Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/678 E. 2021/1210 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/678 Esas
KARAR NO : 2021/1210

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 21.06.2012
KARAR TARİHİ : 16.12.2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirkete ait —- plaka sayılı aracın davalı şirket tarafından —–poliçesi ile sigortalandığını, aracın davacı şirket çalışanı —- yönetiminde iken kaza geçirdiğini, aracın kullanılmaz hale geldiğini, daha sonra aracı — değerinin çok altında bir fiyatla satmak zorunda kaldıklarını, sigorta şirketine müracaat ettiklerini, geçerli bir açıklama yapılmadan hasar tazminatının ödenmediğini, aracın kasko değerinin 27.750,00 TL olup hasar satış bedeli olan 13.000,00 TL’nin düşülmesi halinde davalı sigortanın 14.750,00 TL zararı kasko poliçesi kapsamında ödemek zorunda olduğunu, bu sebeple davalı aleyhine takip yaptıklarını, davalı borçlunun itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve davalının inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kazanın davacının iddia ettiği şekilde meydana gelmediğini, davacının çelişkili ve yanıltıcı beyanlarda bulunduğunu, kazaya karışan aracın davalı şirkete sigortalı olduğunu, davalıya yapılan ihbar üzerine eksper tarafından inceleme yapıldığını, sürücünün firar etmiş olduğunu, kazadan sonra kaza tespit tutanağının düzenlendiğini, bu durumun tutanakta yer aldığını, kazanın davalı sigortaya beyan edilen sürücü tarafından değil başka bir sürücü tarafından gerçekleştirildiğini, kazayı yaptığı iddia edilen ——— kaza yerini doğru olarak gösteremediğini, dolayısıyla davanın haksız olduğunu, ayrıca takipte istenilen faizin yerinde olmadığını, istenen tazminat miktarının da fahiş olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava hukuki niteliği itibariyle kasko poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Davanın geçirmiş olduğu safahat incelendiğinde, yapılan yargılama neticesinde mahkememizce —– karar ile ”davanın kısmen kabulü ile, davalı borçlunun—- dosyasında yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin asıl alacak yönünden 14.000,00 TL üzerinden devamına, davalının işlemiş faize yönelik yaptığı itirazın iptaline yönelik herhangi bir dava bulunmadığından asıl alacağa takip tarihinden itibaren faiz işletilmesine, alacağın likit olmadığı yargılamayı gerektirdiğinden davacının inkar tazminatı talebinin reddine ”dair karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiş, —- Karar sayılı ilamıyla ” Somut olayda, davacı vekili dava dilekçesinde asıl alacağa ve faize yapılan itirazın tümden iptalini talep etmiştir. İptali talep edilen alacak miktarı, asıl alacak ve faizle birlikte takip toplamı olan —- Ancak davacı vekili harca esas değeri dava dilekçesinde, asıl alacak miktarı olan —- olarak göstermiş ve bu miktar üzerinden davayı açarken harç yatırmıştır. Mahkemece işlemiş faizle ilgili olarak eksik harcın tamamlanarak davaya devam edilmesi” gerekçesiyle bozma kararı verilmiş, mahkememizce usul ve yasaya uygun bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş, davacı vekiline —— tarihli celsede eksik peşin harcın yatırılması hususunda kesin süre verilmiş, kesin süre içinde davacı tarafından eksik peşin harç yatırılmıştır.
Mahkememizce işlemiş faiz talebi yönünden inceleme yapılmış olup, rizikonun vuku bulduğu tarih itibariyle yürürlükte olan 6762 sayılı yasanın 1299. Maddesi uyarınca kasko sigortasında sigortacının sigorta tazminatını ödeme borcu sigorta ettirenin sigortalı aracın—– uğradığını sigortacıya ihbar etme mükellefiyetinin yasanın 1292. Madde hükmünce doğduğu tarihte muaccel olacağı, Genel Şartların B.3.3.1 hükmü uyarınca sigortacının hasar miktarına ilişkin belgelerin kendisine verilmesinden itibaren en geç 15 gün içinde inceleme yapıp sigortalıya bildirmek zorunda olduğu göz önüne alındığında başvurunun — temerrüt tarihi ile —- asıl alacak için mahkememizce yapılan hesaplamada (—— gün için yıllık % 17,75 olmak üzere toplam % 13,34 ) davacının 1.867,75-TL işlemiş faiz alacağının bulunduğu hesaplanmıştır.
Açıklanan gerekçeler ile davanın kısmen kabulü ile davalının —-sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali takibin 14.000-TL asıl alacak, 1.867,75-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 15.867,75-TL asıl alacak ve yalnızca 14.000-TL asıl alacağa takip tarihinden takip talebinde belirtilen faiz oran ve cinsi ile faiz uygulanmak suretiyle aynen devamına, fazlaya ilişkin asıl alacak ve işlemiş faiz isteminin reddine, yasal koşulları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
Davalının —- sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali takibin 14.000-TL asıl alacak, 1.867,75-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 15.867,75-TL asıl alacak ve yalnızca 14.000-TL asıl alacağa takip tarihinden takip talebinde belirtilen faiz oran ve cinsi ile faiz uygulanmak suretiyle aynen devamına,
Fazlaya ilişkin asıl alacak ve işlemiş faiz isteminin reddine
2- Yasal koşulları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine
3-Karar harcı 1.083,92TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 219,05 TL ile tamamlama olarak yatırılan 40,17-TL harcın toplamı 259,24-TL harcın mahsubu ile bakiye 824,68 TL harcın davalı taraftan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 219,05 TL ile tamamlama olarak yatırılan 40,17-TL harcın toplamı 259,24-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından tarafından yapılan 21,15-TL başvuru harcı, 718,70-TL tebligat ve müzekkere gideri, 900,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.639,85-TL yargılama giderinin haklılık oranına göre 1.490,56-TL’ sinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım yönünden karar tarihinde geçerli —- esaslara göre belirlenen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli ——esaslara göre belirlenen 1.589,28-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333.maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
İlişkin olarak; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 15 günlük yasal süre içerisinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı