Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/33 E. 2022/846 K. 19.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/33 Esas
KARAR NO:2022/846

DAVA:Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ:14/01/2022
KARAR TARİHİ:19/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu genel kurulda davalı Şirket’in esas sermayesinin—- sahip müvekkili hakkında şirkete bağlılık yükümünü yerine getirmediğinden bahisle şirkete verdiği zararların tazmini için dava açılmasına ilişkin alınan —- numaralı kararın müvekkilinin oylamaya katılımı olmadan davalı şirket’in esas sermayesinin — sahip—- oylarıyla alındığını; kararının müvekkilini yıldırmak ve anılan kişilerin kendi eylemlerini gizlemek için kötü niyetle alındığını; müvekkilinin oylamaya katılmamakla birlikte karara ilişkin itirazını genel kurul tutanağına yazdırdığını; her ne kadar —– tarihinde yapılan genel kurul toplantısında alınan arar — sorumlu müdür tarafından tescil ve ilan edilmedi ise de ileride hüküm doğurması ihtimaline karşı, haksız ve kötüniyetli alınan genel kurulun — numaralı kararının iptali için işbu davanın açılmasına zaruret hasıl olduğunu; gerçekten de müvekkilinin genel kurulda dile getirilen hiçbir eylemi yapmadığını; kaldı ki müvekkilinin imza sirkülerinde yetkisinin de hiç olmadığını ve davalı şirketi hiçbir zaman temsil ve ilzam etmediğini; şirketin —-sahip olmasına rağmen bir vekalet bile almadığını; şirkette tüm yönetimin şirket müdürü olan—–tarafından gerçekleştirildiğini,—- hukuka aykırı, şirketin ve müvekkilinin zararına olan eylemleri ise zaten aynı genel kurulda müdürlükten azli için gösterilen gerekçeler arasında sayıldığını iddia ederek davalı Şirket’in —- tarihli genel kurulda atınan —- kararın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı tarafın cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.
İNCELEME VE GEREKÇE: Dava; —şirketin genel kurulunda alınan kararın iptali talebidir.Uyuşmazlık, davalı—şirketin — tarihli genel kurulunda alınan — numaralı kararın iptali talebidir.
Genel Kurul toplantısında alınan— numaralı kararın incelenmesi sonucu; ” şirket ortaklarından—- şirkete verdiği zararların TTK 613 ve diğer ilgili maddeleri kapsamında bağlılık yükümü çerçevesinde şirkete verdiği zararların görüşülmesine geçildi. 613.maddesinde (1) Ortaklar, şirket sırlarını korumakla yükümlüdür. Bu yükümlülük şirket sözleşmesi veya Genel Kurul kararı ile kaldırılamaz.
(2) Ortaklar şirketin çıkarlarını zedeleyebilecek davranışlarda bulunamaz. Özellikle kendilerine özel bir menfaat sağlayan ve şirketin amacına zarar veren işlemler yapamazlar. Şirket sözleşmesi ile, ortakların, şirketle rekabet eden işlem ve davranışlardan kaçınmak zorunda oldukları ön görülebilir ” şeklindedir.”Şirketin — payı ile ortak— tedarikçilerimiz, müşterilerimiz ve özellikle finans kuruluşlarında, şirketteki sahip olduğu payını şirketin tam sahibi gibi göstermek sureti ile şirkete zarar vermiştir. ” şeklinde yazılan açıklama sonucu davacı —- şirkete verdiği zararların şirketin faaliyetini sürdürebilmesine telafisi imkansız zarar verme aşamasına gelmiş olması sebebi ile gerekli önlemlerin alınması, verdiği zarar ve tazminat taleplerinin adli, idari, hukuki iş ve işlemlerin başlatılması konusunda şirkete , şirket müdürü ve diğer ortaklara yetki verilmesine karar verilmiş olup oy birliği ile karar alınmıştır.Yapılan yargılama sonucu; somut olayda limited şirket Genel Kurulunda alınan kararın iptali talep edildiğinden TTK’nın 622/1 maddesi ” Bu kanun —-şirket genel kurul kararının butlanına ve iptaline ilişkin hükümleri, kıyas yoluyla—- şirketlere de uygulanır ” hükmü uyarınca aynı kanunun 445.maddesinde yer alan anonim şirketlerin genel kurul kararının iptaline ilişkin hükümler kıyas yoluyla—- şirketlere de uygulanma alanı bulacaktır.TTK’nın 445.maddesi ” 446.maddede belirtilen kişiler, kanun veya esas sözleşme hükümlerine ve özellikle dürüstlük kurallarına aykırı olan genel kurul kararları aleyhine, karar tarihinden itibaren — ay içinde, şirket merkezinin bulunduğu yerde ki asliye ticaret mahkemesinde iptal davası açabilirler.”
Dava konusu genel kurul kararı — tarihinde alınmış olup dava tarihi —olduğundan davanın—aylık hak düşürücü sürede açıldığı tespit edilmiştir.TTK’nın 446.maddesinde iptal davası açabilecek kişiler belirtilmiş olup (–) a) toplantıda hazır bulunup da karara olumsuz oy veren ve bu muhalefetini tutanağa geçirten,
b) Toplantıda hazır bulunsun veya bulunmasın, olumsuz oy kullanmış olsun yada olmasın, çağrının usulüne uygun yapılmadığını, gündemin gereği gibi ilan edilmediğini, genel kurula katılma yetkisi bulunmayan kişilerin veya temsilcilerini toplantıya katılıp oy kullandıklarını, genel kurula katılmasına ve oy kullanmasına haksız olarak izin verilmediğini, ve yukarıda sayılan aykırılıkların genel kurul kararının alınmasında etkili olduğunu ileri süren pay sahipleri,
c) Yönetim Kurulu,
d) Kararların yerine getirilmesi, kişisel sorumluluğuna sebep olacaksa yönetim kurulu üyelerinden her biri iptal davası açabilir.
Somut uyuşmazlıkta iptali istenen — numaralı kararın incelenmesi sonucu davacı ortak —- şirkete verdiği iddia edilen zarar ve ziyan için tazminat davası açılması bunu yanında idari ve diğer hukuki işlemlerin başlanmasına yönelik oylama yapılmış, davacı ortağın —- hisse sahibi olduğu ancak oy kullanmasına engel olunduğu buna rağmen davacı ortağın muhalefet şerhini zapta geçirttiği, bunun dışında kalan —-hisse sahibi ortaklarında oy birliği kararı ile davacı ortak hakkında adli ve idari işlemlerin başlatılması yönünde karar alınmıştır.TTK’nın 619/3 maddesi ” Ortağın bağlılık yükümüne veya rekabet yasağına aykırı faaliyetlerde bulunmasını onaylayan kararlarda ilgili ortak oy kullanamaz. ” maddesi uyarınca —şirket ortağı bağlılık yükümü veya rekabet yasağı oylamalarında oy hakkından yoksundur. Ancak somut olayda iptali istenen— numaralı genel kurul kararı davacı ortağın bağlılık yükümünün veya rekabet yasağının kaldırılmasına ilişkin olmayıp hakkında şirkete verdiği iddia edilen zarar ve ziyanların karşılanması için adli ve idari işlemlere başlanması başka bir anlatımla davacı ortak hakkında Sorumluluk Davası açılmasına yöneliktir. Bu haliyle Sorumluluk Davası açılmasına ilişkin 6102 sayılı TTK’da herhangi bir oy yoksunluğu maddesi bulunmamaktadır. Davacı ortak — hisse sahibi olup kendisinin oy kullanması haksız olarak engellenerek kendi aleyhine adli ve idari birimlere başvurulması yönünde karar alındığı, davacı ortağın oydan yoksun olmamasına rağmen iptali talep edilen—- numaralı kararın yanlış yorumlanarak davacı ortağın oy kullanmasının engellendiği, davacı ortak —- hisseye sahip olduğundan oy kullanması engellenmeseydi böyle bir karar alınamayacağı anlaşıldığından hatalı olarak alınan —- tarihli genel kurul kararının — numaralı maddesinin iptaline karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; — tarihli Genel kurulda alınan —Nolu kararın iptaline,
2- Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken karar harcı —davacı tarafça peşin olarak yatırıldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
3- Davacı tarafça yatırılan—peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4- Davacı tarafından yapılan — başvuru harcı, — tebligat ve müzekkere gideri, —bilirkişi ücreti olmak üzere toplam—- yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5- Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6- Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen — vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine, İlişkin olarak taraf vekillerinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen kararın tebliğinden itibaren — haftalık yasal süre içerisinde —Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.