Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1504 E. 2022/683 K. 04.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1504 Esas
KARAR NO : 2022/683

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ : 15/09/2014
KARAR TARİHİ : 04/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin un üreticisi olduğunu, ——şirketi ile yaptığı anlaşmaya uygun olarak sevkiyat yaptığını, söz konusu şirketin malları teslim almadığını, malların——getirilmesi zorunluluğu doğduğunu, bu işlem nedeniyle müvekkilinin zararına 192.894,85 TL masrafının olduğunu, masrafın davalı taraftan talep edildiğini ancak tamamının ödenmesinin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle red edildiğini, müvekkilinin 14.10.2013 tarihinde “Vadesi Geçmiş Alacaklar Aylık Bildirim formu” ile bildirim yükümlülüğünü yerine getirdiğini, davalı tarafın müvekkili şirkete 25.10.2013 tarih 26225 sayılı yazısıyla malların yurtdışında satılamaması koşuluyla ——-geri getirilmesi durumunda ortaya çıkacak masrafların alıcı limit onayı tutarı dikkate alınarak hesaplanan kısmının %90 oranında tazmin edileceği bildiriminde bulunulduğunu, bunun üzerine 21.02.2014 tarihine kadar malları ——– şirketinin satın alması için beklendiği, söz konusu şirketin malları almaması ve başka alıcı bulunamaması üzerine malların ——– getirilmesine karar verildiğini ve davalı tarafın bu hususta bilgilendirildiğini, davalı tarafın müvekkili firmaya 24.02.2014 tarih ve 5952 sayılı yazısında malların ——– getirilmesinin uygun bulunduğunu, masraflara ilişkin belgelerin kendilerine iletilmesi gerektiğini beyan ettiklerini, müvekkili şirketin davalı tarafa ilgili faturaları ilettiğini ancak davalı tarafın masrafların 31.065,72 USD olarak belirlendiği ve eksik belgelerin tamamlanması halinde tazminat bedelinin ödeneceği ihbarında bulunduğunu, davalı tarafça tazminat tutarının eksik hesaplandığını, davalı tarafa hesabın tekrar gözden geçirilmesi talebiyle fatura ve tercümesinin iletildiğini, davalı tarafın söz konusu faturada tahmini varış ve ayrılış tarihlerinin belirtildiğini ayrıca tazminat talep formunda söz konusu faturanın bekleme-boşaltma olarak beyan edilmesi nedeniyle yazılı tutarın geçerli olduğunu belirttiğini, müvekkili firmanın tüm edimlerini yerine getirdiğini ancak davalı tarafın hukuka aykırı olarak tazminat miktarını karşılamadığını, bu nedenlerle müvekkili firmanın sözleşmeden doğan ve sevkiyattan kaynaklanan 192.894,85 TL alacağının ticari avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkili bankanın ihracatın geliştirilmesi ve teşviki amacıyla—— ile kurulmuş bir kurum olduğunu, müvekkili bankanın davacı şirket tarafından “—–sigortası” kapsamında gerçekleştirilecek sevkiyatlara ilişkin tutarları ticari ve politik risklere karşı sigorta kapsamına alındığını, davacı tarafından 14/10/2013 tarihinde sevkiyatın alıcısı tarafından teslim alınmadığı ve 94.040,00 Euro tutarında alacağın vade tarihinde ödenmediği bildiriminde bulunulduğunu, müvekkili bankanın 25/10/2014 tarihinde davacı şirkete sevkiyat konusu malların——-satılmasına izin verdiğini, 09/11/2013 ve 05/12/2013 tarihlerinde davacı şirkete seçim hakkını kullanması gerektiğinin hatırlatıldığını, davacı tarafın müvekkili bankaya malların——- getirilmesine karar verildiğini, malların ——- getirildiğini bildirdiğini ve izlenecek sürece ilişkin bilgi talep ettiğini, aynı gün davacı şirkete tazminat talep formunun gönderildiğini ve masraflara ilişkin belgelerin bankaya iletilmesinin talep edildiğini, söz konusu faturaların poliçe hükümleri gereğince incelendiğini, nakliye, gümrükleme ve 1 aylık depolama masrafları hesaplanarak davacı şirkete 13/06/2016 tarihinde tazminat ödenmesine ilişkin ihbarname ile tazminat hesabına ilişkin detaylı hesaplamanın gönderildiğini, davacı şirketin faturada belirtilen tutarın 30 güne orantılanması suretiyle ödenmesini isabetli bulmadığını ancak zararın artmasına davacı tarafın sebep olduğunu, poliçe hükümleri gereği depolama masraflarının 1 aylık tutarının tazminata konu olacağının açık olduğunu ancak malların 109 gün limanda bekletildiğini, poliçe hükümleri gereğince malların ——– getirilmesine ilişkin işlemlerin nakliye ve sigorta masraflarının sigorta kapsamına alınmasının bunların belgelenmesi koşuluna bağlandığını, ancak davacı şirket tarafından sunulan faturanın içeriğinin açık olmadığını, davacı şirket tarafından sunulan faturalarda tekerrürler ve çelişkiler bulunduğunu, bu nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile;
Taraflar arasında, davacı ile davalı arasında kısa vadeli ihracat kredili sözleşmesi genel poliçesinden kaynaklanan sigorta ilişkisinin bulunduğu, davacının alıcısı ——-firmasına kabul edilmeyen sevkiyatlar yaptığı, kabul edilmeyen bu sevkiyatlar nedeniyle davalı sigorta şirketine ödeme talebinde bulunduğu ancak ödeme yapılamadığı hususları ihtilafsızdır.Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, kabul edilmeyen sevkiyatlar nedeniyle davacının uğradığı zarar olup olmadığı, uğramış ise zararın miktarı, davalı sigorta şirketinin poliçe hükümleri gereğince zarardan sorumlu olup olmadığı sorumlu ise sorumluluk tutarı, faizin başlangıç tarihi ve niteliği- zamanaşımı noktalarının tespitine ilişkin alacak davasıdır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmış, konunun incelemesi uzmanlık gerektirdiğinden bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
—— oluşan 31/05/2018 tarihli rapor aldırılmış, itirazlar üzerine farklı bilirkişilerden oluşan heyetten 10/02/2021 kök ve 12/11/2021 tarihli ek raporlar aldırılmış, 10/02/2021 tarihli bilirkişi rapor içeriğine göre;
Kabul edilmeyen sevkıyatlar nedeniyle davacının uğradığı zarar olup olmadığı: dava konusu olayda, davacı tarafından emtianın (mal bedeli ve varış limanına kadar —– ücretinin satıcı tarafından ödenmesi)—— (varış limanındaki bankaya gönderilen teslim evrakının karşılığında fatura bedelinin ödenmesi) vesaik mukabili ödeme şekli ile dava dışı müşteriye satıldığı, dava dışı ——-ülkesindeki müşterinin çeşitli bahaneler öne sürerek yüksek iskonto talebiyle mal bedelini bankasına yatırmayarak emtianın gümrüklü sahada kalma süresini uzattığı, bu geçen sürede masrafların oluştuğu, özellikle fiili taşıyıcı—— firmasının davacı firmayı bu konuda uyardığı, çözüm önerisi sunduğu, müşterinin emtia bedelini yatırmaması sonucunda, serbest süre sonrası toplam——- ücretinin yanı sıra, emtianın bulunduğu —— limanında oluşan——ve gümrük ile ilgili cezaların ödenmesi sonucu emtianın mahrece iade şeklinde geri getirildiği, bunun için geri dönüş ——-ücreti ve —– içinde lokal harcamaların yapıldığı, davacının satış sözleşmesi ile göndermiş olduğu emtianın alıcı tarafından bedelinin ödenmemesi nedeniyle geri getirilmesi sonucu davacının uğradığı bir zararın varlığı tespit edildiği, davacının uğradığı zararın miktarının, davacının uğradığı zarar miktarına ilişkin olarak yukarıda yapılan inceleme sonrası, satamayıp geri getirdiği emtia nedeniyle, belgeleri denetlenebilen ve kabul edilebilir olarak görülen harcamalarının da dahil edildiği zarar tablosu aşağıdaki gibi olduğu,
——ZARAR KALEMİ AÇIKLAMASI TUTAR USD
———-
TOPLAM 92.317,13USD
Davacının, uğradığı zarar tutarının 92.317,13USD olduğu, söz konusu emtianın gıda ürünü olması nedeniyle mahrece iade olarak da gelse, yurda giriş öncesi, gerekli zirai karantina kontrolüne tabi olduğu, bu nedenle limandan tahliyesi sonrası ——- çekildiği ve —— ücretinin olağan olduğunun tespit edildiği, bir önceki bilirkişi raporunda kabul edilmeyen bu gider kaleminin zorunlu gider olması nedeniyle davacının ödemek zorunda olduğu harcamalardan olduğundan zarar kalemleri içerisinde değerlendirilmesi gerektiği,
Davalı Sigorta Şirketinin poliçe hükümleri gereğince zararın ne kadarlık kısmından sorumlu olduğu: davacı firmanın 25.10.2013 tarih, 26225 sayılı ve ilgi ——- nolu davacıya hitaben yazıda; ——-Bankamızın yazılı ön onayı alınarak, malların yurt dışında ikinci bir firmaya satılamaması nedeniyle firmanızca —— getirilmesine karar verilmesi ve nakliye ve benzeri işlemlerden kaynaklanan belgelerin Bankamıza sunulması halinde, söz konusu belgeler Poliçenin ‘Zarar Tutarı’ başlığı altında düzenlenen 15.maddesi çerçevesinde Bankamızca değerlendirilerek, ortaya çıkan masraflar – Bankamız tarafından söz konusu alıcı firma için şirketinize verilen Alıcı Limiti Onayı’nın limit tutarı dikkate alınarak hesaplanan kısmının zarar tazmin oranı çerçevesinde %90’ı – Bankamız tazminat işlemlerine konu olabilecektir.’ şeklinde zararın tazmini ile ilgili açıklamada bulunduğu, davalı Bankanın Tazminat Müdürlüğü’nden——–tarafından 09.11.2014 tarihinde davacıya gönderilen mailde bunu teyit edilerek ‘——-malları geri getirmeniz halinde geri getirme masrafları ve bir aylık —— ücretinin karşılanacağının da belirtildiği, yukarıda yapılan bu açıklamalar ışığında davacının feri getirme için katlanmış olduğu giderlerden ve 1 aylık ——- bedelinden davalı bankanın düzenlediği poliçe kapsamındaki sorumluluğunun aşağıda hesaplandığı, ——-konusundaki hesaplamada, açıkça —— 1 aylık kısmının poliçe kapsamında olacağı teyit edildiği, emtianın ——- limanında gemiden tahliyesi tarihi olan 10.09.2013 tarihinde 14 günlük serbest sürenin başladığı, serbest sürenin 24.10.2019 tarihinde sona ermesi ile ——bedelinin hesap edildiği 27.12.2013 tarihi arasında geçen süresinin 94 gün olduğu, toplam —— için 94 günlük ——bedeli olarak ödenen 17.900,00EURO’nun 24.483,62USD’a karşılık geldiği, bunun 30 günlük süresi poliçe teminatında olduğundan davalının—– ilgili sorumlu olacağı tutarın; ((24.483,62USD/ 94 gün) X 30 gün)= 7.813,92USD olduğu, bir önceki bilirkişi raporunda serbest süre olan 14 gün düşülerek 16 günlük ——–hesaplaması, davalının açık bir ifade ile 30 günlük—–nitelemesinden de anlaşılacağı üzere yerinde olmadığını, çünkü——için bedel hesaplamalarına esas olacak gün sayısı serbest süreden sonra başlayacağını, davalının ödemiş olduğu——firması tarafından düzenlenen fatura tutarının tamamının malın alıcısı tarafından alınmaması nedeniyle ortaya çıkan masraflar olduğu, bu konuda da bir önceki bilirkişi raporundaki tespitlerin yerinde olmadığı, davacının ödemiş olduğu fatura tutarının tamamının masraflar kaleminde değerlendirilmesi gerektiği, ancak bu fatura kalemlerinde gümrük bekleme 70.000,00——- limanda bekleme 2.343.000,00——- Gümrük Depolama Anlaşmalı 5.052.383,00—— olmak üzere toplamda 7.122.383,00——- depolama ücreti olduğu tespit edildiği, bu tutarın karşılığı ise davacının ödeme günündeki kurdan (yukarıda yer alan 8. Maddedeki ——– Faturası bölümündeki hesaplama ile) 10.857,68EURO’ya tekabül eden 14.957,54USD olarak hesaplanacak olup, poliçenin 15. Maddesi gereği davalı azami 30 günlük depolamadan sorumlu olacağı için; söz konusu faturada varış tarihi 09.09.2013 ayrılış tarihi 27.12.2013 olarak belirtildiği ve buradaki toplam gün sayısı 109 olarak hesap edilecek olup, bu kalemler itibarıyla davalı bankanın sorumlu olacağı tutar; ((14.957,54USD/ 109 gün) X 30 gün)= 4.116,75USD olarak hesaplandığı, tamamı 47.251,68USD olarak hesap edilen faturada tutarından 14.957,54USD olan depolama ile ilgili kısım çıkartıldıktan sonra davalı bankanın sorumlu olacağı tutar; (47.251,68 – 14.957,54=) 32.294,14USD olduğu, davacının diğer yapmış olduğu harcama tutarları olan ve yukarıda inceleme bölümünde detayları verilen harcamalar olan geri dönüş navlun ücreti 13.140,00USD, tahliye ve —— boşaltım ücreti 3.200,00USD, —- içi lokal ücretleri 1.203,60USD, limandan —— nakliye ücreti 1.584,46USD, —— ücreti 1.453,77USD olup, bu tutarların davalının da kabulünde olduğu, bu tutarlara ilave olarak, heyetlerince okunamadığı için denetlenemeyen ancak davacı tarafından 13.06.2014 tarihli ilgili noterli makamına yazılı evraka ekli EK-TAZMİNAT TURARINNIN HESAPLANMASINA İLİŞKİN TABLO’da——- Liman işletmesinin 770,80USD tutarında faturasının kabul edildiği anlaşıldığından bu tutarda geri getirme masraf kalemine dahil edildiği, yukarıdaki hesaplamalar sonrası emtianın geri gelmesi sürecindeki masraflar ve davalı sigortalıya isabet edecek olan kısmı aşağıdaki tabloda yarıntılı olarak belirtildiği,
—–
ZARAR KALEMİ AÇIKLAMASI
TUTAR USD
——
1
GERİ DÖNÜŞ ——- ÜCRETİ
13.140,00
13.140,00
2
——- ÜCRETİ
24.483,62
7.813,92
3
—— LİMAN ÖDEMELERİ
32.294,14
32.294,14
3
——DEPOLAMA ÖDEMESİNDEN
14.957,54
4.116,75
4
TAHLİYE VE —— BOŞ. ÜCR.
3.200,00
3.200,00
5
——- LİMAN İÇİ LOKAL HARCAMALARI
1.203,60
1.203,60
6
LİMANDAN ——- –
1.584,46
1.584,46
7
——-ÜCRETİ
1.453,77
1.453,77
8
——- LİMAN İÇİ İŞLEMLER
770,80
770,80

MASRAFLAR TOPLAMI
93.087,93
65.577,45
davalı Banka tarafından düzenlenen—–Sigortası Genel Poliçesinin 13’ncü sayfasında; ‘Malların sigortalı tarafından yurt dışında başkasına satışı veya—– geri getirilmesi hallerinde sevkıyat bedelinin Alıcı Limit Onay tutarının üzerinde kaldığı durumlarda, tazminata konu zarar tutarı, Alıcı Limiti Onay tutarı ile sevkıyat bedeli arasındaki oran esas alınarak yukarıdaki hükümlere göre hesaplanır’ şeklinde şartın bulunduğu, taraflarında daha önce dosyaya sunulan hesaplamalarda bu şarta uyulacağını belirttikleri, poliçenin Alıcı Limit Onayı 75.000.00EURO, davacının sevkıyat bedeli ise 96.040,00EURO olduğu, bu durumda, tazminat hesaplamasında esas alınacak oran (75.000,00/96.040,00=) 0,780924615 olarak bulunacak olup, masraflardan dolayı davalı Bankaya tekabül eden tutarın (65.577,45 X 0,780924615=) 51.211,04USD olduğu, poliçe gereği —— zarar tazmin oranı %90 olarak belirlendiği için de davalı Bankanın poliçe kapsamında sigortalısına karşı sorumlu olduğu tutar (51.211,04USD X %90=) 46.089,94USD olduğu, poliçenin 16.sayfasında yer alan döviz kuru başlıklı 17’nci maddesi (b) bendinde; ‘Tazminat ödemelerinde, —– ya da —– karşılığı sevkıyat tutarının ——- dönüşümü için, bu poliçenin 26.maddesinde belirtilen işlemlerin tamamlanması ve belgelerin teslimi için ——–tarafından Sigortalı’ya yazılı ihbar yapıldığı ayın ilk iş günü geçerli olan ——döviz alış kuru esas alınacaktır’ şartı ile dönüşümün nasıl yapılacağı belirlendiği, davalı banka tarafından bu ihbarın 11.06.2014 tarihli yazı ile 12.06.2014 tarih ve ——- evrak kayıt numarası ile davacı sigortalıya gönderildiği, 2014 yılı Haziran ayı ilk iş günü 02.06.2014 pazartesi olup, bu günde uygulanacak olan ——-göre 1USD= 2,0916TL olmakla bu durumda davalı bankanın poliçe kapsamında davalıya ödemesi gereken tutarın, ( 46.089,94USD X 2,0916=) 96.401,72TL olduğu,
Faizin Başlangıcı ve Niteliği Açısından Değerlendirme
Taraflar arasında geçerli olan poliçenin 9’ncu maddesinin 11.sayfasında yer alan (d) bendi; ‘—— tarafından tazminat ödemesi yapılmadan önce, Sigortalı’ya yapılan yazılı ihbar çerçevesinde talep edilen işlemlerin tamamlanması ve belgelerin teslimi, söz konusu ihbar tarihini takip eden 60 gün içinde gerçekleştirilecektir. Belgelerin bu süre içerisinde ibraz edilmemesi halinde——-Sigortalı’ya karşı tazminat ödememe hakkı saklıdır’ şeklinde olduğu, davalı sigorta şirketinin 12.06.2014 tarihinde ihbarda bulunduğu, 05.08.2014 tarihinde evrakların tamamlanması için tekrar yazı göndererek uyardığı, ancak davalı tarafından talep edilen belgelerin dava tarihi olan 17.09.2014 tarihine kadar davalı sigorta şirketine verildiğine dair bulguya dosya kapsamında rastlanmadığı, poliçeye göre tazminat ödemesi için belirlenen 60 günlük süre 12.08.2014 tarihinde dolmuş olmasına rağmen davalının talep ettiği belgelerin tamamlanmamış olması nedeniyle, davacının yukarıda hesap edilen alacağı için faizin başlangıç tarihinin dava tarihi olabileceği, Mahkeme’nin kısmen ya da tamamen davacı lehine hüküm kurması halinde; tarafların tacir olması, işin ticari iş olması, temerrüt faiz oranının önceden kararlaştırılmamış olması münasebetiyle, davacının yukarıda hesaplanan alacağı için için 3095 s.k m.2/2 kapsamında ticari temerrüt faiz talebinin yerinde olduğu bildirilerek sonuç olarak; davacının satış sözleşmesi ile anlaşarak sevk ettiği emtianın alıcı tarafından bedelinin ödenmemesi nedeniyle geri getirilmesi sonucu davacının uğradığı bir zararın varlığının tespit edildiği, davacının uğradığı zararın 93.087,93USD olarak tespit edildiği, davalı bankanın poliçe şartları kapsamında davalıya ödemesi gereken tutarın 96.401,72TL olarak hesap edildiği, davacının hesap edilen tazminat tutarı alacağına dava tarihinden itibaren 3095 sayılı kanun 2/2 maddesi gereğince,——-kısa vadeli mevduata uyguladığı avans faizi oranında faiz talep edebileceği yönünde görüş bildirilmiştir.
16/11/2021 tarihli ek raporda ise;
Tarafların kök rapora karşı beyan itirazları irdelenerek, dosyada mevcut delillerin yeniden ele alınıp incelenerek değerlendirilmesi neticesinde, kök raporumuzda yer alan görüşler muhafaza edildiği, sadece kur hesaplamasındaki iki hatanın düzeltilmesiyle, kök rapordaki tutarların revize edildiği ve her türlü hukuki mütalaa ve takdir hakkı tamamı ile sayın mahkemeye ait olmak üzere; davacının satış sözleşmesi ile anlaşarak sevk ettiği emtianın alıcı tarafından bedelinin ödenmemesi nedeniyle geri getirilmesi sonucu davacının uğradığı bir zararın varlığının tespit edildiği, davacının uğradığı zararın 93.082,48USD olarak tespit edildiği, davalı bankanın poliçe şartları kapsamında davalıya ödemesi gereken tutarın 96.393,70TL olarak hesap edildiği, davacının hesap edilen tazminat tutarı alacağına dava tarihinden itibaren 3095 sayılı kanun 2/2 maddesi gereğince, ——- kısa vadeli mevduata uyguladığı avans faizi oranında faiz talep edebileceği sonuç ve görüşlerine ulaşıldığı bildirilmiştir.Tüm dosya kapsamı ve denetime elverişli bilirkişi rapor içeriklerine göre; davacının un üreticisi olarak —–bulunan——- şirketi ile 21/05/2013 tarihli, —— nolu anlaşma yaptığı, söz konusu şirketin malları teslim almadığından malların ——getirilmesi zorunluluğu doğduğu, davalı bankanın —–kapsamında davacı yanca gerçekleştirilecek sevkiyatlara ilişkin tutarları ticari ve politik risklere karşı sigorta kapsamına aldığı, davacı tarafından 14/10/2013 tarihinde sevkiyatın alıcısı tarafından teslim alınmadığı ve 94.040,00 Euro tutarında alacağın vade tarihinde ödenmediği bildiriminde bulunulduğu, davalı bankanın 25/10/2013 tarihinde malların yurtdışında satılamaması koşuluyla ——- geri getirilmesi durumunda ortaya çıkacak masrafların alıcı limit onayı tutarı dikkate alınarak hesaplanan kısmının%90 oranında tazmin edileceği bildiriminde bulunduğu, 21/02/2014 tarihine kadar yurtdışında bekletildiği, 25/10/2014 tarihinde davacı şirkete sevkiyat konusu malların ——- satılmasına izin verdiği, 09/11/2013 ve 05/12/2013 tarihlerinde davacı şirkete seçim hakkını kullanması gerektiğinin hatırlatıldığı, davacının anlaşma gereği satışı yapılan ürünlerin yabancı alıcı tarafından teslim alınmaması ve ürünlerin ——geri getirilmesi nedeniyle maddi zararının oluştuğu, bu zarar kalemlerinden geri dönüş için yapılan masrafların; tahliye ücreti, —- boşaltım ücreti, —— kontrol ücreti, liman içi ek servis ücreti—–bedeli, limandan—— taşıma ücreti, 30 günlük ardiye ücreti olduğu, davacının zarar kalemleri itibariyle uğradığı toplam zarar miktarının 92.311,68 USD olduğu, ürünün niteliği itibariyle —– getirme ve —— ücretinin kabul edilmesinin gerektiği, davalı yetkilisinin; davacının zarar tazmini talebi üzerine, geri getirme masraflarının ve 1 aylık——- ücretinin karşılanacağının bildirildiği, davalının—— bedelinin ne kadarlık kısmından sorumlu olduğuna ilişkin poliçe hükümleri gözetilerek hesaplanan rapordaki tespitin yerinde olduğu, geri dönüş—–ücreti, tahliye ve—– boşaltım ücreti, —–liman içi lokal ücretleri, limandan ——-nakliye ücretinin davalının kabulünde olduğu, davalının hesaplanan toplam miktardan poliçe gereği 65.572,00 USD den sorumlu olduğu, poliçe 13. Maddesi kapsamında yapılan oranlama doğrultusunda 46.086,11 USD olduğu, poliçenin 17. Maddesine göre de davalının sorumlu olduğu zarar miktarının 96.393,70 TL olduğu ve faiz başlangıcının davacı yanca davalı yanın istediği evrakların dava tarihine kadar sunulmaması nedeniyle dava tarihi olduğu, dosyada hazırlanan 2. Bilirkişi heyet kök ve ek raporunun delil durumu ve dosya kapsamına uygun olması nedeniyle esas alınması gerektiği kanaatine varılmakla aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ İle; 96.393,70 TL nin dava tarihi 17/09/2014 itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Fazlaya dair talebin reddine,
3-Karar harcı 6.584,65 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 3.294,20 TL harcın mahsubu ile 3.290,45 TL bakiye harcın davalı taraftan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 3.294,20 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça sarfedilen 29,00 TL ilk dava masrafı 150,00 TL tebligat müzekkere gideri, 5.000,00 TL bilirkişi gideri, olmak üzere toplam 5.179,00 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre(%49,97 kabul) 2.587,94 TL’sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalanın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafça sarfedilen 50,00 TL tebligat müzekkere gideri, 1.000,00 TL bilirkişi gideri, toplam 1.050,00 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre 524,71 TL’sinin davacı taraftan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine, kalanın davalı taraf üzerinde bırakılmasına,
7- Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —— esaslara göre belirlenen ——— davalı taraftan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli—– esaslara göre belirlenen ——-davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.