Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/714 E. 2023/510 K. 13.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/564 Esas
KARAR NO: 2023/505
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 23.07.2022
KARAR TARİHİ: 13.06.2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili —– tarafından ——- aleyhine başlatılan icra takibine karşı borçlunun haksız olarak itiraz etmesi sonucu duran takibin devamı için iş bu itirazın iptali davasının ikame edildiği, yetkili mahkemenin—- Mahkemeleri olduğu, işbu davaya konu uyuşmazlığın sebebini müvekkili şirkete ait —-araç ile davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanana ait —– plakalı araç arasında —meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası oluştuğu, müvekkili şirkete ait araç ———– alt geçit girişinde yakın ve dikkatsizlik sonucu duramayıp aracının ön kısmı ile önünde aynı istikametten gelip alt geçit içerisinde kurtarma çalışması yapılan araca çarpmamak için yavaşlayan dava dışı sürücü ——– plakalı otomobilin arkasına çarptığı bu araçların gerisinden aynı istikametten gelip yakın takip ve dikkatsizlik sonucu önünde seyreden aracın kaza yaptığını fark edemeyen davalı araç sürücüsü —- idaresindeki —– plakalı —– ön kısmı ile müvekkil şirkete ait ——– arka kısmına çarpması sonucu maddi hasarlı kaza meydana geldiği, ekspertiz raporuna göre rücu oranı %50 olarak tespit edildiği, müvekkili şirketin oluşan bu zararın tespiti için 213,78 TL eksper ücreti ve buna ilişkin olarak 11.653,27 TL tutarındaki araç hasar onarım bedeli ödemiş olduğu, bu tutarın %50 sine tekabül eden 5.826,63 TL’yi davalı sigorta şirketinden rücu imkanı bulunduğu, davalı sigorta şirketi tarafından müvekkili şirkete sadece 582,00 TL tutarında bir ödeme yapılmış olup bu tutardan icra takibinde feragat edildiği, davalı/borçlu tarafından takibe, borca, faize ve ferilerine itiraz edilmesi üzerine takibin durmasına karar verildiği, bunun üzerine arabuluculuk yoluna başvurulmuş olduğu, büro dosya numarası ——— arabuluculuk dosyasında anlaşmaya varılmaması neticesinde ——tarihinde son arabuluculuk tutanağı düzenlendiği, hasarın oluşumunda davalı sigorta şirket tarafından sigortalanan aracın sürücüsünün Karayolları Trafik Kanunu 56/1-c bendi uyarınca asli kusurlu olduğu, Davalı ———— sigortacısı sıfatı ile sorumluluğunun olduğu, davalıların kötüniyetli itirazının ödemede gecikmeye sebep olmasından dolayı icra inkar tazminatı taleplerinin bulunduğunu, açıklanan nedenlerle; fazlaya ilişkin hakların saklı kalması kaydıyla, haklı ve hukuka uygun davamızlarının kabulüne, borçlunun takibe, asıl alacağa, ferilerine ve faize ilişkin haksız itirazlarının iptaline,———- icra dosyasındaki takibin devamını, alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatı talebimizin kabulünü, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini dava ve talep etmişlerdir.

SAVUNMA: Davalı ——vekili cevap dilekçesinde özetle; —- plakalı aracın müvekkili şirket tarafından —–sigortalandığını, İşbu dava ile istenen tazminatının talep hakkı zamanaşımına uğradığını, —–Sayılı dosya borcuna itirazlarının —– tarihinde yapıldığı, itirazın iptali davası açılması için 1 yıllık hak düşürücü süre bulunmakta olup bu sürede huzurdaki dava açılmadığından davanın reddine karar verilmesini talep ettikleri, dava konusu kazada kazaya karışan ikiden fazla araç bulunmakta olup her aracın kendi arasında kusur durumu ve kazayla illiyetli zarar miktarı değerlendirmesi yapılması gerektiği, dava konusu kazada iki ayrı kazanın değerlendirmesi gerektiğini, —– plakalı aracın takip mesafesine uymaksızın önünde seyreden —– plakalı %100 kusurlu olarak arkadan çarptığını, bu kazada —- plakalı araç ön kısımlarından hasar almış olup oluşan bu zarardan —- plakalı araç sürücüsü ve maliki olan davacının sorumlu olduğunu, müvekkili şirketin veya sigortalısının sorumluluğunun bulunmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte; sigortalı —- plakalı aracın davacı tarafa ait —- plakalı araca arkadan çarptığı ve bu kazada —- plakalı aracın arka kısmında hasar meydana geldiğinin, sigortalı araç sürücüsünün ancak davacı tarafa ait —– plakalı aracın arka kısmında meydana gelen hasar sorumlu olabilecek olup ön kısımdaki hasardan sorumlu olmadığının, davacı tarafça dosyaya sunulan faturalar ve eksper raporları incelendiğinde davacı aracının arka kısmında; ——- zarar meydana geldiği, somut davada kötü niyetli şekilde aracın önünde oluşan zarar da müvekkil şirketten tahsil edilmeye çalışılmakta olup davanın reddini talep ettiklerini, davaya ilişkin yapılan inceleme ve kontrollerde, davacının 582,33 TL maddi hasar hesaplanmış ve bu tutar 29.03.2019 tarihinde; işbu dava dosyasından önce, davacı tarafa ödendiğini, başvuru konusu olayda kötü niyetli ve dürüstlük kuralına aykırı olarak ekspertiz yaptırıldıktan ve araç onarıldıktan sonra sigortacıya müracaat edildiği, müvekkili şirket anlaşmalı olduğu onarım merkezinde başvuran aracının zararını giderebilecekken müvekkili şirketin bu hakkını kullanamadığını, her ne kadar müvekkili şirket tarafından —- kapsamında ki bilgilendirme yapılmamış ise de, ekspertiz yaptırıldıktan ve araç onarıldıktan sonra —— müracaat edildiğinden sigortacının yasal bazı haklarının kullanımından mahrum bırakıldığının, başvuranın kötü niyetli olarak araç onarıldıktan sonra müvekkili şirkete başvuru yaparak zararın artmasına kendisi sebebiyet verdiği de dikkate alınarak ——- işletilmesi gerektiğini, davacı tarafından dosyaya sunulan eksper ücreti talebine ilişkin faturanın geçerli bir fatura olmadığı, geçerli bir ekspertiz ücret belgesi sunulmadığında, ayrıca makul masraf olarak kabulü mümkün olmadığından başvuran tarafından talep edilecek ekspertiz ücretine ilişkin talebinin reddini talep ettiklerini, başvuranın asıl alacak talebinin yalnızca maddi hasar mı yoksa niteliği itibarıyla yargılama gideri olan ekspertiz ücreti ve kusur mütalaa ücretlerinin de dahil olup olmadığı hususunda ara karar kurularak açıklatılmasını talep ettiklerini, müvekkili şirket için yansıtma fatura düzenlenmiş olmadığından haksız ve mesnetsiz talep edilen kdv tutarına itirazlarını sunduklarını, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, müvekkili şirketin sorumluluğu sigorta poliçesindeki limitler ve sigortalının kusuru ile sınırlı olduğunu, davacının kısmi dava açmasında hukuki yararı bulunmadığının, uyuşmazlığın haksız fiilden kaynaklanıyor olması, başvuru sahibinin sözleşmenin tarafı olmaması ve sigortalı aracın ticari bir araç olmaması gibi hususlar dikkate alınarak avans faiz isteminin de yerinde olmadığının, davayı kabul etmemekle birlikte temerrüt süresi, delillerin (tamamlanmış olması halinde) tümünün müvekkili şirkete tebliği tarihinden itibaren 8 iş günü geçmesi ile başlayacağının,———– maddesi gereği, hasarın sigorta tazminatı kapsamında yer alıp almadığının, kusur durumunun yani ödemeye esas alınabilecek tüm belgelerin toplanmasından önce sigorta şirketinin temerrüdünün gerçekleşmeyeceğinin, davacının icra inkar tazminat talebinin reddini talep ettiklerini, açıklanan nedenlerle; aleyhlerinde açılan haksız ve mesnetsiz davanın, teminat dışı olmasından, müvekkilinin sorumluluğu olmadığından reddini, mahkeme masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini talep ettikleri görülmüştür.
Davalı —–cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.

İNCELEME VE GEREKÇE:Dava hukuki niteliği itibariyle, ——– sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan usul hükümleri doğrultusunda basit yargılama usulüne tabi olarak oluşturulan tensibe istinaden yargılamaya başlanmış yöntemine uygun ön inceleme duruşması açılarak öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, hukuki ihtilaf noktaları belirlenmek suretiyle tahkikat aşamasına geçilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlığın, davacıya ait —- plakalı araç ile davalı —– sürücü diğer davalı sigorta şirketinin ——plakalı aracın karıştığı davaya konu trafik kazasında davacı şirketin araçta oluştuğu iddia olunan hasar miktarı ve ekspertiz rapor ücretine yönelik tazminatının davalılardan tahsili talebinin yerinde olup olmadığı, bu kapsamda itirazın iptali ile icra inkar tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplandığı tespit edilmiştir.
İtirazın iptali istemine konu, —- sayılı takip dosyasının incelenmesinde; başlatılan takibin alacaklısının ———— borçlularının mahkememiz davalıları olduğu; takibin 8.094,31-TL toplam alacağın tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu, davanın 23.07.2022 tarihinde 5.458,41-TL alacak üzerinden açıldığı anlaşılmıştır.
Dava konusu araçların tescil kayıtlarının ve hasar dosyasının celp edildiği görüldü.
Mahkememiz 31.01.2023 tarihli celsesinin 1 nolu ara kararı gereği mahkememize resen seçilen trafik kazaları kusur konusu ile hasar konusunda uzman Makina Mühendisi bilirkişi ——- tevdi edildiği, düzenlenen 20.03.2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava konusu olayın Karayolları Trafik Kanunu Kapsamında maddi hasarlı, üç araçlı trafik kazası olduğu, ( Zincirleme Trafik Kazası değildir.) meydana gelen olayda kaçınılmazlık faktörünün etkisinin olmadığı, önlenebilir bir kaza niteliğinde olduğu, dava konusu kaza ve hasar durumunun uyumlu olduğu, dosya muhteviyatına sunulmuş olan —– ekspertiz tarafından tanzim edilmiş olan ——– ——– hasar meydana gelmiş olduğu yönünde tespitte bulunulmuş olduğunu, ayrıca dosya muhteviyatına ——– onarım faturası sunulmuş olduğu, ancak gerek ekspertiz raporunda gerekse onarım faturasında dava konusu araca yönelik birinci kazada ve ikinci kazada meydana gelmiş olan hasar toplamının birlikte belirtilmiş olduğu, dava konusu birinci kaza kapsamında;—- plaka sayılı araç sürücüsü —— %100 kusur oranı ile asli kusurlu olduğu, dava kapsamında aracın malik ve işleteni yönünden KTK’nın 85. maddesi kapsamında müşterek ve müteselsil sorumluluk yönünden değerlendirilmesinin mahkemenin takdirlerine maruz olduğu, söz konusu kazanın—– takip mesafesini korumayarak arkadan çarpma fiili ile gerçekleşmiş olduğundan—- plaka sayılı araç sürücüsü —– kusursuz olduğu, dava konusu ikinci kaza kapsamında: —- plaka sayılı araç sürücüsü————– %100 kusur oranı ile asli kusurlu olduğu, dava kapsamında aracın malik ve işleteni yönünden KTK Madde 85 kapsamında müşterek ve müteselsil sorumluluk yönünden değerlendirilmesinin mahkemenin takdirlerine maruz olduğu, söz konusu kazanın —- plaka sayılı araç sürücüsü—– takip mesafesini korumayarak arkadan çarpma fiili ile gerçekleşmiş olduğundan ikinci kazada —- plaka sayılı araç sürücüsü —–kusursuz olduğu, bu kapsamda dava konusu aracın birinci kazada ön kısımlarında meydana gelmiş olan hasar miktarının 12.679,50 TL ( KDV dahil 14.961,81 TL ) olduğu, ( iskontosuz), ancak söz konusu kazada davacı şirkete ait araç sürücüsünün %100 kusurlu olması nedeni ile aracın ön kısımlarında meydana gelmiş olan hasardan davalıların sorumlu tutulamayacağı,( menfi) ancak dava konusu aracın ikinci kazada arka kısımlarında meydana gelmiş olan hasar miktarının 696,59 TL( KDV dahil 821,97 TL ) olduğu, ( iskontosuz), söz konusu kazada davalı şirkete ait araç sürücüsünün %100 kusurlu olması nedeni ile davalı sürücünün sorumlu olması gerektiği, bu kapsamda davacının talep edebileceği hasar miktarının 29.03.2019 tarihinde davalı tarafından ödemesi yapılmış olduğu iddia edilen 582,33 TL’nin tenzili ile bakiye 821,97-TL – 582,33 TL = 239,44-TL Alacağı bulunduğuna ilişkin görüş ve kanaatlerini bildirir rapor sunmuş oldukları görüldü.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia, savunma, toplanan deliller ile mahkememizce alınan dosya kapsamına uygun, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde; söz konusu kazanın —- plaka sayılı araç sürücüsü —— takip mesafesini korumayarak arkadan çarpma fiili ile gerçekleşmiş olduğundan ——plaka sayılı araç sürücüsü—– kusursuz olduğu, dava konusu ikinci kaza kapsamında: —– sayılı araç sürücüsü —– %100 kusur oranı ile asli kusurlu olduğu, kazada —- plaka sayılı araç sürücüsü—– takip mesafesini korumayarak arkadan çarpma fiili ile gerçekleşmiş olduğundan ikinci kazada —- plaka sayılı araç sürücüsü ——-kusursuz olduğu, bu kapsamda dava konusu aracın birinci kazada ön kısımlarında meydana gelmiş olan hasar miktarının ——— olduğu, ancak söz konusu kazada davacı şirkete ait araç sürücüsünün %100 kusurlu olması nedeni ile aracın ön kısımlarında meydana gelmiş olan hasardan davalıların sorumlu tutulamayacağı, ancak dava konusu aracın ikinci kazada arka kısımlarında meydana gelmiş olan hasar miktarının 696,59 TL( KDV dahil 821,97 TL ) olduğu, davalı şirkete ait araç sürücüsünün %100 kusurlu olması nedeni ile davalı sürücüsü ve davalı —– sorumlu olması gerektiği, bu kapsamda davacının talep edebileceği hasar miktarının 29.03.2019 tarihinde davalı tarafından ödemesi yapılmış olduğu iddia edilen 582,33 TL’nin tenzili ile bakiye alacak yönünden davanın kısmen kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Davacının icra inkar tazminatı talebinin ise alacağın likit olmadığı değerlendirildiğinden reddi yönünde kanaat getirilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
-Davalıların ——–esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile, takibin 239,64-TL asıl alacak ve 41,89 TLTL işlemiş faiz olmak üzere toplam 281,53-TL üzerinden ve takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebinin reddine,
-Davacının şartları oluşmayan icra inkar tazminat talebinin reddine,
-213,78-TL ekspertiz ücretinin yargılama giderleri içerisinde değerlendirilmesine,
2-Karar harcı 179,90-TL den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 80,70-TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazine adına irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 80,70-TL peşin harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-TTK 56/A maddesi ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A fıkrası ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 1.600,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kısmen kabul kısmen ret oranına göre 82,52-TL davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına, kalan 1.517,48‬-TL’ nin davacı tarafından tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından tarafından yapılan 80,70-TL başvuru harcı, 129,00-TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.500,00-TL bilirkişi ücreti ve 213,78-TL ekspertiz ücreti olmak üzere toplam 1.650,4‬0-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 85i12-TL nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 281,53 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı taraflar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 5.176,88-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı tarafların yokluğunda miktar itibariyle kesin olarak verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı.13.06.2023