Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/481 E. 2023/916 K. 23.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/481 Esas
KARAR NO:2023/916
DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 22/06/2022
KARAR TARİHİ: 23/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, —–ortamında satış yapmayı amaçlayan bir firma olduğunu, bu doğrultuda müvekkili şirket yetkilisi ——–başkalarına ait iktisadi ve ticari faaliyetlerin yapılmasına elektronik ortamı sağlamak amacıyla ——- geliştirdiği ve domain sahibi olduğunu, davalı şirket ile müvekkili şirket davalı şirketin ——–işlerini yapması için anlaştıklarını, bu doğrultuda taraflar aralarında 19.10.2020 tarihli gizlilik sözleşmesini tanzim ettiklerini, davalı şirketin ————ortamında satış yapılabilmesi, bu hizmetin sunulabilmesi, sürdürülebilmesi adına yazılımsal destek için müvekkili şirkete hizmet vermeyi sözleşmede belirtilen şartlarla kabul ve taahhüt ettiğini, icra takibine konu 7 adet faturanın konusunu; davalı tarafça yapılıp müvekkili şirkete teslim edilmeyen ———–bedeli ile müvekkili şirket adına almayı vaat ettiği halde almadığı üstelik davalının kendisi adına ——- yazılımı fatura ettirdiği——ücretler ve yapmadığı ancak yapmayı yüklendiği işlerin oluşturduğunu, davalı/borçlunun borcun dayanağının belli olmadığı ve iddialarının yersiz olduğunu, zira icra takibine 7 adet dekontun dayanak gösterildiğini ve ödeme emrinde “———–bedeli ve borçlu ——- muhasebeye yönelik ——— ———programını alacaklı şirket adına almayı vaadettiği halde yukarıda tarihleri seri-sıra noları yazılı dekontlardan görüleceği üzere paraları tahsil edip kendi şirketi adına ————- yazılımı fatura ettirdiği ve yüklendiği işleri yapmadığı için ödenen paraların iadesi”olarak açıklama yapıldığını, tebligat zarfından da görüldüğü üzere davalı tarafa “ödeme emri ve dayanak belge sureti” birlikte tebliğ edildiğini, davalı taraf gizlilik sözleşmesi kapsamında müvekkiline hazırlayacağı yazılımla satışlarını artırmayı vaad ettiği, bunun karşılığında müvekkilinden 110.000,00-TL ödeme aldığı fakat sadece erişimi ücretsiz bir ———–olan —–çevrimici e- ticaret başlatmak ve büyütmek için kullanılan yazılımı sunduğunu, müvekkili taahhüt edilen yazılımın 8 ay boyunca oyalanması sonucu destek ekibi kurmak zorunda kaldığı, bu hususta birçok gereksiz masraf yaptığını, aynı zamanda bu gereksiz oyalamalar
sonucu müşteri kaybı yaşadığını, müvekkilinin maddi zararlarının milyonlarca liraya ulaştığını, icra dosyasında mevcut —— seri ve sıra numaralı —— bedelli —-açıklamalı dekont, ——seri ve sıra numaralı
—- bedelli ——- seri ve sıra numaralı —– açıklamalı
dekont, —- seri ve sıra numaralı —–açıklamalı dekont, —- seri ve sıra numaralı — bedelli— açıklamalı
dekont, —- seri ve sıra numaralı —–bedelli —– açıklamalı dekont, —–seri ve sıra numaralı —- açıklamalı dekontu ayrıca mahkeme dosyasına da ekte sunulduğunu, müvekkili—- muhasebe programının hazırlanması amacıyla karşı tarafla anlaştığını, davalı tarafın muhasebe programını müvekkili adına fatura kesmek suretiyle lisansını almak yerine faturayı kendi adına düzenlettirdiğini, davalı tarafın 27.04.2021 tarihinde yapılan ek taahhütname sonucunda müvekkiline muhasebe programını devretmeyi kabul ettiğini, müvekkili bu taahhütname sonucunda karşı tarafa (65.000+KDV) yaklaşık 70.000-TL ödemede bulunduğunu, dekont toplamlarından bu hususun görüldüğünü, karşı tarafın taahhütnameye uymadığı, muhasebe yazılımını müvekkiline devretmediğini, müvekkili, muhasebe programını hazırlayan karşı tarafı temerrüt tarihinden sonra da ifaya davet ettiği, karşı taraf ——– muhasebe programını her ne kadar devredeceğini 27.04.2021 tarihinde yazılı olarak taahhüt etse de bu yükümlülüğünü de yerine getirmediğini, davalı tarafın siteyi devretmediği gibi muhasebe programı üzerinden fatura kesmeye devam ettiğini,müvekkili, kesilen faturaların ilişkin olduğu siparişlerin bilgisine ulaşamadığı için bu faturalara ilişkin vergi bildirimlerinde bulunamadığı ayrıca müşterilerine faturasız ürün teslim etmek zorunda kaldığını, müvekkili daha fazla ticari itibar kaybı ve kazanç kaybı yaşamamak adına başka bir ———-ve muhasebe programı kullanmak zorunda kaldığını, müvekkili taahhüt edilen yazılımın 8 ay boyunca oyalanması sonucu destek ekibi kurmak zorunda kaldığı, bu hususta birçok gereksiz masraf yaptığını, aynı zamanda bu gereksiz oyalamalar sonucu müşteri kaybı yaşadığını, müvekkilinin maddi zararlarının
milyonlarca liraya ulaştığını, müvekkili, davalı tarafın yükümlülüklerini yerine getireceği inancıyla gizlilik sözleşmesi kapsamında 110.000,00-TL ödemede bulunduğunu, taahhüt edilen ancak gerçekleştirilmeyen işlemler neticesinde müvekkili davalı şirkete yapılan ——— ve ———–ücret ödemelerinin iadesi amacıyla —— yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ihtar çektiği ve sonrasında işbu icra takibini başlatılmak zorunda
kaldığını, müvekkilinin çektiği—— yevmiye numaralı ihtarnamesinin karşı tarafın gizlilik sözleşmesinde yer alan adresine iki kez çıkarılan tebligat adresten taşındığı gerekçesiyle iade edildiğini, Gizlilik sözleşmesinin 15.maddesi “Bildirimler” başlığını taşımakta olup tarafların “sözleşmede yer alan adreslerine noter kanalıyla yapılan tebligatların geçerli olacağını, adres değişikliklerinin 5 iş günü içerisinde bildirilmemesi halinde sözleşmede yer alan adrese yapılan tebligatların hüküm ve sonuçlarını doğuracağını” düzenlediğini, sözleşmede karşı
tarafın yer alan adresinin aynı zamanda ticaret sicili gazetesinde yer aldığını, karşı tarafa tebliğe çıkarılan her iki tebligatta adresten taşındığı gerekçesiyle iade edilmiş olup, karşı tarafın adres değişikliği yaptığına ilişkin müvekkiline yapmış olduğu bildirimin de bulunmadığını, karşı tarafın müvekkili tarafından çekilen ihtarnameyi iki defa tebliğ almaktan kaçınması, adres değişikliğini müvekkiline bildirmemesinin kötüniyetli olduğunun göstergesi olduğunu, müvekkili tarafından çekilen ihtarnamenin karşı tarafa gizlilik sözleşmesi uyarınca geçerli bir şekilde ulaştığını, TTK. 21.maddesi kurulan sözleşmelerde yapılan açıklamaların içeriğini doğrulayan bir yazıyı alan tacirin 8 gün içinde itiraz etmemesi halinde açıklamayı kabul edeceğini düzenlediğini, müvekkili tarafından çekilen ihtarnamenin 3.maddesi gizlilik sözleşmesinin 3.5.maddesine uygun olarak müvekkili şirketin yazılı izni olmadan kullanamayacağını içerdiğini,buna rağmen ihtarnameye itiraz dahi etmeyen karşı sözleşmeyi ihlalini sürdürmüş başta eser üzerindeki mali haklara tecavüz ve sözleşmeye aykırılık oluşturan eylemlerine devam ettiğini beyanla müvekkili şirket tarafından davalı tarafa ödenen 110.000,00-TL’lik ödemeye ilişkin hiçbir iade gerçekleşmediğini, davalı taraf imzaladığı sözleşmede söz verdiği taahhütleri yerine getirmemesi halinde müvekkili şirketin uğradığı zararları gidermeyi taahhüt ettiğini, buna rağmen taahhütlerini yerine getirmeyerek bu zararı gidermediği, bu durumdan “haksız bir çıkar” sağladığını, davalı tarafından taahhüt edilmiş olan kullanmama yükümlülüğü aksi halde müvekkili şirketin zararının giderilmesi gerektiği kabul ve taahhüt edilmiş iken müvekkilinin uğradığı hiçbir zararın tazmin edilmediğini, detaylı olarak anlatıldığı üzere davalı/borçlu icra takibine kötü niyetli olarak ve haksız yere itiraz etmiş olduğundan davalının itirazının iptaline ve aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi gerektiğini, tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davalarının kabulüyle davalı borçlunun ———dosyasında anaparaya, faize, ferilerine ve sair giderlerine yapılan itirazlarının iptali ile takibin devamına, takip konusu borca haksız itiraz eden borçlu/davalı aleyhine alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı borçluya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı yanın 22.06.2022 tarihli dava dilekçesinde ileri sürmüş olduğu tüm iddia ve beyanların hukuki dayanaktan yoksun ve kötü niyetli olup haksız davanın reddinin gerektiğini, davacı yanın beyanlarında; müvekkili şirketin sözleşmeye aykırı davranarak yüklendiği işleri yapmadığı, kendilerine teslim edilmeyen ———–programı ve yine ———— yazılımı ile ilgili ücretleri iade etmesi gerektiği iddiaları ile müvekkili şirkete karşı icra takibi
yaptığı, itirazları üzerine iş bu davayı açtığını, öncelikle müvekkili şirketi gerekli hizmeti verdiği ve altyapı desteğini sağladığını, bu doğrultuda sitenin aktif hale geldiğini, çalışır seklide sisteme alınıp teslim edildiği, davacı yanın da kabulünde olduğu üzere yaklaşık 15.000 üye sağlandığı ve üyelerce aktif olarak kullanılan sitede ticaret sağlandığı, davacıya işler şekilde sitenin teslim edildiğini,
iddia edilenin aksine müvekkili erişimi ücretsiz bir ———–olan ——– isimli programı kurmakla yetinmediğini, bahsedilen programın sadece ana çekirdek kısmının ücretsiz olup ticari amaçla kullanılmaya başlandıktan sonra——-uygulamasının lisanslanmaya başladığı ve her kullanılan——ücrete tabi olduğunu ve bu ödemleri —- firmasının, —— firması adına yaptığını, verdiği fiyat tekliflerinde bu lisanslamaların dahil olduğunu, yazılımın core kısmına yapılan her müdahalenin ücrete tabi olduğunu ve bu ücretlerin günlükadam/saat üzerinden hesaplanarak 300$ ile 750$ arasında değişim gösterdiğini, verilen teklifte harcanılması planlanan adam saat dikkate alınarak yapıldığını, ayrıca, geliştirme yapılmadan —— kurulumunun teklif edildiğini fakat müvekkili şirket tarafından kabul edilmediğinden geliştirmelerin yapılmaya başlandığını, şu anki sitede kullanılan —– müvekkili —– ait olduğunu, kullanım için izinalınmadığı veya ödeme yapılmadığını, davacı yanın, davaya konu fatura içeriklerinin yekününü oluşturan —– isimli muhasebe programını kendilerine devredilmediğini beyan ve iddia ettiğini, oysaki ——- yazılımı kurulumu tamamlandığı, davacı yanın mali müşavirinden mizan bilgileri istenildiği, tamamının siteme aktarıldığı, tüm kurulum bilgilerive şifrelerin nöbetçi cadde muhasebe işlemlerine bakan ——— beye teslim edildiğini,—— tarafındantamamlandığı, davacı yanın mizanraporunun sisteme yüklendiği ve sistemin kullanıma hazır şekilde davacıya teslim edildiğini, müvekkili —- üzerine düşen ————hizmetlerini tamamladığı, davacı —- fazla üye kazanıldığı, bu—- çalışılan süreçte müvekkili —
başka iş almadığını, —- herhangi bir ihtar veya tebligat çekmeden sunucuların üzerinden kodları alarak —- dışına attığı, sunucuları kapatarak—- zor duruma soktuğunu,——- bu süreçten sonra — maaş ve vergi
ödemelerinde zorluk çekerekküçülmeye gitmek zorunda kaldığını, hali hazırda kullanılan ——— tarafından geliştirildiği ve hiçbir şekilde ücret ödemesi yapılmadığı vekullanım izni alınmadığını, — ödemelerinin davacı —– tarafından direk —— üzerinden yapıldığını, ilgili ödemeler yapılmadığından tüm sistemin —-tarafındandurdurulduğunu, davacı yanın art niyetli olarak sunucu ödemesini yapmadığı ve akabinde müvekkili şirket tarafından oluşturulan kodları kopyalatarak siteyi kopyalattığını, iddia edildiği gibi müvekkili şirket kaynaklı erişim engellenmesi gibi bir durumun hiçbir zaman söz konusu olmadığını, tüm bu nedenlerle; haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, kötü niyetli davacının tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Dava, taraflar arasındaki sözleşme gereğince ödenen bedelin iadesi amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67. vd maddeleri gereğince iptali talebine ilişkindir. Davacı, davalı ile aralarında ———–hizmeti verilmesi hususunda gizlilik sözleşmesi imzalandığını, bu sebeple taraflar arasında ticari ilişki bulunduğunu, davalının ————hizmeti ve alt yapı desteğini sözleşmeye uygun olarak vermediğini, davalının sözleşmeye konu edimlerine yerine getirmemesine rağmen davalıya 110.000,00-TL ödemede yapıldığını, davalının sözleşmeye konu yükümlülüklerini yerine getirmemesi sebebiyle yapılan ödemelerin iadesi için icra takibine geçildiğini, davalının haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiğini, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.Davalı, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, ——- İcra Dosyası uyap üzerinden dosya içerisine alınmış, —– dosyası ve —- sayılı dosyası —— üzerinden celp edilerek dosya içerisine alınıp incelenmiş, Halkbankasından ödemeye ilişkin dekont örnekleri celp edilmiş, —— tarihli bilirkişi raporu alınmış, — tarihli bilirkişi heyeti raporu alınmış ve dava sonuçlandırılmıştır——- Talimat sayılı dosyası ile alınan bilirkişi tarafından düzenlenen—– tarihli raporunda özetle, “…İncelenen defter kayıtlarına göre, davacı —– davalı —– sipariş avansı ödemesi yaptığı, kullanılan muhasebe hesap kodları dikkate alındığı söz konusu tutarın 2021 yılı sonu itibariyle sipariş avansı niteliğini yitirdiği, diğer ticari borçlar mahiyetine tahvil
edildiği ve ödemlere dair fatura kaydının bulunmadığı, ——- tutarlı dekontların düzenleyici bankasında teyit edilmesi halinde yapılan ödemelerin —- ulaşabileceği…” yönünde görüşlerini bildirmiştir.Bilirkişi heyetinin 25.09.2023 tarihli raporunda özetle, “…Ayrıntıları yukarıdaki bölümlerde arz edilen davalı tarafından ibraz edilen ticari defterler ile talimat mahkemesi vasıtası ile incelenen davacı şirket kayıtlarına ait tanzim edilmiş bilirkişi raporu, teknik yönden incelemeyi içeren değişik dosyasına tanzim edilmiş bilirkişi raporu ve tüm dosya muhteviyatı belgeler üzerinde yapılan incelemelerde; Davalıya ait olduğu belirtilen —– adlı—- sitesinde yapılan incelemede; Sitede firma adının—– olarak yer aldığı, Sitede —– firmasının —- kurulduğunun ve son derece güvenilir bir ——şirketi olduğunun belirtildiği,
Sitede firmanın ——alanlarında hizmet verdiği,
Sitede referanslar sayfasında —– aldığı, Sitede firma iletişim bilgilerinde; Firma unvanının ——adresinin —- olduğu, Sitede yer alan referanslar sayfasının ——
tarihlerini içerir 17 adet arşiv kaydı olduğu, Sayfanın 18.09.2021 tarihli arşiv kaydında referans projelerimiz kısmında —— yer aldığı, Sitede ——- bilgisinde; —– ifadesinin yer aldığı,——–avantajlarıyla eczane ve aile ekonomilerine katkı sağladığının amaçlandığının belirtildiği görülmüştür. Davacıya ait olduğu belirtilen —— adlı ——yapılan incelemede; Sitede ———– bilgisinin yer aldığı,——- girişimi olduğunun belirtildiği görülmüştür. Dosya kapsamında yer alan mail yazışmaları incelendiğinde; —— tarihlerini içerir maillerde —– adresten, ——-mail adresine gönderildiği görülmüş olup söz konusu kodların davalı tarafından kullanımına yönelik herhangi bir tespit yapılamamıştır. Dosya kapsamında yapılan teknik inceleme neticesinde; İcra takibine konu ödeme içeriklerinde yer alan —– ilişkin dosya kapsamında herhangi bir belgenin olmaması sebebiyle hizmetin verilip verilmediği yada ne oranda verildiğine dair herhangi bir tespit yapılamamıştır. Davacı———– ile davalı —— arasında —–tarihinde —– imzalandığı,
Davalı —– davacı —- davalı şirketin antetli kağıdına düzenlenmiş ——- tarihli taahhütname ile davalı——- firmasına lisanslanmış —— kullanımına —- bedel ile verildiği, Davacı—————- tarafından muhatapla imzalanmış olan sözleşme gereğince muhataba gönderilen—— kişisel verilerin kullanımının sona erdirilmesi, hizmet sözleşmesine aykırılık
dolayısıyla uğramış olduğumuz zararların giderilmesi istemine ilişkindir.” konulu ——— numaralı ihtarnamenin keşide edildiği, Dosya muhteviyatı belgeler arasında yer alan —- gelen cevabi yazıların eklerinde bulunan —— formlarının incelenmesinde; ——yıllarında taraflar arasında herhangi bir faturalaşma görülemediği, Davacı şirketin —– ticari defterlerinin —–sayılı dosyasına sunulan Talimat Raporu ile incelendiği, sunulan —– tarihli Bilirkişi Raporunda —– tutarlı dekontların düzenleyici bankasında teyit edilmesi halinde yapılan ödemelerin —— ulaşabileceği” hususunun belirtildiği, Sayın Mahkemeniz tarafından yazılan müzekkereye cevaben ——– cevabi yazısında yukarıda tarih ve tutarları belirtilen 2 adet ödemeya ait dekontlarının sunulduğu,buradan da bu ödemelerin yapılmış olduğunun anlaşıldığı, Davalı tarafından ibraz edilen —– yılları ticari defterlerinaçılış ve kapanış noter tasdikleri zamanında yaptırılmış olup, kayıtlarının düzenli ve muhasebe ilkelerine uygun bulunması nedeniyle kayıtlarının lehine kesin delil vasfının bulunduğu Sayın Mahkemenizin takdirlerinde olduğu, Davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarında davacı tarafından yapılan ödemelerin kayıtlı olduğu ve kayıtlara göre —- takip tarihi itibariyle davalı şirketin davacı şirkete — borçlu olduğu hususlarını…” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalı tarafından taraflar arasındaki ———hizmeti verilmesi hususundaki gizlilik sözleşmesi kapsamında gerekli hizmetin verilip verilmediği noktasındadır.
Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur———İspat yüküne ilişkin bu genel kural, itirazın iptali davaları için de geçerlidir. Yani, itirazın iptali davalarında da ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden) taraf o vakıayı ispat etmelidir.Eldeki dava da, davacı davalının sözleşmeye konu edimlerini yerine getirmediğini iddia ettiğinden anılan hususun davacı tarafça yöntemince ispat edilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, 25/09/2023 tarihli bilirkişi raporunda dosyadaki mevcut delillere göre davalının sözleşmeye konu hizmeti verip vermediği ya da hizmetin ne orada verildiğinin tespitinin yapılamadığı belirtilmiştir. Davacı tarafça bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi sunulmuş ise de davalının sözleşmeye konu hizmeti vermediğine ilişkin başkaca herhangi bir delile dayanılmamış, bu yönde beyanda bulunmadığı görülmüştür. Gelinen aşamada ve mevcut delil durumu dikkate alındığında davalının sözlemeye uygun edimini ifa etmediğinin davacı tarafça yöntemince ispat edilmediğine kanaat getirilmiş, sübut bulmayan davanın reddine karar verilmiştir.İtirazın iptali davalarında davalı yararına kötüniyet tazminatına hükmedilebilmesi için davacı/alacaklının takip yapmakta haksız ve alacaklının kötüniyetli olması şarttır. ——— Eldeki dava yönünden davalı/borçlu tarafından davacı/alacaklının kötüniyetli olduğu ispat edilemediği anlaşılmış, davalı/borçlunun şartları oluşmayan tazminat talebinin reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının şartları oluşmayan tazminat talebinin REDDİNE,
3-Alınması gerekli karar harcı 269,85-TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 1.370,12-TL harcın mahsubu ile artan 1.100,27-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halide davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-TTK 5/A maddesi ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A fıkrası ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 1.320,00-TL arabuluculuk ücreti davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
7-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13 maddesindeki esaslara göre belirlenen 18.150,95-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde———— Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.23/11/2023