Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/735 E. 2023/341 K. 04.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/735 Esas
KARAR NO:2023/341
DAVA:Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ:22/09/2022
KARAR TARİHİ:04/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili tarafından mahkememize gönderilen dava dilekçesinde özetle; ——— adresindeki şirket merkezine gidildiğinde taşınmazın başka bir kişiye kiralandığı ve şirkete ilişkin hiçbir evrakın bulunmadığı, ———– defteri, pay defteri ve envanter defterinin kaybolduğu, yüksek ihtimalle buradan çalındığı anlaşıldığı, şirket ortakları tarafından yapılan her türlü arama ve taramaya karşın şirkete ait ticari defterlerin şirket merkezine gidilen 20/09/2022 tarihinde kaybolduğu öğrenildiği, şirket ortakları ticari defterleri gerekli özeni göstererek ve ——– muhafaza etmekteydi. Şirket merkezinin depoya benzer bodrum katta bulunması karşısında bu belgelerin çalınmış olma ihtimali de çok kuvvetli olduğu, şirketin ——- tarihinden itibaren yaklaşık 13 yıldır tasfiye halinde olduğu, şirketin bir ticari faaliyeti de kalmadığı, gerek bir önceki tasfiye memurunun işlemleri tamamlamaması, gerek şirket ortaklarının yurt dışında bulunması ve oğullarının sağlık problemleri nedeniyle bir türlü tasfiye işlemleri tamamlanamamışken son olarak da tasfiye işlemlerinin tamamlanması için planlama yapılmışken 20/09/2022 tarihinde ———- gidildiğinde başka bir kişinin kiracı olduğu ve ticari defterlerin orada bulunmadığı ve kaybolduğu öğrenildiği, şirket ortakları sağlık problemleri ile ilgilenirken ——— bulunduğu adresin başkasına kiralandığı ve şirkete ait defterlerin bu adreste bulunmadığını 20/09/2022 tarihinde öğrendiği, ticari defterlerin kaybolmuş olması bir kenara çalınmış olması da kuvvetle muhtemel olduğu, çünkü şirket merkezi çok uzun zamandır aynı ve dışardan girişli bodrum kat niteliğinde hırsızlık eylemlerinin gerçekleşebileceği bir yerde bulunmadığı, bu yaşananlarda şirket ortaklarının da hiçbir kusuru bulunmadığı, çünkü şirket tasfiye halinde olduğundan defterler ——– olduğu, şirket ortakları şirketin tasfiyesinin tamamlanamaması nedeniyle çok mağdur durumda olduğu, gerektiği takdirde şirket ortakları tanık sıfatıyla da dinlenebileceği, şirket çok uzun zamandır tasfiye halinde ve faaliyetlerini durdurmuş bir durumda beklediği, tabiri caizse çürümüş bir hal aldığı, şirket ortakları mağduriyet üzerine mağduriyet yaşadığı, şirketin tasfiyesinin sağlanabilmesi ve ticari hayata katkıda bulunulabilmesi için çalınmış olduğu kuvvetle muhtemel ticari defterlere ilişkin zayi belgesine ihtiyaç duyulduğu, Ticaret Mahkemeleri de yargılamanın yanı sıra şirketlerin diğer iç işleyişlerinde yaşadıkları sorunların çözümü için görevli olup bu tip tasfiye işlemlerinin tamamlanmasında yani şirketin yaklaşık 13 yıldır tasfiye halinde olması da göz önünde tutularak önemli bir kolaylaştırıcı rolü oynadığı, açıklanan nedenlerle, şirketin tasfiye işlemlerinin tamamlanabilmesi için geçmiş tüm yıllara ait genel kurul karar defteri, pay defteri ve envanter defterinin zayi olduğuna dair tarafımıza zayi belgesi verilmesine, karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.

İNCELEME VE GEREKÇE:Dava hukuki niteliği itibariyle, davacı şirketin geçmiş tüm yıllara ait genel kurul karar defteri, pay defteri ve envanter defterinin zayi olduğu iddasıyla TTK 82/7 maddesi uyarınca açılan zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
Dava basit yargılama usulüne tabi olup davacı tarafından gösterilen deliller toplanmış yargılama sonuçlandırılmıştır.
TTK.m.82/7 uyarınca; tacirin saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgelerin yangın, su baskını, yer sarsıntısı gibi bir afet nedeniyle zayii halinde, ziyaın öğrenildiği tarihten itibaren 15 günlük hak düşürücü sürede zayi belgesi istenmesi mümkündür.
TTK’nın 82/7 maddesine göre zayi belgesi verilebilmesi için bu maddede belirtilenler gibi olağanüstü hallerden ve önlenemez nedenlerden birinin olmasının yanında tacirin saklamakla yükümlü olduğu ticari defter ve kayıtlarını özenle muhafaza etmesi, basiretli bir tacir olmanın gerektirdiği özeni göstererek defter ve belgelerini saklaması ve zayi olmaması için üzerine düşen bütün yükümlülükleri özen ile yerine getirmesi gerekmektedir.
Somut olayda davacının TTK 82/7 maddesi gereğince saklamakla yükümlü genel kurul karar defteri, pay defteri ve envanter defterinin kaybolması iddiasının sadece soyut beyandan ibaret kaybolduğu iddiasının da davacı şirketin basiretli bir tacir gibi davranma yükümlülüğü esası ile birlikte değerlendirildiğinde, TTK da sayılan zayi belgesi verilmesi için yeterli bir sebep olmadığı, davacının tacir olmanın gerektirdiği özeni göstererek defter ve belgeleri yedinde saklaması gerektiği, davacının saklamakla yükümlü olduğu belgelere dair özen görevini basiretli bir tacire yakışır şekilde yerine getirmediği, dava dilekçesinde öne sürülen hukuki sebebin TTK 82. maddesinde belirtilen sebeplerden olmadığı kanaatine varılarak davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-İspatlanamayan davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90-TL harçtan başlangıçta yatırılan 80,70-TL harcın mahsubu ile kalan 99,20-TL nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde——–Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı..04/04/2023