Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/35 E. 2020/901 K. 16.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ –

ESAS NO : 2013/35 Esas
KARAR NO : 2020/901

KARAR TARİHİ : 16/12/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat, Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili —— tarihinde yaklaşık yaklaşık ————— sayılı araç ile davalılardan ——— plakalı aracın karıştığını.——— plakalı——— geçiş istikametinde yeni başlayan yağmur ile beraber zeminin ıslak ve kaygan olması sebebi ile aracının lastiklerinin kayması nedeni ile direksiyon hakimiyetini kaybeden müvekkilinin ancak bariyerlere çarpmak sureti ile durabildiğini, davacının henüz aracında olduğu sırada ——— plakalı aıacı ile müvekkilinin duran aracının sağ arka tarafına kendi aracının sol ön tarafı ile çarptığını, ardından müvekkilinin aracılı içinden her nasılsa çıkarıldığını ve —– şekilde en sol şeritte yere yatırıldığını, bu sırada polislerin olay yerine geldiklerini ve güvenlik sağlamak amacıyla — araçlara yönlendirme yaparak trafiği durdurmaya çalıştıklarını ancak daivalı —— sevk ve idaresindeki ——- plakalı aracın güvenlik tarafından tüm önlemelerin alınmış olmasına ve sol şeritte geçişin tamamen kapatılmış olmasına karşın polisin dur işaretine uymayarak, emniyet mensubu kişilerin hayatına kastederek hızlı bir şekilde sol şeride giren ——- plakalı aracın yerde —- müvekkilinin üzerinden geçtiğini ve araç altına alaıak 30 metre sürüklediğini, acil servis ekiplerince ——–sağlık personeli çalışanı olması sebebi ile şevkinin yapıldığını, müvekkilinin 2 aydan fazla bir süre hastanede yatmak zorunda kaldığını, tabılrcu olduktan sonra fizik tedavi ve rehabilitasyon nedeni ile 6 ay boyunca tedavisinin devam ettiğini, müvekkilinin maddi ve manevi olarak zarar gördüğü ui. tedavi giderlerinin 70.000,00 TL hastane faturası ve daha sonrasında devam eden fizik tedavi faturaları ve faturası olan 6.500,00 TL lik giderler ve tedavi giderleri ile oluşan ulaşım masrafları 4.000,00 TL olduğunu, toplam 9 ay kadar çalışamaması ve iş bulamaması nedeni ile yoksun kaldığı kazanç kaybının 45.000,00 TL olduğunu, ayrıca soi —- Parmaklarının 16 aydır devam eden tedavisine rağmen henüz kısmen kullanabildiğini, doktorluk mesleği için bu durumun kendisini zorladığını ve tekrar ameliyat ve fizik tedavisinin gerektiğini, 20 günlük yoğun bakım süresinde de çok —– acılar çektiğini ve ölüm kalım savaşı verdiğini belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL hastane faturası, 1.000.00 TL fizik tedavi giderleri. 1.000.00 TL tedavi nedeniyle oluşan yol masrafları, 2.000,00 TL çalışamadığı süre boyunca kazanç kaybı olmak üzere toplam şimdifik 5.000,00′ TL maddi, 15.000,00 TL manevi tazminatın (ara karar gereği———– tarihli dilekçede belirtildiği üzerc) kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen Dava İstanbul Anadolu —- tarihli dava dilekçesinde özetle; —– tarihinde meydana gelen kaza nedeni ile hasar tutarı ve değer kaybı zararının oluştuğunu, müvekkilinin aracında 03.03.2007 tarihinde maddi zarara uğramasına neden olan davalıların işbu zarardan müşterek ve müteselsil sorumluluklarının bulunduğunu, yapılan ve müvekkili tararından karşılanan tamir- hasar tutarları için düzenlenen belgelerdi de görüleceği üzere araçtaki maddi zararın;—- tazminat ve 1.000.00 TL değer kaybının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı——-aracın müvekkil şirket nezdinde——– olduğunu, manevi tazminat ve mahrum kalınan kar taleplerinin genel şartlarda teminat dışı bırakıldığını, müvekkil sigorta şirketinin davacının maddi zararlarından sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limitleri dahilinde sorumluluğunun bulunduğunu, davacının herhangi bir sigorta kurumuna bağlı olup olmadığının araştırılarak, Kurum tarafından yapılan rücuya tabi bir geçici iş göremezlik ve maluliyet tazminatı ödemesi olması halinde talep edebileceği zarardan tenzilinin gerektiğini, davacının 03.03.2007 tarihinde geçirmiş olduğu kaza sonucu tüm tedavi sürelerinin ve belgelerinin/faturaların davacı tarafından sayın mahkemeye ibraz edilmesi gerektiğini, ayrıca bu tedavilerin KTK.’ nın m.8/b.4-4-l hükmü uyarınca “Özel hastanede yapılan kaza sonrası acil tedaviler” bakımından —— tarifesine uygun olup olmadığının da bilirkişi raporu ile tespitinin gerektiğini, ancak kabul anlamına gelmemek kaydı ile uygulanabilecek faizin dava tarihinden itibaren yasal faiz olabileceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ——-. vekilinin cevap dilekçesinde özetle; trafik kabası tespit tutanağı ve bilirkişi raporunda da anlaşılacağı üzere davacının ——- alkollü vaziyette aracı ile seyir halinde iken, havanın yağışlı ve zeminin kaygan olması—- uyulması gereken hız sınırlarının tabelalarla gösterilmiş olmasına karşın yüksek süratle seyri sırasında direksiyot hakimiyetini kaybederek bariyerleıc çarpması ve köprü üzerinde orta şeritte durması ile aynı istikametten ——. sol şeritte seyretmekte olan davalı müvekkil sigorta şirketi tarafından—— sigortası ile sigortalı olan ——– davacının aracına çarpmamak için aniden aracının önünde sol şeride geçen üçüncü bir araca çarpmamak için mecburen aracını davacının bulunduğu orta şerite kaydırdığı ve bu seferde davacının aracının sağ arka tarafına kendi aracının sol ön köşesi ile çarptığını, sigortalı araç sürücüsünün —- aracını park ederek davacının park halindeki aracının yanına gjldiğini. ancak polisin ihbar üzerine olay yerine gelen ekipler tarafından ———– sol şeritten gelenlerin sol şerit üzerinde yatmakla olan davacı için orta ve sağ şeride araçların yönlendirilmesi yapılması sırasında davalı ——- olarak aracını şevki sırasında polisin tüm ikazlarına rağmen sol şdritte yerde yatmakla olan davacının üzerinden geçmesi ve altına alarak sürüklemesi şeklinde meydana gelen tfafik kazasında öncelikle davacının davalı sigortalı araç sürücüsü ——- tarafından, kendi araicma çarpıldığı anca, aracının içinde bulunduğunu kanıtlaması gerektiğini, buna ek olarak sigortalı araç sürücüsünün kendisine çarpması neticesinde yani sırf bu çarpmanın etkisi ile bedenen zarar gördüğünün de ispata muhtaç olduğunu, davacının bedeninde meydana gelen zararın diğer araç sürücüsünün yerde yatarken üzerinden geçmesi ile meydana geldiğinin açık okluğunu, kabul anlamına gelmemek kaydı ile bedensel zararının ne boyutta olduğunın belirlenmesi gerektiğini ve sorumluluklarının sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limitleri ile sınırlı olacağını, öncelikle kusur durumunun tespitinin gerektiğini ve davacının ————- seyir halinde olması nedeni ile, davacının ağır kusuru ile ve davalı diğer araç sürücüsünün ağır kusurları neticesinde kazanın meydana geldiğinin belirlenmesi gerektiğini, ayrıca manevi tazminat taleplerinin teminat dışı oliuğıınu, davaya konu kazada sigortalı araç sürücüsünü davacının yaralanmasında kusurunun bulunmadığının kabulü ile sorumluluklarından söz edilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı—— cevap dilekçesinde, Özetle; huzurdaki davada davacının müvekkil sigorta şirketi nezdinde sağlık sigortalısı oldııgu bahisle, —– tarihinde geçirdiği lrafik kazası yaralanması neticesinde yapmış olduğu tedavi masraflarının müvekkil sigorta şirketi tarafından ödenmediği iddiasıyla maddi tazminatın tahsilinin talep edildiğini, davacının müvekkilce keşide edilen ——– kazada ——— kaldırıldığı ve burada tedavi gördüğü ancak yapılan tüm masrafların kendisi tarafından karşılandığını belir tiği bu tazminat tutarlarının davacı sigortalının kaza sırasında aşırı derecede alkollü olması sebebiyle red edildiğini, — tarihli — tarafırtdan düzenlenen raporda kaza sırasında —- olduğu ve kazanın münhasıran alkollün etkisi ile gerçekleştiğini, sigortalının aşırı alkollü olması ve sürati ile direksiyon hakimiyetini kaybettiği ve bariyerlere- refüjlere çarparak durabildiği,— şekilde cereyan ettiğini, sonrasında davacının henüz aracın içindeyken sürücüsünün —– plakalı aracın sigortalının içinde bulunduğu araca arkadan çarptığını, ikinci kaza sonrası sigortalının araç dışında yerde yatar vaziyette iken ———- bir başka sürücü ———- aracı ile yerde yatar halde Olayın davacının üzerinden geçmesi vc araç altına alarak sürüklemesi şeklinde 3. Kazanın meydana geldiğini, olayın ilk meydana geliş şeklinden de açıkça anlaşılacağı üzere davacının kendi başına, başka hiçbir aracın iştiraki olmaksızın münhasıran alkolün etkisi ile gerçekleştiğini, ———- başlıklı 12. Maddesinin (L) bendinde: ‘”Alkol, eroin, morfin, uyarıcı veya henürlii uyuşturucu bağımlılığının tedavisi —– bunların kullanımı sonucu oluşan zehirlenme ve hastalıklar ile bunların herhangi birisinin bünyelerinde mevcut olduğu tespit edilen sigortalının geçirdiği hastalık, kaza veya yaralanmaya ait tam, tedavi, kontrol ve ———— kapsamında kaldığını, ayrıca kabul manasına gelmemek kaydı ile sigortalının yapılan tüm harcamaları ve gereken tüm belgeleri kendilerine ibraz ettikleri tarihten itibaren 8 işgünü bilim tarihinden itibaren temerrüdün başlayacağını ve yasal faiz talep edilebileceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ——vekilinin cevap dilekçesinde özetle; olay tarihi ——– tarihinde davacı sürücüsünün —— kendisinin sevk ve idaresindeki ——— plakalı aracı———seyir halinde iken davacının —- olması sebebi ile direksiyon hakimiyetini kaybederek bariyerlere çarpması neticesinde davaya konu olayın meydana geldiğini müvekkilinin aynı istikamette seyretmesine karşın sol şeritte seyreden araçlara çarpmamak için —- davacının aracının arka kısmına aracının sol ön köşesi ile çarptığın ve olay yerinden———- aracını park ederek davacının yanına geldiğini, ilk olarak mevcut kazanın meydana gelmesine sebebiyet verenin davacının bizzat kendisi olduğunu, alkollü olarak ve hız sınırlarının üzerinde seyretmesi ile kendisi tek taraflı olarak öncelikle kaza yaptığını, müvekkilinin diğer araçlara çarpmak zorunda kaldığını ve meydana gelen olay —- gerekli önlemler ve uyarılar yapılarak davacının bulunduğu şerit kapatılmış olmasına karşın arkadan gelen diğer aracın — üzerinde yatan davacının üzerinden geçmesi ve aracının altına alarak sürüklemesi neticesine davacının bedensel zararının meydana geldiğini, bu nedenle müvekkilinin araca çarpması ile meydana gelen bedensel zarar arasında illiyet bağının bulunmadığını, müvekkilinin davacının aracına çarpma anında davacının araç içerisinde bulunduğu ve bu çarpmanın etkisi ile yaralanmasının mevcut olup olmadığının ispatının gerektiğini belirterek, müvekkilinin meydana gelen yaralanmalı kazada kusurunun bulunmadığını v e bu nedenle herhangi bir sorumluluğundan bahsedilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Dava ve birleşen davanın incelenmesinde asıl davanın trafik kazasına bağlı yaralanma neticesinde talep edilen maddi tazminat istemine ilişkin olduğu, birleşen davanın ise aynı kaza nedeni ile davacının aracında meydana gelen zarar nedeni ile talep edilen maddi tazminat istemine ilişkin olduğu görülmüştür.
Mahkememizce asıl dava yönünden tarafların talep ettikleri tüm deliller toplanmış olup yapılan yargılama ve inceleme neticesinde dava konusu trafik kazasının ———-plakalı araç ile seyir halindeyken ——plakalı araç ile seyir halindeyken davacının aracına çarptığı, sonrasında ise davacının araç dışında yerde yatar durumdayken davalı———- plakalı aracı ile davacının üzerinden geçmesi ile vuku bulduğu tespit edilmiştir. Bu noktada davalı ———— oldukları görülmüştür. Mahkememizce asıl dava yönünden yapılan tetkikler tarafların kusur oranlarının tespiti davacının maddi zararının tespiti ve davalıların bu maddi zarardan ne miktarda sorumlu olduklarının tespitidir.
Davacı——– gerçekleşen bu trafik kazası neticesinde hangi oranda malul olduğu hususunda— düzenlenen rapor hükme esas alınarak davacının %5 oranında malul olduğu geçici iş göremezlik süresinin ise 6 ay olacağı mütalaa edilmiştir.
Geçekleşen trafik kazasında kazaya karışan araçların kusur durumlarının değerlendirilmesi gerekmektedir. Öncelikle dosyada bir çok kusur incelemesi yapılmış olup dosyada bulunan ceza yargılamasına dair hazırlanan kusur raporu dahi her bir rapor incelenmiştir. Fakat düzenlenen kusur raporlarının her biri mahkememizce hatalı bulunmuştur. Öyle ki kazaya karışan ——– bakıldığında sürücü ——— —araç sürmektedirler. Davacı şahıs tek taraflı kaza yaptığında, kazanın meydana geldiği mahal itibariyle günün her saatinde yoğun trafik barındırmasına rağmen, nedendir ki davalılar———-dışında hiç bir sürücü kazaya karışmamıştır. Ve yine nedendir ki kazaya karışan her iki araç sürücüsü olan davalılar alkollü şekilde araç kullanmaktadırlar. ikisinin de alkollü olması ve kazaya bu şahıslar dışında hiç bir aracın neden olmaması bir bütün halinde değerlendirildiğinde davacıya kusur atfedilmesi hakkaniyete aykırıdır. Kusur takdirinin mahkemeye ait olduğu da göz önünde bulundurulduğunda mahkememizce davacının kusurunun bulunmadığı, davalıların ise (davacı tarafından kusur oranlarına göre bir tazminat talebinde bulunmaması nedeni ile) kazanın oluşumunda %100 oranında müştereken kusurlu oldukları kabul edilmiştir. Her ne kadar mahkememizce bu yönde değerlendirme yapılmışsa da, bu değerlendirmenin kurulacak olan hükme bir tesiri olmamıştır, zira davacı taraf tazminat talebini bilirkişi raporundaki kusur oranına göre harçlandırmakla mahkememizin taleple bağlılık kuralı gereği talebinden fazlasına hükmedemeyeceği gözetilerek ancak talep üzerinden hüküm kurulmuştur.
Davacı —– maddi tazminat kalemlerinin hesaplanmasında ise konunun teknik uzmanlık gerektiren bir alan olması nedeni ile dosya bir hesap uzmanı bilirkişiye tevdi edilerek 01/01/2020 tarihli bilirkişi raporu dosyaya kazandırılmış rapor kapsamında yapılan inceleme neticesinde çelişki barındırmadığı somut verilere dayandığı ve kaza tarihi gözetildiğinde —— yöntemi ile hesap yapıldığı tespit edilerek rapor denetime elverişli bulunmuş ve hükme esas alınmıştır. Neticede ise davacının kalıcı iş göremezlik zararı 211.488,65 TL geçici iş göremezlik zararı ise 19.613,46 TL olarak tespit edilmiştir. Kusur ve kurulması gereken hüküm noktasındaki yukarıdaki açıklamalarımız burada da geçerlidir.
Hükmedilecek maddi tazminata işletilecek olan faiz hususunda ise bir haksız fiil meydana gelmesi nedeni ile davalılardan sürücü olan —— yönünden kaza tarihi sigorta şirketleri yönünden ise dava tarihi baz alınmış olup ticari nitelikte bir alacak olmaması nedeni ile hükmedilecek olan alacağa yasal faiz işletilmiştir.
Her ne kadar dosyanın incelenmesinde—–üzerinden davalı olarak——- belirtildiği görülse de ne dava dilekçesinde bu sigortaya yöneltilen bir husumet bulunmadığı ne de bu davalıya yönelik birleşen bir davanın bulunmadığı yapılan inceleme ile tespit edilememekle bu sigorta şirketi yönünden mahkememizce inceleme yapılmayarak hüküm kurulmamıştır.
Manevi tazminat yönünden olayın oluş şekli davalı sürücülerin alkollü olmaları kazanın meydana gelişinde taraflara mahkemece atfedilen kusur oranları tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kazanın meydana gelişinin vehameti göz önünde bulundurulduğunda talep edilen 15.000,00 TL manevi tazminatın tamamının davalı —– alınarak davacı lehine hükmedilmesi hakkaniyet gereği uygun bulunmuş olup— manevi tazminatı teminat kapsamına almaması nedeni ile davalılar——– yönünden ise davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir. Manevi tazminatın haksız fiilden kaynaklanması nedeni ile de davacı lehine hükmedilen manevi tazminata kaza tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerekmektedir.
Birleşen dava yönünden asıl dava yönünden tarafların talep ettikleri tüm deliller toplanmış olup yapılan yargılama ve inceleme neticesinde davanın temelinin aynı trafik kazasından kaynaklandığı fakat davacısının asıl davada davalı ——- olduğu talebin ise araçta meydana gelen hasar nedeni ile maddi tazminat istemi olduğu anlaşılmıştır. Asıl dosya yönünden kusur hususunda yukarıda yaptığımız izahat neticesinde birleşen dosya yönünden dava dışı olan—— alkollü şekilde araç sürdüğü anlaşılmakla %100 oranında kusurlu olduğu ve kendi kusuruna binaen meydana gelen trafik kazasında davalılardan maddi tazminat isteyemeyeceği bu nedenle de davalılardan —- yönünden davanın ispatlanamaması nedeni ile reddine karar verilmesi gerekmiştir. Diğer davalı ——yönünden ise davalının kiraya veren sıfatı ile aracını uzun süreli olarak kiraya verdiği ve işleten sıfatını bu kaza özelinde taşımadığı anlaşılmakla bu davalı yönünden de davanın pasif husumet yokluğundan reddine dair karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi Ayrıntılı Kararda Açıklandığı Üzere ;
1-Asıl dava yönünden;
1-Maddi tazminata ilişkin davanın kabulü ile—— olmak üzere toplam —-tazminatın sigorta şirketleri yönünden teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere ve davalılar—– tarihinden , davalılar—– dava tarihi olan — tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine,
2-Manevi tazminata ilişkin davanın;
-davalılar ——yönünden reddine,
-davalılar —–yönünden kabulü ile ; 15.000,00 TL nin kaza tarihi olan 03/03/2007 tarihinden itibaren işleycek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Birleşen dava yönünden;
1-Davalı ——– yönünden davanın pasif husumet yokluğundan reddine,
2-Diğer davalılar —————- yönünden ispatlanamayan davanın reddine,
KARAR HARCI
1-Asıl dava yönünden alınması gereken 11.839,93 TL harcın davacı tarafından dava açılışı sırasında yatırılan 367,70 TL ve ıslah harcı olarak yatırılan 662,09 TL olmak üzere toplam 1.029,79 TL harçtan mahsubu ile eksik bakiye 10.810,14 TL’nin asıl davanın davalılarından tahsili ile hazineye irad kaydına,
2-Birleşen dava yönünden alınması gerekli 59,30 TL harcın davacı tarafından dava açılışı sırasında yatırılan 367,70 TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 308,40 TL’nin karar kesinleştikten sonra talep halinde birleşen davanın davasınına iadesine,
AVUKATLIK ÜCRETİ
3-Asıl davada maddi tazminat yönünden ——– tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 20.416,03 TL nispi vekalet ücretinin asıl davanın davalılarından alınarak davacılara verilmesine,
4-Asıl davada kabul edilen manevi tazminat yönünden——tarifesine göre davacılar vekili için takdir olunan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin asıl davanın davalıları——–alınarak davacılara verilmesine,
5-Birleşen dava yönünden————— tarifesine göre birleşen davanın— yararına taktir olunan — maktu vekalet ücretinin birleşen davanın davacısından alınarak birleşen davanın—– verilmesine,
6-Birleşen dava yönünden——– tarifesine göre birleşen davanın davalısı ——— yararına taktir olunan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin birleşen davanın davacısından alınarak birleşen davanın—- verilmesine,
YARGILAMA GİDERLERİ
8-Asıl davada Davacılar tarafından dava açılışı sırasında harç olarak yatırılan 1.029,79 TL’nin asıl davanın davalılarından alınarak asıl davanın davacılarına verilmesine,
9-Asıl davada davacılar tarafından sarf edilen 7.600,00 TL Bilirkişi ücreti,1.846,00TL posta ücretinin asıl davanın davalılarından alınarak davacılara verilmesine,
10-Birleşen dava yönünden davacılar tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin birleşen davanın davacıları üzerinde bırakılmasına,
11-Bakiye gider avansının karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı ,—————– vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.