Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/103 E. 2023/1029 K. 14.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2023/103 Esas

KARAR NO:2023/1029

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)

DAVA TARİHİ:10/02/2023

KARAR TARİHİ:14/12/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Borçlu şirket aleyhine taraflarınca—— bedelli e-Fatura, —-numaralı ve —- bedelli e-Fatura, —- numaralı ve — bedelli e-Fatura, —- tarihli, —- numaralı ve —bedelli e-Fatura, —— bedelli
e-Fatura, ——- bedelli e-Fatura alacağının tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlu tarafından icra takibine haksız ve hukuka aykırı olarak itiraz edilmesi üzerine, taraflarınca mezkur icra takibine konu fatura alacağının ödenmesi için
arabuluculuğa başvurulduğunu, davalı yanın arabuluculuk toplantısına katılmadığı ve bu sebeple davalı yan ileanlaşma sağlnamadığını,davalı nezdinde de mevcut mezkür icra takibine kdnu faturalarn içeriğine davalı tarafından itiraz edilmemesine-
toplam 88.084,28 TL tutarındaki icra takibine konu fatura borcunun ödenmediğini, TTK’nın 21/2. maddesinin; “Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibarolan en sekiz gün içinde fatura içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş
sayılır.” şeklinde olup, işbu kanun hükmü uyarınca, davalı fatura borcunu kabul ettiğini, ancak, buna rağmen haksız ve kötü niyetli bir şekilde mezkûr icra takibine itiraz ettiğini, davalının haksız ve hukuka aykırı itirazının iptalini ve bu kapsamda davalı aleyhine % 20’den az olmamak kaydı ile icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep etme zaruretinin hâsıl olduğunu, tüm bu nedenlerle mezkûr icra takibinin, kesinleşmiş fatura borcuna ilişkin olupdavalı tarafından ileri sürülen olup , davalı tarafından ileri sürülen itirazın hiçbir hukuki dayanağı olmadığından, haksız ve
hukuka aykırı itirazın iptaline,———– sayılı icra dosyası ile yürütülen takibin devamına, davalı (borçlu) aleyhinde %20’den az olmamak kaydı ile icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin karşı tarafa
yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesinin tebliğine rağmen
Davaya cevap sunmadığı görülmüştür.

DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, faturaya dayalı alacak sebebiyle başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67 vd maddeleri gereğince iptali talebine ilişkindir.
Davacı, davalı ile aralarında ticari ilişki bulunduğunu, ticari ilişki kapsamında davalıya faturanın gönderildiğini, davalının faturayı ödemediğini, fatura alacağı için icra takibine geçildiğini, davalının haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiği, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.Davalı, usulüne uygun davetiyeye rağmen cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmakla, HMK 128. maddesi gereğince, davacının, dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılmaktadır.Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, —–sayılı İcra Dosyası—– üzerinden dosya içerisine alınıp incelenmiş, —- Dairesinden tarafların —– kayıtları celp edimiş, —– tarafların —kayıt bilgileri celp edilmiş, 14.11.2023 tarihli bilirkişi raporu alınmış ve dava sonuçlandırılmıştır

.Bilirkişi tarafından düzenlenen 14.11.2023 tarihli raporunda özetle,
“…Ayrıntıları yukarıdaki bölümlerde arz edilen davacı tarafından ibraz edilen 2022 yılı ticari defterler kayıtları ile tüm dosya muhteviyatı belgeler üzerinde yapılan incelemelerde; Dava dosyası içerisinde davacı ile davalı arasındaki ilişkiyi belirleyen yazılı bir sözleşme bulunmadığı, Davacı şirketin —— yılı ticari defter kayıtlarına göre; 13.12.2022 takip tarihi itibariyle davacı şirketin davalı şirketten 88.084,28 TL alacaklı olduğu, Davalı şirket inceleme günü Sayın Mahkemeye incelemeye gelmediğinden ve yerinde inceleme yetkisi de talep etmediğinden davalının ticari defter kayıtları üzerinde inceleme yapılamadığı, tarafların ihtilafa düştüğü dava konusu alacak bakiyesinin tespitinde davacı şirket kayıtları, —- gelen müzekkere cevapları ve dosya muhteviyatı belgelerin esas alındığı, —-gelen müzekkere cevap yazıları ekinde sunulan tarafların—–formlarına göre davacı şirket tarafından tanzim edilmiş davacının ticari defterlerinde usulüne uygun olarak kayıtlı olan, takip konusu olan 6 adet faturanın da dahil olduğu toplam —-dahil 325.100,68 TL (——- hariç 315.436,25 TL) tutarlı faturaların hem davacı şirkete ait —–formlarında hem de davalı şirkete ait —-formlarında kayıtlı olduğu, buradan da takip
konusu faturalarda dahil olmak üzere davacı tarafından davalı adına tanzim edilmiş faturaların

Davalının ticari defterlerinde kayıtlı olduğunun ve davalıya tebliğ edildiğinin anlaşıldığı, Buna göre takip tarihi 13.12.2022 takip tarihi itibariyle davacı şirketin davalı şirketten 88.084,28 TL alacaklı olduğu yönündeki görüşüm takdirlerinizdedir…” yönünde görüşlerini bildirmiştir.Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur——İSPAT YÜKÜNE İLİŞKİN BU GENEL KURAL İTİRAZIN İPTALİ DAVALARI İÇİNDE GEGÇERLİDİR.
Yani, itirazın iptali davalarında da ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden) taraf o vakıayı ispat etmelidir.Faturanın delil olarak kullanılabilmesi için taraflar arasında sözleşmenin bulunması gerekir. Fatura sözleşmenin ifası yönelik belge hükmündedir. Sözleşmenin kurulmasına yönelik fatura ispat kulfeti açısından sonuç dogurmaz. Taraflar arasında akdi ilişki bulunduğunun ispat kulfeti davacı taraftadır. Davacı sözleşmenin bulduğunu ve faturaya konu malın davalıya teslim edildiğini ispat etmesi gerekir. Taraflar arasında sözleşme iliskisi yoksa fatura ispat külfeti açısından sonuç dogurmaz. Ayrıca faturanın usulüne uygun olarak tebliğ edildiği davacı tarafca ispatlanması gerekir. Mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtları ile —— formları üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda, davacı ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğu, davacı tarafça talep edilen cari hesap alacağının davacı ticari defter ve kayıtlarında kayıtlı olduğu, davalının inceleme gününde ticari defterlerini ibraz etmediği anlaşılmıştır. Ayrıca tarafların—- formları üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinde, dosyaya konu alacağın davacı ve davalı tarafından—— bildirildiği anlaşılmaktadır. Başka bir deyişle davalı, davacı tarafça talep edilen cari hesap alacağına ilişkin hizmeti kabul edip —- bildirdiği anlaşılmaktadır. O halde davalı, beyanname vermekle cari hesaba konu hizmet/malları teslim aldığının ve teslim aldığı malların/hizmetin de bedelini ödemekle yükümlü olduğunun kabulü gerekir. ——-
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporları ve bütün deliller birliktedeğerlendirildiğinde;
Davacının, davalı ile arasındaki ticari ilişkiyi ve alacağını yöntemince ispat ettiği, davalının dava konusu faturaları ——- formu ile vergi dairesine bildirmesi ve defter ibrazından kaçınması sebebiyle BHMK 22/3 maddesi gereğince davacı kayıtlarının esa
s alınması gerektiği, davalı tarafça dosyaya konu borcun sona erdiğine ilişkin herhangi bir bilgi ve delilin sunulmadığı anlaşılmış, davanın kabulüne, davalının —- esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile 88.084,28-TL asıl alacak ve takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi üzerinden takibin devamına karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kuruşmuştur.
İtirazın iptali davalarında davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksız olması ve alacağın likit olması şarttır.
—– Dosyaya konu alacağın cari hesap ilişkisi/faturaya dayanması sebebiyle alacağın likit ve davalının haksız olduğu anlaşıldığından, hükmedilen asıl alacak miktarı ——– üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
-Davalının ——-esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİ ile
88.084,28-TL asıl alacak ve takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi üzerinden takibin DEVAMINA,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli karar harcı 6.017,04-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 1.063,84-TL harcın mahsubu ile bakiye 4.953,20-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 1.063,84-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 179,90-TL başvuru harcı, 25,60-TL vekalet harcı, 157,25-TL tebligat ve müzekkere gideri, 2.000,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.362,75-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-TTK 5/A maddesi ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A fıkrası ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 3.120,00-TL arabuluculuk ücreti davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13. maddesindeki esaslara göre belirlenen 17.900,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair,davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ———–Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.14/12/2023