Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/134 E. 2023/80 K. 31.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/134 Esas
KARAR NO : 2023/80

DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 22/02/2022
KARAR TARİHİ : 31/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili tarafından mahkememize gönderilen dava dilekçesinde özetle; davacı şirket tarafından ——- altına alınan —– ——- gönderilen ———— sırasında hasar gördüğünün tespit edildiğini ve tutanak altına alındığını, hasar sonrası yapılan incelemeler neticesinde —– tarihinde müvekkili şirket tarafından—- —- tazminatı ödendiğini ve davacı şirketin ödemiş olduğu tazminatın TTK 1472 hükümleri gereği davalılardan (sigortacının sorumluluğu poliçe limitiyle sınırlı olmak kaydıyla) tazmini için arabuluculuk başvurusunda bulunulmuş ise de arabuluculuk görüşmeleri neticesinde anlaşma sağlanamadığından açıklanan nedenlerle davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
SAVUNMA: Davalı——– tarafından mahkememize gönderilen cevap dilekçesinde özetle; dava dışı—- Şirketinin müvekkili şirket ———–altında olduğunu, davanın esasına CMR hükümlerinin uygulanması gerektiğini; dava konusu zararın müvekkili şirketin tarafı olduğu poliçe kapsamı dışında kaldığını, müvekkili şirket nezdinde açılan hasar dosyasına sunulu ekspertiz raporunda dava konusu hasarın emtianın—- işlemlerinin hatalı olması nedeniyle oluştuğu tespiti yapıldığını,———– durum meydana gelmemesinin de istifleme hatasını ortaya koyduğunu, emtianın dava dışı gönderen tarafında yükleme, istifleme ve sabitlemesi yapıldığını müvekkili şirketin poliçesinin —hatalarından doğan hasarların — bırakıldığını; CMR m.17/4-c gereği de taşıyıcının bir sorumluluğunun bulunmadığını—- yüklemeye nezaret görevi söz konusu olsa bile müvekkili şirket bakımından bu sorumluluğun (taşıyıcının müterafik kusuru) poliçe kapsamı dışında kaldığını; kabul anlamına gelmemek üzere poliçedeki muafiyet hükmünün dikkate alınması gerektiğini, — konusu olduğunu ileri sürerek davanın reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yan şirket üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Davalı —-dava dilekçesi ve tensip zaptının usulünce tebliğ edildiği cevap dilekçesi sunulmadığı görüldü.

İNCELEME VE GEREKÇE
Dava hukuki niteliği itibariyle dava konusu emtianın taşınması sırasında meydana gelen hasar sebebiyle davacı —– tarafından yapılan tazminat ödemesinin davalılardan tazminine ilişkin tazminat davasıdır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilmiş, bilirkişi raporu alınarak dava sonuçlandırılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlığın taşıma sözleşmesi sebebiyle, dava konusu —– emtianın taşınması sırasında meydana gelen hasar sebebiyle davacı —- tarafından dava dışı/—– ödemesinin TTK 1472 maddesi gereğince — dayalı olarak davalılardan rücuen tazminat talebine ilişkin olup, davacı tarafça talep edilen rucüen tazminat şatlarının oluşup oluşmadığı, davalının oluşan zarardan sorumlu olup olmadığı, sorumlu ise miktarın tespiti noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Hasar dosyası, —- numaralı sözleşme örneği dosya arasına celp edildiği görülmüştür.
Dosyanın mahkememizin— ara kararı uyarınca bir taşıma alanında uzman CMR uzmanı ve sektör uzmanı bilirkişiye tevdi edilerek rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verildiği, bilirkişi tarafından düzenlenen—- raporda özetle; —-ve dava konusu hukuki ilişkiler incelendiğinde; davalı—- taşıyıcı ve ——- olduğu; bir nolu davalı —-sorumluluk sigortacısı olup, bu şirketin hem bizzat kendisi hem de başka taşıyıcılar vasıtasıyla gerçekleştirdiği CMR kapsamındaki taşımalardan doğan sorumluluklarını bu konvansiyon hükümleri kapsamında poliçe teminatına almasından dolayı işbu dava bakımından pasif husumet ehliyeti bulunduğu; satış (ihracat için) sözleşmesinin—– kaydını içermesine göre davacı —– tarihli —– kapsamında dava dışı sigortalıya değil de satış sözleşmesine göre alıcı—– konumundaki —- ——– ödemenin, TTK m.1472 gereği işbu dava bakımından,—— husumet ehliyeti bulunduğu; CMR belgesine hasara ilişkin şerh konulmasına göre —- süreci içinde meydana geldiğinin değerlendirildiği; Her ne kadar davalı ——-yetkilendirilen—- raporunda emtianın hasarlı olarak yüklemeye verildiği yönünde —- dayanan bir görüş yer almasına rağmen söz konusu raporda taraf ve ilgilileri benzer farklı tarihlerdeki iki ayrı taşıma işinin birbirine karıştırıldığının değerlendirildiği; CMR Belgesi üzerine şerh düşülmesine göre hasarın taşıma süreci içinde meydana geldiği karinesi oluştuğundan dolayı somut olayda taşıyıcının sorumluluktan kurtulma sebeplerinin gerçekleştiğinin (özellikle CMR m.17/4-c) ve hasarın yükleme ve istifleme hatasından kaynaklandığının somut verilerle davalılar tarafından ispat edilememesi karşısında, davalıların huzurdaki davaya konu hasardan CMR’nin sınırlı sorumluluk hükümlerine göre sorumlu olduğunun değerlendirildiği, yüklemenin dava dışı —- tarafından yapılması, tam yük taşıması olarak—– içine yapılması ve bu tür yüklemelerde şoförün, genellikle yüklenmiş halde araç üzerindeki yüklemeyi denetleyebilmesine göre —- yüklemeye nezaret yükümlülüğü olduğunun takdir edilmesi halinde — tali yönden — kusurundan söz edilebileceği değerlendirildiği—- emtiasının bir bölümü üzerinde hasar oluştuğu ve bu emtianın toplam — sınırının (—- somut olayda talep edilen tazminatın tamamına karar verilse bile taşıyıcının sorumluluk sınırının üstüne çıkmasının mümkün olmadığı ve bu nedenle gerçek zararın tazmini yönünden değerlendirme yapılmasının yerinde olacağı kanaatinin hasıl olduğu; ——– tamamen kırıldığı ifade edildiğine göre zarar miktarının —– emtianın —— bulunmasına göre —- değerinin bulunmayacağı, her bir hasarda ———– diğer davalı—— müşterek ve müteselsil olarak sorumlu olduğunun, diğer davalı şirket ise —- tamamından sorumlu olduğunun değerlendirildiğine dair rapor tanzim edilmiş olduğu görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia, savunma, toplanan deliller ile alınan bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde; dava konusu —— eşya taşınmasına iliişkin olmasından dolayı somut olaya CMR Konvansiyonu hükümlerinin uygulanması gerektiği, emtiada taşıma sırasında hasarın meydana geldiği ve davacı —- tarafından dava dışı sigortalısına hasar ödemesi yapıldığı ve bu kapsamda rücu talepli iş bu davanın açıldığı, dava dilekçesi ekinde sunulan—- şirketinin dava dışı sigortalının satış sözleşmesine göre alıcı—– —-TTK m.1472 gereği yapmış olduğu ödemeyle sınırlı olarak sigortalısına halef olduğu, CMR 30. Maddesine göre emtianın itirazı kayıt ileri sürülmeksizin taşıyıcı tarafından taşımaya kabul edilmesi ve imalattan yükleme yapılmasına göre emtianın hasarsız olarak taşıma sürecine başladığı karine olarak kabul edildiğinden ve dosyada mübrez CMR belgesinde “——–düşüldüğü, — kutucuğunda —- —bulunmasına göre alıcının hasar itirazı kaydı ile emtiayı teslim aldığı ve hasarın taşıma sürecinde meydana geldiği, yine CMR’nin 17/4-c maddesi gereğince taşıyıcının sorumluluktan kurtulma sebeplerini ve hasarın yükleme ve istifleme hatasından kaynaklandığını ispatlaması gerektiği, davalıların iş bu hususu ispatlayamaması karşısında hasardan CMR’nin sınırlı sorumluluk hükümlerine göre sorumlu olduğu değerlendirildiğinden hükme esas alınan bilirkişi raporundaki—- hesaplamanın dosya kapsamına uygun olduğu görülmekle sonuca göre aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
—–yalnızca——- asıl alacak ile müşterek ve müteselsil sorumlu ve sınırlı olması kaydı ile)———– tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı kanuna göre değişen oranlarda avans faizi ile (CMR-27 maddesine göre %5’i geçmemek üzere) birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alınması gerekli 2.079,19-TL harçtan başlangıçta alınan 572,92-TL nin mahsubu ile kalan—- oranlarına göre davalılardan müştereken alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan başlangıçta yatırılan 572,92-TL nin harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-TTK 56/A maddesi ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A fıkrası ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri —–ücretinin davanın kısmen kabul kısmen ret oranına göre —– davalı taraflardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına, kalan —- davacı tarafından tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 80,70-TL başvuru harcı, 92,75-TL tebligat ve müzekkere gideri, ve 4.000,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.141,40‬-TL yargılama giderinin davanın kısmen kabul kısmen ret oranına göre 3.797,83-TL nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ——- esaslara göre belirlenen ——- nispi vekalet ücretinin davalıdan müşterken alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalılar—- —- vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —- esaslara göre belirlenen 3.111,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara müştereken verilmesine,
9-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.