Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/215 E. 2022/588 K. 28.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/215 Esas
KARAR NO: 2022/588
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 06/11/2015
KARAR TARİHİ: 28/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin mahkememize göndermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin , davalı —–Bünyesinde çalışmakta iken —-tarihinde kendilerini işe götüren davalı — sevk ve idaresindeki – plaka sayılı aracın yaptığı kaza neticesinde yaralandığını, —-esas sayılı dosyası ile görülen davada —– tarihinde verilen karar ile davalı ——kazada kusurlu bulunmayarak beraat ettiğini, gerek ceza davası süresince gerekse de şimdiye kadar geçen zaman içinde davalı taraflarca müvekkili ile ilgili olarak her hangi bir girişim yapılmadığını ve müvekkilinin davada yaralanması neticesinde oluşan kalıcı hasarı ve iş ve güçten kaybının karşılanması için hiç bir girişimde bulunulmadığını, kaza sırasında kafasına aldığı travma neticesinde kendisinde—– bir rahatsızlık baş gösterdiğini ve işine devam edemediğini, işine devam edemediği sürece müvekkilinin her hangi bir kazancıda olmadığı için tedavisinin aksadığını, hastalığının haricinde kafa travmasında oluşan kesikler içinde cerrahi müdahale geçirdiğini, butün bu durumlar karşısında tüm davalıların sessiz kaldığını, bu nedenle fazlaya ilişkin her türlü dava ve talep hakları saklı kalmak kaydı ile müvekkilinin geçirdiği kaza neticesinde yaralanmadan oluşan zararı için —Tazminatın , iş ve güçten kaybından şimdilik —- Olmak üzere toplam —-Tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı —–vekilinin mahkememize göndermiş olduğu cevap dilekçesinde; davacı yan —- tarihinde kendilerini işe götüren — sevk ve idaresindeki —- plaka sayılı aracın kaza yapması neticesi davacının— denilen kalıcı rahatsızlığa yakalandığını ve cerrahi müdahale geçirdiğinden bahisle — maddi tazminat talebinde bulunduğu, öncelikle davacının işten güçten kaldığı günler için —- oluşan kalıcı hasar —- olarak talep edilen tazminatın neye dayandığı belli olmadığı, dava dilekçesinde ve dosya kapsamında kalıcı hasara ve yapılan sağlık harcamaları v.b. konulara ilişkin rapor , fatura ve benzeri hiçbir belge ve/veya açıklama olmadığı, davacı yanın dava dilekçesinde de belirtildiği üzere yaşanan kaza ile ilgili olarak davalılardan araç sürücüsü —— Sayılı dosyası ile yargılanmış ve kazada kusursuz olması nedeni ile beraat ettiği, kaza neticesi davacının sağlığında meydana gelen bozulmanın tedavisi için gereken bütün destek kendisine sağlandığı, davacı davalı şirkete sağlığında kalıcı hasar meydana geldiğine dair hiçbir belge ve rapor sunmadığı, bu nedenle davalı şirketten tazminat talebinde bulunulması usul ve yasaya aykırı olduğu, davacı, davalı şirketin çalışanı olduğu, her ay sigorta primleri düzenli olarak yatırıldığı, bütün sağlık harcamaları sosyal güvence gereği karşılanmadığı,—– tazminat talebinin neye dayandırıldığı belli olmadığı, işten güçten kalındığı iddia edilen günler için talep edilen —- tazminat talebi için hiçbir açıklama getirilmemiş ve bahsi geçen zaman dilimi belirtilmediği, davalı şirket yaşanan kaza neticesi bütün sorumluluğunu yerine getirdiği, davacı yan diğer davalı sürücü—— ceza davasında beraat ettiğini dava dilekçesinde açıklandığı, bu şartlar altında davacının davalı şirkete ilişkin taleplerinin haksız olduğu, bu nedenle usul ve yasaya aykırı olan davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalı —-vekili tarafından mahkememize gönderilen cevap dilekçesinde; bahsi geçen— araç, müvekkil şirkete, — tarihleri arasında geçerli olmak üzere —- sigortalı olduğu, —sigorta poliçesinde belirtilen azami limitlerle ve sigortalının kusuru oranında destekten yoksun kalanlara tazminat ile yükümlüdür Söz konusu poliçede teminat limitimiz —- olduğu, Sigortalı aracın sürücüsünün kusuru yoksa, işletene düşen bir sorumluluğu olmadığı, kaza sonucu üçüncü kişinin malul kalması söz konusu olduğu takdirde, sigorta poliçesinde belirtilen azami limitlerle ve sigortalının kusuru oranında malul kalanlara tazminat ödemekle yükümlü olduğu, tazminatın ödenebilmesi için; davacılann maluliyet oranı, çalışabilecek durumda olup olmadığı belirlenmeli; bir maluliyet söz konusu ise bu zararlar uzman bilirkişilerce ayrı ayn hesap edilmesi gerektiği, meydana gel on kaza aynı zamanda bir İş kazası olduğu, buna bağlı olarak başvuru sahibine süz konusu trafik kazası ile ilgili olarak—- tarafından ödeme yapılıp yapılmadığının tespit edilmesini, yapılan ödemelerin rücuya tabi olup olmadığının sorulmasını talep ettiği, —– tarafından rücuya tabi ödeme yapılması halinde bu tutarların yapılacak tazminat hesabından düşülmesi gerektiği, davacı vekili tarafından avans faizi talep edildiği, kazaya karışan sigortalı aracın, ticari araç olmaması sebebi ile, hükmedilecek faiz yasal faiz olması gerektiği, açıklanan nedenlerle davalı şirketin dava açılmasına sebebiyet vermesi söz konusu olmadığı bu nedenle yargılama masrafları ve vekalet ücretinden sorumlu olmadığına dair dilekçe gönderilmiş olduğu görüldü.
Davalı —- vekilinin mahkememize göndermiş olduğu cevap dilekçesinde; davacı —- tarihinde yaşanmış olan trafik kazası neticesinde ortaya çıkan zararları sebebi İle maddi ve manevi tazminat davası açtığı, ancak davacı olayın yaşandığı tarihten itibaren— yıl geçtikten sonra işbu davayı ikame ettiği, KTK ve TBK’ nın ilgili maddeleri gereğince davanın zamanaşımı nedeniyle usulden reddini talep ettiği, davalı kazaya konu aracı oto kiralama sözleşmesi ile — yıllığına diğer davalı sardunya hazır — kiraya verdiği, aracın işletici sıfatı ile sorumluluğu diğer davalıya ait olup davalı şirkete yöneltilen işbu davanın husumetten reddini talep ettiği, davalı şirket davaya konu aracı uzun süreli kira sözleşmesi ile diğer davalı —– kiraya vermiş olup aracı işleten sıfatı bulunmadığı, bu nedenle kazadan dolayı işleten sıfatı ile sorumlu olması mümkün olmadığı, hiçbir şekilde sorumlu olduğumuzu kabul etmemek kaydıyla davacının kaucı zarara uğradığına ilişkin iddialarını resmi bilgi, belge, fatura ve sağlık raporları ile ispat etmesi gerektiği, davaya konu kaza sebebi ile görülen ceza yargılamasında araç sürücüsü —– hakkında kusursuz olması sebebi ile beraat kararı verildiği, araç sürücüsünün kusursuz olması sebebi ile davacının fahiş tutarlarda tazminat istemesi haksız ve hukuka aykırıdır. davacı işbu davayı zenginleşme gayesi ile açmış olup tazminat taleplerinin tümden reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE;
Dava taraflar arasında davacının çalıştığı— ait ve diğer davalı —- kullandığı, davalı sigorta şirketine sigortalı —– plaka sayılı aracın tek taraflı kaza yapması sonucu araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralanması neticesinde davacıda iddia edildiği maluliyet oranı ve davacının uğradığı iş güç kaybı zararına ilişkin tazminat davasıdır.
Davanın —-açıldığı, mahkemece —— tarihinde görevsizlik kararı verilerek dosyanın mahkememize gönderildiği ve Mahkememizin —- esas sayılı dosya numarasını aldığı, mahkememizce yapılan yargılamada —–tarihinde davanın reddine karar verildiği, verilen kararın davacı tarafından istinaf edildiği, —– İş Mahkemeleri Kanunu’nun 1.maddesi uyarınca; İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında iş akdinden veya İş Kanununa dayanan her türlü hak iddialardan doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözülmesi ile görevli olarak lüzum görülen yerlerde İş Mahkemeleri kurulur. Bu tür davalara İş Mahkemelerince bakılır.İş Mahkemesi kurulmamış olan yerlerdeki bu davalara o yerde görevlendirilecek mahkeme tarafından, bu kanundaki esas ve usullere göre bakılacağı, görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece kendiliğinden (re’sen) dikkate alınması zorunlu olduğu, görülmekte olan dava da, davalı —-davacının işvereni olduğu, davacının —-davalı işvereni —- uzun süreli kira sözleşmesi ile kiraladığı (işleteni olduğu)—– plakalı ve yine şirket çalışanı olan davalı — sevk ve yönetimindeki araçla işe gittiği sırada meydana gelen kaza sonucu yaralandığı, dosyada mevcut olan —- düzenlenen yazıdan meydana gelen trafik kazasının iş kazası olarak nitelendirildiği ve davanın yöneltildiği davalılar arasında iş veren konumunda olan ——– de bulunduğu anlaşıldığına göre, davada İş Mahkemelerinin görevli olduğu, mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmasının hatalı olduğu anlaşıldığı, hal böyle olunca da; açıklanan şekilde oluşan yanılgı, istinaf edenlerin sıfatı ve istinaf nedenleri ile bağlı olmaksızın resen değerlendirilmesi gereken kamu düzenine ilişkin bulunduğundan, istinaf yasa yoluna başvuran davacının istinaf başvurusunun açıklanan nedenle kabulü ile esasa ilişkin istinaf itirazları değerlendirilmeksizin ilk derece mahkemesince verilen kararın HMK’nın 353/1-a/3 madde hükmü uyarınca kaldırılmasına” karar verildiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia, savunma ve —— karar sayılı ilamı hep birlikte değerlendirildiğinde istinaf mahkemesi karar içeriği de gözönüne alınarak davanın mahkememiz görev alanında olmadığı anlaşılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Görevli mahkemenin İş Mahkemesi olması ve Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ nedeniyle HMK nun 114(1)/c maddesinin yollaması ile HMK nun 115(2) maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden REDDİNE,
2-HMK’nun 20 (1) maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde ve yasal süre içinde istem halinde dosyanın görevli———-Nöbetçi İş Mahkemesi’ne Gönderilmesine,
3-HMK nun 331(2) maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
4-HMK’nun 20 (1) maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yasal süre içinde gönderme başvurusunun yapılmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmek üzere dosyanın ele alınmasına,
İlişkin olarak; taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde —- Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Dair; davacı vekili, davalı —vekili ve Davalı —- vekilinin yüzlerine karşı diğer davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde ——- Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.28/06/2022