Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/270 Esas
KARAR NO:2024/1 Karar
DAVA: Sözleşmenin İptali
DAVA TARİHİ: 08/03/2017
KARAR TARİHİ: 02/01/2024
Mahkememizde görülmekte olan Sözleşmenin İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde:
müvekkili şirketin dava dışı ——-Şirketi ile sözleşme yaptığını, bu şirkete yaptığı taahhüdü nedeniyle teslim edilmesi gereken ürünlerin satın alınması amacıyla davalı ile sözleşme yapıldığını, davalının şarta bağlı olduğu sonradan anlaşılan teminat mektubunun sözleşmenin teminatı olarak müvekkiline verdiğini, ödeme yerine davalıya çeklerin teslim edildiğini, satış bedelinin %20’sinin peşin ödendiğini, davalının taahhüt ettiği süre içinde malları teslim etmediğini, çekilen ihtarnameye haksız ve gerçeğe aykırı olarak cevap verdiğini, dava dışı ——şirketin müvekkili şirkete ürünlerin süresinde teslim edilmesi ve aksi takdirde sözleşmenin feshedildiği bildirir ihtarname gönderdiğini, davalıdan ürünlerin teslimin istenmesine üzerine davalının müvekkili şirkete 11/10/2016 tarihli protokol gönderdiğini, müvekkilinin dava dışı şirkete verdiği sözü nedeniyle protokolü imzalamak zorunda kaldığını, bu durumda gerek ikrah ve gerekse gabin yönünden irade sakatlığının oluştuğunu, davalının tehdidine maruz kalınarak ürünlerin teslim edilmemesi nedeniyle oluşacak tehlikeden dolayı ve bu tehlikenin yarattığı korku sonucu protokolün imzalandığını, davalının, müvekkilinin zor durumda kalmasından yararlanarak protokolü dayatıp imzalatması nedeniyle gabinin yasal koşullarının oluştuğunu bildirmiş, davaya konu 12/10/2016 tarihli protokolün iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde;
Müvekkilinin, davacıya satılan klimaların ———- distribütörü olduğunu, yurt dışından ithal ettiği malları yurt içinde pazarladığını, her iki yanın tacir olması nedeniyle basiretli iş adamı gibi davranma yükümlülüğünün bulunduğunu, bu kapsamda davacı tarafın sözleşmenin kurulması sırasında irade sakatlığından söz etmesinin mümkün olmadığını, sözleşmeye konu malların teslimi tarihinde darbe girişimi ve kalkışma hareketi nedeniyle mücbir sebebin oluştuğunu, gerek taraflar arasındaki 13/06/2016 tarihli sözleşmenin 13. maddesi gerekse davacı ile dava dışı İnterca şirketi arasında aynı tarihli sözleşmenin 10. maddesinde düzenlenen mücbir sebepler hükmünce tarafların sorumlu olmayacaklarının açık olduğunu bildirmiş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava, taraflar arasında düzenlenen 12/10/2016 tarihli protokolün ikrah ve gabin koşulları altında davacı tarafça imzalandığı iddiası ile iptali istemine ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 114. maddesinin (g) bendinde, gider avansının yatırılmış olması dava şartları arasında sayılmış olup aynı Kanun’un 115. maddesinin 1. fıkrasında, mahkemenin bu koşulun mevcut olup olmadığını kendiliğinden araştıracağı, ikinci fıkrasında ise, bu şartın noksanlığı tespit edilirse davanın usulden reddine karar verileceği öngörülmüştür.
7251 sayılı Kanun’un 9. maddesiyle değişik HMK’nın “Harç ve gider avansının ödenmesi” başlıklı 120. maddesinde; “(1) Davacı, yargılama harçları ile her yıl —– çıkarılacak gider avansı tarifesinde belirlenecek olan tutarı, dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorundadır.
(2) Avansın yeterli olmadığının dava sırasında anlaşılması hâlinde, mahkemece, bu eksikliğin tamamlanması için davacıya iki haftalık kesin süre verilir.(3) Taraflardan her birinin ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen delil avansına ilişkin 324 üncü madde hükümleri saklıdır.” düzenlemesi bulunmaktadır.
Somut olayda, dava dosyasında gerekli usuli işlemleri (tebligat, posta gideri vb) yapmak üzere yeterli masrafın bulunmaması üzerine davacı şirkete 07/12/2023 tarihli ara karar ile eksik gider avansının tamamlanması için kesin süre verildiği, kesin süre ihtarının davacı şirkete 16/12/2023 tarihinde tebliğ edildiği, verilen kesin süre içerisinde eksik gider avansının yatırılmadığı anlaşılmıştır. Davacı tarafından verilen kesin süre içerisinde eksik gider avansının ikmal edilmemesi sebebiyle davanın HMK 114/1-g, HMK 115/2 ve HMK 120/2 maddesi gereğince dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın HMK 114/1-g, 120/2 ve 115/2 maddesi gereğince davanın USULDEN REDDİNE,
2-Karar harcı 427,60-TL ‘den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 31,40-TL harcın mahsubu ile artan 396,20-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halide davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 178,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’ye göre belirlenen 17.900,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde ———Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.02/01/2024