Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/700 E. 2023/298 K. 21.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/700 ESAS
KARAR NO:2023/298
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:14/09/2022
KARAR TARİHİ:21/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin,——- faaliyeti ile iştigal eden bir firma olduğunu, faaliyeti kapsamında, araçlarda bulunan ——- cihazlarının ——– muayenesi davalı şirket tarafından yapıldığını, davalıdan alınan hizmet çerçevesinde müvekkiline ait ——- şase numaralı araç için de davalı şirketten—– satın alındığını ve ———– muayenesinin davalı tarafından ifa edildiğini ve yasa gereği istisnai haller hariç 2 yıl geçerlilik süresi olan ——düzenlendiğini, davalı şirket tarafından muayene işleminin yapıldığını ve neticesinde ——– uygunluğuna ilişkin kaşa/ imzalarını içeren—— düzenlendiğini, davalı tarafça verilen ——- hizmetinin geçerlilik süresinin kanuna göre –yıl olmasına rağmen; —— plaka sayılı araç, ———-noktasında durdurulduğunu ve yapılan kontrol neticesinde ——- yasal düzenlemelere aykırı olduğu belirtildiğini, aykırılık gerekçesinin ise; ———- mührünün , kalibrasyonu gerçekleştiren atölye ile ilgili baş harfleri taşımadığı ve dolayısıyla ——- kaydedilmiştir ” şeklinde açıklandığını, Söz konusu aykırılık nedeni ile müvekkil şirkete ——— idari para cezası kesildiğini, araç şoförünün yanında cezayı ödemeye yetecek kadar nakit olmadığı için araç idari para cezasının ödemesi yapılana kadar otoparka alındığını ve takograf cihazındaki ayıp nedeniyle müvekkil şirketin aracını kullanan şoförün ehliyetine 1 ay süre ile el konulduğunu bu süreçte şoförün çalıştırılamadığını, böylelikle müvekkil tarafından ödenen —— cezasının yanı sıra cezaya avukat vasıtası ile itiraz edilmesi nedeniyle,—— avukatlık hizmet bedeli karşılığı ——-ödendiğini, avukata hukuki yardım nedeniyle yapılan ödemeye ilişkin faturanın dava dilekçesi ekinde ibraz edildiğini, mevcut durum nedeniyle müvekkile ait diğer araçlarda ki takograf cihazlarının mühürlerinde de işaret olmadığı için davalı tarafça ücretsiz muayenelerinin yenilendiği dikkate alındığında kalibrasyon cihazının yasal koşulları taşımadığı esasen davalı tarafından tasdik edildiğini, davalı tarafından müvekkile ait diğer araçların da ——– cihazlarının mühürlerinde işaret olmaması sebebiyle, araçların tamamınına ücretsiz muayene hizmeti verilerek kalibrasyon belgelerinin yenilendiğini, davalı tarafından araç muayenelerinin ücretsiz yenilendiği dikkate alındığında ———- cihazının yasal koşulları taşımadığının davalı tarafın kusurlu hizmet verdiğinin kendisi tarafından kabulü/ikrarı niteliğinde olduğunu, davalı tarafından verilen——– cihazı periyodik muayene hizmetinin ayıplı olması nedeniyle aracın İtalya seferindeyken yapılan kontrollerde idari para cezasına maruz kalmasında davalı tarafın kusurlu olduğunu, davalının kusuru nedeniyle araç şoförünün ehliyetine el konulması, aracın otoparka çekilmesi, şoförün taksi kullanarak otele gidip otelde konaklaması ve cezaya davalının ısrarlı talebi ile itiraz edilmesi ve itirazın reddedilmesi sonucunda doğan avukatlık ücretinden davalı tarafın sorumlu olduğunu, müvekkili tarafından —— yevmiye numaralı ihtarnamesi ile idari para cezası ve bundan mütevellinin faturalı zararların davalı tarafından tazmini talep edildiğini, davalı tarafın zararı tazmin etmediğini ve bunun üzerine —— sayılı icra dosyası ile ilamsız takiplere müstenit icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine itirazı üzerine huzurdaki itirazın iptali talepli davanın açılması zorunluluğu hasıl olduğunu, davalının, ——– başlatılan icra takibine vaki yetkiye ve borca itirazının iptali ile icra takibinin 1.537,80-Euro’ya takip tarihinden itibaren 3095 sk. 4/a maddesine göre işletilecek faizi ile devamını, haksız itiraz nedeni ile davalının, müvekkil lehine %20den aşağı olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve ücret-i vekâletin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın, —- plakalı ticari aracın —– adresinde,———– ilişkin işletmede düzenlendiğini, söz konusu ——- ayrı bir işletme olduğunu, bunun dışında ——- sadece kendine ait farklı bir işletmesinin de mevcut olduğunu ancak dava konusu işlemin ——— isimli şahısla ortak oldukları —- işletmede yapılmış bir işlem olduğunu, ——-bulunmadığından adi ortaklığın taraf ve dava ehliyeti de bulunmadığını, —- karşı açılacak davaların, —- adına açılması gerektiğini, —- ortaklar arasında mecburi dava arkadaşlığı bulunduğunu,—- uyuşmazlığın çözümünde yetkili olmadığını, davacının açmış olduğu davada ayıplı mal/hizmet nedeni ile zarara uğradığını iddia etmekte ve bu zararın tazminini talep ettiğini, davacının iddialarının asılsız, gerçek dışı olduğunu, bu durumun müvekkili tarafından kabulünün mümkün olmadığını, Davacının iddialarını ispatla mükellef olacağını, davacının iddialarını kabul anlamına gelmemekle birlikte; davacının basiretli bir tacir gibi davranmadığını, müvekkil tarafından düzenlendiği iddia edilen 07.08.2020 tarihli yazıda ise herhangi bir ikrar içermediğini ve söz konusu belgenin müvekkilin şahsına ait olan diğer işletmesinde düzenlendiğini, işlemi yapan işletme ile 07.08.2020 tarihli belgeyi düzenleyen işletmenin aynı işletme olmadığını, bu nedenle davacının bu belgeye dayalı hak iddia etmesinin hukuken mümkün olmadığını, tüm bu nedenlerle; davanın yetkisizlik sebebi ile reddini, davanın dava şartı yokluğu sebebi ile reddini, davanın husumet yokluğu nedeni ile reddini, tazminat talebinin ve davanın reddini, davacının alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava,—– sayılı dosyası ile davalı aleyhine başlatılan icra takibine yapılan itirazının iptali davasıdır.
Davacı; eşya taşımacılığı ile uğraştığını, araçlarında bulunan takograf cihazlarının kalibrasyon muayenesinin davalı şirket tarafından yapıldığını, davalının kalibrasyon muayenesi yaptığı ——plakalı aracın uluslararası nakliye hizmeti dolayısıyla seferde iken, ——- noktasında durdurulduğunu ve yapılan kontrol neticesinde takograf cihazının yasal düzenlemelere aykırı olduğu belirtilerek idari para cezası kesildiğini, davalı tarafın kusurlu olduğunu, davalının kusuru nedeniyle araç şoförünün ehliyetine el konulması, aracın otoparka çekilmesi, şoförün taksi kullanarak otele gidip otelde konaklaması ve cezaya davalının ısrarlı talebi ile itiraz edilmesi ve itirazın reddedilmesi sonucunda doğan avukatlık ücretinden davalı tarafın sorumlu olduğunu, bu zararın tahsili için icra takibine geçildiğini, davalının haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiğini, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı ise; yetki ve husumet itirazı ile birlikte, davacının iddialarını esasen de kabul etmediklerini beyan ederek davanın reddini istemiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış, yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir.
Davalı tarafından takip dosyasına sunulan borca itiraz dilekçesinde açıkça icra dairesinin yetkisine itiraz edildiği anlaşılmaktadır.
İtirazın iptali davalarının dinlenebilmesi için yetkili icra müdürlüğünde başlatılmış bir icra takibinin varlığı şarttır. Zira itirazın iptali davalarına bakmaya yetkili olan mahkeme, takibin yapıldığı icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesidir. ———–
Dava hizmet sözleşmesine dayalı başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davası olup; davada hizmet sözleşmesinin bulunup bulunmadığı, varsa hizmetin eksik veya ayıplı ifa edilip edilmediği gibi hususların da incelenmesi gerekmektedir. Bu nedenle borcun doğrudan, alacaklının ikametgahı mahkemesini yetkili kılan ‘para borcu’ olarak değerlendirilmesi mümkün değildir. Yine her ne kadar sözleşmeden kaynaklanan davalarda sözleşmenin ifa yeri mahkemesi yetkili ise de, taraflar arasında yapılan yazılı bir sözleşme bulunmayıp, takografların kalibrasyonunun davalının iş yerinde mi, davacının iş yerinde mi yapılacağı belli değildir.
Hal böyle olunca, yetkili mahkemenin belirlenmesi için genel yetki kuralına bakmak gerekir. 6100 sayılı HMK’nın 6.maddesine göre; genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.Dosya kapsamına göre; davalının yerleşim yeri —– olup, genel yetki kuralı gereği takibin de——başlatılması gerektiği anlaşılmakla, davacı tarafından takibin yetkisiz icra dairesinde yapılması sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur:

HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın dava şartı yokluğu sebebiyle USULDEN REDDİNE,
2-Davalının şartları oluşmayan kötüniyet tazminat talebinin reddine,
3-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 179,90-TL karar harcının HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yatırılan 207,89-TL harcın, alınması gereken 179,90-TL harçtan mahsubu ile artan 27,99‬-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 99,00-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Ret olunan dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davalı lehine takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
7-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ——– bütçesinden ödenen 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
8-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davalı vekilinin yokluğunda, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde —- —–Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/03/2023