Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/498 E. 2022/603 K. 30.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/498 Esas
KARAR NO: 2022/603
DAVA: Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ: 28.06.2022
KARAR TARİHİ: 30.06.2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı ——- — aldığını, ancak belirtilen tarihte —–yaşanan yoğun kar sebebiyle sözü geçen firmanın kalkış noktasına olan servisin firma tarafından kaldırılmadığı ve o gün yoğun kar yağışı sebebiyle ara yollar kapalı olduğu için davacının sefere yetişemediğini, davacının mücbir ve de firmadan kaynaklı nedenden dolayı sefere yetişemediğini, bu sebeple firmaya başvurduğunu, bilet ücretinin iadesini ya da başka bir tarihte —— hakkı verilmesini talep etmişse de her iki talebi için de firmadan olumsuz yanıt aldığını, bu sebeple tüketici hakem heyetine başvurulduğu, ancak tüketici hakem heyeti uyuşmazlığın taşıma sözleşmesine istinaden hizmetten yararlanılamadığı ve hizmet bedelinin firma tarafından karşılanması talep edildiği, yolcu taşıma işlemlerinin Türk Ticaret Kanunu çerçevesinde yapıldığı gerekçesiyle görevsizlik ve yetkisizlik kararı verdiğini, açıklanan nedenlerle; davacıca ödenmiş olan —- tutarındaki bilet ücretinin yasal faizi ile birlikte davalı firmadan alınarak davacıya ödenmesine yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava ettikleri görüldü.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle, karayolu ile taşıma sözleşmesinden kaynaklanan ücretin iadesi istemine ilişkindir. Davacı — davalı firmadan —- istikameti için bilet satın aldığını ancak yaşanan yoğun kar yağışı nedeni ile davalı firmanın servis hizmeti vermediğini ve yollar kapalı olduğu için davacının sefere yetişemediğini iddia ederek ödenen bilet ücretinin iadesi istemiyle dava açmıştır.
—— tarihinde yürürlüğe giren ve davanın açılış tarihi itibariyle yürürlükte olan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 2. maddesinde kanunun kapsamı “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanunun “Tanımlar” başlıklı 3. maddesinin birinci fıkrasının (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukukî işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır. 6502 sayılı yasanın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır.
Bunun yanında yasanın 83. maddesinde de taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir. Bir hukukî işlemin sadece 6502 sayılı Kanunda düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir.
Yasal açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde, az yukarıda açıklandığı üzere iş bu davada taşıma sözleşmesinden kaynaklı ücretin iadesi talep edilmekte olup, davalı tacir ise de, davacı tacir olmayıp tüketici konumundadır. Hal böyle olmakla tüketici olduğu konusunda şüphe bulunmayan davacının, davalıdan otobüs bileti satın aldığı, davalı firmanın servis hizmetini iptal etmesi ve mücbir sebep iddiasında bulunarak bilet ücretinin iade edilmediğini iddia ettiği, bu bakımdan taraflar arasındaki hukuki işlemin tüketici işlemi niteliğinde olduğu, sözleşmenin taşıma sözleşmesi olarak kabul edilmesinin işlemin tüketici işlemi niteliğini ortadan kaldırmayacağı, zira 6502 sayılı kanunun uygulamadaki tereddütleri ortadan kaldırmak maksadıyla, bir kısım işlemleri örnekleme olarak tüketici işlemlerinden saydığı, aynı bentte taşıma sözleşmesinin de tüketici işlemleri arasında sayıldığı anlaşılmakla, uyuşmazlığın 6502 sayılı yasa hükümleri uyarınca Tüketici Mahkemesinde sonuçlandırılması gerektiğinden ve mahkememiz görevli olmadığından görev hususunun dava şartlarından olup yargılamanın her aşamasında resen nazara alınabileceği göz önünde bulundurularak usul ekonomisi ilkesi gereği duruşma günü tayin edilmeksizin davanın dava şartı yokluğu yönünden usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.——-
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olması ve Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ nedeniyle HMK nun 114(1)/c maddesinin yollaması ile HMK nun 115(2) maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden REDDİNE,
2-HMK’nun 20 (1) maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde ve yasal süre içinde istem halinde dosyanın görevli ———- Nöbetçi Tüketici Mahkemesi’ne Gönderilmesine,
3-HMK nun 331(2) maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
4-HMK’nun 20(1) maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yasal süre içinde gönderme başvurusunun yapılmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmek üzere dosyanın ele alınmasına,
Dair; tarafların yokluklarında miktar itibariyle kesin olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu karar verildi. 30.06.2022