davacının takip tarihi itibariyle davalı şirketten ——- -TL talep edebileceği, davalıya davacı tarafından verildiği iddia edilen toplam——-TL tutarlı — adet çekin davacı tarafından ödendiği ispatlanmadıkça sanki fiilen bir ödemeye konu olmuş gibi mütalaa edilmesinin mümkün olamayacağı tespit edilmiştir.
Davacı, icra takibine konu hizmeti verdiğini/ malı teslim ettiğini ileri sürmüş, davalı cevap dilekçesinde davacının alacağı olduğunu kabul etmiş kendi alacağının da bulunduğunu ileri sürerek takas ileri sürmüş ancak bu alacağın varlığını ispatlar delilleri dosyaya sunmadığı, takas talebine konu çeklerden —tanesi hakkında davacı tarafından açılan menfi tespit davasının ——Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ———- Esas sayılı dosyası ile davacı lehine karar verildiği ve bu kararın Yargıtay incelemesinden geçerek onandığı bu sebeple davalının takas defini kanıtlayamadığı kabul edilmiştir.
Cevap dilekçesi ile birlikte ispat yükünü üzerinde alan davalının takas ileri sürdüğü ve bu alacağı ispata yarar deliller sunmadığı gibi dava konusu bedeli ödediği yada başka şekilde borcun daha sonra sona erdiğine ilişkin delil ibraz etmediği anlaşılmıştır.
Bu açıklamalar ışığında davalının— —-İcra Dairesi’nin ———— Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın kabulü ile,
1-Davalının ———-İcra Dairesi’nin ———– Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin aynen devamına,
2-Alacak likit bulunmakla asıl alacağın %40 ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 4.608,64 TL karar ve ilam harcının, dava açılırken peşin olarak alınan 815,00 TL harçtan mahsubu ile bakiye 3.793,64 TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.570,65 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 24,30 TL başvuru harcı, 815,00 TL peşin harç,3,75 TL vekalet harcı toplamı 843,05 TL ile bilirkişi, tebligat ve müzekkere gideri olan 1.425,60 olmak üzere toplam 2.268,65 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar tebliğden itibaren 15 gün süre içinde Temyiz Yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 27/01/2020