Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/92 E. 2021/1175 K. 14.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/92 Esas
KARAR NO: 2021/1175 Karar
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/08/2017
KARAR TARİHİ: 14/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —-şahıs şirketinin sahibi olduğunu, davalı-borçlu —— servis hizmeti verdiğini, söz konusu hizmet kapsamında arızalı vincin dönüş kartının arızalı olduğunun tespit edildiğini ve kart yaptırılıp yerine takıldığını ancak kartın giriş voltajları yükseldiğinden kartın yeniden yanması üzerine bu kez yeni kart takıldığını ve voltajların ayarlanıp test edilerek vinç faal durumda söz konusu şirkete teslim edildiğini, söz konusu hizmet bağlamına şantiyeye bir günde üç ayrı servis yapıldığını, ——— da davalı borçluya yapılan hizmetin——takip numarası ile davalı şirkete iletildiğini, söz konusu —— davalı şirket yetkilisi—- tarihinde iletildiğini, buna rağmen davalı şirketin söz konusu faturaya itiraz etmediğini ve faturayı da iade etmediğini, davalı şirketin tebliğ edilen fatura bedelini ödememesi üzerine —–sayılı dosyası üzerinden ilamsız takip başlatıldığını, davalı şirket tarafından söz konusu takibe itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kaymak kaydı ile davalının itirazının iptaline ve takibin devamına, itiraz alacağı geciktirmeye yönelik olduğundan borçlu kötü niyetle hareket ettiğinden %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, dava masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin kendi işinde kullanmak üzere ——- alığını, kule vincinin arızlanması üzerine iş bu firmayla iletişime geçildiğini ve —- gereği tamirinin talep edildiğini, bunun üzerine firma tarafından —— ekibi gönderildiğini, —arızanın giderildiğini ancak servis ücretinin tamamen —-ait olduğunu, takip konusu faturanın muhatabının müvekkili olmadığını, —— olduğunu, bu neden davalı alacaklının müvekkili firmadan herhangi bir talepte bulunma hakkının olmadığını, iş bu davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, müvekkili şirket aleyhine başlatılan takip ve takibe yapılan itirazın iptali için açılan iş bu dava yönünden, ayrıca müvekkilinin ve yapılan işin —-olduğundan dolayı yetki itirazlarının da bulunduğunu, müvekkili şirket ile —– dava konusu —– yoluyla satışı hususunda anlaşmaya varıldığını, bahse konu sözleşme incelendiğinde, vinçte satıcıdan kaynaklı olarak yaşanabilecek arızalara ilişkin olarak satıcı firmanın gerekli bakım hizmetlerini sağlayacağının görüldüğünü, kule —- dönüş kartının arızalı olduğunu, kartın yaptırılıp takılmasından sonra giriş voltajlarının yükseltildiğinden yandığını, yerinde yeniden yeni kart takılarak voltajların ayarlanıp test edilerek çalışır durumda teslim edildiğini, vinçteki arızanın tamamen vinçteki dönüş kartından meydana geldiğini, bu durumun müvekkili firmadan kaynaklanmadığını, dolayısıyla arızayı gidermekle yükümlülüğünün—– olduğunu, firma tarafından gönderilen —- ekibinin de bu hizmeti yerine getirdiğini, ancak alacaklı bu hizmetten kaynaklanan alacağını —— bedelli faturayı gönderdiğini, müvekkili şirketin ise faturanın muhatabının olmadığından dolayı iş bu faturayı —– numaralı ihtarnamesi ile alacaklıya sekiz günlük iade süresi içerisinde iade ettiğini, yani faturanın tebliğinden üç ay sonra iade edildiği iddiasının doğru olmadığını, açıklanan sebeplerden dolayı öncelikle davanın husumet ve yetki itirazları doğrultusunda usul yönünden reddine, davacının tamir masraflarının yapılan——– gereği dava dışı—- olması sebebiyle ve müvekkili tarafından kendisine gönderilen faturanın —-içerisinde iade etmesiyle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davacı tarafından faturaya ilişkin alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67 vd maddeleri gereğince iptali talebine ilişkindir.
Davacı, davalı ile aralarında —-numaralı servis formunda da davalı borçluya tamir hizmetinin verildiğini, söz konusu hizmete ilişkin olarak da—— bedelli faturaya ilişkin hizmetin edimini yerine getirdiğini, davalının sözleşme alacağının tamamını ödemediğini, eksik ödeme yaptığını, bakiye sözleşme alacağı için icra takibine geçildiğini, davalının haksız bir şekilde icra takibine itiraz ettiği, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda yazılı yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle —-numarası ile Davalı vekilinin—– tarihli ——- kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince KALDIRILMASINA,” yönelik kararı ile —– Karar sayılı yetkisizlik kararı ile Mahkememizin —- sayılı numarasına tevzi edilerek yeniden değerlendirilmekle dava sonuçlandırılmıştır.
Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur ——
İspat yüküne ilişkin bu genel kural, itirazın iptali davaları için de geçerlidir. Yani, itirazın davalarında da ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden) taraf o vakıayı ispat etmelidir.
Faturanın delil olarak kullanılabilmesi için taraflar arasında sözleşmenin bulunması gerekir. Fatura sözleşmenin ifası yönelik belge hükmündedir. Sözleşmenin kurulmasına yönelik fatura ispat kulfeti açısından sonuç dogurmaz. Taraflar arasında akdi ilişki bulunduğunun ispat kulfeti davacı taraftadır. Davacı sözleşmenin bulduğunu ve faturaya konu malın davalıya teslim edildiğini ispat etmesi gerekir. Taraflar arasında sözleşme iliskisi yoksa fatura ispat külfeti açısından sonuç dogurmaz. Ayrıca faturanın usulüne uygun olarak tebliğ edildiği davacı tarafca ispatlanması gerekir.
Dosya kapsamında taraf iddia ve savunmaları ile davalı cevap ve ikinci dilekçesi dikkate alındığında davacı tarafça talep edilen fatura hizmetinin davalıya verildiği hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamakla birlikte bu husus davalının kabulündedir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, dava konusu faturaya ilişkin hizmet bedelinden davalının sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Davalı, söz konusu fatura bedelinden dava dışı — arasında kule vinç leasing sözleşmesinin imzalandığını ve söz konusu——- davacı tarafça yapılan hizmetten sözleşme gereği dava dışı —– sorumlu olduğunu beyan etmektedir. Her ne kadar davalı tarafından dava konusu fatura süresi içerisinde iade edilmiş ise de; davalı sunmuş olduğu cevap dilekçeleri ile davacı tarafça ileri sürülen hizmeti aldığını kabul etmekte, fatura bedelinden sorumlu olmadığını ileri sürmektedir. Bu aşamada davalının ispat yükünü üzerine aldığını ve dava konusu faturadan dava dışı—– sorumlu olduğunu ispat etmesi gerekmekte olup, ispat yükü davalı tarafa geçmiştir.
Mevcut dosya kapsamında yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporları, davalı tarafından sunulan belgeler, dava dışı —- davalı arasındaki leasing sözleşmesi dikkate alındığında davacının iş bu sözleşmenin tarafı olmadığı sabittir. Davalı tarafından sunulan belgeler ve deliller incelendiğinde davacının dava konusu faturaya ilişkin hizmeti dava dışı —- adına yaptığı ve/veya dava dışı—- anlaşarak yaptığı hususunda sunulmuş herhangi bir delil bulunmadığı anlaşılmaktadır. Başka bir deyişle, davalı tarafından dava konusu fatura alacağından dava dışı—- sorumlu olduğunu beyan etmiş ise de, davacının davalı ile dava dışı —– arasındaki ilişkiden haberdar olmadığı, davalının dava dışı şirket ile iç ilişkisindeki defi ve itirazları davacıya karşı ileri sürmesinin mümkün olmadığına kanaat getirilmiş, davalı tarafından dava konusu faturadan dava dışı —-sorumlu olduğunun yöntemince ispat edilememesi sebebiyle davanın kabulüne, davalının —- sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile, —alacak ve takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi üzerinden takibin devamına karar verilmiştir.
İtirazın iptali davalarında davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksız olması ve alacağın likit olması şarttır. —–Dosyaya konu alacağın faturaya dayanması sebebiyle alacağın likit ve davalının haksız olduğu anlaşıldığından, hükmedilen asıl alacak miktarı —-üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
-Davalının —- sayılı takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİ ile, — asıl alacak ve takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi üzerinden takibin DEVAMINA,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 725,45 -TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 181,37 -TL harcın mahsubu ile bakiye 544,08 -TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 181,37 -TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 31,40-TL başvuru harcı, 4,60-TL vekalet harcı, 363,00-TL tebligat ve müzekkere gideri, 400,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 799,00-TL yargılama giderinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. 13 maddesindeki esaslara göre belirlenen 5.100,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde —– Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/12/2021