Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/414 E. 2023/101 K. 08.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1431 ESAS
KARAR NO : 2023/25

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/12/2017
KARAR TARİHİ : 17/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı firma ile davalı/borçlu şirket arasında 20.04.2015 tarihinden başlayan ticari ilişki neticesinde —–marka ismiyle —– satan davalı borçlu şirketin, ‘Ürün Teşhir Standı’ tasarlayıp imal eden davacı ile standın yapımı konusunda anlaştığını ve davacı firmaya 2016 yılı Eylül ayına kadar 5(Beş) tane Ürün Teşhir Standı yaptırdığını, bu işlerin bazısı için fatura düzenlendiğini, bazısı içinse karşı tarafın talebi doğrultusunda fatura düzenlenmediğini, davacı tarafından 2015 ve 2016 yılında davalı şirket için yapılan stantların davalıya süresinde teslim edilmiş olduğunu, düzenlenen faturalara süresi içinde itiraz etmeyen davalı şirketin faturaların münderecatını kabul etmiş olmasına rağmen borçlu olmadığını ileri sürmesinin hukuken kabul edilebilir olmadığını, davalı şirketin adına düzenlenen 28.09.2016 Tarihli, —– Nolu, 8.850,00 TL Bedelli Faturanın 4.000 TL’ sının 30.09.2016 tarihinde müvekkil firmanın ——Hesabına davalı/borçlu şirket yetkilisi —— kardeşi —–tarafından —– açıklamasıyla—-olarak ödendiğini, faturalı yapılan stand bedelinden kalan 4.850,00 TL ile faturasız yaptırılan diğer stantlardan kalan 12.300,00 TL olmak üzere toplam 17.150,00.TL alacaklarının tüm iyi niyetli girişimlere rağmen ödenmemesi üzerine işlemiş 478,55 TL Faiziyle birlikte bakiye 17.628,55 TL alacağın tahsili amacıyla——- Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı borçlun şirket yetkilisinin itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiğini, alacaklarının kesin ve likit olduğundan davalının itirazının zaman kazanmaya yönelik olduğunu, alacağın mevcudiyetinin taraflarca yapılan telefon görüşmeleri, e-mailler, stand tasarım ve fotoğrafları, standı yapan ustanın ifadesi,—— yazışmaları, ticari defter kayıtları ve sair delillerle ispatlanabilir olduğunu iddia ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davalı şirketin vaki itirazının iptali ile takibin işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte devamına ve % 20′ den az olmamak üzere icra-inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP: Davalı şirket usulüne uygun tebligata rağmen cevap dilekçesi sunmamış, duruşmalara katılmamıştır.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava hukuki niteliği itibariyle, davalının——-esas sayılı icra takip dosyasına yaptığı itirazın iptali için açılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talepli davadır.Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış, yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilerek deliller toplanmış, icra dosyası celp edilerek incelenmiş, bilirkişi raporu alınmış, yasa değişikliği nedeniyle basit yargılama usulüne geçilerek dava sonuçlanmıştır.Dava konusu uyuşmazlığın; taraflar arasında davaya konu ürünlerin yapımı, satımı ve teslimi konusunda ticari ilişki olup olmadığı, var ise bu ticari ilişki neticesinde söz konusu malların davalıya teslim edilip edilmediği, edilmiş ise davalı tarafından bedelin ödenip ödenmediği, bu bedellere ilişkin fatura düzenlenip düzenlenmediği, netice itibariyle davalının ——-esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kabil olup olmadığı, davacının takip tarihi itibariyle dava ve icra dosyasına konu alacağın bulunup bulunmadığı, bu alacağın davalıdan istenip istenmeyeceği hususlarında toplandığı görülmüştür.Davacı; davalı ile aralarındaki anlaşma gereğince davalıya beş adet ürün standı yaptığını, davalının kısmi ödemede bulunduğunu, faturalara süresinde itiraz etmediğini beyan etmiş, davalı davaya cevap vermemiştir.
——esas sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde; dosyanın alacaklısının davacı —— borçlusunun davalı —— olduğu, davacı alacaklının 17.150,00-TL asıl alacak ve 478,55 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 17.628,55 TL üzerinden takip başlattığı görülmüştür.
Davanın niteliği ve tarafların tacir olduğu hususu göz önünde bulundurularak TTK 83-85.maddeleri ile HMK 222.maddesi uyarınca her iki tarafın davaya ve takibe konu yıllara ait tüm yasal ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiş, davalı şirket merkezinin —– olması sebebiyle —— Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmıştır.Talimat ile davalı şirketin defter ve belgelerini incelemesine karar verilen bilirkişi tarafından; “Davalının tebligata rağmen defter ve belgelerini hazır etmemesi nedeniyle inceleme yapılamadığına dair” rapor yazıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce dosya davacı defter ve belgelerinin incelenmesi için bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Bilirkişinin 03/02/2019 tarihli raporunda özetle; “Davacı firmanın davalı şirket adına, 28.09.2016 Düzenleme Tarihli, ——Nolu, “1 Adet——” içerikli, KDV Dâhil 8.850,00 TL tutarlı faturayı düzenleyerek ticari defterlerinde davalı şirket adına borç kaydını yapmış bulunduğu, davacı firmaca davalı şirket adına düzenlenmiş bulunan söz konusu faturanın, davacının——Vergi Kimlik Numarasıyla Mükellefi olduğu —— Vergi Dairesinden dosyaya celp edilen 2016 Yılı —– FORMU ile Davalı Firmaya Mal Satışı olarak beyan edilmiş olduğu, buna mukabil olarak davalı şirketin ——Vergi Kimlik Numarasıyla Mükellefi bulunduğu —– dosyaya celp edilmiş bulunan 2016 Yılı——- FORMU ile söz konusu faturayı davacı firmadan mal alımı olarak beyan etmiş olduğu; davalı şirket tarafından benimsenerek ve yasal nitelikli bir itiraza konu edilmeksizin Ticari Defterlere kaydın sonucu olarak ilgili dönem—– FORMU ile Davacı firmadan mal alımı olarak beyan konusu edilen “28.09.2016 Tarihli, ——Nolu, KDV Dâhil 8.850,00 TL” tutarlı faturanın, Takdiri Yüce Mahkemeye ait olmak üzere münderecatı itibarıyla kesinleştiği ve davacı firmanın İşbu fatura bedeline hak kazandığı; dosya kapsamında yer alan ——- ekstresi ve dekont örneği doğrultusunda, davalı şirketin kurucu ortağı ve gelinen aşamada tasfiyesi başlatılmış davalı şirketin tasfiye memuru olan dava dışı ——tarafından Davacı——Nezdinde yer alan—— IBAN Numaralı Hesabına, 30.09.2016 Tarihinde “—— BEDELİ” açıklamalı, 4.000,00 TL tutarında ——-yapılmış olduğu; her ne kadar davacı firma defterlerinde ortaklar hesabına kaydedilmek suretiyle davalı şirketin fatura borcuna mahsup edilmeyen 4.000,00 tl tutarlı bu ödemenin, davacı yanın kabul niteliği taşıyan beyanları doğrultusunda davalı şirket adına düzenlenen 8.850,00 tl tutarlı faturadan mahsup edilmesi gerekeceği ve davacı firmanın davalı şirketten 28.09.2016 Tarihli, ——-Nolu, KDV Dâhil 8.850,00 TL tutarlı faturanın ödenmemiş bakiyesinden kaynaklanan 4.850,00 TL asıl alacağı bulunduğu; Davacı firmanın davanın dayandığı takibe konu ettiği bir diğer alacak kalemi olan 12.300,00 TL Stand Bedeli hususunda ise, davacının beyanlarıyla da açık olduğu üzere İmal edilerek davalı şirkete teslim edildiği iddia olunan STAND için Fatura düzenlenmediği, dolayısıyla böyle bir alacağın ticari defter kayıtlarından tespitinin mümkün olamayacağı” şeklinde kanaat bildirildiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia, savunma, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında davalı şirketin —– marka ismiyle sattığı —–ürünleri için 5(Beş) tane Ürün Teşhir Standı yapılması konusunda anlaşma yapıldığı, bu anlaşmanın eser sözleşmesi niteliğinde olup yazısız yapıldığı, davacının üreteceği stantlara ilişkin ayrıntılı görsel içeren maillerle birlikte iş bedelini de bildirdiği, davalı tarafın ihtarlı davetiyeye rağmen defter ve belgelerini incelenmek üzere hazır etmediği, davacının defter ve belgelerini inceleyen bilirkişi raporuna göre; dava konusu alacağın bir kısmı için düzenlenen 28.09.2016 Tarihli, —— Nolu, KDV Dâhil 8.850,00 TL tutarlı faturanın davacının ——– kayıtları ile birlikte davalının ——kayıtlarında da göründüğü, faturasız olduğu iddia edilen 12.300,00-TL’lik iş için davacı vekilinin yemin teklifinin ihtarlı şekilde davalıya tebliğ edildiği, davalının yemin davetiyesine icabet etmediği, bu suretle 12.300,00-TL yönünden de davacının iddialarını ikrar etmiş sayıldığı, davacının alacak talebinin yerinde olduğu, davacının alacağını ispatladığı anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur:
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE,
-Davalının ——esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile, 17.150,00-TL asıl alacak ve 478,55 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 17.628,55 TL üzerinden takibin devamına,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 1.204,21TL harcın, davacı tarafından yatırılan 212,92TL peşin harç ve icra dosyasına yatırılan 88,14 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 903,15‬ TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yatırılan 301,06‬TL harcın davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından tebligat, posta, müzekkere ve bilirkişi ücret gideri olarak sarf edilen 3.458,75TL yargılama giderinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
6-Kabul edilen dava yönünden —— göre davacı lehine takdir olunan ——– vekalet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
7-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde ——-Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.