Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/484 E. 2023/370 K. 12.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/484 Esas
KARAR NO:2023/370
DAVA:İflasın Ertelenmesi
DAVA TARİHİ:30.11.2015
KARAR TARİHİ:12.04.2023

Mahkememizde görülmekte olan İflas (İflasın Ertelenmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin bilgi teknolojileri alanında faaliyette bulunduğunu, son yıllardaki ——- ithalat maliyetlerini arttırması———- yaşanan siyasi ve ekonomik olumsuzluklar nedeniyle—– düştüğünü, pazarlama ve genel yönetim giderlerinin gereksiz istihdam ve teknik harcamaların kontrol edilememesi nedenleriyle aşırı artmasının nedenlerden biri olup kullanılan kredilerin yüksek maliyetlerinin şirketin mali sıkıntı içine girmesine neden olduğunu, mali sıkıntıların ödeme dengelerini bozduğunu ve sonuçta 08/11/2015 tarihi itibariyle borca batıklığa sebebiyet verdiğini, temel ve tali tedbirlerin uygulanması ile şirketin borca batıklıktan çıkabileceğini, alınan ve alınacak önlemlerin iyileştirme projesinde açıkça yazıldığını bildirmiş, şirketin iflasının ertelenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

MÜDAHİL İSTEMLERİ:
Müdahil —— vekili dilekçesinde; alacaklarının tahsili için takip yaptıklarını, müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil —– vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne ve davacı şirketin iflasına karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil —– vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil——— vekili dilekçesinde; davacının tedbirlerden yararlanarak vadesi gelen borçlarını ödemekten kaçınmak, ödemeleri tatil etmek, takiplerden korunmak amacıyla davayı açtığını, borca batıklıktan çıkmak ve alacaklıların alacağını ödemek gibi bir niyetinin bulunmadığını, bankaya ipotekli ve şirketin faaliyetiyle ilgisi olmayan taşınmazlar üzerindeki tedbirin kaldırılmasına, şirketin kötü niyetle hareket etmesi nedeniyle davanın reddine ve müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil ———- vekili dilekçelerinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil —– vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil ———vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil ——— dilekçesinde; tedbirlerin kaldırılmasına, davanın reddine ve müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil —– vekili dilekçesinde; müvekkili şirkete ödeme yapılmadığını, davacının yükümlülüklerini yerine getirmediğini bildirmiş, tedbirlerin kaldırılmasına, muvazaalı işlemler nedeniyle şirketin kayyımlara devrine, davanın reddine ve müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil ——–vekili dilekçesinde; tedbirlerin kaldırılmasına, takipleri ertelemek ve borçların ödenmesini geciktirmek için açılan davanın reddine ve müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil —– dilekçesinde; tedbirlerin kaldırılmasına, borçların ödenmesini geciktirme amaçlı davanın reddine ve müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil —– vekili dilekçesinde; davacı şirketin iflasına karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil —- dilekçesinde; davacı şirketten alacaklı olduklarını, davaya müdahil olarak kabullerine karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil—–vekili dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil —- vekili dilekçesinde; davanın reddi ile davacının iflasına karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil —- vekili dilekçesinde; tedbirlerin kaldırılmasına ve davacının iflasına karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil ——– vekili dilekçesinde; davacının borca batıklığının arttığını, iyileşme ümidinin bulunmadığını, hedefleri gerçekleştiremediğini, gerçekleştirme ihtimalinin de bulunmadığını bildirmiş, davacı şirketin iflasına karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil —–vekili dilekçesinde; —– ait alacak haklarının temlik sözleşmesi ile devraldıklarını bildirmiş, müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil —–vekili dilekçesinde; davacı şirketin iflasına ve tedbir kararlarının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil —– vekili dilekçesinde; davacının müvekkiline olan borcun ödenmesi konusunda protokol düzenlenmediğini, alacaklıların haklarının korunması koşullarının gözetilmediğini, alacaklılar arasında ayrım yapılmasının kabul edilemeyeceğini bildirmiştir.
Müdahil ——- vekili dilekçesinde; davacı şirkete satışı yapılan araç için kredi kullandırıldığını, ödenmemesi üzerine menkul rehininin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçildiğini, tedbir kararı nedeniyle takibin durduğunu, aracın her geçen gün değer kaybettiğini, ——– aracın ticari vasıflı olmayıp şirket faaliyetinin devamıyla bağlantısı bulunmadığını, şirket sahiplerinin tedbir kararı ile aracı kullanmaya devam ettiklerini, lüks araç üzerindeki tedbirin kaldırılarak satışı konusunda izin verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil——-vekili dilekçesinde; alacaklarının tahsili için icra takibi yaptıklarını, tedbir kararı nedeniyle takibin durduğunu bildirmiş, müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil——- vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil ——-dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil —–vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil—– vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil —– vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne, tedbir kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil —– dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil —- dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil —— vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne, tedbir kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil —— vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne ve davacı şirketin iflasına karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil ——dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahil ——- vekili dilekçesinde; müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava: İİK nun 179 ve devamı maddeleri ile 6102 sayılı TTK nun 376. ve 377. maddelerinde düzenlenen iflasın ertelenmesi istemidir.
İflasın ertelenmesi, borca batık durumda bulunan şirket tarafından sunulan somut öngörüler içeren, ciddi ve inandırıcı bir iyileştirme projesi çerçevesinde bu durumdan kurtulması kuvvetle muhtemel bulunan kooperatiflerle sermaye şirketleri için öngörülmüş bir hukuki korunma yolu olup, alacaklıların durumunu zorlaştırma ve bir şirket tasfiyesi yolu değildir. İflasın ertelenmesi için; şirketin borca batık durumda olması, sunulacak ciddi ve inandırıcı bir iyileştirme projesi kapsımında şirketin mali durumunu düzeltebileceğine ilişkin somut veriler ileri sürmesi ve fevkalade mühletten yararlanmamış olması gerekir.
Borca batıklık; şirketin aktifinin şirketin borçlarını karşılayamaması hali olup, TTK’nun 376. maddesinde gösterilen şekilde varlıkların rayiç değerine ve İİK’nun 178(1) madde ve fıkrasında belirtilen alacaklılar listesinde gösterilenler ile gerçek anlamda tespit edilebilecek diğer borçların tutarına göre belirlenmelidir. Borca batıklığın tespitinde aktiflerin satış değeri dikkate alınmalıdır. İflasın ertelenmesi projesinin ciddi ve inandırıcı sayılabilmesi için proje unsurlarının şirketin borca batıklıktan kurtularak sürdürülebilir bir mali yapıya kavuşmasına imkan verecek nitelikte olması zorunludur. İyileştirme projesi sadece şirketin mevcut işleyişinin devamı ve tedbir kararlarıyla borca batıklıktan kurtulabileceğine ilişkin olmamalı, TTK’nun 376(2) maddesindeki nakit sermaye konulması, dış kaynaktan nakit girişi, sermaye artışı, yeni ortak alınması, şirketin mevcut işleyişi sonucu şayet mümkün ise kar ve nakit akışı gibi nesnel ve gerçek kaynakları ve önlemleri içermeli, İİK’nun 179. maddesinde aranan ciddi ve inandırıcı özellikleri haiz olmalıdır.
İİK 179. maddesinde, “ Sermaye şirketleri ile kooperatiflerin iflası “ düzenlenmiştir. Yasada, İdare ve temsil ile vazifelendirilmiş kimseler ya da alacaklılardan birinin, şirket veya kooperatifinin mali durumunun iyileştirilmesinin mümkün olduğuna dair bir iyileştirme projesini mahkemeye sunarak iflasın ertelenmesini isteyebileceğine yer verilmiştir.Erteleme tedbirleri 179/a maddesinde düzenlenmiş, ilk fıkranın son cümlesinde, ayrıca şirketin ve kooperatifin malvarlığının korunması için gerekli diğer önlemlerin alınacağı ifade edilmiştir. Uygulamada, İİK 179/b bendinde yer verilen, erteleme kararının etkilerine dair düzenlemede yer verilen konuların tamamı veya tamamına yakını, ihtiyati tedbir olarak kabul edilmiştir.Bir anlamda, İflas erteleme talebinde bulunan şirket, lehine oluşturulan İhtiyati tedbir kararı ile birlikte erteleme kararının bütün sonuçlarından yararlanmıştır. Bu şekilde oluşan uygulama ve ———- emsal kararları sonucunda, erteleme süresinin başlangıcının, şirketin ertelemenin sonuçlarından, tedbir kararı ile birlikte yararlanmaya başlaması nedeniyle, tedbir tarihi olarak kabul edilmesi kaçınılmaz hale gelmiştir.İcra ve İflas Kanunun 179/4. fıkrasında, erteleme süresinin azami bir yıl olduğu, bu sürenin kayyımın verdiği raporlar dikkate alınarak mahkemece uygun görülecek sürelerle uzatılabileceği, ancak uzatma sürelerinin toplam 4 yılı geçemeyeceğine yer verilmiştir. Yasal düzenleme emredici niteliktedir.
Borca batıklığın ve iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığının tespiti, özel ve teknik bilgiyi gerektirmekle bu konuda bilirkişi görüşüne başvurulması zorunlu olduğu gibi projenin ciddi ve inandırıcılığı öncelikle ve özellikle sermaye ve karlılığın ne şekilde arttırılacağı ve borca batıklıktan kurtulmanın ne şekilde sağlanacağı somut, belgelere dayalı ve gerçekçi bilgi ve öngörülerden yola çıkılarak tespit edilmelidir. İİK nun 179/a maddesinde iflasın ertelenmesi isteminde bulunulması üzerine, envanter düzenlenmesi ve yönetim kurulunun yerine geçmesi ya da yönetim kurulu kararlarını onaması için derhal bir kayyım atayacağı, ayrıca şirketin ve kooperatifin malvarlığının korunması için gerekli diğer önlemleri alacağı, son fıkrada ise, kayyımın her üç ayda bir şirketin projeye uygun olarak iyileştirme gösterip göstermediğini mahkemeye rapor edeceği düzenlenmiştir.Erteleme isteyen davacı şirketin mali durumu yargılama sonuna kadar her aşamada mahkemece incelenmesi ve iyileştirme projesinin uygulanabilir olup olmadığı denetlenmeli gerektiği ——- belirtilmektedir. Somut olayda; iflasın erteleme talebi ile —— tarihinde başvurulmuş ve İİK’nun 179/b maddesi uyarınca belirtilen tedbirlerden —- tarihli ara karar ile yararlanmaya başlanmıştır.Mahkememiz tarafından —– sayılı ilama ile; yapılan yargılama sonucu davacı şirketin iflasına karar verilmiştir. ———Bu durumda, mahkemece, davacı şirketin borç miktarı, üçüncü şahıslardan olan alacakları ve taşınmazları, taşıtları, demirbaşları v.s. tüm mevcut malvarlığı yönüyle, aynı bilirkişi heyetine mahallinde ve ayrıca defter, kayıt ve belgeleri üzerinde inceleme yaptırılması, kayyım raporunda belirtilen alacakların son tahsilat durumu da arştırılarak davacı şirketin aktif ve pasifini rayiç değerleriyle tereddüte yer vermeyecek şekilde belirleyen; gerekçeli ve denetime elverişli ek rapor alındıktan sonra, davacı şirketin borca batık olmadığının tespiti halinde davanın reddine karar verilmesi gerekirken yetersiz bilirkişi raporuna dayanarak şirketin iflasına karar verilmesi hatalı olduğundan” gerekçesi ile HMK’nun 353/a-6 maddesi gereğince dosya yeniden mahkememize gönderilmiştir.
Dosyaya sunulan —– tarihli kayyım raporu ile; yaptığı incelemeler sonucu davacı şirkete —— tarihinden raporun sunulduğu tarihe kadar herhangi bir ticari faaliyetin olmadığı mali verilerinde herhangi bir değişiklik olmadığı, şirketin tahsilat ve borç ödeme faaliyeti içinde bulunmadığı ve sonuç olarak alacaklıların durumunun iflas erteleme talebinden öncesinden daha iyiye gidebilmesinin mümkün olmadığı belirtilmiştir.Mahkememiz tarafından alınan 15/06/2020 tarihli teknik raporu uyarınca inşaat mühendisi ve makine mühendisi bilirkişi tarafından yapılan —- tarihli keşif raporu sonucu; davacının varlığının ——- tarihinde yapılan keşif sonucu davacının mali tabloları değerlerinde rayiç değerin 2.000.000,00 TL’den fazla gerçek stoğu olması gerektiği halde ofisteki mevcut stoğunun yok denecek kadar az olduğu belirtilmiştir.——–kararı üzerine teknik bilirkişi heyeti şirketin mali durumu hakkında yeniden rapor tanzim edebilmek için şirket yetkilisi ——- defalarca telefonda görüştükleri ancak her seferinde keşfin ertelendiği, şirket yetkilisinin buluşma noktasına gelmediği, telefonlarını açmadığı ve bu nedenle şirket binasına girilerek şirketin mevcut stoğu ve diğer demirbaşlarına ilişkin herhangi bir inceleme yapılamadığı belirtilmiştir. Dosya içerisine mali bilirkişi tarafından 09/03/2021 tarihli dördüncü ek rapor dosyaya sunulmuş, incelenmesi sonucu davacı şirketin revize projesinde —— yılı sonuna kadar —– sermaye ödenmesi ön görülmüş, bu tutarın —- ödendiği, ——- ödenmediği belirtilmiştir. Şirketin borca batıklıktan çıkıp çıkmadığının tespiti için hesap grubu verilerine ihtiyaç bulunduğu, davacı şirketin toplam aktiflerinin yaklaşık %65’ini oluşturan “ticari alacaklar” hesap grubunun dosya içerisinde yeterli belge olmaması nedeniyle önceki raporlarında bir değişiklik olmadığı, borca batıklıktan çıktığının net olarak belirlenemediği, davacı şirket yetkilileri tarafından ticari defter ve dayanaklarının ibraz edilmediği ve gerekli incelemelerin yapılamadığı bildirilmiştir.——— ilamı ile gerekli araştırmaların yapılması yönünden dosya mahkememize geri gönderilmiş ise de; şirket yetkilisinin teknik bilirkişi heyeti ile buluşma noktasına gelmediği, yetkilinin defalarca arandığı, ancak kendisine ulaşılamadığı ve bu nedenle şirket binası içerisindeki stok, demirbaş ve diğer vs için gerekli araştırmanın yapılamadığı tespit edilmiştir. Kayyım tarafından sunulan raporda ise; şirketin ——- tarihinden itibaren şirketin herhangi bir ticari faaliyetinin olmadığı, mali verilerinde herhangi bir değişikliğin olmadığı tahsilat ve borç ödemesi olmadığı bu hali ile şirketin aktif olarak çalışmadığı, pasif durumda olduğu tespit edilmiştir.Mahkememiz tarafından —– kararına uygun olarak yeniden yapılan yargılama sonucu —– ilamı uyarınca; ”Davacı şirketin iflasın ertelenmesi isteminin reddi ile, borca batık olduğu belirlenen ——-numarasında kayıtlı ——–İFLASINA,
İİK.nun 165(1)maddesi uyarınca——– gün ve saat 16.25 itibariyle açılmasına,
İİK.nun 166(1)maddesi uyarınca —- açıldığının derhal——–ile ilgili yerlere bildirilmesine,
İİK.nun 166(2)maddesi uyarınca —— gerekli bildirim ve ilanların derhal yapılmasına,
Mahkememizce bu dava nedeniyle alınan tüm ihtiyati tedbirlerin kaldırılmasına,
Atanan kayyımların görevine son verilmesine, ” belirtildiği üzere davacı şirketin iflasına karar verilmiştir.
Mahkeme tarafından verilen kararın İstinaf edilmesi üzerine bu defa—- sayılı, ———tarihli ilamı ile; ”İflas erteleme davalarında, şirketin borca batık olup olmadığının belirlenmesi için en önemli koşul olup borca batıklık tespitinde kaydi değerler değil, satış sırasında gerçekleşecek rayiç değerler esas alımalı, borca batıklık kesin bir şekilde tespit edilmelidir. Bu durumda mahkemece hakkında iflas kararı verilen şirketin güncel durumu itibariyle rayiç değerlere göre borca batık olup olmadığının belirlenmesi gerekmektedir, ancak mahkemece, şirketin borca batık olup olmadığı tespit edilmeden iflas kararı verilmiştir. ” gerekçesi ile verilen karar HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmıştır.
Kaldırma kararından sonra mahkeme içerisine —— tarihli teknik bilirkişi heyeti ile ——— tarihli mali rapor alınmıştır.
Yapılan yargılama sonucu; davacı şirketin —- yılı son çeyrek çeyreği itibariyle yapılan hesaplamalar ile rayiç değerlerinin arsa ve yapı toplam bedelinin 29.580.000,00 TL olduğu, gayrimenkul dışında ki rayiç değerlerinin 2.700.000,00 TL olduğu ve toplam varlık toplamının 32.280.000,00 TL olduğu tespit edilmiştir. Mali bilirkişi tarafından yapılan hesaplama ile de davacı şirketin bilançolarının incelenmesi sonucu aktifleri ile borçları arasında ki farkın (-) 10.699.969,73 TL olduğu bu haliyle halen borca batık olduğu tespit edildiğinden davacı şirket hakkında revize gelir tablolarının incelenmesi sonucu kısmi olarak kar elde ettiği, ancak mevcut borçları göz önüne alındığından şirketin kar oranlarının miktar olarak borçları ödeyecek oranlarının çok altında olması, aradan geçen süreye rağmen başka inandırıcı mali projelerinin sunulamaması, somut çabalarının olduğunun görülememesi ve özellikle yeniden yapılan yargılama sonucu şirket yetkilisine hem teknik heyet hemde mali bilirkişi tarafından defalarca aranması rağmen ulaşılamaması, şirket defterlerinin ve şirketin güncel bilanço kayıtlarının incelenememesi, şirketin stoğu, maddi duran varlıkları, maddi olmayan duran varlıkların üzerinde gerekli incelemelerin yapılması, şirket yetkilisine ulaşılamadığından gerekli incelemelerinden yapılması mümkün olmadığından ve şirketin somut herhangi bir çabasının olmadığı anlaşıldığından İİK’nın 179/b maddesi uyarınca toplam 4 yıl iflasın ertelenmesi tedbirlerinden yararlandığı, bununda dışında borca batık durumda olduğu kanaatine varıldığından davacı şirketin iflasına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı şirketin —— ertelenmesi isteminin reddi ile, borca batık olduğu belirlenen ——-numarasında kayıtlı ——– İFLASINA,
2-İİK.nun 165(1)maddesi uyarınca ————gün ve saat 11:30itibariyle açılmasına,
3-İİK.nun 166(1)maddesi uyarınca —– açıldığının derhal———– bildirilmesine,
5-İİK.nun 166(2)maddesi uyarınca ———– gerekli bildirim ve ilanların derhal yapılmasına,
6-Mahkememizce bu dava nedeniyle alınan tüm ihtiyati tedbirlerin kaldırılmasına,
7-Atanan kayyımların görevine son verilmesine,
8-Kısa karardan sonra gerekçeli kararın bir örneğinin de iflas müdürlüğüne gönderilmesine,
9- Karar harcı 179,90 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 27,70 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 152,20 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
10- Davacı ve müdahil taraflarca yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
11- Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak davacı vekilinin yokluğunda hazır bulunan asli müdahil vekillerinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ———- Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 12/04/2023