Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/118 E. 2023/883 K. 10.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2023/118 Esas
KARAR NO :2023/883 Karar
DAVA :Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 10/01/2014
KARAR TARİHİ: 08/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

Davacı vekili tarafından ibraz edilen dava dilekçesinde

Müvekkili ile davalı şirket arasında —– arazisi içinde bulunan ——–işinin yapımı konusunda 07.02.2013 tarihinde yazılı anlaşma yapıldığını, sözleşmenin belli bir oranda gerçekleştirildikten sonra davalı tarafından tek taraflı olarak haksız şekilde fesih edildiğini, feshin kendileri tarafından kabul edilmediğini, sözleşmenin haksız feshi sebebiyle davalıdan alacağı ve kar mahrumiyetinin olduğunu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın; derelerin ıslahı işi için yapılan “ön projelendirme, izinlerin alınması, yapım” sürecini kapsayan çalışmanın, yoksun kalınan kâr bedelinin ödenip ödenmeyeceği ile, tek taraflı feshin haklı olup olmadığında düğümlendiğini, sözleşmenin 48. maddesinde feshin düzenlendiğini, ancak bu maddede işverene tek taraflı fesih hakkı verilmediğini, davalının “tek taraflı fesihte haklı olduklarını, bu nedenle ödeme yapmayacaklarını” bildirdiklerini, yapılan imalatlar için de herhangi bir ödeme yapılmadığını, müvekkilinin bu işlerin yapılabilmesi için bu işe özgü 234.000,00 € karşılığı, 640.000,00 TL tutarında özel iş makineleri aldığını, sözleşmenin haksızca fesih edildiğini, müvekkilinin davalı tarafça iş kapsamında verilen vekaletnamelerle vekil sıfatı ile ilgili dairelerde iş kapsamında proje yapılması ve gerekli izinlerin alınması çalışmalarını yürüttüğünü, bu çalışmalar kapsamında muhtelif defalar toplantılar yapıldığını, işin yapımı konusunda 07.02.2013 tarihinde yapılan sözleşme uyarınca iş bedelinin 5.328.800,00 TL olduğunu, ancak her hangi bir ödemenin yapılmadığını, müvekkilinin dava dilekçesinde detayları yazılı işlerin yapılabilmesi için bu işe özgü özel iş makineleri satın aldığını, müvekkilinin belirtilen imalatlar ve işlerden dolayı alacaklı olduğunu, yine bu iş yapılmış olsa idi elde edeceği kârdan mahrum kaldığını beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; sözleşmenin haksız feshi sonucu, müvekkili şirketin sözleşme nedeniyle alacağının şimdilik 45.000,00 TL’sinin sözleşmenin haksız feshi tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, şimdilik 15.000,00 TL kâr mahrumiyetinin haksız fiilin gerçekleştiği tarihten itibaren ticari faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:

Davalı vekili cevap dilekçesinde ;

——– Alanının içerisinden geçen ——– onaylandığını, Proje onayı sonrası, dere ıslah imalatlarının yapımına yönelik olarak müvekkili şirket tarafından yapılan ihale sonucu en uygun teklif veren davacı ——–firması ile müvekkili şirket arasında 07.02.2013 tarihinde, 31.12.2013 iş bitim tarihli, 5.328.800,00 TL keşif bedelli, derenin ıslah için uygun kota getirilmesi, trapez ve kutu kesit kanal imalatları, kanal çevresi atıksu hattının menhoiler dahil yapımı ve kanal çevresinin ağaçlandırılması imalatlarını içeren sözleşmenin imzalandığını, davacı ——–tarihi itibariyle sözleşmenin ——– maddeleri uyarınca tasfiyesi ve hakedişinin tespitinin müvekkili şirket tarafından yapıldığını, davacı firmanın iş yerinin kendisine teslimi ile işe başlama tarihinden, işin idare tarafından durdurulduğu 26.04.2013 tarihine kadar davalı tarafından yapılmış olan işin (ki toplam çalışma süresinin 65 gün olduğu) sözleşme hükümleri gereğince hesaplanan hakediş tutarının KDV dahil 62,651,55 TL olduğunu, bunun dışında hiçbir hak ve alacağının bulunmadığını, müvekkili şirkete olan borçlarının düşülmesinden sonra kalan alacaklarının 1.310,98 TL olduğunu, davacı ——-dava dilekçesinde taleplerine dayanak olarak gösterdiği iddiaların da haksız ve dayanaksız olduğunu, proje çalışmaları hakkında, iddia ve taleplerinin tümüyle gerçek dışı olduğunu, davaya konu olay ve alacaklarla ilgisi olmadığını, nitekim taraflar arasındaki sözleşme tarihinin 07.02.2013 tarihi olduğunu, bu sözleşmeden önceki tarihleri içeren projelerin dava ile ilgisinin olmasının fiilen de imkansız olduğunu, ——– firmasının şantiye sahasına 2.140 metre yol yapma iddiasının haksız ve mesnetsiz olduğunu, davacı —– firmasının, bu imalatlarının yapımı süresince sadece 2 günlük —- kazıcı iş makinesi desteği sağladığını, 2 günlük —– kazıcı iş makinesi çalışma bedelinin 07.02.2013 tarihinde imzaladığı dere ıslah sözleşmesinde belirtilen birim fiyat üzerinden 650,00 TL x 2 gün =1.300,00 TL olarak tespit edildiğini ve hakedişi içerisine dahil edildiğini, şantiye için konteyner ve aydınlatma projektörleri kurulması hakkındaki iddialarının da gerçeği yansıtmadığını, mobilizasyon alanının aydınlatma projektörlerinin —– firması tarafından temin edildiğini, montajının müvekkili şirket personeli tarafından yapıldığını, işin feshi sonrası projektörlerin firma sahibi ——– tarafından alındığını, dere boyu ulaşımı için 650 metre grovak malzeme yol yapılması hakkındaki iddiaların da haksız ve dayanaksız olduğunu, projeye uygun beton dökme, kalıp, demir işçiliği yapıldığı iddiası hakkında; Uzman Ekip sözleşmesinde belirtildiği üzere, dere ıslah imalatlarında kullanılacak demir ve betonun müvekkili şirket tarafından temin edildiğini, —– tarafından yapılan kalıp, demir, beton işçilik imalatlarının projesine uygun olarak hesaplanarak —–hakedişe dahil edildiğini, davacı —- firmasının, alt taşeronu —- düştüğü ihtilaf sonucu 03.07.2013 tarihinde alacaklarının ödenmesi hususunda müvekkili şirkete başvuruda bulunduğunu, müvekkili şirketin gözetiminde iki firma arasında 25.07.2013 tarihinde fesih protokolünün imzalandığını, bu fesih sırasında her iki firma tarafından karşılıklı imzalanan 25.126,36 TL + KDV tutarlı hakediş ile de bu metrajların —— tarafından kabul edildiğinin gözüktüğünü, dilekçede ifade edilen kazı, dolgu, beton demir işçilik imalatlarının tamamının yerinde yapılan ölçümler ve 07.02.2013 tarihli sözleşme birim fiyatları ile 46.794,53 TL + KDV olarak hesaplandığını ve hakedişe bağlandığını, ——- kanalizasyon bacalarının kazılarak, ilave bacalar konularak yükseltilmesi ve yaklaşık % 8 oranında taş bere hariç dere ıslahı ve kolektör projesi tamamlanması iddiası hakkında; söz konusu imalatlarla ilgili olarak 6 atıksu bacasının çevresinin kazıldığını, sadece bir tanesinin 60 cm yükseltildiğini, sahada montajının yapılmadığını, mevcut 16 adet — —- gövdesi bulunduğunu, müvekkili şirketin bu imalat ve sahadaki malzeme karşılığı 5.000,00 TL bedelin hakedişe ilave ettiğini, sözleşme kapsamı işlere ait finansal ilerlemenin, iddia edildiği gibi % 6 olmayıp, 46.795,00 TL / 5.328.800,00 TL = 0,00878 – % 0,878 {Binde 8,78) olarak hesaplandığını, işlerin yapılabilmesi için bu işe özgü özel iş makinelerinin satın alındığı iddiası hakkında; 07.02.2013 tarihinde imzalanan Uzman Ekip Sözleşmesi kapsamındaki işlerin yapılabilmesi için makine satın alma, kiralama vs. hususların —–kendi tasarrufunda olduğunu, müvekkili şirketin bu konuda herhangi bir yönlendirmesi veya tasarrufunun bulunmadığını, iş sahasında—- tarafından bırakılan — makinesinin 04.10.2013 tarihinde ve —- tarihinde —- yetkilisi tarafından teslim alındığını, yukarıda açıklandığı üzere, 07.02.2013 tarihli sözleşme ile işi üstlenen davacı firmanın, 20.02.2013 tarihinde yer teslimi ile işe başlamasından başlayarak, 26.04.2013 tarihinde işin ——– tarafından durdurulmasına kadar toplam 65 gün faaliyet gösterdiğini, o nedenle davacının iş bu davasının ve taleplerinin haksız ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:

Dava, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin iş sahibi tarafından haksız olarak fesih edildiği gerekçesiyle hakediş bedelinden kaynaklı alacak ile sözleşme dışı yapılan imalat bedelinden kaynaklı alacak ve kar mahrumiyetlerinin tahsili talebidir.Davacının yüklenici, davalının iş sahibi sıfatıyla ———- işine ilişkin sözleşme akdedilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; TBK 470. ve devamı maddeleri uyarınca davacı yüklenicinin ediniminin sözleşmeye uygun olarak yerine getirip getirmediği, davalı iş sahibi tarafından yapılan feshin haklı olup olmadığı, davacı yüklenicinin sözleşme gereği yaptığı işin bedeli ile fazla yaptığını iddia ettiği imalat bedelini ve kar mahrumiyetinin talep edip edemeyeceği hususlarıdır.Mahkeme tarafından yapılan yargılama sonucu —–Yapılan yargılama sonucu toplanan tüm deliller, aldırılan bilirkişi kök ve ek raporu ve tüm dosya kapsamına göre;—- içinde bulunan —– mülkiyetindeki arazi içindeki ——-tarihinde yazılı anlaşma yapıldığı, sözleşme ile davalı şirketin idare nezdinde taahhüt ettiği işlerin teklif ekinde belirtilen bölümünün ilgili teknik ve idari şartnamelere uygun olarak, her türlü malzemesi, aksesuarları dahil, imalat, nakliye ve montajının yapılması işini kapsadığı, iş badelinin tam ve noksansız yapılması şartıyla —- hariç 5.328.800,00 TL olarak kararlaştırıldığı, iş için yerin davacı yükleniciye 20.02.2013 tarihnde teslim edildiği, iş bitim tarihinin 31.12.2013 tarihi olup, ancak —— tarafından davalı şirkete gönderilen 26.04.2013 tarihli yazı ile ——- derelerine ait dere ıslahı ve atıksu kolektör projeleri ile ilgili imalatların durdurulması istemi akabinde revize projesi uyarınca onay verilmiş olmakla birlikte, dere ıslahı çalışmalarına revize projeler ile binen ek yük itibariyle asıl işveren —— tarafından projenin iptali yoluna gidilmiş olması sebebiyle alt işveren konumundaki davalı tarafça davaya konu sözleşmenin feshi yoluna gidildiği, sözleşmenin feshinde bu nedenle davalının kusurlu ve haksız olduğunun kabul edilemeyeceği, davalının bu durumda, “eserin tamamlanması, işsahibi ile ilgili beklenmedik olay dolayısıyla imkânsızlaşması” kuralı çerçevesinde davacı yüklenici yaptığı işin değerini ve bu değere girmeyen giderlerini talep edebileceğinden; davacının mahrum kaldığı karı davalıdan talep edemeyeceği, ancak yaptığı imalatların bedelini talep edebileceği, yapılan imalatların bedelinin ise 297.500,00 TL olduğu tespit edildiğinden davanın imalat bedeline yönelik belirtilen bu kısmı yönünden kabulüne dair
-Açılan davanın kısmen kabulü ile;
-Davacının alacak talebinin 297.500,00-TL’nin 45.000,00-TL’sine dava tarihi olan 10/01/2014 tarihinden itibaren, 252.500,00-TL’sine ıslah tarihi olan 06/02/2018 tarihinden itibaren avans faizi uygulanmak suretiyle davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
-Kar mahrumiyeti tazminatı talebine ilişkin istemin reddine, ” dair hüküm kurulmuştur.
——-Karar sayılı ilamı ile; “Bu değerlendirme doğrultusunda, davalı iş sahibi tarafından yapılan tek taraflı feshin haksız olduğu anlaşıldığından davacı yüklenicinin davalı iş sahibinden kâr kaybı talep etme hakkı mevcut bulunmaktadır. Kapatılan ——-göre eser sözleşmesinin karşı tarafın kusuru ile feshi halinde kâr kaybının hesabında 6098 sayılı TBK’nın 408. ve 438. maddesi hükmünde öngörülen yöntemin uygulanması gerekir. Sözü edilen bu yöntem “kesinti yöntemi”dir. Kesinti yöntemine göre davacı yüklenicinin yapılmayan sözleşme konusu işlerden ötürü mahrum kaldığı kârın hesaplanabilmesi için; yapılmayan işin sözleşmesinin feshi tarihindeki bedeli saptandıktan sonra, bu bedelden yüklenicinin işi tamamlamaması nedeniyle tasarruf ettiği malzeme ve işçilik bedelleri ile genel giderleri, bu süre içinde başka bir iş bulup çalışmışsa elde ettiği kâr, başka bir iş bulmaktan kasten kaçınmışsa elde etmekten kaçındığı kâr tespit ettirilip, yapılmayan iş bedelinden çıkarmak suretiyle bulunan miktarın kâr kaybı olduğunun kabulüyle davalı arsa sahiplerinden tahsiline karar vermek gerekir. Her ne kadar mahkemece alınan 13.10.2016 tarihli kök bilirkişi heyeti raporunda kâr kaybı talebine ilişkin bir hesaplama yapılmış ise de, söz konusu hesaplama yukarıda açıklanan usule uygun bulunmamaktadır. Bu nedenle mahkemece yapılacak iş; bilirkişi kurulundan alınacak ek rapor ile yukarıda belirtildiği şekilde davacı yüklenicinin kâr kaybı alacağı hesaplattırılıp sonucuna göre karar verilmesinden ibarettir.Açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin istinaf taleplerinin kabulü ile usul ve yasaya uygun bulunmayan yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılarak yukarıda açıklanan şekilde inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.” gerekçesiyle mahkememize geri gönderilmiştir.
Yapılan yargılama sonucu; Taraflar arasında akdedilen 07.03.2013 tarihli eser sözleşmesi uyarınca davacı yüklenicinin iş bedeli olarak kabul edilen 297.500,00 TL’lik kısmın sözleşme öncesi yani 2011 yılına ilişkin olarak yapıldığı, oysa davacı şirketin kurulma tarihinin 15.06.2012 olduğu bu haliyle 2.140 metre uzunluğundaki yola asfalt kırığı kaplama malzeme döküm işinin şirketin kurulma tarihinden önce ve sözleşme tarihinden önce yapıldığı, bilirkişi teknik heyeti raporu ile tespit edildiğinden belirlenen tutar için davacı şirketin aktif husumet ehliyeti olmadığından yapılan işin bedelini istemeyeceği kanaatine varılmıştır. Davacının bir diğer talebi ise kar mahrumiyeti olduğundan dosya içerisine alınan 10.08.2023 tarihli ek rapor uyarınca TBK’nun 408 ve 438 . Maddelere göre “Kesinti Yöntemi” uyarınca yapılan hesaplama sonucu davacının talep edebileceği kar mahrumiyetinin 503.130,00 TL olduğu tespit edilmekle açılan davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE
503.130,00-TL Kar Kaybı talebinin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, Fazlaya İlişkin İstemin REDDİNE,
297.500,00-TL Alacak Talebi için Aktif Husumet Yokluğundan REDDİNE,

2- Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 34.368,81-TL karar harcına karşılık dava açılırken peşin alınan 1.024,65- TL harç ve yargılama sırasında ıslah harcı olarak yatırılan 14.867,42 TL harçtan mahsubu ile bakiye 18.476,74-TL harcın davalıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
3-Davanın kabul edilen kısmı üzerinden A.A.Ü.T. uyarınca ve davacı lehine taktir edilen 76.438,20-TL nispi vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Kar kaybı talebi yönünden red edilen kısmı üzerinden A.A.Ü.T. uyarınca davalı lehine taktir edilen 20.792,75-TL nispi vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Alacak talebi yönünden A.A.Ü.T. uyarınca davalı lehine taktir edilen 17.900,00-TL maktu vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan 1.024,65-TL peşin harç, yargılama sırasında ıslah harcı olarak yatırılan 14.867,42 TL ile 25,20-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 15.917,27‬-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan tebligat/müzekkere/bilirkişi gideri 9.293,46-TL’nin, davanın kabul edilen kısmına isabet eden 5.370,89-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan 3.92,57 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
8- Davalı tarafından yapılan tebligat/müzekkere/ gideri 48,70-TL’nin davanın red edilen kısmına isabet eden 20,56-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalan 28,14-TL’nin davalı üzerinde bırakılmasına,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ————- Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/11/2023