Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/155 E. 2023/504 K. 13.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/155
KARAR NO : 2023/504

DAVA : Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02.03.2022
KARAR TARİHİ : 13.06.2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin uzun yıllardan beri ticari ilişkisi olan — ve babası olan—alacağını tahsil amacı ile —Şubesi’ne ait —- Seri numaralı Keşide yeri—, keşide tarihi 21.02.2021(keşide tarihi daha sonra keşideci tarafından 21.04.2021 olarak değiştirilmiş), keşidecisi dava dışı—-lehtarı —- bedeli 100.000,00TL olan çeki ciro yolu ile aldığını, müvekkilinin ciro yolu ile almış olduğu bu çeki borcu olan—- ciroladığını, mezkur çekin ilk halindeki keşide tarihi olan 21.02.2021 tarihinde çekin keşidecisi olan dava dışı—– yetkilisi —– ciro silsilesini takip ederek müvekkiline ulaştığı, bankalar ile problem yaşadığını, çeki ibraz etmemelerini, şirket hesaplarında problem olduğunu, çek hesabına transfer yapamadığını, kendisine yardımcı olmasını, aksi takdirde çekinin yazılacağını, çekin bedelini ödeyerek çeki teslim almak istediğini söylediğini, müvekkilinin de keşidecinin bu talebini kabul ederek çek bedelinin hesabına gönderilmesi durumunda çeki kendisine teslim edeceğini söylediğini, keşideci müvekkilinin hesabına çek bedelini gönderdiği, müvekkilinin de kendisinden sonraki ciranta olan dava dışı —-çek bedelini ödeyerek çeki teslim alıp, keşidecinin göndermiş olduğu motor kuryeye çeki teslim ettiğini, eşidecinin eline ulaşan bu çekin keşide tarihi olan 21.02.2021 tarihinin üzerinde oynama yaparak çekin vadesini 21.04.2021 tarihi olarak düzelttiğini, çeki herhangi bir ciro zinciri olmaksızın davalı —– devir ettiğini, fikir ve eylem birlikteliği içerisinde olan dava dışı 3. şirket ve çeki son olarak teslim alan —ise bedeli esasında keşideci tarafından ödenmiş olan çeki—–İcra Müdürlüğü’nün —-. Sayılı icra dosyasına ihtiyati haciz olarak konu ettiğini, müvekkilinin tüm banka hesaplarına, menkul ve gayrimenkullerinin tamamına haciz koyduğu, hesaplarına ihtiyati haciz konulan müvekkilinin ise durma noktasına gelen ticaretini devam ettirebilmek adına haciz baskısı ve icra tehdidi altında icra dosyasının tamamını ihtirazi kayıtla ödemek zorunda kaldığının, tüm bu gelişmeler karşısında şaşkına dönen ve dolandırıldığını anlayan müvekkilinin derhal keşideci ile görüşerek durumu düzeltmesini istemiş keşideci ise, her ne kadar kötü niyetli olmadığını elinde çek yaprağı kalmadığı için mecburen çeki kullandığını dile getirmiş olsa da yukarıda da izah ettiğimiz üzere açıkça kastının müvekkilini dolandırmaya yönelik olduğu ve de davalı —-ile hareket ettiğinin, keşidecinin müvekkiline göndermiş olduğu yazıda da bu durumu açıkça itiraf ettiğini, davalı ve dava dışı diğer şüpheliler hakkında –Cumhuriyet Başsavcılığı’nın—Sor. Dosyası ile müvekkili tarafından suç duyurusunda bulunulduğu, müvekkili, davalıların hileli hareketleri neticesinde aralarında hiçbir ticaret ilişkisi ve borcu olmayan davalıya ödeme yapmak durumunda kaldığını, davalının mezkur çeki ciro silsilesi içerisinde almadığı gibi bizzat keşideciden aldığından bilerek ve isteyerek müvekkilini icra dairesini de kullanmak sureti ile dolandırdığı konusunda herhangi bir şüphe bulunmadığının, açıklanan nedenlerle; —. İcra Müdürlüğü’nün—- Esas Sayılı icra dosyası ile müvekkilinden haksız ve hukuka aykırı olarak tahsil edilen toplamda şimdilik 125.303,52-TL’nin ödeme tarihi olan 25.06.2021 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine, müvekkilinin telafisi imkansız zararlara uğramasının da kaçınılmaz olduğu gözetilerek tensiben ve teminatsız olarak ya da mahkeme aksi kanaatte ise uygun bir teminat karşılığında davalıların menkul- gayrimenkul ve 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesine, mahkeme masrafları ve ücreti vekaletin de davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ettikleri görüldü.

SAVUNMA:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava istirdat davası olarak açılması gerekirken alacak davası olarak ikame edildiği, bu nedenle davanın usulden reddinin gerektiği, davacının da cirantalarından biri olduğu—-.İcra Müd. —-sayılı dosyaya konu çekin vadesinde ödenmemesi sebebiyle çek icraya konduğu, ilgili mevzuat gereği de cirantaların da sorumlu olduğundan keşideci tüm cirantalara yönelik önce —-Asliye Ticaret Mahkemesi —- sayılı dosyadan ihtiyati haciz kararı alınmış akabinde —-.İcra Müd. —- sayılı dosyadan icra işlemleri gerçekleştirildiği, icra işlemlerinin yapılması akabinde cirantalardan biri olan davacı yanca icra müdürlüğü nezdinde kapak hesabı yapılarak icra dosyasına dosya borcu ödendiğini, davacının müvekkiline yönelik ikame edebileceği davanın kabul etmemekle beraber ancak ve ancak istirdat davası olacağı, müvekkilinin davacıya dava konusu bedel tutarında veyahut herhangi başka bir borcu olmadığını, usule uygun bir şekilde çekin müvekkiline ulaştığını, cirantalar arasındaki iş ilişkilerinin müvekkilini ilgilendirmeyeceğini, arabuluculuk tutanağı incelendiğinde arabuluculuğun alacak konulu olmadığının görüleceği, halbuki huzurdaki davanın konusu alacak davası olduğu, bu nedenle davanın esası incelenmeden davanın usulen reddi gerektiği, davacının dava dilekçesi ekinde dava konusu icra takibi dayanağı olan —- nolu çekin keşidecisi olan — imzalı bir yazı sunmuşlardır. Tarihsiz olan bu yazı içeriğinde; — seri nolu çekin dava dışı —firmasına kullandıklarını,—-bu çeki davacıya kullandığı, dava dışı—- çeki davacıdan iade alıp ödemesini yaptıklarını akabinde çeki başka bir firmaya kullandıklarını, yanlışlıkla ciro iptali yapılmadığını, davacıdan bir alacakları olmadığı” yazıldığı, bu yazıda yazılı hiçbir hususu kabul etmediklerini, herhangi bir tarih içermeyen bu yazı dava açılmadan önce sırf yargıyı aldatmak maksadı ile muvazalı olarak hazırlandığı, bu yazının tek amacının müvekkiline iftira atmak olduğu, bu yazı ile davacı ve dava dışı — dolandırıcılık ve iftira maksadı ile hazırlandığının, bu hususta —-Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunacaklarının, çekin müvekkiline ciro silsilesine uygun geldiğini, çek suretinden de bu durumun açıkça anlaşıldığının, dava dilekçesinde belirtilen çek ile icra dosyasındaki ve dava dilekçesindeki çekin farklı olduğunu, dava konusu takip dayanağı bir kambiyo senedi olduğundan keşideci ve cirantaların müşterek ve müteselsilen sorumlu olduğunu, davacı ve diğer cirantalar hakkında ihtiyati haciz kararı alındığını, ilk olarak dava dışı keşidecinin taraflarınca tespit edilen adresinde fiili haciz işlemi yapıldığının, bu hacizde 3.kişi istihkak iddiasında da bulunulduğunu, davacının her ne kadar kapak hesabına — İcra Hukuk Mahkemesi— sayılı dosyadan şikayette bulunmuş olmasına rağmen çek tazminatı yönünden bir itirazda bulunmadığını, bu nedenle çek tazminatı yönünden bu hususu kabul ettiklerinin kabulü gerektiğini, dava konusunu kabul etmemekle beraber zamanaşımı definde bulunduklarını, açıklanan nedenlerle; haksız ve kötüniyetli davanın öncelikle esas hakkında incelene yapılmaksızın usulden reddini, mahkemeniz aksi kanaatte ise esastan reddini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE
Dava, davacı tarafın 21.02.2021 keşide tarihli 100.000,00-TL bedelli çek yönünden davalı taraftan alacağına ilişkin kıymetli evraktan kaynaklı alacak davasıdır. Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilerek deliller toplanmış, icra dosyası celp edilerek incelenmiş, bilirkişi raporu alınmıştır.Taraflar arasındaki uyuşmazlık keşidecisi dava dışı — lehtarı dava dışı —olan, 21/02/2021 keşide tarihli, 100.000-TL bedelli çek yönünden davacının haksız olarak ödeme yapıp yapmadığı ile bu kapsamda davalı şirketten alacaklı olup olmadığı hususlarına ilişkindir.
—-Cumhuriyet Başsavcılığının — ve — soruşturma sayılı dosyalarının UYAP suretlerinin dosyamız arasına alındığı görülmüştür.
—.İcra Hukuk Mahkemesinin — Esas sayılı dosyasının UYAP üzerinden mahkememize gönderildiği görülmüştür.
—-. Asliye Ticaret Mahkemesinin —- sayılı dosyasının UYAP üzerinden mahkememize gönderildiği görülmüştür.
Mahkememiz—nolu celsesinin– numaralı ara kararı gereği dosyanın mali müşavir bilirkişiye tevdi edildiği, mali müşavir bilirkişi —sunmuş olduğu 15.02.2023 tarihli raporda özetle; Dosyaya sunulan bilgi ve belgeler, tarafların ticari defterlerindeki kayıtları ve müstenidatları üzerinde yapılan incelemeler çerçevesinde 6100 sayılı HMK’nın 266/c. 2 hükmü uyarınca bilcümle hukuki takdir, tavsif ve taleple bağlılığının takdirinin mahkemeye ait olmak üzere, davacı şirketin 125.303,52 TL asıl alacak talebi üzerinden harçlandırmak suretiyle davalı şirket aleyhine ikame etmiş olduğu işbu alacak davasında; davacı şirketin ciro silsilesi içinde yer almadığı tespit olunan çek nedeniyle —-İcra Müdürlüğü —- Sayılı dosyasından 25.06.2021 tarihi itibarıyla yapılmış kapak hesabı sonucunda, — Seri/Sıra Nolu tahsilat makbuzu mukabili icra tehdidi altında ödemiş olduğu 124.168,42 TL’ yi, takdirin mahkemeye ait olmak üzere ödeme tarihi olan 25.06.2021 tarihinden itibaren işletilecek faiziyle birlikte davalı şirketten iadesini talep etmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı sonuç ve kanaatlerine varıldığına ilişkin rapor tanzim ettiği görüldü.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia, savunma, toplanan deliller ile alınan bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde; taraflar tacir olup delil olarak ticari defter ve dayanaklarına dayanılması nedeniyle mahkememizce mali müşavir bilirkişi aracılığıyla defter incelemesine yoluna gidilmiş olup yapılan incelemede ticari defter ve dayanakların birbirini doğruladığı, sahibi lehine delil vasfı bulunduğu, davacı Şirket Ticari Defter Kayıtlarında davaya konu, —-Şubesi Muhataplı, Keşidecisi Dava Dışı—Lehdarı Dava Dışı— olan, 21/04/2021 Keşide Tarihli —- Çek Numaralı, 100.000.-TL Tutarlı Çekin arka yüz akıbeti incelendiğinde, çek lehdarı — tarafından Ciro yoluyla Davacı Şirkete temlik edilmiş olup, davacı şirketin ticari defterlerinde işbu çekin giriş kaydının bulunmadığı, çeki ciro yoluyla temlik eden dava dışı —– adına açılmış bir cari hesap ilişkisi tespit edilemediği, taraflar arasındaki alım/satım ilişkisinin gayri resmi olarak yürütüldüğü, resmi girişi olmayan çekin yine resmi olmayan yolla Dava dışı —- ciro edildiği, çekin keşidecisi Dava dışı — Şirketinin yetkilisi — tarafından 22.02.2021 tarihinde Davacı Şirketin — nezdinde bulunan —BAN Nolu Hesabına —-Nolu Çek Bedeli 21.02.2021” açıklamasıyla 100.000.-TL EFT yapıldığı, —– tarafından Davacı Şirkete gönderilen 100.000.-TL Çek bedelinin, yine aynı tarihte davacı şirketin ticari defterlerinde —- Nolu Satıcılar Hesabında kayıt ve takip edilen —- Nolu Hesabına, “— nolu Çeke karşı aktarıldı” açıklamasıyla İş bankası aracılığıyla transfer edilerek çekin iade alındığı, gerek Çekin Keşidecisi —- Şirketi ile gerekse Davalı —- ile herhangi bir Ticari ilişki nin bulunmadığının tespit edildiği, yine davalı şirketin ticari defter kayıtlarında ise çekin keşidecisi—- ile aralarında ticari ilişki mevcut bulunduğu,
ticari İlişki kapsamında davalı —Şirketince çekin keşidecisi— Şirketine
Mart/2021 Ayı içinde yapılan Medikal Malzeme Satışları sonucunda 3 Adet Fatura karşılığı
Toplamda KDV Dahil 185.864,54 TL olan 3 Adet Fatura düzenlendiği, buna mukabil davalı
şirketçe Banka EFT’ leri gerçekleştirildiği, sonucunda çekin keşidecisi —-şirketinden
100.030,01 TL Alacak Bakiyesinin mevcut bulunduğu ve bu alacak bakiyesinin değişikliğe
uğramadan —- Şirketinden alacak olarak 2022 Yılına devir edildiği ve davaya konu 21/04/2021 Keşide Tarihli, —– Çek Nolu, 100.000.-TL bedelli çekin davalı
şirketin ticari defterlerinde kayıtlı bulunmadığı, —-Şirketinin mevcut borcundan
mahsup edilmediği, keza Çekin arka yüzünde kendisinden önceki cirantalar Dava Dışı —Davacı —– Malzemeleri
Firması ile hiçbir ticari ilişkisi bulunmadığı,
dolayısıyla davalı şirketin davaya konu çeki keşideci —-şirketinden alacağına istinaden aldığı iddiasının kanıtlanamadığı anlaşıldığından davacının ödemiş olduğu 124.168,42 TL’yi davalı şirketten talep edebileceği değerlendirilerek davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KABULÜ İLE;
-124.168,42-TL’nin ödeme tarihi olan 25/06/2021’den itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Alınması gerekli 8.481,95-TL harçtan başlangıçta alınan 2.139,88‬-TL harcın mahsubu ile kalan 6.342,07‬-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından peşin yatırılan 2.139,88‬-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-TTK 56/A maddesi ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A fıkrası ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalı taraftan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 80,70-TL başvurma harcı, 117,25‬‬-TL tebligat ve posta gideri ile 2.000,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.197,95‬-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 19.625,26 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.