Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/395 E. 2022/1036 K. 13.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/403 Esas
KARAR NO: 2022/1006
DAVA: İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 11/09/2020
KARAR TARİHİ: 06/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili tarafından mahkememize gönderilen dava dilekçesinde özetle; davacı şirket tarafından davalı şirkete taşıma hizmeti verildiğini, bu hizmet karşılığında fatura düzenlendiğini, söz konusu faturanın davalı şirkete tebliğ edilmesine rağmen davalı şirketin borcunu ödemediğini, davacı şirketin davalı şirketten —-alacaklı olduğunu, dava konusu faturanın — açıklamalı faturadan kaynaklandığını, davalının borcu olduğunu” beyan edip davalı borçlunun———–dosyasına yapmış olduğu itirazın reddine ve icra takibinin devamına, itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunun sabit olduğundan, değerinin %20’sinden az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
SAVUNMA: Davalı adına çıkarılan dava dilekçesi ve tensip zaptının usulünce tebliğ edildiği, davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmadığı görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava hukuki niteliği itibariyle, ——— sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilerek deliller toplanmış, icra dosyası celp edilerek incelenmiş, bilirkişi raporu alınmıştır.
Dava konusu uyuşmazlığın, taraflar arasında davacının dava dilekçesinde iddia ettiği gibi taşıma ilişkisinden kaynaklı bir ticari ilişki bulunup bulunmadığı, davacının bu ilişki neticesinde takip ve davaya konu ettiği navlun ücretine hak kazanıp kazanmadığı, davalının itirazlarının kısmen ya da tamamen iptali gerekip gerekmediği, icra inkar tazminatına ilişkin yasal koşulların oluşup oluşmadığı hususlarında toplandığı görülmüştür.
İtirazın iptali istemine konu,—– esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; başlatılan takibin alacaklısının mahkememiz dosya davacısı, borçlusunun mahkememiz davalısı olduğu, başlatılan takibe karşılı davalı tarafından —–tarihli dilekçe takibe itiraz dilekçesi gönderilip takibin durdurulduğu, davanın —–asıl alacak üzerinden açıldığı anlaşılmıştır.
Davanın niteliği ve davaya konu talep dikkate alınarak dosyanın mahkememizce resen seçilecek bir mali müşavir bilirkişi ile CMR konusunda uzman nitelikli bir bilirkişiye tevdii edilerek rapor düzenlenmesinin istenildiği, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen—- tarihli raporda özetle; İtirazın iptali davasına konu —- Sayılı dosyada bir adet fatura konusu —- alacağın takip konusu edildiği, davacı ticari defterlerinde kayden ——— alacağın kayıtlı olduğu, davalı yanın ticari defterlerinin incelemeye hazır edilmediği, davacı ticari defterlerine itibar edilmesinin sayın mahkemenin takdir ve değerlendirmesine tabi olacağı, takip dayanağı faturanın bekleme ücreti faturası olarak düzenlendiği gözetilerek, fatura düzenlenmesi için sözleşme veya makul süreyi aşan ve davacı sorumluluk alanında olmayan araç beklemesinin davacı yanca ortaya konulması gerektiği, dosya kapsamına göre —- faturasının düzenlenme sebebinin , zira TTK m.21 manasında beklemenin bir iş görme veya davalıya menfaat sağlama teşkil ettiğinin de sabit olmadığı, itirazın iptali davasına konu——-alacağın takip konusu edildiği, davacı ticari defterlerinde kayden —– alacağın kayıtlı olduğu, davalı yanın ticari defterlerinin incelemeye hazır edilmediği, davacı ticari defterlerine itibar edilmesinin sayın mahkemenin takdir ve değerlendirmesine tabi olacağı, takip dayanağı faturanın bekleme ücreti faturası olarak düzenlendiği gözetilerek, fatura düzenlenmesi için sözleşme veya makul süreyi aşan ve davacı sorumluluk alanında olmayan araç beklemesinin davacı yanca ortaya konulması gerektiği, dosya kapsamına göre ——- faturasının düzenlenme sebebinin , zira TTK m.21 manasında beklemenin bir iş görme veya davalıya menfaat sağlama teşkil ettiğinin de sabit olmadığına dair rapor tanzim edilmiş olduğu görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia, toplanan deliller ile alınan bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı şirketin davaya ve takibe konu ettiği taşıma hizmetine ilişkin bekleme ücretine dair faturanın, davalı tarafça kabul edilmediği, davalının davaya cevap vermediği ve ticari defter ve dayanaklarını da mahkememiz incelemesine sunmadığı, ispat yükü kendisine düşen davacının her ne kadar ticari defterlerinde davaya konu faturanın işlendiği anlaşılmış ise de davacının taşıma ilişkisi bakımından bekleme ücretini talep edebilmesi için taraflar arasında bu yönde bir sözleşme bulunması yada davacının kendisinden kaynaklanmayan sebeplere dayanmış bir bekleme olması gerektiği ve ayrıca bekleme ücretinin uygun bir miktar olması gerektiği, davacının fatura dışında somut delil sunmadığı, HMK’nın 318 ve 319. Maddeleri gereğince tarafların dilekçeleri ile birlikte, tüm delillerini açıkça ve hangi vakıanın delili olduğunu da belirterek bildirmek; ellerinde bulunan delillerini dilekçelerine eklemek ve başka yerlerden getirilecek belge ve dosyalar için de bunların bulunabilmesini sağlayan bilgilere dilekçelerinde yer vermek zorunda olduğu, dolayısıyla davacının süresinden sonra taraflar arasındaki mail yazışmalarını dosyaya sunduğu yine yemin deliline başvurmak istemediğini de açıkça beyan etmeleri karşısında davaya konu ettiği bekleme ücretini ispat edemediğinden davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70-TL harçtan başlangıçta alınan 1.696,70-TL harcın mahsubu ile kalan 1.616,00-TL nin karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadiesine,
3-TTK 5/A maddesi ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A fıkrası ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 1.320,00-TL arabuluculuk ücreti davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansının bakiye kısmının, karar kesinleştiğinde 6100 sayılı HMK’nun 333.maddesi uyarınca taraflara iadesine
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde———Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
06/12/2022