Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1261 E. 2019/820 K. 19.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/1261 Esas
KARAR NO: 2019/820
DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/09/2014
KARAR TARİHİ : 19/09/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin —————–tarihinde dava dışı ————— süreli süpermarket işletme anlaşması akdetmiş olduğunu, müvekkilinin iş bu anlaşma ile —————tarafından itibaren —————-adresinde faaliyet gösteren ———-işletmeye başladığını, anlaşma gereği müvekkilinin imtiyaz sahibi olduğu dava dışı ———— tarihli hisse devir sözleşmesi ile davalı tarafından devralınmış olduğunu, anılan hisse devir sözleşmesi, —————– tarih ve —— sayılı kararı ile uygun bulunduğunu, ancak davalının üzere yükümlülüklerini yerine getirmediğini, neticede müvekkilinin, davalının kendisini uğrattığı zarara daha fazla dayanamayarak tüm dava ve takip hakları saklı kalmak kaydıyla ——– tarihli fesih sözleşmesi ile süpermarket işletme anlaşmasına feshetmek ve —— tarihi itibariyle, daha anlaşmasının sona ermesine —- ay varken işletmesini kapatmak zorunda kaldığını, anlaşmanın —————-başlığı alımda 1,2 maddesi uyarınca, ———ürettiği veya satın aldığı mamulleri imtiyaz sahibi öngöreceği usullerde satmanın müvekkilinin hakkı olduğunu, anlaşmanın——— sahibinin taahhütleri’’ başlığı altındaki 4,5 maddesi uyarınca, ——— işlettiği süpermarketin otomatik sipariş sistemi için gerekli asgari fiziki şartlara haiz olması halinde süpermarketin otomatik sipariş sistemine uygun olan ve hizmet aldığı depoda bulunan ürünlere ulaşılabirliğini sağlayacağını, işleticinin işlettiği süper marketin otomatik sipariş sistemi için gerekli şartlara haiz olmaması halinde işleticinin satabilmesi için tüm ürünlere ulaşılabilirliği sağlayacağını, davalının, müvekkilinin mevcut menfaatlerini zarara uğratmış olduğunu, davalının aslı yükümlülüğünü yerine getirmeyerek müvekkiline ürün sağlamadığını, asli yükümlülüğünü yerine getirmemekle birlikte sağlamadığı ürünler muadil ürünlerde sunamadığını, davalının satışların kaldırıldığını ancak elde mevcut ürünleri tüketilmesi için, kar payı davalı tarafından ödenmek üzere, ürünlerin karsız, olarak satılması talimatı vermiş olduğunu, ancak kar paylarının ödenmediğini, ekli tablolardan da anlaşılacağı gibi, müvekkilinin ilk —- aylık satış tutarının ——TL, İkinci — aylık satışının ise ——– TL, olduğunu. ——- TL satış kaybına sebep olunduğunu, kar marjının % 11-13 aralığında olduğunu, müvekkili tarafından sipariş, edilen ürünlerin ancak bir kısmının sağlanabildiğini, müvekkilinin davalını kusuru nedeniyle işletmesini kapatmak zorunda kaldığını, eğer davalı kusurlu hareket etmemiş olsa idi müvekkilinin , anlaşmasını feshetmek zorunda kalmayacak ve işletmesinden————- ay daha menfaat sağlayacak olacağını, bu anlamda, davalı kusuru nedeniyle anlaşmasını feshetmek zorunda kalan müvekkilin ——— aylık muhtemel menfaatler de zarara uğramış olduğunu, neticede davalı iş bu yönden de zarara uğramış olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik ————— TL mevcut ve muhtemel zararın, talep tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretini davalı yana yükletilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacı ve müvekkili şirket arasındaki ticari ilişkinin ———–tanzim ve imza tarihli, —- yıl süreli ———– ve eki niteliğindeki protokol ve belgelerden kaynaklanmakta olduğunu, ekli protokol uyarınca ————— adresinde bulunan ve davacı tarafından işletilmekte olan mağaza için, davacı ile protokol imzalandığını ve işbu protokole istinaden davacıya koşullu olarak KDV dahil ——TL tutarında mağaza açılış stoku verildiğini, davacı tarafından anlaşmaya aykırı davranışlar nedeniyle kendisine ihtarname gönderildiğini, müvekkili şirketin anlaşma hükümleri uyarınca asli yükümlülüğünü yerine getirmediği iddiasının asılsız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacı vekilinin iddialarının aksine, müvekkili şirketin davacının iddia çerçesinde davacıya ürün tedarik etmiş olduğunu, zira müvekkili şirketin davacının iddia ettiği gibi “her şartta ürün sağlamak” gibi bir taahhüdünün bulunmadığını, davacınin dava dilekçesi içerisinde yer alan tablo kapsamında, sipariş verdiği ürünlerin pek çoğunu müvekkili şirket tarafından tedarik edilmediği ve bu sebeple zarara uğradığını iddia etse de söz konusu tablonun sadece stock out ürünler için alınan bir raporlama olduğunu, dava konusu olayla müvekkili şirketin değil davacının hukuka aykırı eylemlerinin mevcut olduğunu, gerek davacı ile akdedilen anlaşma gerekse mağaza işletim prosedürleri gereği müvekkil şirket tarafından herhangi bir şekilde asgari bir karlılık taahhüdü bulanmadığını, anlaşma hükümleri çerçevesinde mağaza işletilmesi ve sorumluluğunun tamamamen işleticiye ait olduğunu beyan ederek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini; talep etmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Davacı —————- tarihinde dava dışı ——-süreli süpermarket işletme anlaşması yaptığını, ——– tarihinde hisse devir sözleşmesi ile davalı tarafından devralındığını, davalının yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle —— tarihli fesih sözleşmesi ile ——— ay önce işletmesini kapatmak zorunda kaldığını, davalının kendisine ürün sağlamadığını süpermarket anlaşması hükümlerinin genel işlem şartı niteliğinde bulunduğunu, muhtemel menfaatlerinin de zarara uğradığını davalının kusur olmasa işletmesini ————-ay daha işleteceğini iddia etmiştir.
Taraflar arasında ——- tarihli —yıl süreli süpermarket işletme anlaşması olduğu uyuşmazlık konusu değildir.
Uyuşmazlık anlaşmaya aykırı davranış bulunup bulunmadığı, davalının asli yükümlülüklerini yerine getirip getirmediği, anlaşma hükümlerinin genel işlem şartı niteliğinde olup olmadığın ilişkindir.
——– tarihli raporda davacı tarafından talep edilebilecek maddi tazminat hesabına dayanak teşkil edecek bilgi ve belge olmadığından hesaplama yapılmadığını, davacı tarafından ticari defter ve belgeler sunulmadığından dosyada yer alan hesap tablolarının teyit edilmediği, bu nedenle maddi tazminat hesabının yapılamadığını bildirmiştir.
——-tarihli raporda davacı tarafça uyuşmazlık çözümü için gerekli olan satışlar, satış maliyetleri ve stoklar ile ilgili belgelerin ibraz edilmediğini, davacının iddiasına dayanak sadece —— yılının ilk ve son ——- aylık dönemlerindeki satış tutarlarının seyrine ve ilk altı aylık dönemde ortalama karlılık oranlarına atıfta bulunulduğu, davalı tarafından ibraz edilen defterler ve yardımcı hesap dökümleriyle bu iddiaların tespit edilemediğini, sunulan kayıtların iddia edilen ve tutarı belirsiz bulunan zararın varlığına ve miktarına dayanak olamayacağını tespit etmişlerdir.
Davacının iddialarının dayanağı olarak ticari defterlerini sunmadığı gibi alınan bilirkişi raporlarında belirtildiği üzere iddialarının davalının defterleriyle kanıtlanmasının da mümkün olmadığı sunulan kayıtların iddia edilen zararın varlığına ve miktarına dayanak olabilecek verilere sahip olmadığı anlaşılmakla ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:(Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere)
1-İspatlanamayan davanın REDDİNE ,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 44,40 TL karar ve ilam harcından 34,20 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 10,20 TL karar harcının davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı ile davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/09/2019