Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/817 E. 2023/337 K. 04.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/817 ESAS
KARAR NO : 2023/337

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/11/2021
KARAR TARİHİ : 04/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin hazır beton ve benzeri inşaat ürünlerinin satışını yapan bir şirket olduğunu, davalı şirkete farklı tarihlerde hazır beton ve çelik çubuk teslimatı yapıldığını, bu teslimatlar karşılığında ödeme yapılmadığını, satışı yapılan ürünler karşılığında e-arşiv faturaların düzenlendiğini, davalı şirketin üzerine düşen sorumluluğu yerine petirerek borcunu ödemediğini, davalı şirketin borcunu ödememesi üzerine cari hesapta görünen bakiye alacak için—–. İcra Dairesi’nin —– Esas Sayılı dosyasıyla borçlu aleyhine ilamsız icra takibi başfatıldığını, davalı şirketin itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, davalı şirketin itirazında haksız olduğunu beyan cderek, itirazın iptaline, borçlunun takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen faiz ve diğer tüm ferileriyle ödemeye ve takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişkinin bulunduğunu, davacı şirketin her çimento alım işlemine karşılık bir sözleşme imzalattığını, davacı şirketin malzeme tesliminden önce çek aldığını, davacı şirketin çek vb. bir ödeme almadan kesinlikle mal teslimi yapmadığını, inşaata getirilen çimento ve diğer emtialar için de irsaliye ve teslim belgeleri imzalatıldığını, davalı şirketin aldığı tüm emtialara karşılık ödeme yaptığını, davacı şirketin icra takibinde dayanak belge olarak bir fatura sunmadığını beyan ederek usul ve yasaya aykırı kötü niyetli davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE;
Dava hukuki niteliği itibariyle, faturaya dayalı alacağın tahsili amacıyla, —- İcra Dairesi’nin —–esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış, yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilmiştir.
Davacı; hazır beton ve benzeri inşaat ürünlerinin satışını yaptığını, davalı şirkete farklı tarihlerde hazır beton ve çelik çubuk teslimatı yaptığını, bu teslimatlar karşılığında ödeme yapılmadığını beyan etmiş; davalı ise; davacı şirketin malzeme tesliminden önce çek aldığını, davacı şirketin çek vb. bir ödeme almadan kesinlikle mal teslimi yapmadığını, inşaata getirilen çimento ve diğer emtialar için de irsaliye ve teslim belgeleri imzalatıldığını, davacıdan aldığı tüm malzemelere karşılık ödeme yaptığını beyan ederek davanın reddini istemiştir.Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; taraflar arasında cari hesabı oluşturan faturalar yönünden hazır beton ve çelik çubuk satımına ilişkin ticari ilişki bulunup bulunmadığı, alacağa dayanak faturalara konusu malların davacı şirket tarafından davalı şirkete teslim edilip edilmediği, edilmiş ise bedelinin davacı şirkete ödenip ödenmediği, netice itibariyle takip tarihi itibariyle davacı şirketin davalı şirketten takip konusu cari hesap alacağı yönünden alacağı bulunup bulunmadığı davalı itirazlarının kısmen yahut tamamen iptali gerekip gerekmediği icra inkar tazminatı hususunda yasal koşulların oluşup oluşmadığı noktasında toplandığı görülmüştür.
İtirazın iptali istemine konu, —–.İcra Müdürlüğünün ——esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı şirket tarafından cari hesap alacağı açıklaması ile 15.144,10-TL asıl alacağın tahsili istemi ile takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 29/09/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekili tarafından süresinde 01/10/2021 tarihinde borca ve ferilerine itiraz edildiği, itirazın alacaklıya tebliğine ilişkin dosyada bilgi ve belge bulunmadığı dolasıyla bir yıllık hak düşürücü sürenin işlemeye başlamadığı, davanın 29/11/2021 tarihinde süresinde ve 15.144,10-TL alacak üzerinden açıldığı anlaşılmıştır.Uyuşmazlığın çözümünün teknik bilgiyi gerektirmesi nedeniyle dosyanın mali müşavir bilirkişiye tevdiine karar verilmiştir.Mali müşavir bilirkişinin 23/02/2023 tarihli raporunda özetle; “…Davacı şirket taralından ibraz edilen 2020 ve 2021 yıllarına ilişkin ticari defterlerin; T.T.K m.64,66, V.U.K. m.220-226′ ve ——Sıra No’lu Elektronik Defter Genel Tebliğine göre açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı, kayıt nizamı bakımından V.U.K. m. 215-219 hükümleri ile Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğlerine uygun olduğu; Davalı şirketin 2021 yılı BA/BS beyan formu incelendiğinde davacı şirket tarafından davalı şirkete düzenlenmiş olan 10.478,40-TL bedelli faturanın BA Beyan formu ile Gelir İdaresi Başkanlığına beyan edildiği; Davalı tarafından söz konusu faturanın BA beyan faturası ile beyan edilmiş olması söz konusu fatura muhteviyatını kabul ettiğine karine teşkil ettiği, …Yukarıda açıklanan sebeplerden ötürü takip tarihi itibariyle Davacı şirketin Davalı şirketten15.144,10-TL alacaklı olduğu, davalı şirketin inceleme günü defter ve belgelerini ibraz etmediği,…” şeklinde kanaat bildirdiği görülmüştür.Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur (4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi).İspat yüküne ilişkin bu genel kural, itirazın iptali davaları için de geçerlidir. Yani, itirazın iptali davalarında da ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden) taraf o vakıayı ispat etmelidir.
Taraflar arasında akdi ilişki bulunduğunun ispat kulfeti davacı taraftadır. Davacının, davalı ile arasında inşaat malzemeleri satışına dair bir sözleşmenin bulduğunu ve sözleşmeye konu malları davalıya teslim ettiğini ispat etmesi gerekir. Davacının ispat yükünü yerine getirmesi halinde ispat külfeti davalıya geçer, bu halde davalı ödemede bulunduğunu veya ödeme yapmamasına neden olacak hukuken geçerli bir sebep olduğunu (eksik-ayıplı ifa gibi) ispat etmelidir.
Tüm dosya kapsamına göre; davalının cevap dilekçesinde davacı ile arasındaki satış ilişkisini kabul ettiği, tarafların defter ve belgelerin incelenmesi için tayin edilen günde davalının defter ve belgelerini sunmadığı, davacının sunduğu defter ve belgelere göre; davacının alacak kaydına esas faturanın davacının defterlerinde kayıtlı olup, davalının BA formlarında da vergi dairesine bildirildiği, bu itibarla davacı hem ticari ilişkiyi, hem de karineye göre davalıya malzemeleri teslim ettiğini ispat ettiğinden, ispat yükünün davalıya geçtiği, davalının borcuna karşılık kısmen veya tamamen ödeme yaptığına dair bir belge sunamadığı, defter ve belgelerini sunmadığı, vergi dairesinden getirtilen BA/BS formlarında da tarafların BA/BS kayıtlarının birbiri ile örtüştüğü, herhangi bir çelişki bulunmadığı, icra takibine yönelik davalı itirazının haksız olduğu anlaşılmakla, davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur:

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KABULÜ İLE;
-Davalının —–İcra Dairesi’nin —— esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin aynen DEVAMINA,
2-Asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 1.034,49-TL harcın, davacı tarafından yatırılan 182,91-TL peşin harç, icra dosyasına yatırılan 75,72-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 775,86‬-TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yatırılan 258,63‬-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından bilirkişi ücreti, tebligat, posta ve müzekkere gideri olarak sarf edilen 1.242,60-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Kabul edilen dava yönünden Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre davacı lehine takdir olunan 9.200,00-TLvekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca —– bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
8-Dosyada mevcut gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi.