Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/9 E. 2023/957 K. 05.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2023/9 ESAS
KARAR NO:2023/957
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 04.01.2023
KARAR TARİHİ: 05.12.2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı sigorta şirketine —- poliçe numarasıyla — plakalı aracın,—- tarihinde müvekkilinin sahibi bulunduğu —–plakalı araca çarpmak suretiyle zarar vermesi nedeniyle oluşan değer kaybının ödenmesi talebine ilişkin olduğunu, kaza tespit tutanağında müvekkile ait araca çarpan — plakalı araç sürücüsü ——– %100 kusurlu bulunduğunu, söz konusu hasar sebebiyle aracın tamir edilmesi ilgili servisince müvekkiline iletilmesi üzerine, müvekkili tarafından eksper raporu alındığını ve aracın tamir olduğu belirlendiğini, müvekkilinin aracında daha öncesinde tramer kaydının olmadığını, bu sebeple yapılan ödemenin aracın kazasız emsalleriyle karşılaştırıldığında oldukça düşük kaldığının görüleceğini, kaza tarihinde müvekkiline ait aracının Km’sinin 77.000 olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ve bilirkişi tarafından tespit edilecek tutar doğrultusunda ıslah etmek üzere şimdilik 1.000,00-TL değer kaybının tarafına ödenmesini, tüm bu nedenlerle; haklı davanın kabulünü, müvekkiline ait araçta meydana gelen değer kaybına ait zarar sebebiyle şimdilik 1.000,00-TL’nin sigorta şirketi yönünden sigorta limitleri aşılmamak üzere temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte, davalıdan alınmasını ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin genel müdürlük adresinin ——olduğunu, bu sebeple yetkili mahkemenin—— Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, mahkeme’ce yetkisizlik kararı verilerek dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesini, davanın görevsiz mahkemede açıldığını, bir davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde açılabilmesi için tarafların tacir olup olmamasına bakılmaksızın iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili husustan doğan bir hukuk davası olması gerektiğini, davacı tarafın aracının ticari olmadığını, hususi bir araç olduğunu, bu kapsamda görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olmadığını, Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte davanın belirsiz alacak davası şeklinde açılamayacağını, TTK 5/a. Maddesi uyarınca ticari davalardan konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmasının dava şartı olduğunu ancak işbu davada arabuluculuğa başvurulmadan dava açıldığını, dava şartının yerine getirilmediğini, arabuluculuğa başvurunun dava şartı niteliğinde olduğundan eksikliği sonradan tamamlanabilir nitelikte olmadığını, bu sebeple işbu davanın öncelikle dava şartı yokluğundan usulden reddi gerektiğini, dava konusu talebin muaccel olmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte, poliçe tanzim tarihi olan 29.06.2022 tarihi göz önünde bulundurulduğunda değer kaybı hesaplamasında genel şartlar göz önünde bulundurularak hesaplama yapılması gerektiğini, kabul anlamına gelmemek üzere bilirkişi hesaplamasının —– değer kaybı hesaplama formülü dikkate alınarak yapılması gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile müvekkili şirketin sorumluluğunun yalnızca poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, müvekkili şirketin, sigortalının ——– kaynaklanan sorumluluğundan sigortalının kusuru oranında sorumlu olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile davacının temerrüt tarihinden itibaren faiz işletme talebinin hukuka aykırı olduğunu, müvekkiline ikame edilen haksız ve mesnetsiz davayı kabul etmemek kaydıyla müvekkili şirketin faiz sorumluluğu sınırlı olduğunu, kabul anlamına gelmemek üzere; talep edilen değer kaybı bedelinin davacı tarafından ispatlanması gerektiğini ve davacının talebinin fahiş olduğunu, poliçe teminatı kapsamında ekspertiz ücreti bulunmadığını, baro pulu ve vekalet harcından müvekkil şirket sorumlu tutulamayacağını, bu giderlerin vekaleti sunan avukata ait olduğunu, tüm bu nedenlerle; davacı tarafın, müvekkil şirketin üzerine düşen tüm mali sorumluluklarını yerine getirmesine rağmen işbu davayı ikame ederken kötüniyetli olduğunu, davacının amacının haksız kazanç sağlamak ve müvekkilini zarara uğratmak olduğunu, müvekkili şirketin hukuki sorumluluğunu ifa ettiğini, bu kapsamda davanın reddedilmesini, tüm bu nedenlerle ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile; mahkeme nezdinde açılmış olan davanın öncelikle görevsizlik itirazının kabul edilerek dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesini, mahkeme aksi kanaatte ise yetki itirazları kabul edilerek yetkili mahkemeye gönderilmesini, mahkeme aksi kanaatte ise usule yönelik cevapları dikkate alınarak davanın usulden reddini, mahkeme aksi kanaatte ise esasa yönelik cevapları dikkate alınarak davanın esastan reddini, yargılama harç ve giderleri ile vekâlet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan değer kaybının tazminine yönelik maddi tazminat istemine ilişkindir.Davacı vekili; 29/09/2022 tarihinde meydana gelen kaza sonucunda aracında değer kaybı oluştuğunu beyan ederek, değer kaybının kusurlu olduğunu iddia ettiği aracın sigortacısından tahsilini dava ve talep etmiş; davalı ise öncelikle yetki itirazında bulunmuştur.6100 sayılı HMK’nın genel yetkiyi düzenleyen 6/1. maddesinde, genel yetkili mahkemenin davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu, 16. maddesinde haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesinin de yetkili olduğu, diğer taraftan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 110. maddesi ve ZMSS Genel Şartlarının C.7. maddesi ile de motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davaların sigortacının ——– veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabileceği düzenlenmiştir. Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalıya geçer.Tüm dosya kapsamına göre; davalının ——- olduğu, davacının yerleşim yerinin ve kaza yerinin —- olduğu, davacının genel ve/veya özel mahkemede dava açmadığı ve yetki hususunda seçimlik hakkın davalıya geçtiği, davalının dosyanın —- Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesini talep ettiği anlaşılmakla, yetkisizlik kararı verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur:

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davaya konu uyuşmazlığı incelemeye yetkisinin —– Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne ait olduğu anlaşıldığından MAHKEMİZİN YETKİSİZLİĞİNE,
2-Karara karşı 2 hafta süresi içinde kanun yoluna başvurulmaz ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulur ise bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye talep edenin başvurup talepte bulunması halinde dosyanın yetkili ——- Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine; süresi içerisinde talepte bulunulmazsa davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin talep edene ihtarına,
3-Kararın taraflara tebliğinin masrafının davacı tarafından yatırılan gider avansından karşılanmasına,
4-6100 Sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunu m.331/2 uyarınca yargılama giderleri konusunda görevli ve yetkili mahkemece karar verileceğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davaya yetkili mahkemece devam edilmezse ve talepte bulunulursa yargılama giderleri ile ilgili karar verileceği hususunun talep edene ihtarına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ———- Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.05.12.2023