Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/85 E. 2023/697 K. 26.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2021/85 ESAS
KARAR NO:2023/697
DAVA: Tazminat (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:05.02.2021
KARAR TARİHİ:26.09.2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkili —–projelerinin hak sahibi olan —–yetkilisi ve hissedarı olduğunu, davacı müvekkili ile davalı, —– ait hisselerin satışı konusunda 3.500.000(üçmilyonbeşyüzbin)$ Amerikan Doları bedelle anlaştıklarını, Türk Borçlar Kanununa göre taraflar arasında sözleşmenin kurulabilmesi için yazılı olmasının şart olmadığını, icap ve kabul ile birlikte taraflar arasında sözlü akit de yapılabileceğini, dava konusu olayda davacı müvekkili, yetkilisi olduğu———ait hisseleri satmak istediğini (icab), davalının da bu hisseleri satın almaya (kabul) talip olduğunu, tarafların, hisseleri 3.500.000(üçmilyonbeşyüzbin)$ Amerikan Dolarına satmakta ve satın almakta karşılıklı olarak mutabık kaldıklarını, anlaşmanın her iki tarafı da bağlayıcı olması bakımından, davalı anlaşmaya uygun olarak, davacı müvekkilin hesabına 26.05.2016 tarihinde 200.000 (ikiyüzbin) $ Amerikan Dolarını ——— açıklamasıyla hisse alım avansı ödemesi yaptığını, davacı müvekkili, davalı ile anlaşma yapılması ve avans ödenmesi nedeniyle başka alıcılarla satış görüşmelerini durdurduğunu, davalının, hisse alım avansını ödedikten sonra davacı müvekkilin yetkilisi olduğu —— hisse satışı konusunda bağlamış ve yaklaşık iki yıl boyunca oyaladığını, davacı müvekkili, sözleşme bedelinin ödenmesi ve hisse devirleri için iki yıl beklediğini, davalı aradan geçen iki yılın sonunda gerekçesiz olarak hisse alımından vazgeçtiğini bildirerek ödemiş olduğu 200.000 (ikiyüzbin) $ Amerikan Doları —–geri istediğini, davacı müvekkilinin,——— sayılı ihtarnamesiyle cevap verdiğini, gerekçelerle davalının talebine itiraz ettiğini, Hisse alım avansının ödenmesinden beri geçen üç yıllık süreç ve gelinen aşamada ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik koşullar itibariyle ——- projelerinin başka alıcılara satılması imkanı kalmadığını, davalının anlaşmaya uymadığını, davacı müvekkilin ve yetkilisi olduğu ————– zarara uğramasına sebebiyet verdiğini, uğranılan zararın davalı tarafından giderilmediğini, davacı müvekkilinin 26.05.2016 tarihinde davalı ile hisselerin satışı konusunda 3.500.000 (üçmilyonbeşyüzbin) $ Amerikan Dolarına anlaştığı halde aradan geçen süreçte dolar kurunda yaşanan artışlar ve —- projelerinin zamanında faaliyete geçememesi nedeniyle projelerin değer kaybettiğini, satım sözleşmesine konu —– tarihindeki değeri ile davalının hisse alımından vazgeçtiği tarihteki hisse değerlerinin belirlenmesi ve belirlenen değerler arasındaki farkın davacı müvekkilin yetkilisi olduğu ——–zararı olarak tespit edilmesi ve davalıdan dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesi için işbu davayı açmak zarureti hasıl olduğunu, tüm bu nedenlerle; davanın kabulüyle fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere şimdilik 25.000,00-TL’ nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, bu davanın —— dosyasıyla birleştirilmesini, yargılama giderleriyle yasal vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı asil —- tarihli feragat dilekçesi ile görülmekte olan alacak davasından, dava konusu tüm iddia ve taleplerinden, kayıtsız ve şartsız olarak feragat ettiğini, davalı taraftan herhangi bir vekâlet ücreti ve yargılama gideri talebinin bulunmadığını, tüm bu nedenlerle; davadan feragat beyanı doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir.

SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; huzurda görülmekte olan davanın, şu ana kadarki tahkikat aşamalarında toplanan tüm deliller müvekkili şirket lehine olan ve davacı aleyhine “sebepsiz zenginleşme” ihtiva eden ödemenin iadesi amacıyla tarafınca ikame olunmakla halen devam eden ——–Sayılı dosyası nezdinde, yalnızca bu davanın sonuçlanmasını geciktirmek ve dava konusu hususları maniple edebilmek amacıyla açılmaya çalışılan karşı davanın usulden reddi ve tefriki neticesinde davacı tarafça haksız ve mesnetsiz bir şekilde birleştirme talebiyle huzura getirildiğini, dava konusu iddia ve taleplerin bütünüyle haksız ve mesnetsiz olduğunu, taraflar arasında hisse devrine yönelik herhangi bir sözleşme ya da icap / kabul ilişkisi bulunmadığını, davacı tarafça huzurdaki davanın ikame olunmasının tek amacının, tarafınca ödenen ve karşılığında hiçbir kazanım sağlanmayan bedelin iadesini geciktirmek ve ihtilafı sürüncemede bırakma olduğunu, davacı tarafın söz konusu işlemden dolayı hiçbir zararı olmadığı gibi, dava dilekçesi ekinde de haksız taleplerin ispatına yarar hiçbir delil sunulmadığını, söz konusu avans bedelinin iadesi talep olunduğu zaman ancak ikame olunan huzurdaki dava tamamıyla mesnetsiz olduğunu, müvekkili şirket tarafından davalı tarafın hesabına 26.05.2016 tarihinde gerçekleştirilen 200.000 USD tutarındaki havale işlemi sonrasında, müvekkili şirkete ——- tarafından kayyım atandığını, şirketin yönetimi —– tarafından idare edildiğini, davacı tarafa ödenen söz konusu tutarın, müvekkili şirketin eski yönetimi tarafından gerçekleştirildiğini, —-tarafından atanmış olan yeni yönetimin ise muhasebe kayıtlarında yapılan inceleme sonucu işbu ödemeden haberdar olabildiğini, tüm bu süreç zarfında (müvekkili şirketin —— tarafından yönetildiği ve söz konusu avans bedelinden henüz haberdar olmadığı) ise davacı tarafça müvekkili şirkete hisse alımına dair hiçbir bildirim yapılmadığını, müvekkil şirket tarafından ödenen 200.000-USD tutarındaki bedelin iadesine dair de herhangi bir işlem yapılmadığını, davacı tarafın, şirket hisselerinin alımınıngerçekleştirilmediğinden zarara uğradığını iddia etse de iki yıl boyunca hisse devrinin yapılmasına ilişkin herhangi bir talebi olmadığını, iddia olunduğu üzere hisse devrinin yapılmaması sebebiyle ortaya bir zarar çıkması halinde herhangi bir tacirin iki yıl sonra bu hususu ileri sürmesi makul bulunabilir nitelikte olmadığını, davacı tarafın zarar iddiasını ancak taraflarınca iade talebinde bulunulmasının akabinde ileri sürmesi, bu iddiasının esasında mesnetsiz bir savunmadan ileri gidemeyeceğinin en açık göstergesi olduğunu, yalnızca işbu husus göz önünde bulundurulduğunda davalı tarafın haksız kazanç elde etme gayesinde olduğunun anlaşılacağını, tüm bu nedenlerle; huzurdaki davada öncelikle davacı tarafın birleştirme kararının reddi ile ——- sayılı dosyasının sonuçlanmasının beklenmesini, haksız ve hukuka aykırı olarak ikame olunan davanın esastan reddini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava, hisse devir sözleşmesinin gereği gibi ifa edilmediğini iddia eden davacını açtığı tazminat davasıdır.Davacı asil, 04/09/2023 tarihli dilekçesi davadan, vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinden feragat ettiğini beyan etmiştir.HMK 307. vd maddeleri gereğince davadan feragatin, davayı kesin hüküm gibi sonuçlandıran taraf işlemlerinden olduğu, hüküm ifade edilmesi için karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine de bağlı olmadığı hükme bağlanmış olduğu anlaşılmakla açılan davanın feragat nedeniyle reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur:

HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 269,85-TL karar harcının hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 426,94-TL peşin harcın, alınması gereken 269,85-TL kararı harcından mahsubu ile artan 157,09-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 123,70-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Ret olunan dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davalı lehine takdir olunan 17.900,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ——— bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
7-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı taraf ve davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde ——– Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26.09.2023