Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/784 E. 2023/113 K. 14.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/784 Esas
KARAR NO: 2023/113
DAVA: Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/11/2021
KARAR TARİHİ : 14/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili tarafından mahkememize gönderilen dava dilekçesinde özetle; davalı aleyhine, ile icra takibi başlatılmış, davalı haksız ve hukuka aykırı bir şekilde borca itiraz edip takibin durmasına neden olmuş, —— ticari dava şartı için —– dosya numaralı arabuluculuk başvurusunda bulunulmuş, Görüşmeler sonucunda, dosyanın anlaşmazlıkla sonuçlanmış olduğunu, davacının, —– üreticisi olup birçok resmi, yarı resmi, özel kurumlara bu test kitlerinin satışını yapmakta olduğunu, Katma değeri yüksek şirketin davalı şirket ile aralarında yine antijen,—-satışı gerçekleştirmiş, Davalı şirketten bedelin iadesi istemiyle İcra müdürlüğü nezdinde yukarıda esas numarası yazılı dosya ile davalı borçlu şirket aleyhinde takip başlatmış olduğunu, ancak taraflar arasında gerçekleşen satış işlemi, faturalı geçerli bir satış işlemi olup, satıma konu ürünün zilyetliği ve mülkiyetinin davalı yanda olduğunu, Satışın geçerli bir satış işlemi oluşu, müvekkilinin ürünü teslim etmiş olması, ürün satıldığında herhangi bir ayıbının olmayışı, alacaklının ürünü süresi içinde iade talebinde bulunmadığı halde söz konusu ürünlerin ödemesini yapmaktan kaçınmış olduğunu iddia ederek, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, Davalı Şirketin vaki itirazının iptali ile takibin devamına, Davalının en az 9620 icra tazminatına mahkümiyetine, Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.

SAVUNMA: Davalı vekili tarafından mahkememize gönderilen cevap dilekçesinde özetle; davacı şirket tarafından, müvekkili şirkete 12.07.2021 tarihli faturada belirtilen—- —– satıldığından bahisle fatura bedelinin davalı şirket tarafından kendilerine ödenmemesi nedeniyle, —– dosyasından müvekkili aleyhine takip başlatılmış olup, Müvekkili tarafından haksız takibe karşı itiraz edilmiş olduğunu, davacı tarafın alacak iddiası haksız ve kötü niyetli olup, zira, takibe dayanak —– Faturadaki malların müvekkili tarafından satın alınmamış olduğunu, müvekkili şirket davacı şirketten evvelce birçok mal satın almış ancak davacıdan satın alınan malların tüm bedellerinin müvekkili tarafından ödenmiş olup, Takibe dayanak ——-Nolu faturadaki malların ise müvekkil şirket tarafından ne sipariş edilmiş ne de teslim alınmış olduklarını, buna rağmen, davacı şirketin, müvekkili şirkete malları teslim etmediği halde sanki etmiş gibi tek yanlı faturalar düzenlemiş ve müvekkili şirkete karşı haksız ve kötü niyetli olarak alacak iddiasında bulunmuş olup, takip konusu faturanın ve buna bağlı olarak takip konusu borcun taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, mezkür fatura üzerinde gösterilen mal müvekkili şirkete teslim edilmediğinden müvekkili şirketin bu fatura bedellerinden sorumlu olması kabul edilemeyeceğini, davacı tarafından tek yanlı olarak tanzim edilen faturaların davacının ticari defterlerinde kayıtlı olsa dahi delil niteliğinde olmadığı herhalde izahtan vareste olup, Keza, davacı tarafından tek yanlı olarak düzenlenen faturalara müvekkili şirket tarafından itiraz edilmemiş olması da yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre tek başına ticari satımın varlığını göstermemekte olduğunu, davacı tarafından faturalarda gösterilen bedellere ilişkin malların müvekkili şirkete verildiğinin de ayrıca ispatı gerekmekte olup, Dolayısıyla malı teslim ettiğine yani alacaklı olduğuna dair ispat yükünün de davacı yanda olduğunu, davalı şirkete ait ticari defterler incelendiğinde de savunmalarının sübut bulacağını, davalının, takip ve dava konusu faturaya ilişkin olarak davacı şirketten herhangi bir mal almadığından; haliyle, davacı yana borçlu bulunmadığından haksız ve dayanaksız davanın reddinin gerektiğini savunarak, haksız ve dayanaksız davanın reddi ile, kötü niyetli davacının, dava konusu alacağın en az %20’si oranında tazminat ödemesine, yargılama giderleri ile ücret-i vekaletin de davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.

İNCELEME VE GEREKÇE
Dava hukuki niteliği itibariyle,——— sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlığın davalının taraflar arasında ticari ilişkiyi kabul ettiği, ancak davacının takibe konu ettiği fatura kapsamındaki malların teslim edilmediği, bu malların satın alınmadığı savunması karşısında taraflar arasında kurulduğu iddia edilen mal satışına ilişkin ticari ilişki kapsamında ödenmeyen 12/07/2021 tarihli faturaya istinaden başlatılan takip tarihi itibari ile davacının davalıdan muaccel bir alacağının bulunup bulunmadığı, varsa miktarı ile itirazın iptali, alacağa uygulanacak faizini nevi, icra inkar tazminatı hüküm koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında ihtilaf bulunduğu tespit edilmiştir.
İtirazın iptali istemine konu,—— sayılı takip dosyasının incelenmesinde; başlatılan takibin alacaklısının mahkememiz dosya davacısı, borçlusunun mahkememiz davalısı olduğu, başlatılan takibe karşılı davalı tarafından —-tarihli dilekçe takibe itiraz dilekçesi gönderilip takibin durdurulduğu, davanın—– asıl alacak üzerinden açıldığı anlaşılmıştır.
Dosyanın mahkememizce resen seçilen Mali Müşavir bilirkişiye tevdi edildiği bilirkişi tarafından düzenlenen ——– tarihli raporda özetle; davacı Şirketin 62.528,20 TL asıl ve 95,53 TL İşlemiş Faiz olmak üzere toplam 62.623,73 TL alacak talebi üzerinden harçlandırmak suretiyle itirazın iptali istemi ile davalı şirket aleyhine ikame etmiş olduğu işbu İtirazın İptali Davasında; ispat yükü üzerinde bulunan Davacı Şirketin, hem davalı şirket kayıtlarında yer almayan fatura içeriği malları davalı şirkete teslim ettiğini, hem de teslim ettiği mallara dayalı olarak düzenlenen faturadan kaynaklı olarak davalı Şirketten alacağı bulunduğunu ispat etmekle yükümlü olacağı, nihai Takdir Sayın Mahkemeye ait olmak üzere, Davacı Şirketin Ticari Defter Kayıtları ve dayanak Belgeleri muvacehesinde, ispat yükümlüğü yerine getirilmeyen Takip dayanağı işbu faturaya dayalı Davacı Şirket Alacak taleplerinin yerinde olmadığı sonuç ve kanaatlerine varıldığının mahkememize bildirildiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia, savunma, toplanan deliller ile alınan bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde; her ne kadar davacı şirket davalı aleyhine mal satışına ilişkin ticari ilişki kapsamında cari hesaba dayanarak icra takibi başlatıp itiraz üzerine mahkememize iş bu itirazın iptali davası açmış ise de; davalının davacının takibe dayanak yaptığı 12/07/2021 tarihli faturaya ilişkin malların teslim edilmediğini savunduğu, taraflar tacir olup delil olarak da ticari defterlere dayanıldığından yapılan defter incelemesinde davacı şirketin lehine delil vasfı bulunan ticari defterlerine göre davalı şirkete 1.305,80-TL borçlu olduğunun tespit edildiği, davalı şirketin ticari defter ve dayanaklarının da usul ve yasaya uygun tutulmakla sahibi lehine delil vasfında bulunduğu, takip tarihi itibariyle davacı şirketle borç/alacak bakiyesinin bulunmadığı, davacı şirketçe davalı şirket adına —-Ayında düzenlenmiş bulunan ——— düzenlenmiş bulunan —-Tutarlı 1 Adet Faturanın tarafların ticari defterlerinde herhangi bir çekişmeye sebebiyet vermeyecek şekilde kayıtlı bulundukları, ancak, davacı şirketçe davalı şirket adına düzenlenmiş ve takip dayanağı yapılmış ——-Tutarlı faturanın davalı şirket ticari defter kayıtlarında yer almadığının tespit edildiği, ispat yükü kendisinde bulunan davacı tarafın alacaklı olduğunu ispatlayamadığı anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş, davalının kötüniyet tazminat koşulları oluşmadığından bu talebin de reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Davanın REDDİNE,
-Davalının kötüniyet tazminat talebinin koşulları oluşmadığından REDDİNE,
2-Alınması gerekli 179,90-TL harçtan başlangıçta alınan 1.069,46-TL harcın mahsubu ile kalan 889,56‬-TL nin karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
3-TTK 5/A maddesi ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A fıkrası ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 1.320,00-TL arabuluculuk ücreti davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davalı vekille temsil edildiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 10.020,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan gider avansının bakiye kısmının, karar kesinleştiğinde 6100 sayılı HMK’nun 333.maddesi uyarınca taraflara iadesine
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde —–Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
14/02/2023