Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/30 E. 2022/931 K. 10.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/30 Esas
KARAR NO : 2022/931

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/01/2022
KARAR TARİHİ : 10/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının, ————- takip dosyasıyla davalı aleyhine icra takibi
başlattığını, iş bu takibe davalının itiraz ettiği, davacının fatura alacığının tamamı —olduğunu karşılığında davalının———- ödeme yaptığı davacının ——-
——- kaldığını, davacının alacağının likit olduğunu ve kötüniyet tazminatına hükmedilmesini fazlaya ilişkin hakları baki olmak kaydıyla borçlunun itirazının iptali ile takibin kaldığı yerden asıl alacak ve faizi ile ferileri
yönünden devamına, borçlu aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesinin tebliğine rağmen davaya cevap sunmadığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, faturaya dayalı alacak sebebiyle başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67. vd. maddeleri gereğince iptali talebine ilişkindir.
Davacı, davalı ile aralarında ticari ilişki bulunduğunu, ticari ilişki kapsamında davalıya faturanın gönderildiğini, davalının faturayı kısmen ödediğini, bakiye fatura alacağı için icra takibine geçildiğini, davalının haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiği, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı, usulüne uygun davetiyeye rağmen cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmakla, HMK 128. maddesi gereğince, davacının, dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılmaktadır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan——istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasında deliller toplanmış, ——- celp edilerek dosya içerisine alınıp incelenmiş,————–celp edimiş, ——— tarihli bilirkişi raporu alınmış ve dava sonuçlandırılmıştır.
——-tarihli bilirkişi raporunda özetle, “…Davacı tarafından ibraz edilen—– yılına ilişkin ticari defterlerin; açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı ve defter kayıtlarının birbiri doğruladığı, ticari defterlerinin Kayıt nizamı bakımından uygun olduğu davacı şirket lehine veya aleyhine delil kabiliyetleri Sayın Mahkemeniz takdirinde olduğu,
Davalı şirket, —— tarihinde, ticari defterlerini ibraz
etmemesi ve yerinde inceleme talebinden bulunmaması sebebiyle davalı şirketin ticari defterlerinde inceleme yapılamadığı, Davacı —— —– Defterlerine Göre; Tarafların tacir olduğu ve taraflar arasında ticari ilişkinin olduğu, Davacının takibe konu ettiği faturanın, davacının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, iş bu faturanın davalı —– ortamda tebliğ edildiği, iş bu
faturaların davacı ve davalı tarafından ——- —-
bildirimin yapıldığı, iş bu fatura için davalının kısmi ödeme yaptığı neticesinde davacının, iş bu faturadaki ürünleri/hizmeti davalıya teslim ettiğini ispatladığı, Davacı şirketin davalı————- fatura düzenlediği,
karşılığında davalının davacıya —— ödeme yaptığı, neticesinde takip tarihi itibariyle davacı şirketin davalı şirketten kaydi olarak —-alacaklı olduğu, iş bu alacağın başlatılan takiple aynı tutarda olduğu ve davacının
takip öncesi faiz talep etmediği, icra inkâr tazminatı ve tarafların diğer taleplerine ilişkin takdirin ise
——- ait bulunduğu…” yönünde görüşlerini bildirmişlerdir.
Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur (4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi).
İspat yüküne ilişkin bu genel kural, itirazın iptali davaları için de geçerlidir. Yani, itirazın iptali davalarında da ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran ——– taraf o vakıayı ispat etmelidir.
Faturanın delil olarak kullanılabilmesi için taraflar arasında sözleşmenin bulunması gerekir. Fatura sözleşmenin ifası yönelik belge hükmündedir. Sözleşmenin kurulmasına yönelik fatura —- açısından sonuç dogurmaz. Taraflar arasında akdi ilişki bulunduğunun ispat —— davacı taraftadır. Davacı sözleşmenin bulduğunu ve faturaya konu malın davalıya teslim edildiğini ispat etmesi gerekir. Taraflar arasında sözleşme iliskisi yoksa fatura ispat külfeti açısından sonuç dogurmaz. Ayrıca faturanın usulüne uygun olarak tebliğ edildiği davacı tarafca ispatlanması gerekir.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve——- yapılan bilirkişi incelmesi sonucunda, davacı tarafça talep edilen cari hesap alacağının davacı ticari defter ve kayıtlarında kayıtlı olduğu, davacının ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğu, davalının inceleme gününde ticari defterlerini ibraz etmediği anlaşılmıştır. Ayrıca——– üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinde, dosyaya konu alacağın davacı ve davalı tarafından——— bildirildiği anlaşılmaktadır. Başka bir deyişle davalı, davacı tarafça talep edilen fatura alacağına ilişkin hizmeti kabul edip—– bildirdiği anlaşılmaktadır. O halde davalı, beyanname vermekle cari hesaba konu hizmet/malları teslim aldığının ve teslim aldığı malların/hizmetin de bedelini ödemekle yükümlü olduğunun kabulü gerekir.—– Karar sayılı ilamı)
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; davalının defter ibrazından kaçınması, kısmen ödemede bulunması —- formu ile —- faturanın bildirilmesi sebebiyle davacının, davalı ile arasındaki ticari ilişkiyi ve alacağını yöntemince ispat ettiği, davalı tarafça dosyaya konu borcun sona erdiğine ilişkin herhangi bir bilgi ve delilin sunulmadığı anlaşılmış, davanın kabulüne, davalının—– sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin aynen devamına karar verilmiştir.
İtirazın iptali davalarında davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksız olması ve alacağın likit olması şarttır———- Dosyaya konu alacağın cari hesap ilişkisi/faturaya dayanması sebebiyle alacağın likit ve davalının haksız olduğu anlaşıldığından, hükmedilen ———- ilamı) üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
-Davalının —– sayılı takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİ ile, takibin aynen DEVAMINA,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 1.371,53-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 242,50-TL harç ile icra dosyasına yatırılan 100,39-TL harç olmak üzere toplam 342,89-TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.028,64‬-TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irat kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 242,50-TL harç ile icra dosyasına yatırılan 100,39-TL harç olmak üzere toplam 342,89-TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.028,64‬-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 80,70-TL başvuru harcı, 11,50-TL vekalet harcı, 40,50-TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.250,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.382,7‬0-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-TTK 5/A maddesi ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A fıkrası ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca — ücreti davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —– 13. maddesindeki esaslara göre belirlenen —- nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.