Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/905 E. 2022/1018 K. 07.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/905 Esas
DAVA: Tapu İptali ve Tescil
DAVA TARİHİ: 16/06/2016
KARAR TARİHİ : 07/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali ve Tescil davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; tarafların ——- mensupları ve mensuplarının mirasçıları olduklarını, ————–üzerine —— için anlaştıklarını, tüm bu —– adına kayıtlı olduğunu, davaya konu olan ——–olduğunu, üzerinde olan —-çıkarıldığında geriye kalan —- adına kayıtlı olması gerekirken —- davalılar adına kayıtlı kaldığını, —– ortak malı olduğunu belirterek, — adına kayıtlı olması gereken———malikleri davalılar adına olan tapu kaydındaki hisselerinin baki kalması kaydıyla bakiyesinin diğer ——- davacılar adına tescili karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Bir kısım davalılar vekili ——– tarihinde sunduğu cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde bulunması gereken ve HMK’nun 119.maddesinde sayılan eksikliklerin tamamlatılması için davacılar vekiline süre verilmesi gerektiğini, dava dilekçesi ile ——- alınmış karara istinaden, müvekkillerine ait taşınmazın —- ifrazı ile bütün kooperatif üyeleri adına tescili talep edildiğinden, söz konusu kararın uygulanmasında yetkinin kooperatife ait olduğunu, davacıların dava açma ehliyetlerinin bulunmadığını, bu nedenle husumet itirazında bulunduklarını, söz konusu ifraz ve tescil kararının —–tarihinde alındığını, bu davanın ise —– tarihinde açıldığını, TBK’nun da öngörülen —–zamanaşımının dolduğunu, davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, esas ilişkin olarak ise; tarafların, dairelerin niteliklerine göre ücretlerini ödeyerek daireleri satın aldıklarını, müvekkilleri tarafından bu durma göre ücreti ödendiğinden, taşınmazın ——– kısmının ifraz edilerek bütün—– tescilinin istenilmesinin hakkaniyete uygun düşmediğini,—— alınan bu kararın—–kapsamında uygulanma imkanı olmaması, usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle uygulanamadığını,—— sicilden terkin edilen —– de böyle bir çalışmasının bulunmadığını, karar, —– tarafından dahi uygulanmadığından zımnen geri alındığı sonucuna varmak gerektiğini,—– terkin edilmiş, tüzel kişiliği sonlandırılmış bir —— aldığı kararın geçerliliğinin bulunmadığını, yaklaşık —– yıldır müvekkillerinin kullanımında olan taşınmazın —— de buna göre ödendiğini ve davacılar tarafından bu güne kadar buna ilişkin hiç bir girişimde dahi bulunulmadığını, davacıların kötü niyetli olduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ——– tarihinde sunduğu cevap dilekçesinde özetle; yukarıda özetlenen cevap dilekçesindeki gerekçelerle usule ve esasa ilişkin itirazlarını yinelemiş ve davanın reddini talep etmiştir.
Davalı —- tarihinde —– sunmuş olduğu dilekçesinde özetle; muris —– vefatı nedeniyle diğer mirasçılar yanında eşi —- isabet eden miras payının, eşinin ölümü nedeniyle kendisine miras olarak intikal eden —oranındaki payı —– karşılığında diğer mirasçılar —— tarihinde münnakit devrettiğini, bu nedenle muris —- kalan mallar üzerinde hiç bir hakkının bulunmadığını, dolayısıyla kendisine husumet yöneltilemeyeceğini belirterek, davanın reddini talep etmiş, dilekçesi ekinde ——başlıklı belge örneğini sunmuştur.
Davalı —- tarihinde sunduğu dilekçesinde özetle; ——– varisi olduğunu, kendisine açılan davanın haksız olduğunu,—– yıl geçmiş olması, belediyeye bu güne kadar emlak vergilerinin ödenmiş olması nedeniyle açılan davayı kabul etmediğini beyan etmiştir.
Davalı —- tarihinde sunduğu dilekçesinde; bu dosyada ——–olarak kendilerine açılan davayı kabul etmediklerini beyan etmiştir.
Davalı —— tarafından sunulan —- tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacıların,—– alınmış olan karara istinaden müvekkilinin payının bulunduğu taşınmazın —— ile tüm —– adına tesciline karar verilmesi talebiyle huzurdaki davayı açtığını, davacıların tüm talep ve iddiaları hukuki dayanaktan yoksun olduğundan haksız davanın reddi gerektiğini, öncelikle husumet itirazlarının bulunduğunu, adı geçen——- alınmış olan kararı uygulamak için yetkili ——- kendisi olup, davacıların dava açma hakkı ve ehliyeti bulunmadığını, bu sebeple davanın aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmesini talep ettiklerini, —– tarihinde alınan ifraz ve tescil kararına ilişkin olarak açılan huzurdaki davanın——- tarihinde açıldığını—– kararı üzerinden yaklaşık —– geçtikten sonra açılan işbu davanın zamanaşımına uğradığını, dava olan taşınmazın —- kısmının ifraz edilerek tüm —- üyeleri adına tescil edilmesi talebinin hakkaniyete aykırı olduğunu, —— tarafından —- yılında alınmış ifraz ve tescil kararının usul, yasa ve hakkaniyete aykırı olması sebebiyle hiç uygulanmadığını, —- aşkın süredir müvekkilinin murisinin kullanımında ve mülkiyetinde olan taşınmazın vergisinin ve diğer mali yükümlülüklerinin de bu süreçte müvekkilinin murisince karşılandığını, davacılar tarafından bugüne kadar bu konuda herhangi bir girişimde bulunulmamış olması göz önüne alındığında, davacıların samimiyetten uzak ve haksız kazanç elde etme saikiyle açtıklarını ileri sürdüğü bu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın açıldığı ——tarihli görevsizlik kararı uyarınca, bir kısım davacılar vekilinin —– tarihli dilekçesi ile dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talebi üzerine, mahkemece görevsizlik kararı için kesinleşme şerhi hazırlanarak dosya ——— gönderilmiş, mahkememize tevzi edilen dosyanın—–kaydı yapılmıştır.
—— görevsizlik kararı için düzenlenen ——– tarihli Kesinleşme Şerhi, dosyada yapılan tebligatlar ile tüm dosya içeriği incelendiğinde;
Bir kısım davacılar yönünden;
Davacılardan——tarihinde ve —– tarihinde öldükleri, bu kişilere ait —- anlaşılmıştır.
Davacılardan ————tarihinde avukata vekâletname verdikleri görülmüş olmakla, diğer davacı —— tarafından verilen vekâletnameye dosyada rastlanmamıştır.
Türk Borçlar Kanunu’nun 513.maddesine göre; vekâlet verenin ölümü, vekâleti sonlandıran sebeplerden olup, dosyada vekâletnamesi bulunan davacılar—– yönünden ölümleri ile birlikte vekâlet ilişkisi sona ereceğinden, bu kişiler adına avukatlarına ——-yapılan tebligat geçersizdir.
Davacı—– ise dosyada vekâletname bulunmaması ve bu kişinin ölmüş olması karşısında, bu kişi adına avukata —– tarihinde yapılan tebligat geçersizdir.
Davacılardan —– verildiği iddia olunan vekâletnamenin okunaksız olduğu görülmekle, vekâlet vereni ve bu vekâletnamede adının bulunup bulunmadığı anlaşılamayan avukatına yapılan tebligatın da geçerliliği teyide muhtaçtır.
Davacılardan — verilmiş bir vekâletname dosyada bulunmamasına karşın, bu kişi adına avukata yapılan tebligat geçersizdir.
Bir kısım davlılar yönünden;
Bir kısım davalıların öldüğü tespit edilerek, veraset ilamları dosya içerisine alınmış ve mirasçılarına ve/veya mirasçılarının vekillerine tebligat yapılmış ise de;
Davalılardan —- tarihinde ve davalı —– tarihinde öldükleri, bu kişilere ait nüfus kayıtlarından anlaşılmıştır.
Davalılar —— tarihinde avukata vekâletname verdikleri görülmüştür.
Türk Borçlar Kanunu’nun 513.maddesine göre vekâlet verenin ölümü, vekâleti sonlandıran sebeplerden olup, dosyada vekâletnamesi bulunan davalılar —– yönünden ölümleri ile birlikte vekâlet ilişkisi sona ereceğinden, bu kişiler adına avukatlarına ——- yapılan tebligat geçersizdir.
Davalı—- ölüm tarihi dikkate alındığında, bu kişiye—— tarihinde yapılan tebligat geçerli kabul edilmiştir.
Bu durumda; ——- tarihli kesinleşme şerhi hatalı olup, Mahkemenin görevsizlik kararı henüz kesinleşmemiştir. Dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi ancak kararın kesinleşmesi ve tarafların talebi ile mümkün olacağından, kesinleşme şartı gerçekleşmeyen görevsizlik kararı ile dosyanın mahkememize gönderilmesi hatalı olmuştur.
Açıklanan bu sebeplerle; davanın esası yönünden bir değerlendirme yapılmadan, görevsizlik kararının kesinleşmesi için gerekli işlemleri yaparak/tamamlayarak, sonucuna göre ve kararın kesinleşmesi halinde bu yeni durum gereğince yeniden kesinleşme şarhi düzenleyerek dosyanın gönderilmesi için ——Asliye Hukuk Mahkemesi’ne iadesine/gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Dosyanın ——– gönderilmesine,
2-Harç, yargılama gideri ve vekâlet ücreti hususlarında, kararın mahiyeti gereği karar verilmesine yer olmadığına,
3-Mahkememiz esasının bu kararla kapatılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile karar verildi.07/12/2022