Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/719 E. 2023/753 K. 05.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2021/60 Esas
KARAR NO:2023/749 Karar
DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:27/01/2021
KARAR TARİHİ:04/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğu, müvekkili şirketin tacir olduğu, müvekkili şirketin davalıdan 06.10.2020 tarihi itibariyle 1.287.718,51TL alacaklı olduğu, davalının sonradan yapmış olduğu ödemeler neticesinde 11.11.2020 tarihinde müvekkilinin alacağının 881.621,91 TL olduğu, müvekkilinin alacağının likit alacak olduğu ve %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği, sayın mahkeme tarafından resen dikkate alınacak nedenlerle davalı borçlu tarafından haksız ve hukuka aykırı olarak ——- dosyasına yapılan itirazın iptaline, haksız ve kötüniyetli itiraz nedeniyle davalının takibe konu asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan alınarak müvekkili şirkete ödenmesine karar verilmesini saygılarımızla vekaleten talep ederiz.

SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafça başlatılan icra takibinin haksız ve kötüniyetli olduğu, müvekkili şirketin davacıya borcunun olmadığı, davacının iddia ettiği alacağın likit olmadığı yargılamayı gerektirdiği, inkar tazminatı taleplerinin reddinin gerektiğinden bahisle açılmış olan itirazın iptali davasının reddine, dava konusu husus açık bir yargılamayı gerektirdiğinden, dava konusu alacak likit olmadığından davacının %20 icra inkar tazminatı talepleriyle birlikte açılan davanın reddine, davacının, takibe konu alacağının, haksız olması nedeniyle, işbu takibi açmakta kötüniyetli olduğunun tespiti ve %20 tazminata hükmedilmesi yönünde karar verilmesini, yargılama giderleri ile ücret-i vekaletin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini arz ve talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:Dava, davacı tarafın yemek hizmeti veren taraf, davalı şirketin yemek hizmeti alan taraf olduğu, taraflar arasında geçmişe dayalı ticari ilişki sonucu düzenlenen fatura ve cari hesaba dayalı alacak nedeniyle başlatılan takibe vaki itirazın iptali davasıdır.Uyuşmazlık; davacı firma tarafından yemek hizmeti verilip verilmediği, düzenlenen fatura ve cari hesap nedeniyle alacak olup olmadığı hususlarıdır.Dosya içerisine alınan—- sayılı takip dosyası uyarınca takip alacaklısı —- tarafında takip borçlusu —— aleyhine 06/07/2020 tarihli 1.287.718,51 TL tutarlı fatura ve cari hesaba dayalı toplam alacak için ilamsız takip başlatıldığı tespit edilmiştir.Dosya içerisine tarafların ticari defter ve kayıtlarının incelenmesine yönelik teknik bilirkişi tarafından 07/11/2022 tarihli bilirkişi raporu ile, 13/06/2023 tarihli ek rapor dosyaya sunulmuştur.
Yapılan yargılama sonucu ;Davacı tarafın —– ticari defter ve kayıtları incelenmiş, açılış ve kapanış tasdiklerinin TTK’nun 64,66 maddeleri, VUK 220-226 maddelerine göre usulüne uygun olduğu, bu haliyle davacı lehine kesin delil niteliğine haiz olduğu tespit edilmiştir.Davacı tarafın davalı şirket ile ticari ilişkisi olduğu ve takip tarihi itibariyle kaydi olarak 1.210.928,61 TL alacaklı olduğu ancak takip tarihinden sonra yapılan ödemeler sonucu davacı tarafın davalıdan kaydi olarak 830.928,61 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Davalı tarafın—— ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi sonucu TTK’nun 64,66 ile VUK 220-226 maddelerine göre açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olduğu ancak kayıt nizamı bakımından VUK 215-219 maddelerine göre Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğine uygun olmadığı, kayıtların mesnetsiz olarak borç dekontları —- fişleri görüldüğü, bu haliyle ticari defter ve kayıtlarının birbirini teyit etmediği ve davalı taraf için lehine kesin delil niteliğine haiz olmadığı tespit edilmiştir. Davalı tarafın mesnetsiz ticari defter ve kayıtlarına göre (-) 208.079,66 TL borçlu olduğu tespit edilmiştir.Mesnetsiz kayıtlara ilişkin olarak ise genel amaçlı —– dekontu ile davacıyı 1.930.330,88 TL borçlandırdığı, ardından değişik dövizli değerli kağıtları değerlendirme dekontları uyarınca yine davacıyı 580.853,60 TL borçlandırdığı, davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarında belirtilen şekilde mesnetsiz kayıtların olması nedeniyle içeriğine itibar edilmemiştir. Uyuşmazlığın çözümünde TTK’nun 64,66 ile VUK 220-226 maddelere göre açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olduğu bununla birlikte VUK 215-219 maddelerine göre Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğine uygun olduğu anlaşıldığından davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarına dayanılmıştır. Bu haliyle davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarına göre takip tarihi itibariyle alacak miktarının 1.210.928,61 TL olduğu, takip tarihinden sonra ancak dava tarihinden önce ödemeler yapıldığı, dava tarihi itibariyle de davacı tarafın kaydi alacak miktarının 830.928,61 TL olduğu tespit edilmiştir. Davalı firmanın takip tarihinden sonra, dava tarihinden önce yapılan ödemelerin TBK 100.maddesi uyarınca değerlendirilmesi gerektiğinden aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1———sayılı takip dosyası yönünden asıl alacak miktarı olan 1.210.928,61 TL üzerinden takibin devamına , takip tarihinden tahsil tarihine kadar asıl alacak olan 1.210.928,61 TL için yıllık değişen oranlarda Avans Faizi uygulanmasına
2- Borçlu tarafından takip tarihiden sonra yapılan ödemelerin TBK 100. Maddesi gereği İnfaz Aşamasında değerlendirilmesine
3- Alacak miktarı likit olmadığından %20 İcra İnkar Tazminatının REDDİNE
4- Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 82.718,53-TL karar harcına karşılık dava açılırken peşin alınan 8.617.31- TL harcın mahsubu ile bakiye 74.101,22-TL harcın davalıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
5- Davacı tarafça yatırılan 8.617.31-TL peşin harç ile 59,30-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 8.676,61-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davacı tarafından yapılan, 2.000,00-TL bilirkişi gideri ve 100,00-TL posta gideri olmak üzere toplam 2.100,00-TL’nin, davanın kabul edilen kısmına isabet eden 1.974,77-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7- Davalı tarafından yargılama gideri sarfedilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8- Davanın kabul edilen kısmı üzerinden A.A.Ü.T. uyarınca ve davacı lehine taktir edilen 163.202,15-TL nispi vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9- Davanın red edilen kısmı üzerinden A.A.Ü.T. uyarınca ve davalı lehine taktir edilen 17.900,00-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10- Davacı tarafça dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak davacı vekilinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ——— Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.04/10/2023