Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/558 E. 2023/934 K. 28.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/558 ESAS
KARAR NO:2023/934
DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 21.07.2022
KARAR TARİHİ:28.11.2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı ——- arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu, davacı şirketin cari hesaptan kaynaklı olarak davalı taraftan 75.942,87-TL cari hesap bakiye alacağının bulunduğu, taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı davacının alacaklarının tahsili amacı ile davalı taraf aleyhine ——– sayılı dosyasından ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı tarafından 08.06.2022 tarihinde icra takibine konu alacağa, yetkiye, faize ve borcun bütün ferilerine itiraz edilmiş olup, icra müdürlüğü tarafından takibin durdurulmasına karar verildiği, taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı davacı şirketin davalıdan 75.942,87-TL alacağının bulunduğu dosya kapsamında yapılacak bilirkişi incelemesi neticesinde de ortaya çıkacağı, yukarıda arz ve izah edilen ve Sayın Mahkemenizce resen nazara alınacak nedenlerle, fazlaya dair her türlü talep ve dava hakkımız saklı kalmak kaydıyla; haklı davanın kabulüne, davalı tarafın —– sayılı dosyasına yönelik haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazların icra takibine konu 75.942,87-TL asıl alacak yönünden iptali ile iş bu tutar yönünden icra takibinin devamına, davalı tarafın icra takibine konu 75.942,87-TL asıl alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının müvekkili aleyhine başlatmış olduğu icra takibine dayanak teşkil ettiği cari hesap ekstresinin hatalı olduğu, davacının müvekkiline teslim etmediği ürünleri faturalandırdığı ve cari hesap ekstresine konu ettiği, davacı tarafından müvekkili aleyhine düzenlenen 25.02.2022 tarihli ve 41.899,44-TL bedelli faturada belirtilen ürünleri davalıya teslim edilmediği, bu hususun davalı tarafından şifahi olarak davacı yana bildirilmiş olmasına rağmen davacı yan teknik bir aksaklık olduğunu ve bu sebeple fatura tanzim edildiğini belirttiği, davalının da ticari ilişki içerisinde davacı yanın beyanına güvenerek ilgili faturaya süresi içerisinde itiraz etmediği, nitekim fatura içeriğine 8 gün içerisinde itirazda bulunulmadığı takdirde sadece faturada belirtilen verilerin doğru olduğu anlamı doğduğu, faturanın verilmesine neden olan iş veya hizmetin de yapılmış olduğunun kabulü anlamını gelmeyeceği, uyuşmazlık halinde, işin yapılmış olduğunun, eğer fatura konusu mal ise de teslim edilmiş olduğunun davacı yanın kanıtlanması gerektiği, ayrıca davalı davacı şirket yetkilisi ——– bedelli müşteri çekini verdiği, —— tarafından ilgili çek banka kanalıyla tahsil edildiği, bu husus hakkında—— müzekkere yazıldığında davacı tarafın tahsilat gerçekleştirdiği ortaya çıkacağı, davacının davalıdan almış olduğu müşteri çekini tahsil etmesine rağmen cari hesaba işlememesi ve davalı aleyhine icra takibi işlemleri gerçekleştirmesi haksızdır ve reddedilmesi gerektiği, yukarıda arz ve izah edilen sebeplerle davanın reddi ile, davacının %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, mahkeme masrafları ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava, cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67. vd maddeleri gereğince iptali talebine ilişkindir.
Davacı vekili; taraflar arasında ticari ilişki bulunduğunu, ticari ilişki kapsamında davalının cari hesaptan kaynaklı borcunu ödemediğini, cari hesap alacağı için icra takibine geçildiğini, davalının haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiğini, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.Davalı vekili; davacının davalıya teslim etmediği ürünleri faturalandırdığını ve cari hesap ekstresine konu ettiğini, davacı tarafından davalı aleyhine düzenlenen —— bedelli faturada belirtilen ürünlerin davalıya teslim edilmediğini, davacı şirket yetkilisi —– Çek numaralı —– bedelli müşteri çekinin verildiğini, —-tarafından ilgili çekin banka kanalıyla tahsil edildiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, ——- sayılı İcra Dosyası ——- üzerinden dosya içerisine alınıp incelenmiş, —- tarafların –celp edimiş, bilirkişi raporu alınmış ve dava sonuçlandırılmıştır.Taraflar arasında alış-satış ilişkisi bulunduğunun ihtilafsız olduğu, ihtilafın; davacının satış sözleşmesine konu malı zamanında ve eksiksiz teslim edip etmediği, davalının faturaya süresinde itirazda bulunmamasının malın teslimi yönünde karine oluşturup oluşturmayacağı, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan cari hesaptan kaynaklı alacağı olup olmadığı, var ise miktarı, üçüncü kişiye davacı adına yapılan ödemelerin bu miktara etkisi olup olmayacağı, bu kapsamda itirazın iptali ve icra inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.——-esas sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde; takibin alacaklısının davacı, borçlusunun davalı olduğu, alacaklının—- cari hesap alacağı ve — işlemiş faiz olmak üzere toplam —– alacak için ilamsız icra takibi başlattığı, davanın —- ve asıl alacak miktarı olan —- üzerinden açıldığı anlaşılmıştır.Dosya taraf şirketlerin ticari defter ve belgelerinin incelenmesi için Mali Müşavir bilirkişiye tevdii edilmiştir.Bilirkişinin 01/08/2023 tarihli raporunda özetle; “…davacının e-defter kullanıcısı mükellef olduğu, ———- yıllarına ilişkin Envanter defterlerinin noter onayları ile GİB onaylı Yevmiye ve Defter-i Kebir e-defter beratlarının süresinde yapıldığı, ticari defterlerin T.T.K’ nu ve V.U.K’ nu hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu, davacı şirketin kendi defter kayıtlarının birbirini doğruladığı görülmüştür. Davalının un ikinci sınıf işletme defteri tutan mükellef konumunda olduğu, işletme defterinin T.T.K’ nu ve V.U.K’ nu hükümlerine göre kullanım özelliği gereği; gelir ve gider kaydı yapılmak suretiyle takip edildiği, cari hesap, açık hesap izlenimi yapılamadığı,
ödeme, tahsilat kayıtlarının takip edilemediği, bu sebeple davalı şirketin işletme defteri
kayıtlarından davacı şirkete ait açık hesap bakiyesinin tespitinin mümkün olmadığı görülmüştür. Davacının raporun 4.b.1.
bölümünde incelenen kendi ticari defter kayıtlarında 24.05.2022 takip tarihi itibariyle davalı açık hesabından 75.942,87 TL tutarında alacaklı gözüktüğü görülmüştür. Tarafların BA-BS bildirim formları karşılaştırmalı olarak incelendiğinde, davalının 2021 yılında BA formu ile 22 adet fatura karşılığı KDV HARİÇ 153.323,23 TL, 2022 yılında 1 adet fatura karşılığı KDV HARİÇ 35.508,00 TL tutarında davacıdan “alım” yaptığını, davacı şirketin de BS formu ile aynı tutarlarda davalıya “satış” yaptığını bildirdiği, tarafların BA/BS bildirimlerinin birbirleriyle uyumlu olduğu, BA/BS bildirimine konu edilen faturaların raporun 4.b.bölümünde incelenen davacı şirketin kendi defterlerimde davalı aleyhine borç kaydedilen faturalardan ibaret olduğu tespit edilmiştir. Hiç kimsenin başkasına ait faturayı sebepsiz “alım” olarak kendi aleyhine vergi dairesine beyan etmeyeceğinden işbu fatura içeriği mal/hizmetin davalı tarafa teslimine ilişkin karinelerin oluştuğu, bu kez ispat yükünün davalı tarafa geçtiği, davalının işbu mal/hizmeti almadığını veya fatura bedelinin tamamını ödediğini ispat etmesi gerektiği değerlendirilmiştir…” şeklinde kanaat bildirdiği görülmüştür.Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur ——İspat yüküne ilişkin bu genel kural, itirazın iptali davaları için de geçerlidir. Yani, itirazın iptali davalarında da ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden) taraf o vakıayı ispat etmelidir.Faturanın delil olarak kullanılabilmesi için taraflar arasında sözleşmenin bulunması gerekir. Fatura sözleşmenin ifası yönelik belge hükmündedir. Sözleşmenin kurulmasına yönelik fatura ispat kulfeti açısından sonuç dogurmaz. Taraflar arasında akdi ilişki bulunduğunun ispat kulfeti davacı taraftadır. Davacı sözleşmenin bulduğunu ve faturaya konu malın davalıya teslim edildiğini ispat etmesi gerekir. Taraflar arasında sözleşme iliskisi yoksa fatura ispat külfeti açısından sonuç dogurmaz. Ayrıca faturanın usulüne uygun olarak tebliğ edildiği davacı tarafca ispatlanması gerekir.
Tüm dosya kapsamına göre; mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtları ile—— kayıtları üzerinde yapılan bilirkişi incelmesi sonucunda, davacı ticari defter ve kayıtlaın usulüne uygun olarak tutulduğu, davacı tarafça talep edilen alacağının (faturaların) davalı ——kayıtlarında ve davacı ticari defter ve kayıtlarında kayıtlı olduğu anlaşılmıştır. Başka bir deyişle davalı, davacı tarafça talep edilen fatura alacağına ilişkin hizmeti/malı kabul edip, bununla ilgili vergi dairesine bildirim yaptığı kendi ticari defterlerine işlediği anlaşılmaktadır. Davalı kendisi aleyhine oluşan karinenin aksini ispata yarar bir delil sunmamış olup, davacının ticari ilişkiyi ve malların teslim edildiğini ispat etmesi dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmiş, dosyaya konu alacağın cari hesap ilişkisi/faturaya dayanması sebebiyle alacağın likit ve davalının haksız olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin icra inkar tazminatı talebi kabul edilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur:

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KABULÜ İLE,
-Davalının —— sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile, takibin 75.942,87-TL asıl alacak üzerinden devamına,
2-Asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 5.187,66-TL karar harcının, davacı tarafından yatırılan 911,47-TL peşin harç ve icra dosyasına yatırılan 385,45-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 3.890,74‬-TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yatırılan 1.296,92‬-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından başvurma harcı, vekalet harcı, bilirkişi ücreti, tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 2.089,75‬-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 17.900,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca —— bütçesinden ödenen 1.560,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
8-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde——-Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.28.11.2023