Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/873 E. 2023/375 K. 13.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/873 Esas
KARAR NO: 2023/375
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 01/11/2022
KARAR TARİHİ: 13/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 18/07/2021 tarihinde meydana gelen yaralamalı, maddi hasarlı trafik kazası neticesinde davacı müvekkili ——– ağır şekilde yaralanması, geçici ve sürekli iş göremezliğe maruz kalması sebebiyle şimdilik 100.000,00-TL maddi tazminatın ve tedavi süresince bakım ihtiyacı doğduğundan şimdilik 1.000,00-TL bakıcı gideri tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden (teminat limiti ile sorumlu olmak üzere) tahsili ile müvekkili davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı taraf, başvuru şartını yerine getirmeksizin işbu başvuruyu ikame ettiğinden haksız başvurunun usulden reddini, başvuruya dayanak maluliyet raporu güncel mevzuata aykırı olarak tanzim edildiğinden işbu başvurunun usulden reddini, her durumda maluliyetin tespitine yönelik iyileşme süresi bittikten sonra mevzuata uygun rapor alınmasını, raporun —– ve ekinde yer alan esaslara göre yapılmasını, her durumda tazminat hesabının—- maddesi ve ekinde yer alan esaslara göre —- yapılmasını, davacının—— geçici iş göremezlik ödemesi alıp almadığının kesin ve net olarak tespit edilmesini, ödeme alınması durumunda mükerrer ödemeye mahal vermemek için davacının taleplerinin reddini, davacının tedavi giderine ilişkin taleplerinin reddini, her halde kusur oranlarının tespit edilebilmesi için konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılmasını, teminat kapsamında bulunmayan taleplerin her durumda reddini, her durumda muaccel bir alacak oluşmadığı için müvekkil şirketin temerrüde düşmediği dikkate alınarak yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasına karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, cismani zarar nedeniyle açılan maddi tazminat talebine ilişkindir.
Davacı, —- plakalı araç ile ——-plakalı araçların çarpışması neticesinde oluşan kazada yaralandığını ve maddi zarara uğradığını, davalının oluşan zarardan KTK, TBK ve sigorta poliçesi gereğince sorumlu olduğunu, davacının maddi zararının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, sigorta poliçesi, hasar dosyası celp edilmiş, —– davacının gelir durumu ve ödeme bilgisi celp edilmiş, ———-üzerinden celp edilerek dosya arasına alınmış, —— davaya konu araçların tescil kayıtları celp edilmiş ve dava sonuçlandırılmıştır.
Dava dosyasında mevcut uzlaştırma evrakları ve soruşturma dosyasının incelenmesinde davacının imzası bulunan uzlaştırma tutanağında, davacıya uzlaşmanın hukuki sonuçlarının hatırlatıldığı, davacının 2.000,00-TL karşılığında dava dışı——- plakalı araç sürücü ile uzlaşmayı kabul ettiğini beyan ettiği anlaşılmıştır.
5271 sayılı Ceza muhakemeleri kanunun 253. Maddesinde kanunda belirtilen suçlarda, şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar gören gerçek veya özel hukuk tüzel kişisinin uzlaştırılması girişiminde bulunulacağı belirtilmiş, aynı yasanın 253/19. maddesinde de “Uzlaşma sonucunda şüphelinin edimini def’aten yerine getirmesi halinde, hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilir. Edimin yerine getirilmesinin ileri tarihe bırakılması, takside bağlanması veya süreklilik arzetmesi halinde, 171 inci maddedeki şartlar aranmaksızın, şüpheli hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilir. Erteleme süresince zamanaşımı işlemez. Kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararından sonra, uzlaşmanın gereklerinin yerine getirilmemesi halinde, 171 inci maddenin dördüncü fıkrasındaki şart aranmaksızın, kamu davası açılır. Uzlaşmanın sağlanması halinde, soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz; açılmış olan davadan feragat edilmiş sayılır. Şüphelinin, edimini yerine getirmemesi halinde uzlaşma raporu veya belgesi, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 38 inci maddesinde yazılı ilam mahiyetini haiz belgelerden sayılır.” düzenlemesi yapılmıştır.
HMK’nun 114. maddesinde;” (1) Dava şartları şunlardır: (2) Diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümler saklıdır.” şeklinde belirtilmektedir.
Bir davanın açılabilmesi, kanunda yer alan bir şarta bağlanmış ise, bu şart gerçekleşmedikçe açılan davanın geçerliliği bulunmayacak böylelikle davanın açılabilmesi için gereken dava şartının mevcut olmadığı söylenebilecektir.
CMK’nın 253. maddesi uyarınca, uzlaşmanın sağlanması halinde, “soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz.” şeklinde belirtilmektedir. Söz konusu hükümden, soruşturma konusu suç ile ilgili tazminat davası açılabilmesi için gereken şartın, soruşturma kapsamında uzlaşmanın sağlanmamış olması olduğu anlaşılmakta, bu hususun özel kanunda yer alan bir dava şartı olduğu görülmektedir.
HMK’nun 115. Maddesi;” Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.” ve HMK’nun 138. Maddesi; ”Mahkeme, öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verir; gerektiği takdirde kararını vermeden önce, bu konuda tarafları ön inceleme duruşmasında dinleyebilir. ” hükümleri uyarınca, her ne kadar davacı tarafça tazminat talebinde bulunulmuş ise de; davalı sigorta şirketi tarafından—– ile sigortalı olan —- plakalı araç sürücüsü —– ile davacı arasında —- tarihinde yapılan uzlaştırma işlemi ve tarafların uzlaşması sebebiyle — maddesi gereğince davacının artık —- plakalı araç sürücüsü —– ve onun kullanmış olduğu araca yönelik tüm taleplerinden —- feragat etmiş sayılacağı, ——dava konu edilen uyuşmazlığın —– tarafından yapılan soruşturma/uzlaştırma sonucu çözümlendiği anlaşılmakla davanın usulden reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın USULDEN REDDİNE,
2-Karar harcı 179,90-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 344,97-TL harcın mahsubu ile artan 165,07‬-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halide davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-TTK 5/A maddesi ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A fıkrası ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 3.120,00-TL arabuluculuk ücreti davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 7/2 maddesindeki esaslara göre belirlenen 9.200,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde———–Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.13/04/2023