Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/439 E. 2018/19 K. 12.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İstanbul Anadolu
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2013/439 Esas
KARAR NO : 2018/19

DAVA : Kooperatif Üyeliğinin Tespiti
DAVA TARİHİ : 07/05/2008
KARAR TARİHİ : 12/01/2018

Mahkememizde görülmekte olan Kooperatif davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili 07/05/2008 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı kooperatife yönetim kurulunun 02/02/2003 tarih ve 67 nolu kararıyla ortak olduğunu, kendisine H Blok 5 nolu daire yönetim kurulunca tahsis edildiğini, müvekkilinin davalı kooperatife çeşitli tarihler arasında H Blok 5 nolu daire için 26.000 YTL aidat ve ara ödemesi yaptığını, müvekkilinin 07/11/2003 yılında yapılan genel kurul toplantısında yönetim kurulunun yedek listesinin 3.sırasında seçildiğini, 21/02/2004-02/08/2005 ve 21/09/2005 tarihlerinde yapılan genel kurul toplantılarına katıldığını, davalının müvekkilini 2006 ve 2007 yıllarında yapmış olduğu hiç bir genel kurul toplantısına çağırmadıklarını, davalı kooperatif yetkilileri genel kurul toplantılarının yapılacağı sırada işine geldiği gibi hazirun cetveli yaparak istediklerini toplantıya aldıklarını, istemediklerini ise almadıklarını, sorduklarında kendilerinin üye olmadıklarını kendi defterlerinde isimlerinin olmadıklarını, ortaklarının kabul etmediklerini belirterek müvekkilinin kooperatif kayıtları üzerinde kooperatife ortak olduğunun tespitine, H Blok 5 nolu dairenin müvekkilinin adına tespiti, şayet daire verilmediği takdirde Kooperatife ödemiş olduğu 26.000 YTL tutarında aidat ve ara ödemenin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili 10/07/2008 tarihli cevap dilekçesinde özetle; ortaklığın tescili ve yapılan ödemenin karar altına alınması taleplerinin aynı davada yer almasının hukuken mümkün olmadığını, bu konu da öncelikle ortaklığın tespiti talebi incelemesi gerektiği için ödemelerin tespitine ilişkin talebin reddi ve ayrılması gerektiğini, davacının müvekkili kooperatif üyesi oldukları yönündeki iddiaları gerçek dışı olduğunu, hiçbir üyelik ilişkileri bulunmadığını, kooperatifin üyeliğini gösterir Kadıköy — ATM nin— D.İŞ.sayılı üye tespit dosyası ile sabit olduğunu, davacının ödeme yaptıkları iddiası gerçek dışı olduğunu, hiç bir ödeme belgesinin kendilerine tebliğ edilmediği, davacının müvekkili kooperatifinin eski yöneticisi olan ve kooperatifi 1999 tarihi itibariyle 500 milyar zarara uğratan — isimli kişinin oğlu olduğunu, —in 2004 yılında görevden alındığını, kooperatifi zarara uğrattığını, zimmet, sahte belge düzenlemek vs.suçlaması ile bir çok dava açıldığını, bir çok davada yargılandığını, huzurdaki davada olduğu gibi aynı zaman diliminde kooperatife karşı — tarafından —in akrabaları tarafından veya onun yönlendirmesi ile kooperatifçe hiç tanınmayan kişiler tarafından kampanya halinde üyelik tespit davaları açıldığını, açılmaya da devam ettiğini, huzurdaki davanın aynı kampanyanın ürünü olduğu belirterek davacının davası reddi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
HMK nın 316.maddesinde basit yargılama usulü düzenlenmiş, HMK 320/4 maddesinde “basit yargılama usulüne tabi davalarda, işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olan dosya, yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılırsa dava açılmamış sayılır” hükmü düzenlenmiştir.
Yine 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun Davaların niteliği ve muhakeme usulü başlıklı 99.maddesinde ” Bu kanunda düzenlenen hususlardan doğan hukuk davaları, tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın ticari dava sayılır.
Bu davalarda basit muhakeme usulü uygulanır.” şeklinde düzenleme mevcuttur.
Özel kanun olan 1163 sayılı yasadaki bu düzenleme dikkate alınarak yapıulan değerlendirmede ; davanın 03/02/2009 tarihinde ilk kez işlemden kaldırıldığı, davacı tarafça yenilendikten sonra 17/06/2014 tarihli celsede yeniden takipsiz bırakıldığı anlaşılmıştır.
HMK’nın 320/4 maddesi uyarınca basit yargılama usulüne tabi davalarda işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olan dosya yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılırsa davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinden davanın iki kez işlemden kaldırılması nedeniyle aşağıdaki şekilde davanın açılmamş sayılmasına dair karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK 316 ve 1163 sayılı yasanın 99 maddesi gereği dava basıt yargılama usulüne tabi olup, dosyanın 03/02/2009 ve 17/06/2014 tarihli celselerde müracata bırakıldığı, HMK 320/son maddesi gereğince basit yargılama usulüne tabi davalarda işlemden kaldırılmasına karar verilmiş dosyanın yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılırsa davanın açılmamış sayılacağına karar verileceğine dair hüküm göz önüne alındığında davanın açılmamaşı sayılmasına,
2-Davacı tarafça yapılmış yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
3-Davacı tarafça yatırılmış gider avansının sarfı yapılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Alınması gereken 35,90 TL red karar ve ilam harcından peşin yatırılan 14,00 TL mahsubu ile bakiye 21,90 TL nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/01/2018