Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/46 E. 2020/590 K. 20.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2013/46 Esas
KARAR NO : 2020/590
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 04/02/2013
KARAR TARİHİ : 20/10/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekilinin —– tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın —–protokol numarası ile müvekkil şirketin —- müteaddit tarihlerde sağlık hizmeti aldığını, bu hizmet bedellerinin toplamı olarak —- müvekkil şirkete ödemediğini, borçluya ——–yevmiye sayılı ihtarnamelerinin keşide edildiğini, davalı tarafın borcunu ödemediğinden dolayı ———– dosyası icra takibi başlatıldığını, davalının bu takibe itiraz ettiğini belirterek icra takibinin devamını, borçlunun % 40 dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin —- tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacı şirkete ait hastanede — yılı içinde büre tedavi gördüğünü, buna ilişkin bedelin —- nolu makbuz karşılığında —- olan ödendiğini, davacı şirketin — seneden fazla bir zaman geçtikten sonra — adet fatura tebliğ ettiğini, davacının —- senesinde verdiklerini iddia ettikleri hizmetlerin faturalarını —- rakamları üzerinden faturalandırdıklarını belirterek davanın reddini, masraf ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin—- tarihli dilekçesinde; vefat eden davalı — tarihli celsenin — nolu ara kararı gereğince vefat eden davalı ——mirasçılarına karşı davanın devam ettirilebilmesi için ———– mahkemesinin veraset ilamının dosyaya sunulduğu, davalının misaçısı olduğu tespit olunan ——-dahili davalı olarak eklenmesine ve dava dilekçesi ile tensip zaptının tebliğ edilmesini talep etmiştir.
Dahili davalılara dava dilekçesi ile tensip zaptının tebliğ edildiği görüldü.
DELİLLER:
——- sayılı icra dosya aslının celp edildiği,
—–yazılan müzekkereye,—–
Dosya doktor bilirkişisi —-ticaret hukuku uzmanı bilirkişisi — tıp doktoru — mali müşavir bilirkişisi —— tevdi edilerek bilirkişi raporu alındığı ve mahkememiz dosyası arasına alındığı görüldü.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili için girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkin olup, İİK.’ nun 67 ve devamı maddelerine dayanmaktadır.
Davaya konu ——— sayılı takip dosyasının celp olunarak yapılan incelenmesinde ; davacı şirket tarafından davalıların mirasçısı aleyhine toplam —– alacağın haciz yoluyla tahsili için icra takibi başlatıldığı, davalının davacı şirkete herhangi bir borcu bulunmadığını belirterek itiraz ettiği, icra takibinin durduğu görülmüştür.
Tarafların tüm delilleri celp olunarak konunun teknik uzmanlık gerektirir bir alan olması nedeni ile alanında uzman doktor, adli tıp uzmanı ve mali müşavir bilirkişilerden birden fazla rapor alınmış olup dosya kapsamındaki tüm raporlar incelendiğinde dosyada mübrez ——tarihli rapor denetime elverişli bulunarak mahkememizce iştirak edilmiş ve hükme esas alınmıştır.
Öyle ki davacının sahibi olduğu hastane işletmesinde davalıların mirasçısı —– bir çok tedavi gördüğü, tedaviler neticesinde davacı tarafça faturalar keşide edildiği davalı tarafça ise toplamda —–ödeme yapıldığının iddia edildiği görülmüş olup uygulanan tedavilerin içeriğine dair herhangi bir ihtilaf dosya kapsamındaki beyanlardan tespit edilememiştir. Taraflar arasındaki temel ihtilaf uygulanan tedavilerin tıbbi prosedüre uygunluğu, bu tedaviler neticesinde keşide edilen faturaların içeriğinin piyasa koşullarına göre kadri marufundan olup olmadığı ve davalı tarafça yapılan bir ödeme var ise bu ödemelerin yeterli olup olmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır. Bu noktada dosyadaki tüm doktor bilirkişi raporlarının incelenmesi ile müteveffanın geçirdiği trafik kazası nedeni ile yatırıldığı hastanede durumunun ciddi olduğu ve uygulanan tedavilerin tıbba uygun olduğu mütalaa olunmuş, diğer yandan davacının özel bir hastane olması nedeni ile fiyat politikasını serbestçe belirleyebileceği diğer yandan ise yapılan fiyatlandırmaların —- uygun olduğu da mütalaa olunmuştur. Buna ek olarak davalıların iddia ettikleri üzere davacı tarafa toplamda ——ödeme yapıldığı hususu dosyaya sunulan makbuz ile sabit olup bunun haricinde herhangi bir ödeme iddiası ya da belgesi bulunmamaktadır. Bu hususa ek olarak davacı tarafça bu ödemeye dair müteveffanın önceki tedavilerine binaen yapılan ödemeler olduğu iddia edilmiş fakat önceki tarihli tedavilere dair dosyaya herhangi bir delil sunulmaması nedeni ile yapılan ödemenin takibe konu faturalar nedeni ile gerçekleştirildiğinin kabulü gerekmiştir. Tüm açıklamaları toplamak gerekirse davacının takibe konu ettiği faturaların toplam bedeli kadar alacaklı olduğu fakat davalı tarafça yapılan ödemenin mahsubu sonucunda davacının alacaklı olduğu miktar —– olarak tespit edilmiştir.
Faiz hususunda ise; dava tarihinin —- olduğu, HMK’nın yürürlük tarihinin ise —– bu nedenle dava açıldığında asliye hukuk mahkemeleri ile asliye ticaret mahkemeleri arasında iş bölümü ayrımının bulunduğu bu nedenle mahkememizce işbu davanın görülmeye devam ettiği, fakat eldeki davanın hem mutlak hem nispi yönden bir ticari dava olmadığı ayrıca alacağın da tarafların hukuki durumu gözetildiğinde ticari bir alacak niteliğinde olmadığı göz önünde bulundurulduğunda davacının talep ettiği alacak miktarına ancak yasal faiz uygulanabileceği görülmüştür. Bu nedenle takip öncesi işlemiş faiz hususunda mahkememizce gerekli hesaplamalar yapılmış olup toplam —— olarak tespit edilmiştir. Ayrıca takipten sonraki dönem için de değişmiş ve değişecek oranlarda yasal faiz uygulanması gerekmektedir.
Son olarak yapılan incelemede dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan kanun hükmünde icra inkar tazminatı %40’tan aşağı olmayacak şekilde düzenlenmiş olup davacı tarafça da bu miktarda talepte bulunulmuştur ve bu talebin ise kabulü gerekmiştir.
İzah olunan gerekçeler ile davacının davasının kısmen kabulü ile—–sayılı takibine yapılan itirazın —–asıl alacak —– işlemiş faiz olmak üzere toplamda —– üzerinden iptaline, davacı lehine hükmedilen asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişmiş ve değişecek oranlarda yasal faiz uygulanmasına, davacı lehine hükmedilen tutarın %40 ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:(Gerekçesi kararda açıklandığı üzere)
Davanın kısmen kabulü ile;
1—– sayılı takibine yapılan itirazın — asıl alacak —- işlemiş faiz olmak üzere toplam 166.798,48 TL üzerinden iptaline,
2-Davacı lehine hükmedilen asıl alacağın takip tarihinden tahsil tarihine kadar değişmiş ve değişecek oranlarda yasal faiz uygulanmasına,
3-Davacı lehine hükmedilen 166.798,48 TL nin % 40 ı oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı vekili tarafından yapılan 15,60 TL başvurma harcı, 1.674,10 TL peşin harç, 2,50 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 1.692,20 TL harç gideri, tebligat, müzekkere ve bilirkişi masrafı olarak toplam 3.018,70 TL masrafı olmak üzere toplam 4.710,90 TL yargılama giderinden kabul edilen kısma isabet eden 3.957,15 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 19.795,86 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 4.522,35 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Alınması gereken 11.394,00 TL karar ve ilam harcından peşin ve tamamlama harcı ile ödenen 1.674,10 TL harcın mahsubu ile bakiye 9.719,90 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına
8-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.. 20/10/2020