Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1108 E. 2018/131 K. 15.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2014/1108
KARAR NO : 2018/131

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/09/2014
KARAR TARİHİ : 15/02/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin 17/09/2017 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili olan davacı şirket ile davalı arasında ( gazlı ve gazsız ürün- miktar ) Bayilik Bölgesi Direkt Satış Noktası Sözlemesi akdedildiğini, müvekkili olan davacı şirketin akdedilen sözleşme hükümlerine riayet ettiğini ve anılan sözleşme ile üstlendiği tüm edimlerini eksiksiz olarak yerine getirdiğini, müvekkili şirketin tüm edimlerini yerine getirken davalının da basiretli bir tacir gibi hareket ederek sözleşmedeki taahhütlerini yerine getireceğini ve sözleşmeye bağlı kalacağını düşündüğünü, ancak davalının kendi üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğini, sözleşme ile kabul ve taahhüt ettiği yükümlülüklerine aykırı davrandığını ve basiretli bir tacir gibi hareket etmeyerek sözleşmeyi haksız nedenlerle feshetme yoluna gittiğini, davalı şirket vekili tarafından keşide edilen Kadıköy —Noterliğinin 16/04/2013 tarih ve —- yevmiye nolu ihtarnamesinde, müvekkil şirketin sözleşme ile taahhüt ettiği tüm edimlerini eksiksiz olarak ifa etmesine rağmen iskontolu ürünlerin teslim edilmediği , teslimatta olumsuz davranışlarla karşılaşıldığı ve ürünleri liste fiyatlarının üzerinde olduğu gibi soyut ifadelerle mesnetsiz ve tamamen haksız iddialar öne sürdüğünü, davalı tarafından iş bu ihtarın müvekkil şirketine tebliğinin hemen akabinde Kadıköy —-Noterliğinin — yevmiye nolu ihtarnamesini keşide ederek taraflar arasında münakit ( gazlı ve gazsız ürün- miktar ) Bayilik Bölgesi Direkt Satış Noktası sözleşmesi ve ekleri mahiyetindeki protokol hükümlerini feshettiğini bildirdiğini, davalının çeşitli zamanlarda müvekkiline olan borçlarını zamanında ödememesi gibi haksız bir durum söz konusu iken tamamen iyi niyet ve dürüstlük kuralına aykırı olarak keşide ettiği mezkur ihtarnamelerin ve içeriğindeki mesnetsiz iddiaların müvekkil şirket tarafından kabul edilebilir hiçbir yanı bulunmadığını, hiçbir haklı neden olmaksızın sözleşmenin davalı tarafından feshedilmesi sebebi ile sözleşme hükümlerine uygun olarak davalıya ödenen tüm yatırımların iadesi istemli Kadıköy—- Noterliğinin 13/05/2013 tarih —- yevmiye nolu ihtarnamesinin müvekkil tarafından davalıya keşide edildiğini, anılan bu ihtarnamede haksız fesih ile sözleşme hükümleri uyarınca kendiliğinden muaccel olmuş, dava konusu alacakların da karşı taraftan talep edildiğini, davalının müvekkili şirketten sürekli ve düzenli ürün alımı ve 20.000 koli ürün alımı taahhüdüne aykırı tutumunun sözleşmenin ilgili maddelerine açıkca aykırılık teşkil ettiğini, ayrıca davalının ihtarnamelerinde davalı tarafından yapılan fesih bildiriminde belirttiği iddiaların hiçbir mesnedi bulunmadığından haksız olarak yapılan feshin müvekkil şirkete sözleşmeyi ihtara veya herhangi bir merasime gerek kalmadan tek yanlı olarak sözleşme ile kararlaştırılan ve davalıya % 100 iskontolu olarak verilen ürünlerin rayiç bedelleri toplamının, ayrıca davalıya uygulanan iskontolu ürün bedellerinin , fatura mukabilinde ödenen ciro primi ve cezai şart tutarının talep edilme hakkı verdiğini, zira sözleşme ile davalıya ödenen yatırımların ve cezai şart bedelinin ödenmesi için uyarıda bulunması , önel tanıması veya başkaca bir merasim uygulanması gerekmeksizin müvekkili şirketin söz konusu yatırımları talep edebileceğinin sözleşme genel ve özel hükümlerinde açıkca hüküm altına alındığını, tarafların akdedilen sözleşmenin 15. maddesi gereği taraflar arasında geçerli bir delil sözleşmesi mevcut olduğunu, sözleşme gereği tüm uyuşmazlıklarda ve uyuşmazlıkların halli sırasında sadece müvekkil şirketin ticari defter ve kayıtlarının kesin delil teşkil edeceğinin kararlaştırıldığını, taraflar arasında kararlaştırılan bu hükmün HMK gereği geçerli bir delil sözleşmesi niteliğinde olup uyuşmazlığın çözümünde müvekkil şirketin ticari defter ve kayıtların kesin delil olarak kabulünü ve hükme esas alınmasını gerektiğini, davalının sözleşmeye aykırılık teşkil eden davaranışları ve hiçbir haklı neden olmaksızın kötü niyetli olarak yaptığı fesih neticesinde , sözleşmede kararlaştırılan iskontolu ürünlerin rayiç bedelleri, iskonto bedelleri , fatura mukabilinde ödenen ciro pirimi ve cezai şart bedellerinin müvekkiline ödenmesi lüzumunun ortaya çıktığını, sözleşmenin haksız olarak davalı yanca feshi sebebiyle davalı şirket tarafından iş bu davada gündeme getirilen alacaklarının ödenmemesi üzerine bu davayı açtıklarını , fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, fatura mukabilinde davalıya ödenen ciro primi alacakları olan 4.800, 73 TL nin 3.499,00 TL kısmının, sözleşme özel hükümleri uyarınca davalıya %100 iskontolu olarak verilen ürünlerin rayiç bedelleri toplamı olan 134.421,64 TL.nin 97.963,00TL kısmının, sözleşme özel hükümleri uyarınca davalıya uygulanan iskonto bedelleri toplamı olan 28.968,80 TL.nin 21.112,00 TL kısmının, sözleşmenin 10. Maddesi gereğince kararlaştırılan cezai şart alacağı olan 10.000,00 TL.nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir
SAVUNMA: Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davacı arasında 11.06.2012 tarihli Bayilik Bölgesi Direk Satış Noktası Sözleşmesi akdedildiğini, noter kanalıyla yapmış oldukları fesih işleminin bütünüyle haklı nedenlere dayandığını, davacı şirket tarafından müvekkili şirket bünyesinde bulunan franchise alan şirketlere yapılması gereken ürünlerin sevkiyatları konusunda büyük sıkıntılar yaşandığını, müvekkili şirketin Karaköy ve Bahçeşehir şubelerine ürünlerin geç teslimi ve teslimatı yapan davacı şirket personelinin olumsuz davranışları nedeniyle ciddi problemler yaşandığını ve bu hususun müvekili şirketin şubeleri ile arasındaki ticari ilişkilerinin de zedelenmesine neden olduğunu, kendileri tarafından sözleşme ile taahhüt edilmiş olan edimlerinin gerek davacı şirket gerekse davacı şirket bünyesinde bulunan bayilikler tarafından gereği gibi ifa edilmesi için Kadıköy — Noterliğinin 16/04/2013 tarih ve —-yevmiye nolu ihtarnamesi ile davacı şirkete iş bu hususların bildirildiğini, ancak davacı şirketin hiçbir neden göstermeksizin eksik ve hatalı ifasının devam ettiğini, yaklaşık 15 gün gibi bir süre boyunca davacı şirketin iş bu ihtarname ile belirtmiş olduğu hususları düzeltmesi beklenmişse de ihtarnamelerine hiçbir cevap verilmediğini, bunun üzerine yine kendileri tarafından Kadıköy—- Noterliğinin 02/05/2013 tarih ve — yevmiye nolu ihtarnamesi ile taraflar arasında akdedilmiş olunan 11/06/2012 tarihli Bayilik Bölgesi Direk Satış Sözleşmesi ‘ nin derhal haklı nedenle fesh olunduğu hususunun ihtaren bildirildiğini, müvekkil şirketin davacı şirkete hiçbir surette borcu bulunmadığını, davacı yanın hiçbir haklı neden olmaksızın sözleşme süresi boyunca yapmış oldukları yatırımların iadesi ile fatura mukabilinde ödenen ciro primi ve cezai şart bedellerini talep etmiş olmasının hukuka aykırılık teşkil etmediğini, davacının sözleşmenin feshinde hem müspet hem de menfi zararı aynı talep edemeyeceğini, iş bu davanın tamemen davacı şirketin tekelleşmesini sağlamak amacıyla açılmış olduğunu davacı şirketin rekabet kurumuna şikayetine yönelik yasal süreç başlatıldığını, herhangi bir zarar bulunmamasına rağmen iş bu davanın açılmasındaki temel amacın davacı firmanın piyasada tekelleşmesine yönelik faaliyetleri olduğunu, iş bu süreç tamamlanana kadar davanın bekletilmesini talep ettiklerini beyanla haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli olarak ikame edildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesine talep etmiştir
İNCELEME VE GEREKÇE:
Davacı, iş bu dava ile, taraflar arasında imzalanan 11/06/2012 tarihli “Bayilik Bölgesi ve Direkt Satış Sözleşmesi”nin haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek, sözleşme kapsamında uygulanan iskonto bedellerinin, ciro priminin ve cezai şart alacağının tahsilini talep etmiştir.
Taraflar arasında geçerli olan “Bayilik Bölgesi ve Direkt Satış Sözleşmesi” ile davacı davalıya sözleşmede nitelikleri belirtilen içecekleri tedarik etmeyi, davalı ise bu ürünleri davacıdan satın alarak iş yerinde bulundurmayı, bu ürünlerin tanıtımını yapmayı, üçüncü kişilere satmayı üstlenmiştir. Sözleşme, herhangi bir süre sınırı olmaksızın 20.000 koli ürünün satılması ile kendiliğinden sona erecektir. Sözleşmenin 10. Maddesinde göre sözleşmeye aykırı davranılması durumda şirket tarafından sözleşmenin feshi halinde işletmeci tarafından cezai şart olarak 10.000,00 TL ödeneceği kararlaştırılmıştır. Sözleşmenin özel hükümlerine göre ise, davacının davalıya bir defaya mahsus olmak üzere % 100 iskontolu olarak sözleşme belirtilen ürünleri promosyon amacıyla vermesi, davalı tarafından sözleşmeye aykırı davranılması halinde davacı tarafından davalıya promosyon olarak verilen bu malların rayiç değerlerinin kıstalyevm usulüne göre KDV si ile birlikte davacıya ödenmesi kararlaştırılmıştır.
Davalı Kadıköy—– Noterliği’nin 16/04/2013 tarihli ve—- yevmiye sayılı ihtarnamesi ile ürünlerin geç teslimi, davacı şirketin personelinin davranışları, ürünlerin liste fiyatına göre verilmemesi ve promosyon ürünlerinin teslim edilmemesi nedeniyle davacıya ihtarda bulunmuştur.
Davalı Kadıköy —-. Noterliği’nin 02/05/2013 tarihli ve —- yevmiye sayılı ihtarnamesi ile ürünlerin geç teslimi ve teslimatı yapan davacı şirket personellerinin olumsuz davranışları ve ürünlerin sözleşmede belirlenen liste fiyatlarından farklı fiyatlarla verilmesi gerekçe gösterilerek sözleşmeyi feshetmiştir.
Davacı Kadıköy —- Noterliğinin 13/05/2013 tarihli —-yevmiye sayılı ihtarnamesi ile ciro primi, iskontolu ürünlerin rayiç bedelleri ve cezai şarttan kaynaklanan alacaklarının ödenmesi için ihtarda bulunmuştur.
Her ne kadar davalı sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğini ileri sürmüş ise de, feshe gerekçe olarak göstermiş olduğu olguların ispatlanamadığı, bu durumda davalının sözleşmedeki taahhütlerini yerine getirmeden sözleşmeyi haksız olarak feshettiği tespit edilmiştir.
Sözleşme davalı tarafından sözleşmedeki taahhütler tamamen yerine getirilmeksizin haksız olarak feshedildiğinden, taraflar arasında sözleşme hükümlerine göre, davalıya sağlanan iskonto, ciro primi, promosyon bedellerinin kıstalyevm uygularak, cezai şart alacağının ise tamamen ödenmesi gerekmektedir.
Bilirkişi —- tarafından yapılan hesaplamaya göre; Sözleşmenin geçerli olduğu 25/06/2012 – 07/05/2013 tarihleri arasında davacının davalıya 5425 koli ürün sattığı, davalının 20.000 adet ürün satmayı taahhüt etmesine rağmen bu taahhünü yerine getirmediği, davalının taahhüdünü % 72,88 oranında yerine getirmediği için kendisine promosyon olarak verilen ürünlerin KDV dahil bedelinin % 72,88 oranındaki kısmı olan 97.963,00 TLsını davacıya ödemesi gerektiği; Davalı tarafından düzenlenen 30/01/2013 ve 26/11/2012 tarihli iki adet faturada, ciro priminin toplam 4.800,73 TL olarak belirtildiği, kıstalyevm usulüne göre bu bedelin %72,88 oranındaki kısmına tekabül eden 3.499,00 TL.kısmının sözleşme gereğince davacıya iade edilmesinin gerektiği; Sözleşmenin geçerli olduğu süre boyunca davalının toplam 28.968,80 TL iskontodan yararlandığı, kıstalyevm usulüne göre bu miktarın 21.112,00 TL.sının davacıya iadesinin gerektiği hesaplanmış olup, rapordaki tespit ve hesaplama usulleri dosyadaki verilerle de uygun olduğundan rapor hükme esas alınmıştır.
Sözleşmenin davalı tarafından, taahhütlerinin tam olarak yerine getirilmeden haksız olarak feshedilmesi nedeniyle davacının 10.000,00 TL cezai şart alacağına hak kazandığı, sözleşmede belirlenen cezai şart alacak miktarının fahiş nitelikte olmadığı tespit edilmiştir.
Bu gerekçelerle davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM ::Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklanacağı üzere
1-Davanın KABULÜ İLE;
3.499,00 TL ciro primi alacağı, 97.963,00 TL bedelsiz verilen üründen kaynaklanan alacak, 21.112,00 TL iskonto bedeli ve 10.000,00 TL cezai şart olmak üzere toplam 132.574,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 9.056,13 TL karar ve ilam harcının, dava açılırken peşin olarak alınan 2.264,05 TL harçtan mahsubu ile bakiye 6.792,08 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 13.355,92 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 24,30 TL başvuru harcı, 2.264,05 TL peşin harç toplamı ile 2.442,20 TL ( 2.200,00 TL bilirkişi +237,85 posta gideri +3,75 vekalet harcı + 0,60 dosya masrafı ) yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından dava dosyasına yatırılan gider avansı bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından dava dosyasına yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra davacıya iadesine,
Dair gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/02/2018