Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/257 E. 2023/682 K. 20.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/601 Esas
KARAR NO: 2023/679
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 05/08/2022
KARAR TARİHİ: 20/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketinin —– faaliyet gösteren bir firma olduğunu, davalı şirketin —- projesi için müvekkili şirketten bir adet— sistem işe beraberinde bir kısım ekipman satın aldığını, taraflar arasındaki anlaşmaya göre davalı tarafından satın alınan bu sistemin ve ekipmanların satış bedelinin 557.300,00 USD olduğunu, malın teslimi —— teslim şeklinde olacağını, ödemenin ise %20 peşin, %65 sevkiyat öncesi, kalan %15’in ise satış sonrası 5 gün içinde yapılması kararlaştırıldığını, davalı şirketin peşin ve teslimat öncesi ödemelerini kararlaştırılan oranlarda olmasa da 09/11/2017 tarihinde 100.000,00 USD, 22/06/2018 tarihinde 340.000,00 USD olarak yaptığını, satın aldığı bütün ürünlerin eksiksiz teslim edildiğini, davalı şirketin malın tesliminden sonra yapması gereken 117.000,00 USD ile yine malın tesliminden sonra ihtiyaç duyulan 3.000,00 USD tutarındaki ek bir malzemenin bedelini ödemediğini, davalı şirkete yapılan bütün müracaatlarda sonuçsuz kalındığını, bunun üzerine 120.300,00 USD alacakalarının tahsili için ———- sayılı dosyası ile takip yapıldığını ancak borçlu tarafından dosya borcuna itiraz edildiği için takibin durduğunu, alacakları davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarının gümrük beyanname dosyası, sözleşme, onaylı sipariş formları, faturalar, navlun ve taşıma belgeleri, mailler, teslim tutanakları, vergi dairesi kayıtları ile sabit olacağını, alacaklarının varlığının davalı şirketin ticari defterler ve kayıtlar üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesi ile de ortaya çıkacağını, bu nedenle davalı borçlunun borca itirazının yerinde olmadığını, haksız itirazın iptali gerektiğini, alacaklarının likitin, davalı borçlunun kötü niyetli olması nedeniyle davalının % 20 inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ettiklerini, davanın açılmasından önce taraflar arasında zorunlu arabuluculuk görüşmelerinin yapıldığını, ancak taraflar arasında bir anlaşmaya varılamadığını, dava şartı olan arabuluculuk son tutanağı ekte sunulduğunu, davalı şirketin alacaklılarının zarara uğratmak için malvarlığını her an üçüncü şahıslara devredebileceğini, bu nedenle müvekkilinin mağduriyetinin önüne geçilmesi ve ileri telafisi imkansız zararlara uğramaması için davalının malvarlığı üzerine tedbir konmasını talep ettiklerini, davalı borçlunun———- sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, davalının % 20 ‘den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, davalının menkul, gayrımenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları ve banka hesapları üzerine tedbir konmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin aleyhine açılan itirazın iptali davasında davacı tarafın Satın aldığı bütün ürünler eksiksiz teslim edilmiş olmasına rağmen davalı şirket malın tesliminden sonra yapması gereken 117.000,00 USD ile yine malın tesliminden sonra ihtiyaç duyulan 3.000,00 USD tutarındaki ek bir malzemenin bedelini ödememiştir. Davalı şirkete yapılan bütün müracaatlarda sonuçsuz kalmıştır. Bunun üzerine 120.300,00 USD alacakları olduğu” iddiasıyla işbu davayı taraflarına ikame ettiklerini, davacının davasının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, reddine karar verilmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte davacı tarafın müvekkili şirketine gönderdiği ödeme emrinde takip dayanağı belgenin mevcut olmadığını ve var olduğu iddia edilen alacağın ise asıl alacak olarak nitelendirilip takip dayanağı gösterilmediğini, ——-da vurgulandığı üzere alacaklı takip talebinde alacağının senede veya belgeye dayalı olduğunu bildirmediğini ve icra dairesine hiçbir belge vermemiş ise borçlunun ödeme emrine itirazı üzerine alacaklı takip talebinde göstermediği ve icra
dairesine vermediği bir belgeye dayanarak itirazın iptali davası açamayacağını, bu nedenle taraflarına haksız olarak ikame edilen bu davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, fazlaya dair talep, dava, tazminat, şikâyet ve sair haklarımız saklı kalmak kaydıyla, haksız açılmış olan davanın reddine, % 20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkûm edilmesine, masraf ve avukatlık ücretlerinin davalının üzerindebırakılmasına, karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:Dava, davacıya ——şirket ile davalı şirket arasında ticari satımdan kaynaklı ticari hesaba dayalı başlatılan takibe baki itirazın iptali davasıdır.Uyuşmazlık; Taraflar arasında bir ticari ilişki olup olmadığı, davalı şirketin ticari hesaptan kaynaklı bir borcunun olup olmadığı, hususlardır. Dosya içerisine hükme esas alınan 15/07/2023 tarihli bilirkişi raporu alınmıştır.Yapılan yargılama sonucu; davacı şirketin merkez adresinin—— vergi mükellefiyeti olmaması nedeniyle, ticari defter ve kayıtlarının olmadığı tespit edilmiştir. Davalı şirketin uyuşmazlık yolları olan 2018-2019-2020-2021-2022 yıllarına ilişkin ticari defter ve kayıtları incelenmiş, ticari defter ve kayıtlarının 6102 sayılı TTK’nun 64-66 maddeleri ile VUK’nuna göre açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olduğu ve bu hali ile davalı lehine delil kabiliyetinde olduğu tespit edilmiştir. Davalı şirketin ticari defterlerinde davacı —— cari hesap hareketlerinin 320 satıcılar hesabında 320.02.002 nolu cari kartta takip edildiği ve davacı şirkete 120.300 USD karşılığı olan 2.249.405,49 TL borçlu olduğu tespit edilmiştir. Davacı şirketin alacak talebinin konusu olan 17/07/2018 tarihli 557.300,00 USD tutarındaki fatura ile buna bağlı olarak oluşan 3.000,00 TL USD tutarındaki navlun ücretinden kaynaklandığı tespit edilmiştir. Dosya içerisine gelen ——– beyannamesinde ticari ilişkiye konu ürünün teslim şekline ilişkin “satıcı malları belirlenen yükleme limanında, alıcı tarafından seçilen gemide veya belirlenen şekilde ulaştırılan malları teslim eder” şeklinde teslim edildiği sabit olmuştur. Yine dosya içerisine gelen davalı ——— yılına ilişkin ——-formalarının incelenmesi ile bir adet fatura karşılığı KDV hariç 3.611.694,00 TL tutarında Alım beyanında bulunduğu tespit edilmiştir. Davalı şirkete ait uyuşmazlık yollarına ilişkin 2018-2019-2020-2021-2022 ticari defter ve kayıtlarının birbirini teyit ettiği ve usulüne uygun olarak tutulduğu, ————beyannamesi ile davaya konu malların teslim edildiğinin kayıt altına alındığı, davalı şirkete ait 2018 yılına ilişkin —– formları ile davacı şirketten bir adet fatura karşılığı ——- hariç 3.611.694,00 TL tutarında ürün alışının yapıldığının beyan edildiği ve kendi ticari defter ve kayıtlarına göre takip konusu olan 120.300 USD yani 2.249.405,49 TL borçlu olduğunun tespit edildiği anlaşılmakla, davacının talebi gibi USD üzerinden davası kabul edilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuş ve alacak likit olduğundan %20 icra inkar tazminatının kabulüne dair karar verilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
AÇILAN DAVANIN KABULÜ İLE
1———–sayılı dosyası uyarınca 120.300,00USD için takibin devamına , takip tarihinden tahsil tarihine kadar asıl alacak olan 120.300,00 USD için 3095 Sayılı Kanunun 4/a maddesi uyarınca devlet bankaları tarafından USD için 1 yıllık vadeli mevduat hesabına uygulanan en yüksek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alacak miktarı likit olduğundan %20 İcra İnkar Tazminatının KABULÜNE
3-Karar harcı 147.881,49 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 32.146,27 TL harç ile icra dosyasına yatırılan 4.889,24 TL peşin harcın mahsubu ile 110.845,98 TL eksik harcın davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 32.146,27 TL peşin harç ile icra dosyasına yatırılan 4.889,27 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5- Davacı tarafından yapılan, 3.000,00-TL bilirkişi ücreti, 95,25 TL posta gideri olmak üzere toplam 3.095,25 TL’nin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. uyarınca 207.242,93 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine
8-Davacı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak taraf vekillerinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ———Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/09/2023