Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/302 E. 2022/352 K. 20.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/302 Esas
KARAR NO : 2022/352 Karar

DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/04/2022
KARAR TARİHİ : 20/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Uyuşmazlığın niteliğine göre davanın belirsiz alacak davası olduğunu dava öncesi yapılan işlemlere dair özet bilgilerde—– alınan —-müvekkile ait tarlaya ekilen— kuraklığa bağlı olarak hasar gördüğünü kuraklık hasarının meydana geldiği açık olmasına rağmen —- tarafından —- için tazminata esas verim kaybı bulunmadığı (%29,46) tespit edildiğini, buna karşılık, ——- ürünü için % 71 hasar oranı tespit edildiğini, Sigortalı müvekkilin uğramış olduğu —-hasar oranının hatalı belirlenmesi sebebiyle 61.993,94-TL hasar farkı tazminatının ve 200,00-TL eksper ücretinin ödenmesi amacıyla 14/11/2021 tarihinde davalı şirkete başvurulmuş ancak talep ettikleri hasarın ödenmediğini—-“tüm işlemlerin mevzuata ve mevcut duruma uygun yapıldığını” savunduğunu, —hasar tespit komisyonlarının — veri toplama usul ve yöntemi gözleme değil saha çalışmasına dayalı olduğunu, —- davalı şirketle olan bağı nedeniyle ve eksperlerin — bilhassa daneleme ve hassas terazide tartım işlemlerinin denetime kapalı olması nedeniyle tespit ettikleri verim kayıplarına itibar edilemeyeceğini, Bir günde — olamayacağını, —belirleme,— — tanelerine ayırma ve hassas terazide tartma işlerinin doğru ve usulüne uygun bir şekilde yapıldığının hiçbir tereddüte yer vermeyecek biçimde davalı tarafça ispatlanması şart olduğunu,—- tespit komisyonunun kurumsal yapısı, ——- işleminni asli işlerinden olması ve en önemlisi çalışmaların taraflarla menfaat çatışması olmayan bir heyet tarafından yapılması, buna karşılık —- eksperinin raporunun bireysel, tek taraflı denetime kapalı olması karşısında komisyon tutanağına üstünlük tanınması gerektiği, —- bölgede yaşanılan kuraklığın—- orandan yüksek olduğuna delalet ettiğini, genel şartların A.3.2. Maddesi —- nedeniyle geçersiz olduğunu, genel şartların A.3.2 maddesi aynı zamanda kamu düzenine aykırı olması nedeniyle de geçersiz olduğunu, Müvekkilin gerçek zararının karşılanması gerektiğini, açıklanan tüm bilgiler ışığında, üstünlük tanınması gereken ——– belirlediği hasar oranı ve —— rayiç ürün birim fiyatı esas alınmak suretiyle hazırlanacak bir bilirkişi raporuyla müvekkilin hasar farkı tazmini hesaplanması gerektiği, davalının söz konusu hasar farkını kabul etmemesi nedeniyle hasar bedelinin tespiti ve tahsilini , fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak ve ileride artırmak kaydıyla belirsiz alacak davası olarak açtıkları davada şimdilik 100,00 TL ürün hasar farkının, 29/08/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı —– tahsili ile davacıya verilmesine, 200,00 TL eksper ücreti, baro pulu bedeli ve vekalet harcı ile her türlü başvuru, yargılama giderinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, — poliçesinden kaynaklı hasarın poliçe hükümleri kapsamında davalıdan tahsili talebine ilişkindir.
Davacı, tarlasına ektiği —- kuraklık sebebiyle hasara uğradığını, davalı sigorta şirketinin poliçe hükümleri kapsamında oluşan zarardan sorumlu olduğunu, oluşan zararın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, dava şartı olması sebebiyle davanın her aşamasında mahkemece resen gözetilmesi gerekir. Mahkememizce görev husus öncelikli olarak incelenmiştir.
Burada ticaret mahkemelerinin görevi hususunda bilgi vermekte fayda bulunmaktadır. TTK’ nun 5(1) maddesi uyarınca ticari davalara bakma görevi Asliye ticaret mahkemesine aittir. Dolayısıyla ticari iş kapsamında olmakla birlikte ticari dava sayılamayan durumlarda ticaret mahkemeleri görevli olmayacak, uyuşmazlığın niteliğine göre diğer mahkemelerin görev hususu değerlendirilecektir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesine göre bir davanın ticari dava sayılması için; uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden tacir ve her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olması yada tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesi ile ilgili olup olmamasına bakılmaksızın, TTK da veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesinin bakacağı yönünde bir düzenleme bulunması, diğer bir deyişle mutlak ticari dava olması gerekmektedir.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı —- ticari ve meslek amaçlı —– yaptırdığından tacir sıfatının bulunmadığı ayrıca davacı üretici olup tüketici de olmadığı anlaşılmakla eldeki davanın genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde bakılması gerektiği, eldeki davanın mutlak ya da nispi ticari dava olmaması sebebiyle mahkememizin davaya bakmakla görevli olmadığı ve uyuşmazlığın çözüm yerinin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu anlaşıldığından mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın dava şartı yokluğu yönünden usulden reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.—-
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın USULDEN REDDİNE,
2-Davaya konu uyşmazlığı incelemeye görevinin—- Mahkemesi’ne ait olduğundan MAHKEMİZİN GÖREVSİZLİĞİNE,
3-Karara karşı 2 hafta süresi içinde kanun yoluna başvurulmaz ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulur ise bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye talep edenin başvurup talepte bulunması halinde dosyanın görevli— Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine; süresi içerisinde talepte bulunulmazsa davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin talep edene ihtarına,
4-Kararın taraflara tebliğinin masrafının davacı tarafından yatırılan gider avansından karşılanmasına,
5-6100 Sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunu m.331/2 uyarınca yargılama giderleri konusunda görevli ve yetkili mahkemece karar verileceğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davaya görevli mahkemece devam edilmezse ve talepte bulunulursa yargılama giderleri ile ilgili karar verileceği hususunun talep edene ihtarına,
7-Yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.