Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/790 E. 2023/353 K. 11.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/790 ESAS
KARAR NO : 2023/353

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/07/2018
KARAR TARİHİ : 11/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkil arasındta ticari ilişki kapsamında müvekkilinden ürün alındığını, bu ürünlere ilişkin fatura kesildiği ve davalıya gönderildiği, ürün bedellerinin ödemesinin yapılmadığını, faturalarında davalı tarafından teslim alındığını, faturaya herhangi bir itirazın bulunmadığını ayrıca iade faturasınında kesilmediğini oluşan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine borçlu tarafından itiraz edildiğini beyanla davanın kabulü ile —— İcra Müdürlüğünün ——- Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalının asıl alacağın %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.Davalı tarafa dava dilekçesi ve tensip zaptı 03/08/2018 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı taraf cevap dilekçesi vermemiştir.

DOSYANIN SAFAHATİ:
Açılan dava mahkememizin—— esas sırasına kaydedilmiş, mahkememizin—— karar sayılı ve 08/10/2019 tarihli kararı ile; “davalı taraf her ne kadar tacir ve dava konusu uyuşmazlık ticari işletmesinden kaynaklı ise de davacının gerçek kişi olması ve tacir sıfatının bulunmayıp esnaf düzeyinde gelir elde etmesi ve esnaf odasına kayıtlı olması sebebiyle nispi dava söz konusu olmadığı gibi, davanın niteliği itibariyle mutlak ticari dava da söz konusu değildir. Yukarıda anlatılan nedenlerle TTK’nun 4(1) maddesindeki düzenleme nedeniyle somut davada Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olması nedeniyle mahkememizin görevsiz olup davaya bakmanın mümkün olmadığı” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, dosyanın gönderildiği —–Asliye Hukuk Mahkemesi’nin karşı görevsilik kararı üzerine —– Bölge Adliye Mahkemesi —–.Hukuk Dairesi’nin—— esas, ——karar sayılı ve 22/09/2022 tarihli kararı ile mahkememizin görevsizlik kararı kaldırılmış, gönderilen dosya bu kez —–esas sırasına kaydedilmiştir.

DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava, taraflar arasındaki mal alım satım ilişkisine dayalı faturadan kaynaklı alacak için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatına ilişkindir.Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış, yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilmiştir.Davacı; davalıya satışı yapılan mallar karşılığında ödeme yapılmadığını beyan etmiş; davalı davaya cevap vermemiştir.Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; taraflar arasında mal alım satımına yönelik ticari ilişki bulunup bulunmadığı, davacının icra ve davaya konu ettiği faturadan kaynaklı alacağının bulunup bulunmadığı, bu fatura konusu malların davalı tarafa teslim edilip edilmediği, teslim edilmişse bedellerinin davalı tarafından ödenip ödenmediği, davalı itirazlarının kısmen yahut tamamen iptali gerekip gerekmediği, icra inkar tazminat yönünden yasal koşulların oluşup oluşmadığı noktasında toplandığı görülmüştür.İtirazın iptali istemine konu, —–İcra Müdürlüğünün—— esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; Davacı vekili tarafından 09/07/2018 tarihinde takip başlatıldığı, davalıya 12/07/2018 tarihinde ödeme emrinin tebliğ edildiği, davalı tarafından süresinde 16/07/2018 tarihinde itiraz edildiği, itirazın davacı tarafa tebliğ edilmediği, bir yıllık hak düşürücü sürenin işlemeye başlamadığı, mahkememizde açılan davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.Uyuşmazlığın çözümünün teknik bilgiyi gerektirmesi nedeniyle dosyanın mali müşavir bilirkişiye tevdiine karar verilmiştir.Mali müşavir bilirkişinin 01/07/2019 tarihli raporunda özetle; “…davacının defter ve belgelerinin usulüne uygun tutulmuş olduğu, davalının belirlenen günde defter ve belgelerini sunmadığı, davacı defter ve kayıtları ile cari hesap ektresine göre; muavin deftere en son kayıt tarihi 31/12/2018 olup, bu tarihten sonra başkaca mal/hizmet alışverişi olmadığı, davalı tarafından yapılan bir ödeme görünmediği, davacının 5.664,00-TL (KDV hariç 4.800,00-TL) alacaklı göründüğü, davaya konu faturanın 5.000,00-TL’nin altında olması nedeniyle davalının BA/BS kayıtlarında görünmediği,…” şeklinde kanaat bildirdiği görülmüştür.
Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur (4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi).
İspat yüküne ilişkin bu genel kural, itirazın iptali davaları için de geçerlidir. Yani, itirazın iptali davalarında da ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden) taraf o vakıayı ispat etmelidir.
Taraflar arasında akdi ilişki bulunduğunun ispat kulfeti davacı taraftadır. Davacının, davalı ile arasında satış ilişkisi bulunduğunu ve satışa konu malları davalıya teslim ettiğini ispat etmesi gerekir. Davacının ispat yükünü yerine getirmesi halinde ispat külfeti davalıya geçer, bu halde davalı ödemede bulunduğunu veya ödeme yapmamasına neden olacak hukuken geçerli bir sebep olduğunu (eksik-ayıplı ifa gibi) ispat etmelidir.Tüm dosya kapsamına göre; tarafların defter ve belgelerin incelenmesi için tayin edilen günde davalının defter ve belgelerini sunmadığı, davacının sunduğu defter ve belgelere göre; davacının alacak kaydına esas faturanın davacının defterlerinde kayıtlı olduğu, irsaliyeli faturada da teslim alan imzasının bulunduğu, icra takibine de eklenen irasileyi faturadaki imzaya davalı tarafın bir itirazının olmadığı, bu suretle davacının hem ticari ilişkiyi, hem de davalıya malzemeleri teslim ettiğini ispat ettiği, ispat yükünün davalıya geçtiği, davalının borcuna karşılık kısmen veya tamamen ödeme yaptığına dair bir belge sunamadığı, defter ve belgelerini inceleme gün ve saatinde hazır etmediği, icra takibine yönelik davalı itirazının haksız olduğu anlaşılmakla, davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur:

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KABULÜ İLE;
-Davalının——İcra Dairesi’nin ——- esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin aynen DEVAMINA,
2-Asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 386,91-TL karar harcının, davacı tarafından yatırılan 67,91-TL peşin harç ve icra dosyasına yatırılan 28,32-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 290,68‬-TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yatırılan 96,23‬-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından bilirkişi ücreti, tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 946,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 5.664,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı tarafın yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi.