Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/818 E. 2022/857 K. 21.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/818 Esas
KARAR NO : 2022/857

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 13/10/2022
KARAR TARİHİ : 21/10/2022

Mahkememizde görülen İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının dosya üzerinde yapılan açık yargılaması sonunda,;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;—— arasında, davalının —-işletmesinden yüklenilen—- taşınması konusunda müvekkili ile davalının sözlü olarak anlaştıklarını, müvekkiline ait ———– teslim edildikten sonra ise davalıya —— tutarlı —- kesildiğini ve davalıya ait ———— üzerinden——— olarak iletildiğini, ayrıca taraflar arasında varılan mutabakat gereği de beklenilen süre için ek 300 TL bekleme ücretinin de faturadan —-alacağa eklendiğini, davalı tarafından — tarihli olarak müvekkiline ait —– hattında tanımlı ——- ödemenin—— yapılması nedeniyle —— tarihinde hesabına geçmiş olacağı belirtilmesine rağmen borç ödemesinin bu güne kadar yapılmadığını, defaatle müvekkili tarafından ödemenin yapılması 26/10/2021 ve devam eden tarihlerde bildirilmesine rağmen de ödeme yapılmaması üzerine ——– dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını ancak başlatılan işbu takibe de davalı tarafça kötü niyetli olarak itiraz edildiğini ve takibin durdurulduğunu, arabuluculuk sürecinde anlaşma sağlanamadığını belirterek itirazın iptali ile davalının takip tutarı üzerinden % 20′ den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, —— sözleşmesinden kaynaklanan ücretten kaynaklı faturaya dayalı başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır. Davacı vekili; ———arasında, davalının yükü olan —— vasıtasıyla taşınması konusunda müvekkili ile davalının sözlü olarak anlaştıklarını, müvekkiline ait——- taşıma işleminin yapıldığını, taşınan———— teslimine rağmen parasının ödenmediğini beyan etmiştir.
——- tarihli ——– tarihinde yürürlüğe giren ve davanın açılış tarihi itibariyle yürürlükte olan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 2. maddesinde kanunun kapsamı “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanunun “Tanımlar” başlıklı 3. maddesinin birinci fıkrasının (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, —– sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukukî işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır. 6502 sayılı yasanın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır.
Bunun yanında yasanın 83. maddesinde de taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir. Bir hukukî işlemin sadece 6502 sayılı Kanunda düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir.
Yasal açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde, az yukarıda açıklandığı üzere iş bu davada taşıma sözleşmesinden kaynaklı ücretin ödenmesi talep edilmekte olup, davacı ve davalının tacir olduğuna dair bir belge veya bilgi bulunmayıp, davalı tüketici konumundadır. Bu bakımdan taraflar arasındaki hukuki işlemin tüketici işlemi niteliğinde olduğu, sözleşmenin taşıma sözleşmesi olarak kabul edilmesinin işlemin tüketici işlemi niteliğini ortadan kaldırmayacağı, zira 6502 sayılı kanunun uygulamadaki tereddütleri ortadan kaldırmak maksadıyla, bir kısım işlemleri örnekleme olarak tüketici işlemlerinden saydığı, aynı bentte taşıma sözleşmesinin de tüketici işlemleri arasında sayıldığı anlaşılmakla, uyuşmazlığın 6502 sayılı yasa hükümleri uyarınca Tüketici Mahkemesinde sonuçlandırılması gerektiğinden ve mahkememiz görevli olmadığından görev hususunun dava şartlarından olup yargılamanın her aşamasında resen nazara alınabileceği göz önünde bulundurularak usul ekonomisi ilkesi gereği duruşma günü tayin edilmeksizin davanın dava şartı yokluğu yönünden usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. (Nitekim benzer nitelikte uyuşmazlıkta ———– sayılı ilamları)
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olması ve Mahkememizin görevsizliği sebebiyle HMK nun 114 (1)/c maddesinin yollaması ile HMK nun 115 (2) maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden REDDİNE
2-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE
3-Görevli ve yetkili mahkemenin —– Tüketici mahkemeleri olduğuna
4-6100 sayılı HMK’nın 20. Maddesi gereğince kararın kesinleşmesine müteakiben iki hafta içinde talep halinde dava dosyasının yetkili ve görevli mahkeme olan ——- Mahkemesine gönderilmesine, aksi halde aynı madde gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına (kararın tebliği ile ihtarat yapılmış sayılmasına)
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu karar verildi.