Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/1070 ESAS
KARAR NO:2023/931
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:29.12.2022
KARAR TARİHİ: 28.11.2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 22.12.2021 tarihinde davalılardan —– maliki olduğu, diğer davalı ——- sürücülüğünü yaptığı aracın müvekkiline ait araca arkadan çarpması sonucu araçta oluşan değer kaybı, araç mahrumuyeti tazminatı nedeniyle bu davanın açıldığını, kazanın —– tarihinde saat 16.20 sularında —- istikametine kurallara uygun ilerlerken müvekkili—– plaka nolu —- ile davalı firmanın maliki olduğu —– plaka nolu araç sürücüsü davalı —– müvekkiline ait araca asli kusurulu olarak arkadan çarpması sonucu hasar gördüğünü, kazada davalı sürücünün asli ve tam kusurulu olduğunu, kaza sonucunda müvekkiline ait —- plaka nolu otomobilde değer kaybı meydana geldiğini, ayrıca müvekkiline ait aracın —– tarihleri arasında onarımda kaldığını ve bu süre zarfında müvekkilinin araçtan mahrum kaldığını, bütün bu nedenlerle, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile, İhtiyati tedbir haciz talebinin kabulünü, 100,00-TL araç mahrumiyeti tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek en yüksek avans faizi ile birlikte taraflarına ödenmesini, 100,00-TL değer kaybı tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek en yüksek avans faizi ile birlikte taraflarına ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı—– vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan —- plaka nolu aracın müvekkili şirketten kiralandığını, dava konusu trafik kazasına karışan —plaka nolu aracı davalı —– tarihinde teslim aldığını, davacı tarafa sigorta şirketi tarafından hasar değer kaybı bedli olarak 43.000,00-TL ödendiğini, haricindeki taleplerini ispatlayamayan davacı tarafın kötü niyetli olarak hareket ettiğini, bütün bu nedenlerle, talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.Dava dilekçesi ve tensip tutanağı davalı —-usulüne uygun tebliğ edilmiş olup, davalı —-cevap dilekçesi vermemiştir.
DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava, trafik kazası sonucunda davacının aracında meydana geldiği iddia edilen değer kaybının, kusurlu olduğu iddia edilen araç sürücüsü ve işleteninden tazminine yönelik maddi tazminat davasıdır.Dava konusu uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmaktadır. Davacı gerçek kişi olup, aracın niteliği hususi otomobildir. Ticari dava ve ticari iş birbirinden farklı iki ayrı kavramdır. Her ticari dava ticari iş olmakla birlikte, her ticari iş ticari dava olmamaktadır. TTK’ nun 5(1) maddesi uyarınca ticari davalara bakma görevi Asliye ticaret mahkemesine aittir. Dolayısıyla ticari iş kapsamında olmakla birlikte ticari dava sayılamayan durumlarda ticaret mahkemeleri görevli olmayacak, uyuşmazlığın niteliğine göre diğer mahkemelerin görev hususu değerlendirilecektir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesine göre bir davanın ticari dava sayılması için; uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden tacir ve her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olması yada tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesi ile ilgili olup olmamasına bakılmaksızın, TTK da veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesinin bakacağı yönünde bir düzenleme bulunması, diğer bir deyişle mutlak ticari dava olması gerekmektedir.
Yasal açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde davacı gerçek kişi olup davaya konu aracın niteliğinin hususi nitelikte olması, davalının sorumluğunun haksız fiil iddiasına dayandırılması göz önüne alınarak uyuşmazlığın çözüm ve görüm yerinin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu ve mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla, görev hususunun dava şartlarından olup yargılamanın her aşamasında resen nazara alınabileceği göz önünde bulundurularak davanın dava şartı yokluğu yönünden usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir:
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın USULDEN REDDİNE,
2-Davaya konu uyuşmazlığı incelemeye görevinin ——– Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ait olduğundan MAHKEMİZİN GÖREVSİZLİĞİNE,
3-Karara karşı 2 hafta süresi içinde kanun yoluna başvurulmaz ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulur ise bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye talep edenin başvurup talepte bulunması halinde dosyanın görevli——– Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine; süresi içerisinde talepte bulunulmazsa davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin talep edene ihtarına (ihtar edildi)
4-Kararın taraflara tebliğinin masrafının davacı tarafından yatırılan gider avansından karşılanmasına,
5-6100 Sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunu m.331/2 uyarınca yargılama giderleri konusunda görevli ve yetkili mahkemece karar verileceğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davaya görevli mahkemece devam edilmezse ve talepte bulunulursa yargılama giderleri ile ilgili karar verileceği hususunun talep edene ihtarına (ihtar edildi)
7-Yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekilinin e duruşma ile yüzüne karşı, davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile ——- Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.28.11.2023