Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/479 E. 2022/1089 K. 28.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/479 ESAS
KARAR NO : 2022/1089

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/06/2022
KARAR TARİHİ : 28/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin, fatura alacağına istinaden davalı şirket hakkında takip başlattığını,—– Esas sayılı dosyasında, borçlu tarafa ödeme emri gönderildiğini, borçlu tarafça ödeme emri 27.05.2022 günü tebellüğ edildiğini, Borçlu taraf ödeme emrini tebellüğ ettikten 2 gün sonra (29.05.2022 günü) müvekkil şirket hesabına açıklama olmaksızın 346,92 TL, 1.415,55 TL, 3.153,31 TL ödeme yaptığını, Borçlu taraf müvekkil şirket hesabına kısmi ödeme yaptıktan sonra 03.06.2022 tarihinde vekili aracılığıyla takibe itiraz ettiğini ve takibi durdurduğunu, Takip talebinde belirtildiği üzere kısmi ödemeler BK 100 maddesi gereğince faiz ve masraflara mahsup edildiğini, İşbu sebeple haricen ödenen toplam 4.915,78 TL’nin öncelikle takip tarihinde sonra işleyen faize, vekalet ücreti ve masraflara mahsup edilmesi, kalan miktarın ise asıl alacağa mahsup edilerek kalan bakiye kapak hesabı üzerinden itirazın iptali ile takibin aynen devamına karar verilmesini talep ettiği, takip tarihinden önce davalı taraf temerrüte düşürülmediğinden takip tarihinden önce işletilmiş faize yönelik itirazın iptali talebimiz bulunmadığını, Davalı taraf ile arabulucu huzurunda bir araya gelindiğini ancak anlaşmaya varılamadığını, İşbu sebeple dava açma zaruretinin hasıl olduğunu, Davanın kabulünü, ——- Esas sayılı takibe davalı tarafça yapılan itirazın iptalini, takibin aynen devamını, Takip tarihinden sonra haricen ödenen 4.915,78 TL’nin BK 100 maddesi uygulanarak kapak hesabından mahsup edilmesini, Davalı şirketin % 20’den az olmamak kaydı ile icra tazminatına mahkum edilmesini, Arabuluculuk ücretinin davalı şirkete yükletilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesi iddia ve talep etmiştir.
Davacı vekili 23/12/2022 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini, davanın, feragat nedeniyle reddine karar verilmesini, davalı yan lehine yargılama giderine ve vekalet ücretine hükmedilmemesine karar verilmesini, vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını beyan ettiği anlaşıldı.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil aleyhine——Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine borcun ödenmesi nedeniyle itiraz ettiğini, icra dairesi tarafından takibin durdurulmasına karar verildiğini, takip dayanağı olan borç müvekkil tarafından takip talebindeki 3.153,31 TL —— numaralı fatura alacağı (İstenen: Yıllık Reeskont Avans) 1.415,55 TL—– numaralı fatura borcu (İstenen: Yıllık Reeskont Avans) 346,92 TL ——numaralı fatura borcu (İstenen: Yıllık Reeskont Avans) olmak üzere 29.07.2022 tarihinde toplam 4.915.78.-TL’nin ödendiğini, Talep edilen faizin ise müvekkil temerrüde düşürülmeden talep edildiğinden ödemesi yapılmadığını, faturaya dayalı icra takibine başlanılmadan önce faturadaki alacağın istendiğine ilişkin karşı tarafa ulaşmış bir ihtar yok ise temerrüt icra takibin açılmasıyla gerçekleşeceğini, Bu durumda faturaya dayalı alacağa temerrüt faizi takip tarihinden itibaren yürütüleceğini, Buna göre takipten önce işletilen faizler müvekkil Şirket tarafından haksız ve mesnetsiz olarak talep edildiğinden ödemesinin yapılmadığını, Müvekkil Şirket davacı Şirket ile yaklaşık 7 yıldır ticari alış verişleri nedeniyle mal ve ürün temin etmek suretiyle daimi olarak çalıştığını, Müvekkil Şirketin muhasebe kayıtları incelendiğinde, müvekkil şirketin ödemeleri sürekli olarak fatura bedelleri mal alındığında, Mal alınır ve ikinci mal alınmaya gidildiğinde bir önceki faturalara dayalı borcun ödendiğini, Davacı ile Davalı arasındaki ödeme ilişkisinin 7 yıldır bu şekilde sürdürüldüğünü, bir gün dahi borçlu kalmadığını, Takibe konu edilen 3 adet fatura hiçbir ihtar çekilmeksizin doğrudan takibe konu edildiğini, müvekkil şirket tarafından ödendiğini, Müvekkile tebliğ edilen ödeme emrinin 27.05.2022 tarihi cuma günü olduğunu, Söz konusu tebligatın şirketin çalışanı olmayan şahsa tebliğ edildiğini, Şirket yetkilisi 29.05.2022 pazar günü tesadüfen tebligatı gördüğünü ve aynı gün müvekkil şirket tarafından 29 Mayıs 2022 pazar günü işgünü olmamasına rağmen ödemesi yapıldığını, müvekkil şirketin faizleri temerrüde düşürülmediğinden ödemediğini, bu nedenlerle müvekkili aleyhine açılmış davanın reddini, müvekkili aleyhine kötü niyetli hareket ederek icra takibi başlatan takip alacaklısı davacı aleyhine takibe konu alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini iddia ve talep etmiştir.Davalı vekili 23/12/2022 tarihli dilekçesi ile davacı vekilinin davadan feragat etmesi nedeniyle davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesini, davalı yan lehine yargılama giderine ve vekalet ücretine hükmedilmemesini, vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını beyan ettiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava,——- Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine yapılan takibe, davalının yaptığı itirazın iptali için açılan itirazın iptali davasıdır.Davacı, davalının ——Esas sayılı dosyası ile aleyhine başlatılan takibe haksız itiraz ettiğini beyan ederek, itirazın iptalini ve davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini istemiş; davalı, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davacı vekili 23.12.2022 tarihli dilekçesi davadan feragat ettiğini, davalı yan lehine yargılama giderine ve vekalet ücretine hükmedilmemesini, vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını beyan ettiği anlaşılmıştır.HMK 307. vd maddeleri gereğince davadan feragatin, davayı kesin hüküm gibi sonuçlandıran taraf işlemlerinden olduğu, hüküm ifade edilmesi için karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine de bağlı olmadığı hükme bağlanmış olup davacı vekilinin vekaletnamesi incelendiğinde davadan feragat etmeye yetkisinin bulunduğu anlaşılmakla açılan davanın feragat nedeniyle reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur:
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 80,70 TL harcın, davacı tarafından yatırılan 80,70 TL peşin harçtan mahsubu ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafından yatırılan 80,70TL harcın DAVACI ÜZERİNDE BIRAKILMASINA,
4-Davacı tarafından tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 53,25TL yargılama giderinin DAVACI ÜZERİNDE BIRAKILMASINA,
5-Davacı vekili ve davalı vekili tarafından vekalet ücreti talep edilmediğinden, bu konuda davacı ve davalı lehine karar verilmesine yer olmadığına,
6-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
7-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.