Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/896 E. 2022/1004 K. 06.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/896 Esas
KARAR NO : 2022/1004

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2021
KARAR TARİHİ : 06/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili tarafından mahkememize gönderilen———-ücretlerinin tahsilinde takip edilen süreç dava konu borç, kanundan kaynaklanan bir borçlu olduğu, davalı/borçlu, emredici nitelikteki bu kanun hükümleri uyarınca, takibe konu geçiş ücreti ile bu ücretin dört katı oranındaki ceza tutarını ödemekle yükümlü olduğu, dava konusu borç, 6001 sayılı karayolları genel müdürlüğünün hizmetleri hakkında kanun’un (“6001 sayılı kanun”) emredici nitelikteki 30/5. maddesi hükmünden kaynaklanan kanuni bir borçtur. müvekkil şirket, 6001 sayılı kanun uyarınca, geçiş ücreti ile —— katı oranında tahakkuk eden ceza tutarını genel hükümlere göre tahsil etme hak ve yetkisini haiz olduğu, davalı/borçlu, emredici nitelikteki kanun hükümleri çerçevesinde kendisinden tahsili talep edilen geçiş ücretini ve bu ücretin dört katı oranındaki ceza tutarını ödemekle yükümlü olduğu, kanun koyucu, ihlalli geçiş nedeniyle araç sahibinin borçlandırılmasını bildirim/ihtar şartına bağlamadığı, kaldı ki, dava konusu borç, 6098 sayılı türk borçlar kanunu’na (—-) göre “götürülecek borç” niteliğinde olup, burada bildirim şartı aranmadığı, geçiş ücretinin dört katı oranında tahakkuk eden ceza tutarı, idari para cezası olarak nitelendirilmeyeceği, dolayısıyla, gerek geçiş ücretinin gerekse de ceza tutarının genel hükümlere göre tahsiline karar verilmesi gerektiği, emsal mahkeme kararları incelendiğinde, geçiş ücreti ve ihlalli geçiş ceza bedellerinin tahsilinin haklı ve hukuka uygun olduğu bir kez daha anlaşılacağı, itirazında haksız ve kötü niyetli olan davalı/borçlu taraf aleyhine iik. madde 67/2 kapsamında icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği, işbu davadan doğacak yargılama giderlerinin tamamından davalı/borçlu sorumlu olup, davalı/borçlu lehine vekalet ücretine de hükmedilemeyeceği, açıklanan nedenlerle davamızın kabulü ile davalı/borçlu tarafından —– yapılan itirazın iptaline, haksız ve kötü niyetli itiraz nedeniyle davalı/borçlu aleyhine asıl alacağın %20sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı/borçlu üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
SAVUNMA: Davalı tarafa çıkarılan dava dilekçesi ve tensip zaptına karşı cevap dilekçesi sunulmadığı görülmüştür.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava hukuki niteliği itibariyle, ——-sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlığın davacının ————— davalıya ait olduğu iddia edilen ——– aracın geçiş ücreti ödemeksizin söz konusu hizmetten faydalanması sebebiyle başlatılan takip tarihi itibariyle davacının davalıdan muaccel bir alacağının bulunup bulunmadığı varsa miktarı, bu kapsamda davalının takibe ihlali geçişe ilişkin ceza yönüyle itiraz ettiği, itirazın iptali ve icra inkar tazminatı hüküm koşullarının oluşup oluşmadığı ve dava tarihi itibariyle haklılığa ilişkin olarak yargılama giderlerinden davalının sorumlu olup olmadığı hususlarında ihtilaf bulunduğu tespit edilmiştir
İtirazın iptali istemine konu,———- alacaklısının —— mahkememiz davalısı olduğu; takibin —– alacağın tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu, davanın ———————-açıldığı anlaşılmıştır.
———bankaya ayrı ayrı müzekkereler yazılmış, gelen müzekkere cevaplarının incelenmesi neticesinde ihlalli geçiş yaptığı iddia edilen aracın davalı şirket adına kayıtlı olduğu, ihlalli geçiş tarihlerinde ———- bulunmadığı görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı davacı vekili tarafından sunulan deliller, ihlalli geçişe anına ilişkin fotoğraflar ve müzekkere cevapları tüm dosya kapsamı ile birlikte değerlendirildiğinde, davalı şirkete ait —- araçların davacı tarafın işleteni olduğu —- yaptığı, davacının talep etmiş olduğu —- geçiş ücretlerinin ihlali geçiş tarihlerindeki tarife ile aracın sınıfı geçiş yeri dikkate alındığında uygun olduğu, davalının ihlali geçiş tarihlerinde —- bulunmadığı, alacağın tahsili için yapılan icra takibine yönelik davalı itirazının haksız olduğu, bu nedenlerle haksız itirazın iptali ile likit olan alacağa yapılan itiraz nedeniyle %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Davanın KABULÜ İLE;
-Davalının —- takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 75-TL harçtan başlangıçta alınan 59,30-TL harcın mahsubu ile kalan 15,30-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından peşin yatırılan 59,30-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-TTK 56/A maddesi ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A fıkrası ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca —- arabuluculuk ücretinin davalı taraftan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından yapılan 59,30-TL başvurma harcı, 42,80-TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 102,10-TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli —–esaslara göre belirlenen—– nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi ve verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.