Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/836 E. 2023/400 K. 02.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/584 Esas
KARAR NO:2023/362
DAVA:İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ: 01/08/2022
KARAR TARİHİ:11/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili tarafından mahkememize gönderilen dava dilekçesinde özetle; davalı/borçlu şirket ile müvekkil şirket arasında———akdedildiği, işbu sözleşme kapsamında, davalı tarafça müvekkil şirkete ; araç ile birlikte sürücüsünün, müvekkil şirket tarafından talep edilen yurtiçi taşıma işi hizmetlerini sunduğu, —— plakalı——–taşıma sırasında, ————, nakliye aracı kasası üzerinden kayarak yola düşmesi sonucu müvekkil şirketin müşterisinin hasarı oluştuğu, bu hasar neticesinde müvekkil şirket müşterisi ———- tarafından müvekkil şirkete 73.217,15 TL hasar faturası kesildiği, davalının fiili taşıyıcı olmasından ve taraflar arasındaki hizmet tedarik sözleşmesinden dolayı müvekkil şirkette aynı şekilde davalı borçlu şirkete yansıttığı, dava konusu borç miktarı müvekkil şirket ile davalı borçlu şirket arasındaki cari hesabına ilişkin 1 adet faturadan kaynaklandığı, fatura ise davalı borçlunun müvekkil şirkete kusurlu hizmetinden dolayı yansıtma ücretini içerdiği,——- davalı tarafın bakiye 33.554,27 TL’yi ödemekten imtina etmesi üzerine müvekkilin haklı fatura ücreti alacağının tahsili amacıyla ——– sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davalı borçlu şirketin İcra Müdürlüğünün yetkisine ve borca karşı yapmış olduğu haksız ve mesnetsiz itiraz ile takip durdurulduğu, itiraz nedeniyle müvekkilin haklı alacağının tahsilinin engellenmesi üzerine Sayın Mahkeme huzurunda işbu itirazın iptali davasını açma zarureti doğduğu, açıklanan nedenlerle davalı Borçlunun ——- dosyasına yapımış olduğu itirazının reddine ve icra takibinin devamına, itirazında haksız ve kötü niyetli olduğu sabit olduğundan, değerin % 20’sinden az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.

SAVUNMA: Davalı vekili tarafından gönderilen cevap dilekçesinde özetle; davalı şirket ile ——– tarihleri arasında geçerli hizmet tedarik sözleşmesi imzalamıştır. Müvekkil sözleşme gereği davalı şirketin bir takım taşıma işlerini yapmakta ve yaptığı iş karşılığında fatura düzenlendiği, fatura karşılığında ise davalı şirketten hak ettiği ücreti almadığı, kusuru bulunmaması sebebiyle tarafımıza düzenlenen faturanın haksız olduğunu belirterek faturaya itiraz edilerek iade fatura düzenlendiği, taraflar arasındaki sözleşme gereği sigorta yapıldığı, sigorta şirketine başvuru yapılıp yapılmadığının tarafımıza bildirilmesi istendiği, yükleme hatası yapan şirket ———- arasında yapılan sözleşmeye göre yükleme sorumluluğu ——–ait olduğu açıklanan nedenlerle iş bu haksız ve mesnetsiz davanın reddini, davacı tarafın haksız icra takibi yapması sebebiyle talebinin %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.

İNCELEME VE GEREKÇE:Dava hukuki niteliği itibariyle,—— icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir.
——— karar sayılı ilamlarında ve çok sayıda benzer ilamlarda da vurgulandığı üzere; bir davanın Ticaret Mahkemelerinde görülebilmesi için açılan davanın mutlak veya nispi ticari davalardan olması gerekmektedir. Mutlak ticari davalar 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesi uyarınca TTK’da düzenlenmiş olan bütün hususlardan doğan davalar ile TTK’nın 4. Maddesinde belirtilen özel kanunlardaki davalardır. Nispi ticari davalar ise her iki tarafın tacir olduğu ve dava konusu uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olduğu davalardır. 6335 Sayılı yasanın 2. maddesi ile 6102 Sayılı TTK’nın 5. maddesinin ———– nolu fıkraları değiştirilerek Ticaret Mahkemeleri ile Asliye Hukuk Mahkemeleri arasındaki iş bölümü ilişkisi görev ilişkisine dönüştürülmüştür. 6100 Sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun Görevin Belirlenmesi ve Niteliği başlıklı 1. maddesi gereğince görev kamu düzenindendir. Yine HMK’nın 114/1-c maddesi uyarınca görev, dava şartlarından olup, HMK.’nın 115/1 maddesi uyarınca yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınır.Davalı tarafın gerçek kişi olması sebebiyle tacir olup olmadığı ve tacir değilse bile faaliyetlerinin esnaf faaliyeti sınırını aşıp aşmadığı hususundaki bilgiler ticaret sicil müdürlüğünden ve vergi dairesinden celp edilmiş ve taraflarca sunulan diğer deliller ile birlikte incelenmiştir.Celp edilen———– kayıtlarında her ne kadar davacının gerçek kişi ticari işletme kaydı var ise de davalının tacir kaydına rastlanılmadığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, sunulan dilekçeler, toplanan deliller ve taraf beyanları doğrultusunda; taraflar arasında kurulan——–kapsamında ilişki kurulduğunun iddia edildiği, ————-yazılan yazılara verilen cevaplarda davalı tarafın tacir olmadığı dolayısı ile nispi ticari davanın da bulunmadığı anlaşılmakla; HMK’nın 4(1)/a maddesi uyarınca mahkememiz görevsiz olup, görevli mahkemenin Asliye Hukuk mahkemesi olması nedeniyle görevsizlik kararı verilmesinin zorunlu olduğu, görevin dava şartlarından olup HMK nun 115(1) maddesi uyarınca davanın her aşamasında resen gözetilmesi gerektiği dikkate alınarak mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın dava şartı yokluğu yönünden usulden reddine, dosyanın görevli Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-TTK 4, 5/3. ve HMK.114/1-c, 115/2 maddeleri uyarınca mahkememizin görevsiz olduğu anlaşıldığından davanın göreve ilişkin dava şartı noksanlığından USULDEN REDDİNE,
2-HMK.’nun 20.maddesi uyarınca, iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haftalık süre içerisinde başvuru halinde, dava dosyasının görevli———-NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK.’nun 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde ——–Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı..11/04/2023