Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/292 E. 2023/386 K. 19.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2023/292 Esas
KARAR NO: 2023/386
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 17/04/2023
KARAR TARİHİ:19/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;———- tarihinde başlatılan icra takibine vaki borçlu itirazın iptalini belirterek, takibin devamına ve borçlunun %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE: Dava, İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) talebidir.
Davacı, davalıya ait tersanedeki gemilere hizmet verdiğini, davacı tarafından onaylanmış olan hakkedişlerinin karşılığında —-tarihine kadar davacıya——- olmak üzere toplam 9.040.140,01 TL’lik 10 adet fatura düzenleyip gönderdiğini, davalının ise bu faturaları kayıtlarına işlemiş ve davacıya 14.07.2022 tarihine kadar toplam 6.244.000,00 TL ödeme yaptığını ve davalının takip tarihi olan 21.07.2022 tarihi itibariyle 2.796.140,01 TL bakiye borcu kaldığını, davalının 01.07.2022 de yapmış olduğu 300.000 TL lik ödemenin o tarihe kadarki hakkedişlere ve kesilmiş olan faturalara göre çok düşük kalmış olması ve davalının sadece personel ödemelerine dahi yetmemesi nedeniyle davacı şirketin —- davalı şirketten — görüştüğünü, ——-yapılan ödemelerin personellerin maaşlarını ödemeye dahi yetmediği, davacının malzeme, makine ve teçhizat tedarikçilerine de ödeme yapması gerektiği” izah edildiğini, bu görüşmeye rağmen davalı 14.07.2022 tarihinde hakkedişlere ve kesilen faturalara göre çok cüzi bir miktar olan 150.000,00 TL ödeme yapmış, bu ödemeden sonra ise—– kez davacı şirketin muhasebecisi —- beraber davalının tersanesine giderek —- tekrar görüştüğünü, —–tekrardan “yapılan ödemelerin hakkedişlere ve faturalara göre çok yetersiz kaldığını, davacının davalının tersanesinde çalışan personellerinin ve bu tersane için malzeme, araç ve teçhizat aldığı ve kiraladığı tedarikçilere de ödemelerin yapılamadığı gibi yapılan ödemelerin kesilen faturaların —– dahi karşılamadığını, davacı şirketin bu nedenlerle çok zor durumda kaldığını, hatta bu nedenlerle davacının icra takipleri ve dava açılması gibi risklerler karşı karşıya kaldığı izah edilmiş”, davacının tüm bu iyi niyetli çabalarına rağmen davalı tarafça hiç bir çaba sarf edilmemiş ve davacıya başkaca bir ödeme yapılmadığını, 23.06.2022 tarihine kadarki hakkedişlerden ve faturalardan bakiye kalan — davalı aleyhine ———-dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı kötü niyetli olarak 01.08.2022 tarihinde borca itiraz ettiğini ve takibin durduğunu belirterek davalı borçlunun itirazının iptaline ve icra takibinin devamına, %20 ‘den az icra inkar tazminatının ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, dava şartı olması sebebiyle yargılamanın her aşamasında mahkemece resen gözetilmesi gerekir.
Mahkememizce görev husus öncelikli olarak incelenmiştir.
Burada Ticaret mahkemelerinin görevi ile ilgili bilgi vermekte fayda bulunmaktadır. Ticari dava ve ticari iş birbirinden farklı iki ayrı kavramdır. Her ticari dava ticari iş olmakla birlikte, her ticari iş ticari dava olmamaktadır. TTK’nun 5(1) maddesi uyarınca ticari davalara bakma görevi Asliye Ticaret Mahkemesine aittir. Dolayısıyla ticari iş kapsamında olmakla birlikte ticari dava sayılamayan durumlarda ticaret mahkemeleri görevli olmayacak, uyuşmazlığın niteliğine göre diğer mahkemelerin görev hususu değerlendirilecektir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesine göre bir davanın ticari dava sayılması için; uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden tacir ve her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olması yada tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesi ile ilgili olup olmamasına bakılmaksızın, TTK da veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesinin bakacağı yönünde bir düzenleme bulunması, diğer bir deyişle mutlak ticari dava olması gerekmektedir.
6102 sayılı TTK’nın 5/2. maddesi “Bir yerde asliye ticaret mahkemesi varsa, asliye hukuk mahkemesinin görevi içinde bulunan ve 4 üncü madde hükmünce ticari sayılan davalarla özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer işlere asliye ticaret mahkemesinde bakılır. Bir yerde ticaret davalarına bakan birden çok asliye ticaret mahkemesi varsa, iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde ——- Kurulunca, asliye ticaret mahkemelerinden biri veya birkaçı münhasıran bu Kanundan ve diğer kanunlardan doğan deniz ticaretine ve deniz sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilebilir” şeklinde düzenlenmiştir.
—- sayılı kararının ——- kurulup faaliyete geçirilen — yargı alanı,——- il mülki hudutları olarak belirlendiğinden, — ili mülki hudutları içerisinde bulunan — mahkemeleri bakımından da Deniz Ticaret ve Deniz Sigortaları’ndan kaynaklanan uyuşmazlıklarda —- tarafından görevlendirilen Ticaret Mahkemeleri ihtisas mahkemesi olarak görevlidir.
Somut olayda; davacı—- davalı ——- tersanedeki gemilere hizmet vermediği, davacı şirket tarafından onaylanan hakkedişlerin karşılığında 23/06/2022 tarihine kadar davacı şirkete toplamda 9.040.140,01-TL’lik fatura düzenlendiği, davacı şirkete bu faturalara ilişkin toplamda 6.244.000,00 TL ödeme yapıldığı ve davalı şirketin 2.796.140,01 TL bakiye borcu neticesinde——- sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı ve bu takibin durdurulması ile itirazın iptali davası olduğu, bu hali ile 6102 Sayılı TTK 5. Kitabında yer alan Deniz Ticareti 1352/1- me bendi uyarınca ‘Geminin yapımı ,yeniden yapımı ,onarımı ,donatılması ya da geminin niteliğinde değişikli yapılaması ‘ ilişkin olması sebebiyle Denizcilik Asliye Ticaret Mahkemesi görevlidir. ——- Görev hususu re’sen ve davanın her aşamasında incelenmesi gereken hususlardan olduğundan, davaya bakmaya mahkememiz değil ——-tarafından deniz hukukundan doğan davalara bakmak üzere görevlendirilen ——- Deniz İhtisas Mahkemesi görevli ve yetkilidir. Deniz ihtisas mahkemesi olarak ise ——-Asliye Ticaret Mahkemesi görevlendirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK m. 114 ve 115 hükümleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Görevli mahkemenin —– olması ve Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ nedeniyle HMK nun 114(1)/c maddesinin yollaması ile HMK nun 115(2) maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeni ile USULDEN REDDİNE,
2-HMK’nun 20 (1) maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde ve yasal süre içinde istem halinde dosyanın görevli ——DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ’NE (17 ATM) GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK nun 331(2) maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
4-HMK’nun 20(1) maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yasal süre içinde gönderme başvurusunun yapılmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmek üzere dosyanın ele alınmasına,
Dair; tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde— Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 19/04/2023