Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/642 E. 2023/209 K. 02.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/642 Esas
KARAR NO : 2023/209

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/08/2022
KARAR TARİHİ : 02/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında, akdetmiş oldukları direkt satış sözleşmesinden kaynaklanan ticari ilişki mevcut olduğunu, davalı işletme, sözleşmeye aykırı davranarak müvekkili şirket ile iletişimini keserek müvekkili şirkete hiçbir bildirimde bulunmaksızın satış noktasındaki faaliyetine son verdiğini, davalı şirket uyuşmazlığın barışçıl yolla çözümlenebilmesi amacıyla arabuluculuğa davet edildiğini ancak müzakere edilen hususlar hakkında anlaşmaya varılamadığını beyanla davanın kabulü ile davalı/borçlunun——-esas sayılı dosyasına yapılan itirazının iptali ile takibin devamına, davalı tarafça haksız ve kötü niyetle yapılmış olan itiraza karşılık davalı aleyhine hükmolunan meblağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yargılama konusu uyuşmazlıkta taraflar arasında imzalanan sözleşmede yer alan genel hükümler başlıklı bölümün 15. Maddesinde yetki sözleşmesi yer aldığını, HMK m.17 uyarınca, yetki sözleşmesi yalnızca tarafları tacir ve kamu tüzel kişileri tarafından yapılabilmekte olduğunu, somut olayda, müvekkilimiz tacir sıfatını haiz olmayıp esnaf konumunda bulunduğunu, dolayısıyla, sözleşmede yer alan yetki sözleşmesine ilişkin hüküm geçersiz olduğunu, bu nedenle, işbu davada yetkisizlik kararı verilerek dosyanın müvekkilin yerleşim yeri mahkemesi olan ——- Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesini, davanın esası hakkında zaman aşımı süresinin geçtiğini, öncelikle zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesini, takas ve mahsup hususlarına ilişkin itirazımız bulunduğunu, sözleşmede satın alma taahhüdü bulunmadığını beyanla öncelikle davanın reddine, icra ve inkar tazminatı talebinin reddine, davacı tarafından kötüniyetli olarak başlatılan icra takibi nedeniyle kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, taraflar arasında düzenlenen 01/07/2014 tarihli Direkt satış Noktası Sözleşmesine dayalı alacağın tahsili talebine ilişkindir.Davacı, davalı ile aralarında 01/07/2014 tarihli Direkt satış Noktası Sözleşmesi gereğince ticari ilişki bulunduğunu, davalının sözleşmeye aykırı davranarak herhangi bir bildirimde bulunmaksızın satış noktasındaki faaliyetlerine son verdiğini, sözleşmeye aykırılık sebebiyle davalıdan alacaklı olduğunu, alacağın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış,—— Esas sayılı İcra Dosyası UYAP üzerinden celp edilerek dosya içerisine alınıp incelenmiş—– Vergi Dairesinden davalının kayıtları celp edimiş, —— Esnaf ve Sanatkarlar Odası’ndan davalının esnaf kaydı bilgileri celp edilmiş, ——Ticaret Odasından davalının gerçek kişi ticari işletme kaydı bilgileri celp edilmiş ve dava sonuçlandırılmıştır.
Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, dava şartı olması sebebiyle davanın her aşamasında mahkemece resen gözetilmesi gerekir. Mahkememizce görev husus öncelikli olarak incelenmiştir. Burada Ticaret mahkemelerinin görevi ile ilgili bilgi vermekte fayda bulunmaktadır. Ticari dava ve ticari iş birbirinden farklı iki ayrı kavramdır. Her ticari dava ticari iş olmakla birlikte, her ticari iş ticari dava olmamaktadır. TTK’ nun 5(1) maddesi uyarınca ticari davalara bakma görevi Asliye Ticaret Mahkemesine aittir. Dolayısıyla ticari iş kapsamında olmakla birlikte ticari dava sayılamayan durumlarda ticaret mahkemeleri görevli olmayacak, uyuşmazlığın niteliğine göre diğer mahkemelerin görev hususu değerlendirilecektir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesine göre bir davanın ticari dava sayılması için; uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden tacir ve her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olması yada tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesi ile ilgili olup olmamasına bakılmaksızın, TTK da veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesinin bakacağı yönünde bir düzenleme bulunması, diğer bir deyişle mutlak ticari dava olması gerekmektedir.Somut dosya bakımından; gelen müzekkere cevapları dikkate alındığında davalının tacir olmadığı gibi dava konusu alacaktan kaynaklanan uyuşmazlık da, Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinde öngörülen mutlak ticari davalardan değildir. O halde olayda tarafların sıfatına ve davanın niteliğine göre nispi ya da mutlak nitelikteki bir ticari dava söz konusu değildir.Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; davalının tacir olmaması, eldeki davanın mutlak ya da nispi ticari dava olmaması sebebiyle mahkememizin davaya bakmakla görevli olmadığı ve uyuşmazlığın çözüm yerinin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu anlaşıldığından mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın dava şartı yokluğu yönünden usulden reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın USULDEN REDDİNE,
2-Davaya konu uyuşmazlığı incelemeye görevinin ——Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ait olduğundan MAHKEMİZİN GÖREVSİZLİĞİNE,
3-Karara karşı 2 hafta süresi içinde kanun yoluna başvurulmaz ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulur ise bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye talep edenin başvurup talepte bulunması halinde dosyanın görevli ——– Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine; süresi içerisinde talepte bulunulmazsa davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin talep edene ihtarına (ihtar edildi)
4-Kararın taraflara tebliğinin masrafının davacı tarafından yatırılan gider avansından karşılanmasına,
5-6100 Sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunu m.331/2 uyarınca yargılama giderleri konusunda görevli ve yetkili mahkemece karar verileceğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davaya görevli mahkemece devam edilmezse ve talepte bulunulursa yargılama giderleri ile ilgili karar verileceği hususunun talep edene ihtarına (ihtar edildi)
7-Yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,Dair, tarafların yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile——- Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.