Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/404 E. 2023/966 K. 05.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2023/404 Esas

KARAR NO:2023/966

DAVA:İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)

DAVA TARİHİ:01.06.2023

KARAR TARİHİ:05.12.2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ

:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;

Davacı ile davalı arasındaki ticari ilişki kapsamında davacı firmanın, davalının belirlediği bölgelerde ——— yaptığını, yapılan tüm işlemlerin faturalandırılarak davalı firmaya fatura edildiğini, faturaların tebliğine rağmen ödenmemesi üzerine——– sayılı dosyasında icra takibine başlandığını, açıklanan nedenlerle; fazlaya dair haklarının saklı kalması kaydıyla; davanın kabul edilerek şimdilik 483.468,16-TL üzerinden —— dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalı/borçlunun itirazının haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle hükmolunacak tutarın %20’sinden az olmamak şartıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davacı tarafın ——-belirttiği işletmelerin davalı şirkete ait olmadığını, söz konusu —–marka zincirlerine ait restoranlar dava dışı —– ait olup işbu davanın muhatabının davalı şirket olmadığını, husumete ilişkin itirazlarınınn saklı kalması kaydıyla, davacı tarafın davalı şirketten talep edebileceği ödenmemiş herhangi bir fatura alacağı bulunmadığını, davacı taraf dava dışı —– restoranlarda tadilat vb. işler yaptığı, davacı tarafın sözde alacaklı olduğu faturalara konu olan hizmetler gerektiği gibi yerine getirilmediği, ihmalkar ve özensiz davranıldığını, bu hususların dava dışı——– edindikleri bilgilerle sınırlı olduğunu, davaya konu fatura alacaklarının muhatabı konumunda bulunmayan davalı şirketin dava konusu taleplerden herhangi bir sorumluluğunun doğamayacağı aşikar olduğundan huzurdaki davanın reddini talep ettiklerini, açıklanan nedenlerle; haksız ve hukuka aykırı dava davanın esastan reddini, davacı tarafın İİK 67. Maddesi uyarınca davaya esas değerin %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmişlerdir.

İNCELEME VE GEREKÇE:

Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67 vd maddeleri gereğince iptali istemine ilişkindir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden —- sayılı icra dosyasının—– dosya içerisine alındığı, taraflara ait ticaret sicil kayıtlarının internet ortamından dosya içerisine alındığı ve tarafların —-celp edildiği anlaşılmıştır.İtirazın iptali istemine konu, —- sayılı takip dosyasının incelenmesinde; ——tarihinde başlatılan takibin alacaklısının mahkememiz dosyası davacısı, borçlusunun davalısı olduğu, takibin 483.468,16-TL üzerinden başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya —- tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun —- tarihli yetkiye, borca ve fer’ilerine itiraz dilekçesi sunduğu, —- tarihli tensiple dosyanın yetkili———- sayılı dosyasına gönderildiği, —- tarihinde düzenlenen ödeme emrinin borçluya—- tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun—- tarihli borca ve fer’ilerine yönelik itiraz dilekçeleri sundukları, —– tarihinde borca itiraz dilekçesinin davacı tarafa tebliğ edildiği, davanın 01.06.2023 tarihinde 483.468,16-TL alacak üzerinden açıldığı anlaşılmıştır.Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava şartı, mahkemenin davanın esası hakkında inceleme yapabilmesi ve esasa ilişkin bir hüküm verebilmesi için gerekli şart olarak tanımlanmaktadır. Hukuki yarar da açıkça 6100 sayılı Kanun’un 114 üncü maddesinin birinci fıkrasının (h) bendinde genel dava şartları arasında sayılmıştır. Hukuki yarar, dava ikamesiyle mahkemeye yöneltilen talebin esası hakkında incelemede bulunulabilmesi ve esasa ilişkin karar verilebilmesi için varlığı aranan olumlu bir dava şartı olarak kabul edilmektedir. Dava hakkı, Anayasa’nın 36 ncı maddesi gereğince herkese tanınmış anayasal temel bir haktır. Bununla birlikte dava hakkına sahip olmak, davada hukuki yararın varlığını göstermez. Zira bir dava şartı olarak hukuki yararın varlığını kabul etmek için davacının, mevcut hukuki durumunu değiştirecek ve iyileştirecek bir hükme ihtiyaç duyması gerekir. Davacının bu ihtiyacı kişisel, güncel ve hukuki nitelikte olmalıdır. Hukuki yararı dava şartı olarak düzenleyen 6100 sayılı Kanun’un 114 üncü maddesinin gerekçesinde de bu husus açıkça vurgulanmıştır. Eldeki davada takip ilk olarak —— sayılı dosyasında başlatılmış, daha sonra borçlu davalının yetki itirazı üzerine dosya———gönderilmiştir. Bu dosyada henüz borçluya ödeme emri tebliğ dahi edilmemişken davacı tarafça iş bu dava ikame edilmiştir. Yani davanın açıldığı tarihte henüz dava konusu icra dosyasına davalı tarafça yapılan bir itiraz söz konusu değildir. Her ne kadar dava açıldıktan sonra davalı borçlu tarafından icra dosyasına itiraz dilekçesi sunulmuş ise de, eldeki dava vaktinden önce açıldığından davacının dava açmakta hukuki yararı yoktur. Bu nedenle davanın HMK’nun 115/2 maddesi gereğince hukuki yarar yokluğundan usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın USULDEN REDDİNE;
2-Alınması gerekli karar harcı 269,85-TL’nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 5.839,09‬-TL harçtan mahsubu ile artan 5.569,24‬-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halide davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-TTK 5/A maddesi ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A fıkrası ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 3.120,00-TL arabuluculuk ücreti davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’deki esaslara göre belirlenen 17.900‬,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair karar, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluklarında karar gerekçesinin tebliğinden itibaren 2 hafta içinde———– Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olarak verildi, açıkça okundu usulen tefhim olundu. 18/12/2023