Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/262 E. 2023/477 K. 08.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/262 Esas
KARAR NO : 2023/477

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/11/2022
KARAR TARİHİ : 08/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkillerin murisi—–davalıdan—– ilinde faaliyet gösteren ve —–numaraya kayıtlı tescil plakasının %25’ini 20.01.2011 tarihinde 152.500,00 TL ödeyerek satın aldığını, davalının o tarihte ve halen otomotiv, taksi plakası alım satım işleriyle iştigal ettiğini, ekte sunulan kartvizitin arka yüzünde tarih, miktar ve müvekkillerinin babasının günlük hayatta kullandığı —- ismi alıcı olarak yazılı olduğunu, davalının %25’ini sattığı ticari taksi plakasını uhdesinde tutarak, hasılat kirası usulü ile çalıştırarak %25 isebet eden kira bedellerini uzuca bir zaman ödediğini ancak muris sağlığında tescil plakasındaki payını davalının çeşitli bahaneler ileri sürmesi nedeniyle alamadığını, vefatından sonrada mirasçılarına aynı bahanelerle tescil işlemi yaptırmadığını, ara ara kira sözleşmesi yenileyerek bugüne kadar gelindiğini, en son müvekkillerin taksi plakasındaki 1/4 lük hakkını inkar etme yoluna gidilmesi üzerine işbu dava açılmasına karar verildiğini, bilindiği üzere noterlikçe yapılmayan araç alım satımına ilişkin sözleşmelerin geçersiz olduğunu, geçersiz sözleşmeye dayalı olarak alınanlar sebepsiz zenginleşme kurallarına göre karşılıklı olarak geri verildiğini, plaka bedeli olarak ödenen 152.500,00 TL; Yargıtayın geçersiz sözleşmeler için uygulayageldiği tasfiye kuralı olan “denkleştirici adalet” uygulamasına göre,—— ilindeki ticari taksi plakası değeri, döviz, altın, hazine bonosu, enflasyon oranları, memur ve askari ücretlerdeki artışlardan oluşan rakamların ortalaması (sepet kuralı) baz alınarak yapılacak hesaplama ile günümüz rakamlarına uyarlanması ile iadesine karar verilmesi gerektiğini, —–ilindeki ticari taksi plakasının değerinin şuanda yaklaşık 5.400.000 TL civarında olduğunu, 1/4 ü de 1.350.000 TL civarında olduğunu, ancak bu rakam değişken olup, anlık değişme ihtimali olması, diğer baz değerleriyle alınacak ortalamanın ancak bilirkişi raporu ile belirlenecek olması nedeniyle davayı belirsiz alacak davası olarak açtıklarını, belirli olan tescil plakasının ilk alım değerini dava değeri olarak gösterdiklerini, bilirkişi raporundan sonra asıl rakamı belirleyeceklerini, davalı ile gerek şahsının, gerekse müvekkillerin yaptığı görüşmelerde “dava açsanızda birşey elde edemezsiniz, adıma birşey bulamazsınız” diyerek mallarını kaçırdığını/kaçıracağını açıkça belli ettiğini, ekte sunulan ticari plaka satış sözleşmesi ve kartvizit yazısı ile haklılıklarının yaklaşık olarak ispat edildiğini, işbu sebeple dava sonunda elde edilecek hükmün infaz kabiliyeti adına mümkünse teminatsız olarak ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ettiklerini beyanla arz ve izah olunan nedenlerle, öncelikle ihtiyati haciz kararı verilerek davalının, talep konusu alacağa yetecek miktarda menkul, gayrimenkulleri ile 3. Şahıslardaki hak ve alacaklarının uygun bir teminat karşılığı ihtiyaten haczine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak, belirsiz alacak davası olarak ele alınmak ve bilirkişi raporundan sonra belirlenen rakama artırılmak üzere şimdilik 152.500,00 TL’nin yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır.

SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın harici satış sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olduğunu, davacıların murisi, —–davalı müvekkilinin .—— trafikte adına kayıtlı —–Plaka sayılı ticari taksi plakasının %25 hissesinin bila tarihli harici Ticari Plaka Satış Sözleşmesi ile satın aldığını, davacıların murisinin Bila tarihli harici Ticari Plaka satış sözleşmesi gereğince 20.01.2011 tarihinde 152.500,00 TL satış bedelini ödendiği halde kiralarının ödenmediğini gibi satış sözleşmesi ile satın aldığı aracın noterde satışının yapılarak trafikte devrinin yapılmadığı idddiasıyla sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre ticari taksilerin dava tarihi itibariyle 1/4 değeri olarak şimdilik 152.500,00 TL nin tahsilini talep ve dava edilerek Asliye Hukuk Mahkemesine açıldığını,—–. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 25.11.2022 tarih ve —- Esas ve —–Karar sayılı kararı ile Tüketici Mahkemelerinin işbu davaya bakmaya görevli olduğu kabul edilerek görevsizlik kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, Tüketici Mahkemesinin özel bir mahkeme olduğunu ve görevlerinin 4077 Sayılı Yasadan kaynaklanan Somut olay, harici sözleşme ile ticari Plaka satışından kaynaklanmakta olduğunu, harici ticari plaka satış sözleşmesi sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığını, 2918 sayılı yasanın 20/d maddesi gereğince geçersiz olduğnu, davacının geçersiz sözleşmeye dayanarak Tüketici Mahkemesinden talepte bulunamayacağını, davanın Tüketici Mahkemesinde görülebilmesi için geçerli bir sözleşme olması gerektiğini, bu nedenle, Tüketici Yasası kapsamında değerlendirilemeyecek olan uyuşmazlığın, genel mahkemelerde görülerek çözümlenmesi gerekmekte olduğunu, Görevsizlik kararı verilerek dosyanın yetkili ve görevli —– Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesi geretiğini, meydana gelen görev uyuşmazlığının halli için dosyanın ilgili —— Bölge Hukuk Mahkemesine gönderilmesini, talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, harici ticari taksi plakası satış sözleşmesi gereğince ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesi gereğince davalıdan iadesi talebine ilişkindir.Dosyanın safahatı incelendiğinde; —– Asliye Hukuk Mahkemesinin —– Esas,—– Karar sayılı görevsizlik kararı ile—— Tüketici Mahkemelerine gönderildiği, —–. Tüketici Mahkemesine tevzi edildiği ve anılan mahkemenin—— Esas, —— Karar sayılı görevsizlik kararı ile —–Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmiş olmakla mahkememizde——Esas sayılı numarasına tevzi edilerek yeniden yargılamaya geçilmiştir.Mahkememizce yapılan yargılama ile hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, —–Vergi Dairesinden davacı/müteveffa ve davalının vergi kayıt bilgileri celp edilmiş, —— Esnaf ve Sanatkarlar Odası’ndan davacı/müteveffa ve davalının esnaf kaydı bilgileri celp edilmiş——- Ticaret Odasından davacı/müteveffa ve davalının gerçek kişi ticari işletme kaydı bilgileri celp edilmiş ve dava sonuçlandırılmıştır.
Hemen belirtmek gerekir ki; her dava açıldığı tarihteki usul ve esaslara göre belirlenir.
Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, dava şartı olması sebebiyle davanın her aşamasında mahkemece resen gözetilmesi gerekir. Mahkememizce görev husus öncelikli olarak incelenmiştir.
Burada Ticaret mahkemelerinin görevi ile ilgili bilgi vermekte fayda bulunmaktadır. Ticari dava ve ticari iş birbirinden farklı iki ayrı kavramdır. Her ticari dava ticari iş olmakla birlikte, her ticari iş ticari dava olmamaktadır. TTK’ nun 5(1) maddesi uyarınca ticari davalara bakma görevi Asliye Ticaret Mahkemesine aittir. Dolayısıyla ticari iş kapsamında olmakla birlikte ticari dava sayılamayan durumlarda ticaret mahkemeleri görevli olmayacak, uyuşmazlığın niteliğine göre diğer mahkemelerin görev hususu değerlendirilecektir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesine göre bir davanın ticari dava sayılması için; uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden tacir ve her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olması yada tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesi ile ilgili olup olmamasına bakılmaksızın, TTK da veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesinin bakacağı yönünde bir düzenleme bulunması, diğer bir deyişle mutlak ticari dava olması gerekmektedir.
Somut olayda, —–Vergi Dairesi Müdürlüğüne ve —– Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevapları dikkate alındığında davalı —–tacir olmasına rağmen uyuşmazlığa konu ticari plaka satışını gerçekleştiren taraflardan dava dışı-müteveffa ——- tacir olmadığı anlaşılmaktadır.
Eldeki dosya bakımından uyuşmazlığa konu ticari plaka satışını gerçekleştiren taraflardan dava dışı-müteveffa—–dava tarihi itibariyle tacir olmadığı sabit olduğundan —— Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevsizlik kararına katılmak mümkün değildir. Dava konusu uyuşmazlık harici ticari taksi plakası satış sözleşmesi gereğince ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesi gereğince davalıdan iadesi talebine ilişkin olup mutlak ticari dava olmadığı gibi, davacıların dava dışı-müteveffa —— mirasçısı olduğu, müteveffa—— taciz olmadığı nazara alındığında nispi ticari dava da söz konusu değildir.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının tacir olmaması, eldeki davanın mutlak ya da nispi ticari dava olmaması sebebiyle mahkememizin davaya bakmakla görevli olmadığı ve uyuşmazlığın çözüm yerinin ——Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşıldığından mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın dava şartı yokluğu yönünden usulden reddine, mahkememizce verilen kararın yasal yollara gidilmeksizin kesinleşmesi halinde mahkemeler arasında ortaya çıkan olumsuz görev uyuşmazlığının giderilerek yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın HMK ‘nun 21-(1) c. Maddesi uyarınca —–Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi Başkanlığı’na gönderilmesine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (—– BAM —- HD. —- Esas ——Karar sayılı ilamı)

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın USULDEN REDDİNE,
2-Davaya konu uyuşmazlığı incelemeye görevinin ——. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ait olduğundan MAHKEMİZİN GÖREVSİZLİĞİNE,
3—— Asliye Hukuk Mahkemesi ile mahkememiz arasında görev uyuşmazlığı çıktığından karar istinaf kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleştiğinde görev uyuşmazlığının çözümü için dosyanın —– BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ İLGİLİ HUKUK DAİRESİ’NE gönderilmesine,
4-Yargılama giderleri, vekalet ücreti ve karar ilam harcının yargı yeri belirlendikten sonra görevli mahkemece değerlendirilmesine,Dair, taraf vekillerinin ve davalı asılın yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile—– Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.